19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
CMYB C M Y B 29 TEMMUZ 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER [email protected] SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Cameron’dan Türk’e Türk Propagandası Namı diğer “yağcılık”... Türk gazetelerinin dünkü başlıkları, “İngiliz yağcılığından” geçilmiyordu: “AB vetosuna çok kızıyorum”, “Türkiye’siz AB fakir olur”; “Tabii ki Türkiye!” vs… Günahını almamak lazım. “Türk’e Türk propagandası” yaparak, “vıcık yağ” çeken tek lider Cameron değil. TC sınırları dahilinde konuşan hemen her Avrupalı lider “Türkiye’nin avukatlığına” sarılıyor. Berlusconi’den… Zapatero’ya kimleri gördük şimdiye dek. Ama ne hikmetse bu avukatlık daima “Türkiye sınırları” dahilinde kalıyor. Edirne’den öteye geçmiyor. Bu avukatlık; Türkiye’nin üyeliğine kuşku/endişe/önyargı/nefretle yaklaşan seçmenler ve yabancı düşmanlığına prim veren kanaat önderleri nezdinde hiç sergilenmiyor. Ankara’nın üyeliğine takoz koyan AB ortaklarıyla karşı karşıya yapılan üst düzey AB zirvelerinde, AB Parlamentosu koridorlarında icra edilmiyor. Cameron’un Türkiye’de yaptığı ateşli konuşmaların dörtte birini, İngiliz parlamentosunda yaptığını düşünebiliyor musunuz? Yumruğunu ülkesinde masaya vurup; “Yetti gayrı! Türkiye’yi kapıda süründüren AB’ye çok öfkeliyim. Türkiye’nin olmadığı bir AB daha güçlü değil, daha zayıf olacaktır. Ankara’nın üyeliğini, hükümetimizin seçim döneminde nihayete erdirmek adına elimizdeki tüm imkânları seferber etmeye kararlıyım!” desin bakalım neler oluyor? ‘AB’ye diklenme tiyatrosunun’ sırrı Cameron’un Ankara’daki bu desteksiz atışlarını İngiliz medyası tiye alıyor. “Economist”in “internet” baskısında “(Vay be Cameron) Kızgınmış! Sahi mi?” sözleriyle başlayan bir yazı: Bu Türkiye’ye yüz vermeyen AB’ye “öfke halinin”; “palavra/baloney” olduğunu belirttikten sonra şöyle devam ediyor: “Cameron’un beraberindeki ticari heyetin liderliğini yapan bir Başbakan sıfatıyla konuştuğu düşünüldüğünde; (bu palavradan numaralar!) mazur bulunabilir.” İngiltere-Türkiye arasındaki mevcut ticaret hacmini, önümüzdeki beş yılda –yani kendi seçim dönemi içinde- ikiye katlamak(!!!) hedefiyle Türkiye’ye gelen Cameron’un beraberindeki “kalabalık işadamları delegasyonuna” atıfta bulunan İngiliz yayınları; gezinin “ticari yönünü” öne çıkarıyor. “Telegraph”ın “internet” sayfasındaki Will Heaven imzalı bir yazı bu açıdan çok çarpıcı. “(Gezi öncesi…) Doğudaki İngiliz tarihini hatmeden İngiltere Başbakanı” diye söze giren “Telegraph” yazarı; “Dün Türkiye’de William Harborne’un I. Elizabeth namına yaptığı yolculuktan bahsetti ve ‘Biz İngilizler tüccarlarımız adına daima ticaret fırsatları aramışızdır… Bugün kısmen ben de aynı nedenlerle dört yüz yıl arayla… Harborne’u takip ediyorum’ dedi… Cameron umarım Doğu Hint Kumpanyası’nı hatırlara düşürebilecek bu ve benzer retorikleri (gezinin bir sonraki ayağı) Hindistan’da kullanmaya kalkmaz. Hintliler bağımsızlıklarından şiddetle gurur duyarlar ve geride kalan İngiliz Hindistanı’nı halishane duygularla anmazlar.” Geçmişten ders almamak İngiltere kraliçesinin ticari çıkarları için Osmanlı topraklarına nüfuz eden William Harborne ile İngiliz sömürgeciliğinin Hindistan’da temelini atan “Doğu Hint Kumpanyası’nı” böyle aynı cümlede kullanıldığını görünce haliyle meraklanıp, “Bu Harborne da kimmiş?” diye baktım. Bugün Cameron’un ayak izlerini takip ettiğini söylediği Harborne’un adının yanında “Wikipedia” da şu bilgiler veriliyor: “Kraliçe Elizabeth’in Türkiye’ye sefir tayin ettiği bir diplomat ve işadamı. Sultan için aralarında pahalı bir saatin de bulunduğu gösterişli hediyelerle 1583’te Konstantinapol’e hareket eden William Harborne, III. Murat’ tan Osmanlı limanlarında ticaret izni aldı. Bu ayrıcalıklardan o zamana dek yalnız Fransızlar faydalanırdı.” Harborne; kraliçenin hükümeti adına başka deyişle Osmanlı sarayından kapitülasyonları kopartan ilk İngiliz oluyor. Beraberindeki “ticaret heyetiyle” dört yüz arayla bu topraklara ayak basan İngiliz Başbakanı; yaptığı açıklamayla, -özetle- benzer bir “kapitülasyon açılımının” peşinde olduğunu beyan ediyor. “Telegraph”ta İngiliz Başbakanı’na “Aman sakın ola ki sonraki durak Hindistan’da… (Osmanlı kapitülasyonlarının Hint versiyonu olan..) Doğu Hint Kumpanyası bahsi ve benzeri konuları açma!” uyarısının yapılmasının sebebi bu. Hindistan’ın “siyasi sınıfı”, bizimkiler gibi tarihten bihaber yaşamıyor. Cameron gerçekten Delhi’de, Hindistan’daki İn- giliz tarihinin bu sayfalarını karıştırsa; skandal olur. Bizimkiler “Âlâ! Ohh! Yeni bir altın çağ yaşıyo- ruz” diyerek her söyleneni baş tacı ediyor. Yet- medi. Erdoğan, Londra’ya kapitülasyonları tanı- yan III. Murat’ın mektubunu takdim ediyor. Şapur şupur yarabbi şükür. [email protected] Almanya Dõşişleri Bakanõ, AB’yle müzakere sürecinin üyelikle sonuçlanmayabileceği uyarõsõ yaptõ Westerwelle ‘ucu açõk’ta õsrarlõDış Haberler Servisi - Türkiye’ye resmi ziyarette bulunan Alman mevkidaşõ Guido Westerwelle ile bir araya gelen Dõşişleri Ba- kanõ Ahmet Davutoğlu, Berlin’e terörle mücadelede daha aktif bir işbirliği bekledikleri mesajõ verdi. Westerwelle ise ülkesinin Tür- kiye’nin AB üyeliği süreciyle ilgili “ucu açık” görüşünü bir kez daha yineledi. Davutoğlu, Almanya Başbakan Yardõmcõ- sõ ve Dõşişleri Bakanõ Westerwelle ile dün İs- tanbul Çõrağan Sarayõ’nda heyetlerarasõ te- maslardan sonra yapõlan ortak basõn toplan- tõsõnda, görüşmelerinin aylõk bazda düzenli hale geldiğini belirtti. Davutoğlu, kanun ça- lõşmalarõ dolayõsõyla Almanya’yõ ziyaret edemeyince Westerwelle’nin, “Aramızda karşılıklılık esası yok, ben gelirim” diyerek İstanbul’a geldiğini kaydetti. Türkiye’nin AB üyeliği, vize muafiyeti ve İran konularõnõn da ele alõndõğõ görüşmeyle ilgili açõk- lamalarda bulunan Davutoğlu şu ifadeleri kul- landõ: “Maalesef terörün en önemli finansal ve lojistik kaynakları (kontrol dışında olacak şekilde tabii) Avrupa’da odaklanmış bulu- nuyor. Genelde, Avrupalı dostlarımızdan özelde de Alman dostlarımızdan, ortak kaderi paylaştığımız Almanya’dan, teröre karşı mücadelede çok daha aktif ve günbegün iş- leyen bir işbirliği bekliyoruz.” Westerwelle’nin eylül ayõnda bir Türkiye zi- yareti olacağõnõ söyleyen Davutoğlu, o zama- na kadar bu konudaki teknik çalõşmalarõn yü- rütülmesi konusunda mutabõk kaldõklarõnõ da di- le getirdi. Davutoğlu görüşmelerde, iki ülke ara- sõnda yoğunlaştõrõlmõş bir stratejik diyalog me- kanizmasõ kurmaya karar verildiğini de kaydetti. Westerwelle’nin teröre karşõ verilen mücadele- de Türkiye’nin yanõnda olduklarõnõ ifade ettiğini söyleyen Davutoğlu, “Bundan memnuniyet duyduk, ama bizim kamuoyumuzun da bu konuda daha somut beklentileri var” dedi. En kapsamlõ ele aldõklarõ konunun Türki- ye-AB ilişkileri olduğunu belirten Davu- toğlu görüşmede “AB’nin son dönemdeki vi- ze muafiyet çabalarını takdirle takip et- tiklerini, ancak Türkiye’nin artık bu ça- baların dışında bırakılmasının hiçbir meş- ru temelinin kalmadığını da dile getirdi- ğini” kaydetti. Davutoğlu, İsrail’in Gaz- ze’ye yardõm konvoyuna saldõrõsõ konusun- da dayanõşma beklentilerini Westerwelle’ye anlattõğõnõ bildirdi. IHH’nin Almanya’da ya- saklanmasõna ilişkin bir soru üzerine, Davu- toğlu “IHH Almanya ile İHH Türkiye’nin iki farklı kuruluş olduğunu Westerwelle de teyit etti” diye konuştu. Türk Alman Üniversitesi’nin de temel ta- şõnõn konulmasõ aşamasõna gelindiğini bildiren Davutoğlu, Almanya Cumhurbaşkanõ’nõn ekim ayõndaki Türkiye ziyaretiyle bu adõmõn atõlacağõnõ kaydetti. Gelecek yõl Türkiye’den Almanya’ya gö- çün 50. yõlõnõn kutlanacağõna işaret eden Da- vutoğlu, 2011 yõlõnõ “Göç Yılı” ilan ederek, göçün tüm yönlerini ele alacak, kapsamlõ bir faaliyeti hayata geçireceklerini söyledi. Süreç otomatik değil Westerwelle ise basõn toplantõsõnda “Türki- ye’nin yönünün Avrupa olduğunu” belirtti an- cak AB üyeliğine ilişkin süreci “ucu açık” şek- linde değerlendirdi. Ziyareti öncesinde Bild ga- zetesine verdiği “Türkiye henüz AB üyeliği- ne hazır değildir” yönündeki demeciyle ilgi- li bir soru üzerine Westerwelle şunlarõ söyledi: “...Bizim için bu konu stratejik bir öneme sa- hip. Sadece Almanya için değil, birlik için de Türkiye’nin AB’ye yönelmesi büyük bir öneme sahip. Türkiye’nin yönü Avrupa’dır. Bu şekilde bundan sonra hiçbir şekilde yan- lış yorum olmayacağını ümit ediyorum. Çünkü açıklamalarımın büyük çoğunluğu doğru yansıtıldı, sadece bazıları yanlış yo- rumladı... Biz Türkiye’nin AB’ye bağlan- masına büyük önem atfediyoruz. Bu bizim çıkarımıza. Biz bu konuda ucu açık olan bir süreç üzerinde anlaştık. Otomatik bir süreç değil bu. Elbette bu konuda kriterlerin ob- jektif bir şekilde yerine getirilmesi gerekir...” İran konusunda nükleer programda kap- samlõ bir şeffaflõk istediklerini söyleyen Al- man bakan, Türkiye ve Brezilya’nõn, Tahran’õ diyaloğa katõlma çabalarõnõ olumlu karşõla- dõklarõnõ dile getirdi. Westerwelle, Hamas ile ilgili olarak da “Biz Hamas’ı siyasi olarak kabul etmiyoruz. Çünkü bizim açımızdan şiddetle arasına bir mesafe koymuyor. Bu hem Alman- ya’nın hem AB’nin görüşü” diye konuştu. Westerwelle, İstanbul’daki temaslarõnõn ar- dõndan dün Ankara’ya geçerek Başbakan Tayyip Erdoğan ile de bir araya geldi. Londra’dan Berlin ve Paris’e sert serzeniş OSMAN ÇUTSAY FRANKFURT - İngiltere Başbakanõ David Cameron, Türkiye ziyareti sõrasõnda ve Alman Dõşişleri Bakanõ Guido Westerwelle’nin ziyaretinden hemen önce, isim vermeden de olsa, Almanya ve Fransa’yõ Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğini engellemekle suçlayõnca, diplomatik bir sõkõntõya yol açtõ. Cameron’un, Berlin ve Paris’in AB adayõ Türkiye karşõsõndaki tutumunu “korumacılık ve önyargı” gibi kavramlarla açõklamasõ, AB içinde Türkiye konusundaki cepheleşmelerin bitmediğini gösterdi. İngiltere’nin sağcõ başbakanõ, Türkiye ziyareti sõrasõnda, açõk adres belirtmeden Almanya ve Fransa’daki sağ hükümetlerin Türkiye-AB ilişkilerine yönelik politikalarõnõ “çifte standart” olarak niteledi. Davutoğlu, en kapsamlı ele aldıkları konunun AB olduğunu söyledi. “Türkiye’nin AB’ye bağlanması bizim çıkarımıza” diyen Alman bakan ise sürecin ucunun açık olduğunu da vurguladı. İki bakan Boğaz turu da yaptı. (EPA) Dış Haberler Servisi - İs- rail, Gazze’ye yardõm filosu- na yönelik kanlõ baskõnõ pro- testo ettiği sõrada polisin attõ- ğõ gaz bombasõyla bir gözünü kaybeden eylemcinin tazminat talebini ve tedavi masraflarõ- nõ ödemeyi reddetti. ABD’li ve aynõ zamanda İs- rail vatandaşõ da olan Yahu- di eylemci Emily Henocho- wicz, geçen mayõs sonunda meydana gelen ve 9 Türk’ün yaşamõnõ yitirdiği Mavi Mar- mara saldõrõsõndan hemen sonra Batõ Şeria’da “utanç duvarı” önünde düzenlenen İsrail karşõtõ protesto gösteri- sine katõlmõştõ. İsrail polisinin attõğõ göz ya- şartõcõ gaz tüpü 21 yaşõndaki Henochowicz’in yüzüne ge- lerek sol gözünü kaybetme- sine neden olmuştu. İsrail’de yayõmlanan Haa- retz gazetesinin muhabiri olay sõrasõnda bölgede bulunduğunu ve polisin doğrudan gaz tüple- riyle eylemcileri hedef aldõğõnõ gördüğünü söylemişti. İsrail şiddetinde gözünü yiti- ren genç kõzõn tedavi masrafla- rõ ve tazminatõn ödenmesine yö- nelik talebine Savunma Ba- kanlõğõ’ndan ret yanõtõ gelmesi gerek İsrail gerekse ABD ba- sõnõnda yankõ uyandõrdõ. Haaretz ve New York Ti- mes gazetelerinin haberlerine göre, olayõn ardõndan ABD’den İsrail’e gidenHe- nochowicz’in babasõ kõzõnõn Kudüs’teki hastanede teda- viye alõndõğõnõ ve kendilerine yaklaşõk 10 bin dolarlõk fatu- ra çõkarõldõğõnõ anlattõ. Ailesi Holocoust’tan kurtulmuştu Baba-kõz daha sonra ABD’ye geri döndü ve bura- da da tedaviye devam edildi. Baba Henochowicz’e avuka- tõ, harcamalarõ İsrail Savunma Bakanlõğõ’nõn karşõlamasõ yö- nünde talepte bulunmasõ tav- siyesinde bulundu. Ancak İsrailli yetkililer faturayõ ödemeyi reddetti. Gerekçe olarak ise gözyaşar- tõcõ bombanõn hedefinin doğ- rudan Henochowicz olma- masõ ileri sürüldü. Henochowicz, New York’ta eğitim gördüğü oku- lun değişim programõna katõ- larak 6 aylõğõna İsrail’deki akademiye kayõt yaptõrmõştõ. Geçen şubat ayõnda İsra- il’de bir mahkemenin, Doğu Kudüs’te yerleşimcilerin aç- tõğõ bir davada bir grup Filis- tinli ailenin evini terk etme- sine yol açan kararõnõn ar- dõndan Filistinlilerle Ulus- lararasõ Dayanõşma Hareke- ti’ne katõlmõştõ. Henochowicz, gözünü yi- tirdiği gösteri sõrasõnda taş atanlarõn yanõnda olmadõğõnõ, o sõrada elinde Türk ve Avus- turya bayraklarõ tuttuğunu anlattõ. Genç kõz, İsrail do- ğumlu babasõnõn ailesinin Holocoust’tan kurtulanlardan olduğunu söyledi. YİTİRİLEN GÖZÜN HESABINI KİM VERECEK? Henochowicz, gözünü yitirdiği eylemde taş atmadığını söylüyor. TC KADIKÖY 6. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya no:2004/2571 ESAS Borçlu’ya ait ve bir borçtan dolayõ hacizli bulunan; TAPU KAYDI: İstanbul ili Kadõköy ilçesi, Osmanağa Mahallesi, 4 pafta, 1426 Ada, 11 parsel sayõlõ 69.50 m2 miktarlõ kat mülkiyetlõ taşõnmazda 20/420 arsa paylõ bod- rum kat 1 nolu bağõmsõz bölümün (fotoğraf atölyesinin) borçluya ait 1/36 hisseli taşõnmaz ve aynõ ada parselde kayõtlõ 72/420 arsa paylõ zemin kat 3 nolu bağõmsõz bölümün(dükkanõn) borçluya ait 1/36 hisseli taşõnmaz. İMAR DURUMU: Satõşa konu taşõnmazlarõn dosyasõnda mevcut Kadõköy Belediye Başkanlõğõ Plan ve Proje Müdürlüğünün 23/09/2008 tarihli, 2008/1077175 sayõlõ imar du- rumu yazõsõnda söz konusu parselin 16/03/1971 t.t.li, 1/500 ölçekli, Rasimpaşa l. Etap Planõnda bina yüksekliği H: 18.50 m.irtifah, bitişik nizam “Ticaret Alanõ“nda kaldõğõ, ayrõca Kültür ve Tabiat Varlõklarõ Koruma Yüksek Kurulunun 05/11/1999 tarih, 664 sayõlõ ilke kararõ gereği söz konusu parsele komşu veya yol karşõnda tespitli tarihi eser niteliğinde yapõ bulunmasõ halinde uygulama esnasõnda Anõtlar Kurulundan görüş alõnmasõ gerektiği bildirilmiştir. TAŞINMAZIN NİTELİĞİ: Söz konusu gayrimenkuller Kadõköy ilçesi, Osmanağa mah., Söğütlüçeşme caddesinde mahallen 69 kapõ nolu, betonarme karkas sistemde bir bodrum, bir zemin, beş normal katlõ inşa edilmiş Özer iş Hanõn bordum katõnda tapu kaydõnda fotoğraf atölyesi denmesine rağmen mahallinde depo olarak kulanõlan 1 nolu işyeri ile zemin katõnda halen Naci Kuyumcu olarak işletilmekteki 3 nolu dükkandõr. Betonarme karkas sistemde bir bordum, bir zemin üç normal katlõ, ayrõk nizamda; Bodrum kat 1 nolu işyerinin zemini seramikle kaplõ olup kapõsõ demir doğramalõdõr. İşyeri takriben 10.00 m2 sahalõdõr. Zemin kat 3 nolu dükkan, kuyumcu olarak işletilmektedir. Zemini seramikle kaplõdõr. Kapõ ve camekanõ alüminyum doğramalõdõr. Dükkan takriben 20.00 m2 sahalõdõr. Bina vasat üstünde malzeme ve işçilikle inşa edilmiş olup binada su, elektrik ve doğalgaz tesisatlarõ vardõr. Bina Kadõköy’ün merkezi içerisinde ticaret böl- gesindedir. Her türlü belediye hizmetlerinden istifade eder konumda olup ulaşõmõ kolaydõr. TAŞINMAZIN DEĞERİ: Bulunduğu semt, semt içindeki yeri, imar durumu, halihazõr vaziyeti, bu civardaki alõm satõm rayiçleri, kõymetine etki eden tüm hususlar ile günün ikti- sadi koşullarõ da göz önünde bulundurularak, Bordum kat 1 nolu işyerinin borçluya ait 1/36 hissesinin 500,00.- TL, Zemin kat 3 nolu dükkanõn borçluya ait 1/36 hissesinin 5.000,00.-TL kõymetinde olacağõ kanaatine varõlmõştõr. SATIŞ ŞARTLARI: 1-Yukarõda yazõlõ taşõnmazlardan Bodrum kat 1 nolu taşõnmazõn 1. satõşõ günü 21/09/2010 saat 14.00-14.10 arasõnda, Zemin Kat 3 nolu taşõnmazõn 1. sa- tõş günü 21/09/2010 saat 14.20-14.30 arasõnda Kadõköy 6. İcra Müdürlüğü’nde açõk arttõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu arttõrmada tahmin edilen kõymetin %60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ mecmuunu ve satõş masraflarõnõ geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok arttõ- ranõn taahhüdü baki kalmak şartõyla taşõnmazlar 01/10/2010 günü aynõ yerde ve saatlerde ikinci arttõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu arttõrmada da bu miktar elde edilememişse, gayrimenkul en çok arttõranõn taahhüdü saklõ kalmak üzere artõrma ilanõnda gösterilen müddet sonunda en çok arttõrana ihale edilecektir. Şu kadar ki, arttõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõymetinin %40’õnõ bulmasõ ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanlõ olan alacaklarõn toplamõndan fazla olma- sõ ve bundan başka paraya çevrilmesi ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi lazõmdõr. Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. 2- Artõrmaya iştirak edeceklerin tahmin edilen kõymetin % 20’si nispetinde pey akçesi (nakit) veya bu miktar kadar milli bir bankanõn “şartsõz, kesin ve süresiz” teminat mektubunu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir, alõcõ istediğinden 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tapu satõm harcõ satõş bedelinden ödenecek, damga vergisi, tahliye ve teslim masraflarõ ile KDV, tapu alõm harcõ alõcõya aittir. Tellaliye ve Birikmiş Vergiler satõş bedelinden öde- nir. 3- İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile onbeş gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr. Aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç bõrakõlacaklardõr. 4- İhaleye katõlõp daha sonra ihale bedelini yatõrmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale be- deli arasõndaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrõca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardõr. İhale farkõ ve temerrüt faizi ve ayrõca hükme ha- cet kalmaksõzõn Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alõnacaktõr. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup tebligat pul masrafõ verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderi- lebilir. 6-Adreste tebligat yapõlamamasõ, tebliğ imkansõzlõğõ ve adresi Tapu Sicil Müdürlüğü’nce bilinmeyen ve dosyamõza bildirilmeyen ilgililere gazetede ya- yõmlanan ilanõn tebliğ yerine kaim olmasõna. 7- Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2004/2571 Esas sayõlõ dosya numarasõ ile Müdürlüğümüze başvurmalarõ ile satõş ilanõnõn tebliğ edilemeyen alakadarlara tebliğ yerine kaim olacağõ ilan olunur. *(İc. İf. K. 126) *( * ) ilgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 52086) ADANA BİRİNCİ İCRA VE İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN ALACAKLILAR TOPLANTISI İLANI MÜFLİSİN HÜVİYETİ VE İKAMETGAHI; Kemal Matbaasõ Matbaacõlõk Sanayi ve Ticaret A.Ş ADANA DOSYA NUMARASI; 2010/5 İflas. Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 04. 05. 2010 Tarih ve 2009/285 Esas, 2010/264 Karar sayõlõ ilamõ ile iflasõna karar verilen Adana Ticaret Sicil memurluğunun 9267 sicil numarasõnda kayõtlõ yukarõda isim ve adresi yazõlõ bulunan Müflis şirketin iflas işlemlerine esas olmak üzere iflas idaresi memurlarõnõn se- çilmesi amacõ ile 10.08.2010 Salõ günü saat 14.00’te Adana l. İcra ve İflas Müdürlüğü’nde toplantõ yapõlacağõndan, alacaklõlarõn toplantõya gelmeleri veya selahiyetli bir vekil gön- dermeleri tebliğ ve ilan olunur. 23.07.2010 (Basõn: 51896) Milli Kütüpha- ne kimlik kartõ- mõ kaybettim. Hükümsüzdür. FATİH BARIŞHAN Yeşil kartlarõmõzõ kaybettik. Hükümsüzdür. BAHTİYAR DEMİRER SELİN DEMİRER
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle