19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
CMYB C M Y B 29 TEMMUZ 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Nasıl da hava atıyorlar öyle... Nasıl da demokratçılık oynuyorlar... Hepsi esip gürlüyor... Olup bitenleri, “kışkırtıcı ajanlar var” deyip geçiştiriyorlar... Hele etnik bir çatışmanın işaret fişeğinin atıldığı Hatay Dörtyol’da yaşananlar için “kışkırtıcıların işi” deyip şöyle devam ediyorlar: “12 Eylül’de yapılacak halkoylaması öncesi iç ve dış güçlerin AKP’yi yıpratma eylemi!” Türkiye böylesine tehlikeli bir dönemden geçiyor. Elbet dört polisimizin şehit düşmesi içimizi yaktı. O ayrı bir konu. Dörtyol’da yaşayan Kürt yurttaşlarımızın işyerlerinin yakılıp yıkılması, evlerinin kuşatılması doğru mudur? Polisin görevi, yaşanan acıya, gözyaşına karşın Kürt kökenli yurttaşlarımızın can güvenliğini sağlamaktır bir hukuk devletinde... 12 Eylül’de yapılacak halkoylaması sanki Türkiye’de demokrasiyi ve özgürlükleri genişletecek. Hepsi palavra... 12 Eylül yasaları yerli yerinde duruyor... YÖK ele geçirilmiş, dokunulmuyor... RTÜK yerli yerinde... Yüzde 10 engeli karşımızda... Sendikalar Yasası, Partiler ve Seçim Yasası değişmemiş, aynen kalmış... 12 Eylül ve darbecilerden hesap sorulacakmış! Haydi sandık başına benim yurdumun insanı! Ramazan da geliyor, iftar çadırları da kurulacak, gıda torbaları da dağıtılacak, kömür de. Al karşına dört hukukçu, otur maddeleri tartıştır, işin içinden çıkamaz hale getir. Hep söylerim, bir başkadır benim memleketim... HSYK şu özel yetkili savcıları atamadı mı? Bu atamalar yapılırken akıllarına ne Ergenekon geldi, ne de Balyoz filan... Eh devrimciler ve sosyalistler var nasıl olsa... Onlar en büyük tehlikedir Türkiye için... Kalkarlar devrim-mevrim yaparlar, ne olur ne olmaz! Solcuları, sosyalistleri, devrimcileri ezmek, yok etmek için yürür bu kurulu düzen. Bir evi basar, işi bir örgüte bağlarsın... Zindanlara atar orada çürütürsün olur biter! Böyle olmadı bu kez! İş sonunda askerlere dokundu, Cihaner gibi onurlu savcılara! Bir dönem “demokratik açılım” masalıyla uyuttular... Dağdan inenleri bando mızıkayla karşıladılar... Baktılar ki toplum da büyük bir tepki var, açılımı bir kenara bırakıp 12 Eylül’le hesaplaşma numarasını gündeme getirdiler. Televizyonda “Anayasa Muhafızları” var. AKP’nin her konuda bilgi sahibi kalemşorleri... Spordan bilime, siyasetten hukuka, ekonomiden edebiyata, sinemadan tiyatroya değin her konuda bilgi sahibi tosuncuklar... Atarlar tutarlar, sağa sola saldırırlar... 1930’ları dillendirip şöyle derler: “O zaman Türkiye’de dikta vardı, demokrasi ve özgürlükler yoktu!” Vardı diyen mi var tosuncuğum! Olsun onlar konuşurlar, 27 Mayıs’a gelirler, oradan 12 Mart, 12 Eylül ve 28 Şubat’a... 28 Şubat, Erbakan’ın tarihin çöplüğüne atıldığı, “Milli Görüş”ün yaramaz çocuklarının gömleklerini değiştirip neoliberal kimliğe büründüğü yıllardır. Bir erken seçim ve AKP iktidardadır tek başına... 2002’den 2010’a uzanan bir yol haritası. Öyküyü uzun uzun anlatmaya gerek yok! Küresel sermaye balıklama Türkiye’ye dalınca, dağlarımız, koylarımız, büklerimiz, ovalarımız satılınca, limanlarımız yabancılara teslim edilince geriye ne kaldı Tanrı aşkına söyleyin? Şu anayasa tartışmalarını da izleyin göreceksiniz. 22 madde değiştirildi... Zaten CHP, MHP ve AKP 20 maddede anlaşmamış mıydı! Geriye kalıyor iki madde... İşte 12 Eylül’de bu 20 maddenin oylaması yapılacak... Ben tartışmaları izledikçe içim daralıyor ve televizyonu kapatıyorum. Piyasada çok sayıda sahte sosyalist, devrimci ve yurtsever var... Hepsi dönek takımından! Sıkıştıklarında “solculuk taslayıp” şöyle diyorlar: “Biz 12 Eylül reformunda askeri vesayeti oylayacağız. Bugünkü Anayasa Mahkemesi kendisini TBMM’nin önünde görüyor. Yargılama hakkı yokken esasa göre yargılıyor...” Gelişmiş tüm Avrupa ülkelerinde “yüksek yargı”nın olup olmadığını bilmiyor liboş tayfa... Bu darbeleri üç-beş general, subay kafa kafaya verip de mi yaptılar, yoksa ABD’den ve NATO’dan onay alarak mı? Sen askeri vesayete karşısın anladık... Peki, sivil vesayete girmeyi nasıl içine sindiriyorsun? Ağzından bal damlıyor ama 12 Eylül faşizminin ürünü olan Sendikalar Yasası, Siyasi Partiler Yasası, Seçim Yasası, lider egemenliği, yüzde 10 barajı niçin aklının ucuna gelmiyor senin? Ben 12 Eylül’de anayasa oylamasında “hayır” oyu vereceğim... Çünkü AKP iktidarının neoliberal politikalarına, dinci ve tarikatçı kuşatmaya karşıyım... 12 Eylül’ün getirdiği YÖK’ü RTÜK’ü kaldırın bakayım... İndirin seçim barajını yüzde 5’e ya da “Milli Bakiye” sistemine geçin... Değiştirin 12 Eylül’ün yasalarını! Var mısınız yok musunuz? POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA AKP’nin Oyunu ve Etnik Çatışma... [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 Kõlõçdaroğlu:Dubaianlaşmasındakoşulyoksamilyardolarlıkhibeyinedenreddettiniz? Erdoğan’a yeni soruİSTANBUL/ANKARA (Cumhuriyet) - CHP Genel Başkanõ Kemal Kılıçdaroğlu, “Recep Bey’e izninizle bir so- ru daha sorayım. Mademki Dubai’deki anlaşma hiçbir koşul öngörmüyordu, siz mil- yar dolarlık bir hibeyi hangi gerekçeyle reddettiniz?” dedi. Kõlõçdaroğlu’nun Ordu mi- tinginde Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan’a yönelttiği “iha- net” suçlamasõyla gündeme ge- len Dubai Anlaşmasõ, gündem- deki yerini koruyor. THY’ye ait uçakla dün Ankara’dan İstan- bul’a gelen Kõlõçdaroğlu, Ata- türk Havalimanõ’nda gazeteci- lerin sorularõnõ yanõtladõ. Kõ- lõçdaroğlu, bir gazetecinin AKP Genel Başkan Yardõmcõsõ Hü- seyin Çelik’in “27 Nisan bil- dirisinin AKP’yi yeniden ik- tidara getirmek için kurgu- landığı, Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan ile eski Genel- kurmay Başkanı emekli Or- general Yaşar Büyükanõt ile çıkar ilişkisi içinde olduğu” id- diasõna ilişkin söylediği “Bu iddiaya sağlar değil, ölüler bile güler” sözlerini nasõl de- ğerlendirdiğini sordu. CHP Ge- nel Başkanõ Kõlõçdaroğlu, bu soruya “Benim muhatabım Recep Bey. Recep Bey yanıt verirse ben de ona sorarım. Madem sordunuz, Recep Bey’e izninizle bir soru daha sorayım; Mademki Du- bai’deki anlaşma hiçbir koşul öngörmüyordu, siz milyar do- larlık bir hibeyi hangi gerek- çeyle reddettiniz? Recep Bey buna cevap versin sonra ko- nuşacağız” dedi. Kõlõçdaroğlu, Çelik’in “Eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt’a alınan zırhlı ara- cın Genelkurmay bütçesin- den alındığı”na ilişkin açõkla- masõna yönelik soru üzerine de Genelkurmay bütçesinin de dev- let bütçesi olduğunu söyledi. Kõlõçdaroğlu, dün CHP genel merkezinde düzenlenen Kadõn Kollarõ İl Başkanlarõ toplantõ- sõnda bir konuşma yaptõ. Kõlõç- daroğlu, toplantõya gelişi sõra- sõnda “CHP’nin oylarında an- lamlı bir artış olmazsa, genel başkanlığı bırakırım” sözleri anõmsatõlarak yöneltilen bir so- ru üzerine “Sözlerim gayet açık. Oylarda anlamlı bir ar- tış olmadığı takdirde, genel başkanlık yapmanın âlemi yok” dedi. Gazetecilerin “An- lamlı, kelimesinden neyi kas- tediyorsunuz” sorusu üzerine ise Kõlõçdaroğlu, “Anlamlı söz- cüğünde bütün bunların hep- si yatıyor” demekle yetindi. Kõlõçdaroğlu, toplantõda yap- tõğõ konuşmada “Türkiye’nin iyi yönetilmediğini, ülkenin açılım politikalarıyla karıştı- rıldığını” söyledi. Kõlõçdaroğlu, “Şimdi bir Başbakanımız var, kadın-erkek eşitliğine inan- mıyor. Türkiye’deki bütün kadınlara sesleniyorum; eğer, bu ülkede özgür çalışan, üreten, alın te- ri döken, evini geçin- dirmek için çaba har- camayı göze alan bir kadınımız, Başbakan’ın bu söylemi karşısında sandığa gittiği zaman, ‘Niçin ben bu ülkede ikinci sõnõf yurttaş ko- numuna getiriliyorum’ diye sormalıdır ve Baş- bakan’ı sorgulamalı- dır” dedi. İktidarõn yan- lõş uygulamalarõyla sos- yal devletin temeline di- namit koyduğunu kay- deden Kõlõçdaroğlu, söz- lerini şöyle sürdürdü: “Toplumdaki öfkenin nereden, nasıl ortaya çıkacağını kim biliyor? İnegöl’de çıktı, Dört- yol’da çıktı. Bu ülkede herkesin karnı doysay- dı, bu ülke huzurlu bir toplum olsaydı bu tab- lolar yaşanır mıydı?” ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP Genel Başkan Yardõmcõsõ Hü- seyin Çelik, CHP Genel Başkanõ Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genelkur- may’õn 27 Nisan bildirisinin AKP’yi yeniden iktidara getirmek için hazõr- landõğõ yönündeki iddiasõna sert yanõt verdi. Çelik, “Bu zavallı iddiaya göre, Sayın Başbakan’la Sayın Bü- yükanõt pazarlığa oturmuşlar, Sayın Başbakan Sayın Büyükanıt’a demiş olmalı ki ‘Ver bir muhtõra biz yeni- den iktidara gelelim, siz de kapõn zõrh- lõ arabayõ’ Öyle mi? Bu iddiaya sağlar değil ölüler bile güler Sayın Kılıçdaroğlu” dedi. Çelik, partisinin genel merkezinde düzenlediği basõn toplantõsõnda gün- demdeki gelişmelere ilişkin değer- lendirmelerde bulundu. Kõlõçdaroğ- lu’nun iddiasõna değinen Çelik, şöy- le devam etti: “‘Pes doğrusu’ diyo- rum. Gerçekten siz kendi iddianı- zı ciddiye alıyor musunuz? Bu mantığa göre Cumhurbaşkanı se- çimini engelleyen ve meseleyi Ana- yasa Mahkemesi’ne taşıyan Sayın Kılıçdaroğlu’nun partisi CHP, ma- lum ve meşhur 367 kararını veren Anayasa Mahkemesi de AK Par- ti’nin yeniden iktidara gelmesi için tıpkı Sayın Büyükanıt gibi AK Parti’yle çıkar işbirliği yapmış de- mektir. Buna ne dersiniz Sayın Kılıçdaroğlu? Sizce Balyozcular, Sarıkızcılar, Ayışığıcılar, Yaka- mozcular, Eldivenciler, Kafesçi- ler, Poyrazköycüler ve bilumum Ergenekoncular da AK Parti ile giz- li bir ittifak içinde olabilirler mi?” Çelik, Kõlõçdaroğlu’nun, 2003 yõ- lõnda dönemin ekonomiden sorumlu Devlet Bakanõ Ali Babacan’õn ABD yetkilileriyle imzaladõğõ bir anlaş- mayla ilgili ithamlarda da bulundu- ğunu da anõmsatarak ABD ile 8.5 mil- yar dolar krediye çevrilebilir, 1 mil- yar dolar hibe için anlaşma imzalan- dõğõnõ söyledi. Çelik, Türkiye’nin ekonomik şartlarõnõn iyileşmesi üze- rine krediye gerek görülmediğini, anlaşmanõn TBMM’ye gönderilme- den Dõşişleri bakanlõklarõ arasõnda no- tayla iptal edildiğini bildirdi. KILIÇDAROĞLU’NA YANIT BAŞBAKAN ERDOĞAN Çelik ‘zirve sırrını’ sulandırdı AKP tatmin olmadı TBMM Anayasa Komisyonu Başkanõ Kuzu, CHP’nin 35. maddeye ilişkin önerisinin mevcut düzenlemeden farklõ olmadõğõnõ savundu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP, TSK İç Hizmet Yasasõ’nõn 35. maddesinin değiştirilmesi için TBMM Başkanlõğõ’na yasa önerisi vermeye hazõrlanõrken AKP yöne- timi, CHP’nin hazõrladõğõ öneriye sõ- cak yaklaşmadõ. TBMM Anayasa Komisyonu Başkanõ Burhan Kuzu, CHP’nin “TSK’nin görevinin par- lamenter rejimin işlerliği çerçe- vesinde ve anayasaya bağlı olarak Cumhuriyeti korumaktır” biçi- minde önerdiği düzenlemenin mev- cut durumdan farklõ olmadõğõnõ söy- ledi. AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ ise CHP’nin önerisinin içe- riğine bakarak bir değerlendirme yapacaklarõnõ bildirdi. CHP’nin 35. madde önerisini bu- gün TBMM Başkanlõğõ’na sunmasõ bekleniyor. AKP, CHP’nin önerisinde yer alacak “parlamenter rejimin iş- lerliği çerçevesinde ve anayasaya bağlı olarak Cumhuriyeti koruma” ifadesine sõcak yaklaşmadõ. TBMM Anayasa Komisyonu Başkanõ Burhan Kuzu, bu önerinin özü itibarõyla mevcut hükümden farklõ olmadõğõnõ söyledi. Mevcut metinde bir ifade ol- masa da parlamenter rejimin kaste- dildiğini kaydeden Kuzu, “Eğer bu çerçevede darbe yapılırsa meşru mu olmuş olacak, ne yapmak isti- yorlar anlaşılır gibi değil” dedi. CHP’nin asõl hedefinin referandum sürecini sulandõrmak olduğunu ileri süren Kuzu, “Özü itibarıyla fark yoktur, zaten metinler darbelere dayanak oluşturulmaz” diye ko- nuştu. AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, CHP’nin önerisini TBMM Başkanlõğõ’na verdikten sonra resmi olarak metni inceleyip bir değerlen- dirme yapabileceklerini söyledi. Boz- dağ, “CHP’nin vereceği öneri, ay- nı zamanda yaklaşımlarının esası- nı da ortaya koyacaktır. Nasıl bir öneri getireceker, demokrasiyi ve hukuk devletini mi güçlendiriyor, yoksa 35. maddeyi mi güçlendiri- yor? Bir ortaya çıksın teklifleri, sonra bir değerlendirme yapaca- ğız” diye konuştu. İP: Değişiklik resmi gazetede yasal sürede yayõmlanmadõ ‘Referandum ertelensin’ ANKARA/İSTANBUL (Cum- huriyet Bürosu) - İşçi Partisi, 12 Ey- lül’deki referandumun ertelenmesi için Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) başvurdu. Partinin Genel Sekreteri Hasan Basri Özbey, YSK önünde gazete- cilere yaptõğõ açõklamada, halkoy- lamasõnõn gerekli olan 120 günlük sürenin dolmasõnõn ardõndan 12 Ey- lül’de yapõlacağõnõ anõmsattõ. Ana- yasa paketinin bazõ maddelerinin Anayasa Mahkemesi’nce iptal edil- diğini söyleyen Özbey, gerekçeli ka- rarõn Resmi Gazete’de henüz ya- yõmlanmadõğõnõ belirtti. Halkoyuna sunulacak değişikliğin en az 120 gün önce Resmi Gazete’de yayõmlan- masõ gerektiğini savunan Özbey, şunlarõ söyledi: “Anayasanın 153. maddesine göre Anayasa Mahkemesi’nin ip- tal kararları gerekçesi yazılmadan açıklanamaz ve Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girer. Referandum için belirlenen 120 günlük sürenin 75 günlük bölümü geçmiştir. Buna karşın halk oyu- na sunulacak anayasa değişikli- ğinin aldığı biçim ve Anayasa Mahkemesi’nin gerekçesi ile mu- halefet şerhleri henüz yayımlan- mamıştır. Bu nedenle YSK, 12 Eylül 2010’da halkoylaması ya- pılmasına ilişkin 25 Mayıs 2010 tarih ve 340 sayılı kararının, hal- koyuna sunulacak değişikliğin Anayasa Mahkemesi’nce kısmen iptal edilmiş olması nedeniyle ge- ri alınmasına karar vermelidir. Anayasa Mahkemesi’nin gerek- çeli iptal kararının Resmi Gaze- te’de yayımlanması beklenmeli- dir. Bu iptal kararının yayımını takip eden 120. günden sonraki ilk pazar gününe denk gelecek şe- kilde, yeniden referandum tarihi belirlenmelidir.” Açõklamanõn ardõndan Özbey, ta- leplerini ve gerekçelerini içeren di- lekçeyi YSK’ye giderek ilgililere verdi. Öte yandan İP Genel Başkanõ Yardõmcõsõ Erkan Önsel de dün par- tisinin İstanbul İl Başkanlõğõ’nda yaptõğõ basõn açõklamasõnda, “Re- feranduma Hayır” kampanyasõnõ başlattõklarõnõ açõkladõ. İşçi Partisi’nin referandumun iptaline ilişkin dilekçesini YSK’ye Genel Sek- reter Hasan Basri Özbey verdi. (Fotoğraf:AA) SAV,ÇELİK’İNSUÇLAMALARINAYANITVERDİ: CHP hiçbir darbeden medet ummamıştır ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - CHP Genel Sekreteri Önder Sav, Baş- bakan Tayyip Erdoğan ile dönemin Genelkurmay Başkanõ Orgeneral Yaşar Büyükanıt arasõnda Dol- mabahçe’de yapõlan gö- rüşmede ne konuşulduğu konusunda toplumda bir şüphe olduğunu vurgular- ken “O şüphe bugüne ka- dar aydınlanmış değil- dir. Bu görüşmeye elbet- te üzerindeki örtü durduğu sürece hep kuşkuyla bakılacaktır” dedi. CHP Genel Başkanõ Kemal Kılıç- daroğlu’nun “E-muhtıra AKP’yi ye- niden iktidar yapmak için verildi” sözleri üzerine AKP Genel Başkan Yardõmcõsõ Hüseyin Çelik “Buna ölüler bile güler” derken, Adalet Ba- kanõ Sadullah Ergin CHP’nin e-muh- tõraya destek verdiğini söyledi. CHP Genel Sekreteri Önder Sav, CHP’nin o dönemde e-muhtõraya destek ver- mediğini ifade ederken şunlarõ söyle- di: “CHP hiçbir darbe planının ar- kasında hiçbir zaman durmamıştır. Hiçbir darbeden de medet umma- mıştır. Biz, en kötü sivil idarenin, en iyi bir dikta, darbe yö- netiminden daha iyi ol- duğunu söyleyegelmiş bir siyasi partiyiz. Yaşar Bü- yükanıt Paşa ile Sayın Başbakan’ın ne konuş- tuğu konusunda top- lumda bir şüphe vardır. O şüphe bugüne kadar aydınlanmış değildir. Eğer o gizli toplantıda topluma söylenemeyecek bir şeyler olmuşsa asıl devlet adamlığı açısın- dan ayıp olan budur. Gizli bir şey yoksa da açıklanmaması anlamsız- dır. Onun için bu görüşmeye elbet- te üzerindeki örtü durduğu sürece hep kuşkuyla bakılacaktır.” Çelik’in “Bu bir muhtıra değil, bir bilgilendirme olduğu için bir işlem yapılmaya gerek duyulmadı” sözle- rinin anõmsatõlmasõ üzerine de Sav, “Onu o şekilde niteleyenler kimi askerlerin el karalaması metinleri- ni kimin elinden çıktığı metinleri de- lil diyerek mahkemelerin önüne su- nup onların gözaltına alınmasını, yakalanmasını sağlıyorlarsa huku- ken bunun cevabını da vermeleri ge- rekir” görüşünü dile getirdi. Dolmabahçe görüşmesi üzerindeki sõr perdesi durdukça kuşkularõn devam edeceğini belirten Önder Sav, “CHP hiçbir darbe planõnõn arkasõnda durmamõştõr” dedi. Bakan Hüseyin Çelik’in Dolmabahçe zirvesine ilişkin sözlerine yanõt veren Kõlõçdaroğlu, “Recep Bey’e izninizle bir soru daha sorayõm; Mademki Dubai’deki anlaşma hiçbir koşul öngörmüyordu, siz milyar dolarlõk bir hibeyi hangi gerekçeyle reddettiniz?” dedi. CHP lideri Kadõn Kollarõ İl Başkanlarõ toplantõsõnda yaptõğõ konuşmada da yaşanan etnik çatõşmalarõn açõlõm politikalarõnõn ürünü olduğunu belirtti. Kemal Kılıçdaroğlu, dün CHP genel merkezinde düzenlenen Kadın Kolları İl Başkanları toplantısında bir konuşma yaptı. (Fotoğraf:AA) Kılıçdaroğlu’na tazminat davası ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “O e-muhtıra AKP’nin tekrar ik- tidara gelmesi için konmuştur oraya, mağdur edebiyatı için kon- muştur oraya. Sayın Büyükanıt ile Sayın Erdoğan işbirliği yapmış- lardır o olayda” diyen CHP Genel Başkanõ Kemal Kılıçdaroğlu’na manevi tazminat davasõ açtõ. Erdo- ğan’õn avukatlarõ dava dilekçesinde, “Kılıçdaroğlu’nun gerçekdışı it- hamlarla Başbakan Erdoğan’ın onur ve saygınlığını ihlal ettiği ve aşağıladığı” iddia edildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle