Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
29 TEMMUZ 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 13ekonomi@cumhuriyet.com.tr
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Linç Kültürü
soner@cumhuriyet.com.tr
Tüketici ve esnaf, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun borçlara uyguladõğõ faizin çok yüksek olduğuna dikkat çekti
Devlet tefeci olmasõn
Ekonomi Servisi - Sosyal Güven-
lik Kurumu’nun özellikle sağlõk ala-
nõnda duyurmadan başlatarak bir di-
zi sõkõntõ yaşanmasõna yol açan uy-
gulamalarõnõn yanõ sõra borçlara uy-
guladõğõ faiz oranlarõ da şikâyet konusu
oldu. Çevre ve Tüketici Haklarõnõ Ko-
ruma Derneği (ÇETKODER) Genel
Başkanõ Mustafa Göktaş, Sosyal
Güvenlik Kurumu (SGK) tarafõndan
uygulanan ve tefeci faizi gibi çalõştõ-
rõlan fazin silinmesi gerektiğini açõk-
larken esnaf da borçlarõn yapõlandõrõ-
larak uzun vadeye yayõlmasõnõ istedi.
Göktaş, uygulanan faiz miktarõna
dikkat çekti. “Devlet tefeci midir?”
şeklinde konuşan Göktaş, yüzde
24.5’lik faize karşõ bankalarõn bile yüz-
de 6-6.5 faiz verdiğini bildirerek es-
nafõn kepenk indirmesinin tesadüf ol-
madõğõnõ vurguladõ.
Göktaş, TESK Başkanõ’nõn açõk-
lamasõna atõfta bulunarak 100 es-
naftan 70’inin SGK’ye borçlu oldu-
ğunu hatõrlattõ. 2 milyon esnafõn pe-
rişan halde olduğunu söyleyen Gök-
taş, SGK borçlarõnõn faizlerinin si-
linmesini ve anaparanõn ise 48 aya bö-
lünmesini istediklerini dile getirdi.
TESK Genel Başkanõ Bendevi Pa-
landöken, esnafõn en acil sorununun
birikmiş vergi ve prim borçlarõ oldu-
ğunu belirterek bu borçlarõn en kõsa sü-
rede yeniden yapõlandõrõlarak uzun va-
deli taksitlere bağlanmasõ gerektiğini
söyledi. Palandöken, birikmiş vergi
borçlarõnõn ana parasõnõn 30 milyar
TL’yi bulduğunu kaydederek uygu-
lanan yüzde 24’e varan gecikme fai-
zi ve zamla beraber bu borçlarõn 70
milyar TL’yi aştõğõnõn altõnõ çizdi.
Palandöken, 5 bin TL borcu olan
bir esnafõn toplam borcunun 3 yõl-
da 20 bin TL’ye çõktõğõnõ hatõrlata-
rak, “Vergi ve prim borçlarının ge-
cikme faizi ve gecikme zamlarının
enflasyon oranında yeniden ya-
pılandırılarak 60 ay vadeli tak-
sitlere bağlanması gerekir.”
BAŞBAKAN BİZE DE AĞLAR MI?
TEVFİK AKBAŞ
AYDIN - Cezaevindeki üreticilerden Başbakan’a mektup var!
Aydõn’õn Germencik ilçesine bağlõ Çamköy’de yaşayan 59
yaşõndaki, 3 çocuk babasõ Güngör Gülcan, özel bankalar-
dan çektiği tarõm kredisini ödeyemeyince hapse girdi. 3 ay
cezaevinde kalan Gülcan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a
gönderdiği mektupta, üretici borçlarõnõn yeniden yapõlan-
dõrõlmasõnõ istedi. Ancak çare bulmadõ. Germencik’e bağ-
lõ 450 haneli Çamköy’de 1400 kişi yaşõyor. Köyde son 8 ay-
da 60 kişi bu nedenle cezaevine girip çõkmõş. Hapis cezasõ
borçlarõn kapanmasõnõ sağlamadõğõ için borçlar katlana-
rak artõyor. Kimi köylünün 220, kiminin 7, kiminin de 80 bin
lira borcu var. Birkaç bankaya borcu olan Gülcan çareyi,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a mektup yollamakta bu-
luyor. Ancak Gülcan’õn oğlu Ercan Gülcan’a ulaşan Baş-
bakanlõk Özel Kalem Müdürlüğü imzalõ mektupta, borçla-
rõn incelendiği ve ellerine ulaşacak bu belgeyle Ziraat Ban-
kasõ Germencik Şubesi’ne başvurulmasõ istenmesine karşõn
banka müdürü gelenleri muhatap dahi almõyor.
CITIBANK A.?'N‹N TÜRK‹YE'DE TEMS‹LC‹L‹/‹N‹ ÜSTLEND‹/‹ “LEGG MASON GLOBAL FUNDS FCP (LUXEMBOURG)” FONU
?EMS‹YES‹ ALTINDA BULUNAN “LEGG MASON US FUNDAMENTAL VALUE FUND” VE “LEGG MASON US CORE BOND FUND”
UNVANLI ALT FONLARIN PAYLARININ HALKA ARZ ‹ZAHNAMES‹N‹N TAD‹L‹NE ‹L‹?K‹N TASARRUF SAH‹PLER‹NE DUYURUDUR
Sermaye Piyasası Kurulu'ndan alınan 04/06/2010 tarih ve B.02.1.SPK.0.15.528 sayılı izin do¤rultusunda Citibank A.?'nin Türkiye
temsilcili¤ini üstlendi¤i “Legg Mason Global Funds FCP (Luxembourg)” fonu ?emsiyesi altında bulunan “Legg Mason US Fundamental
Value Fund” ve “Legg Mason US Core Bond Fund” unvanlı alt fonlara ili?kin izahnamenin V. bölümünün “1. Yönetim ?irketi” alt ba?lıklı
kısmı ve “Yatırım Yöneticileri” alt ba?lıklı kısmında yer alan Yatırım Yöneticilerine ili?kin liste, izahnamenin VI. bölümü de¤i?tirilmi?,
izahnamenin VIII. bölümünün “1. Devredilebilir Menkul Kıymetlere ve Para Piyasası Araçlarına ili?kin Teknikler ve Araçlar” alt ba?lıklı
bölümünde yer alan “Menkul Kıymet Ödünç Verme ‹?lemleri” alt ba?lıklı kısmı de¤i?tirilmi? ve aynı bölüme “Geri alma hakkı ile satım
i?lemleri” ve “Geri satma taahhüdü ile alım (ters repo) ve geri alma taahhüdü ile satım (repo) anla?ması i?lemleri” alt ba?lıklı yeni kısımlar
eklenerek “Repo Sözle?meleri” alt ba?lıklı kısım ilgili bölümden çıkarılmı?, izahnamenin XII. bölümüne “Riskin ‹ndirilmesi” alt ba?lıklı yeni
bir kısım eklenmi? ve izahnamenin XV. bölümünün “Alt Fonların veya Grupların Birle?tirilmesi” alt ba?lıklı kısmında belirtilen ihbar süresine
ili?kin bilgi de¤i?tirilmi?tir.
Yeni de¤i?iklik metinleri 30/06/2010 tarihinde Ticaret Sicili'ne tescil ettirilmi? ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan için 18/06/2010
tarihinde ba?vurulmu?tur.
De¤i?iklikler 08/07/2010 tarihinden itibaren uygulanmaya ba?lanacaktır. Yeni izahname Temsilci Citibank A.?.'nin merkez ve ?ubelerinden
temin edilebilecektir.
‹ZAHNAME DE/‹?‹KL‹KLER‹N‹N KONUSU
I) FON PORTFÖYÜNÜN YÖNET‹M‹, SAKLANMASI VE DA/ITIMI ‹LE ‹LG‹L‹ KURULU?LAR
‹zahname'nin “V. Fon Portföyünün Yönetimi, Saklanması ve Da¤ıtımı ile ilgili Kurulu?lar” ba?lıklı bölümünün “1. Yönetim ?irketi” alt ba?lıklı
kısmında ve “Yatırım Yöneticileri” alt ba?lıklı kısmında yer alan Yatırım Yöneticilerine ili?kin listede de¤i?iklik yapılmı?tır. Buna göre,
Yönetim ?irketi'nin, tabi oldu¤u Yönetim Tüzüklerine ili?kin en son de¤i?iklik tarihi, ödenmi? sermayesi ve sözkonusu sermayeyi temsil
eden hisse adedi, Kurulu? Sözle?mesi'nin en son olarak tadil edildi¤i tarih ve yönetti¤i di¤er fonların sayısına ili?kin bilgiler de¤i?tirilmi?tir.
II) FON YÖNET‹C‹LER‹ HAKKINDA B‹LG‹LER
‹zahname'nin, Fon yöneticilerinin isimlerini içeren “VI. Fon Yöneticileri Hakkında Bilgiler” ba?lıklı bölümü de¤i?tirilmi?tir.
III) YATIRIM TEKN‹KLER‹
a) ‹zahname'nin “VIII. Yatırım Teknikleri” ba?lıklı bölümünün “Menkul Kıymet Ödünç Verme ‹?lemleri” alt ba?lıklı kısmı de¤i?tirilmi?tir.
Buna göre: her Alt Fon riski azaltmak, maliyeti azaltmak ve ek gelir elde etmek üzere, Lüksemburg Denetleme Kurumu tarafından Topluluk
hukuku tarafından öngörülen kurallara e?de¤er kabul edilen ihtiyatlı gözetim kurallarına tabi olan ve bu tip i?lemlerde uzmanla?mı? bir
finans kurumu tarafından organize edilmi? bir ödünç verme sistemini kullanarak menkul kıymet ödünç verme i?lemlerine girebilecek;
Alt Fon ayrıca, birinci sınıf ihraçcı tarafından ihraç edilen, belli ba¤lı yerel endekse dâhil olan ve bir AB Üye Devleti'ndeki bir düzenlenmi?
piyasada veya bir OECD Üye Devleti'ndeki borsada kote edilmi? veya i?lem görmekte olan hisseleri veya 08/356 no'lu Lüksemburg
Denetleme Kurumu Sirküleri'ne uygun olarak herhangi ba?ka bir uygun menkul kıymeti teminat olarak alabilecek; ve yapılan menkul
kıymet ödünç verme i?lemlerinden elde edilen herhangi bir ilave gelir, yalnızca menkul kıymetleri ödünç vermi? olan Alt Fonlar adına
tahakkuk edecektir.
b) ‹zahname'nin “VIII. Yatırım Teknikleri” ba?lıklı bölümüne, “Geri alma hakkı ile satım i?lemleri” ve “Geri satma taahhüdü ile alım (ters
repo) ve geri alma taahhüdü ile satım (repo) anla?ması i?lemleri” alt ba?lıklı yeni kısımlar eklenmi?tir. Buna göre, Fon, 08/356 no'lu
Lüksemburg Denetleme Kurumu Sirküleri'nde belirtilen hükümler çerçevesinde menkul kıymetlerin geri alma opsiyonu ile satın alınmasına
ve satılmasına karar verebilecek ve ters repo anla?ması ve repo anla?ması i?lemleri yapabilecektir. Ancak, Fon'un söz konusu i?lemlerde
bulunması, ilgili i?lemlerin uygun ?ekilde tamamlanmasının teminini amaçlayan kurallara ve bu i?lemlere uygulanan sınırlamalara tabi
olacaktır. Bununla birlikte, Fon, mali raporlarında, söz konusu raporların ilgi tarihleri itibariyle açık i?lemlerin toplam miktarını belirterek
geri alma opsiyonu ile satın alınmı?, satılmı? olan menkul kıymetlere ve ters repo ve repo anla?maları çerçevesinde satın alınmı?, satılmı?
olan menkul kıymetlere ili?kin ayrı bilgi verecektir.
c) ‹zahname'nin “VIII. Yatırım Teknikleri” ba?lıklı bölümünde yer alan “Repo Sözle?meleri” alt ba?lıklı kısım ilgili bölümden çıkarılmı?tır.
IV) ÖZEL DURUMLAR VE R‹SK FAKTÖRLER‹
‹zahname'nin “XII. Özel Durumlar ve Risk Faktörleri” ba?lıklı bölümüne, yatırım yapılabilir dereceli menkul kıymetlerin maruz kalabilece¤i
riskin açıklandı¤ı “Riskin ‹ndirilmesi” alt ba?lıklı yeni bir kısım eklenmi?tir. Buna göre, yatırım yapılabilir dereceli menkul kıymetler, yatırım
yapılabilir derecelerini kaybetme riski ta?ıyabilirler; yatırım yapılabilir dereceli menkul kıymetlerin yatırım yapılabilir derecelerini
kaybetmeleri halinde, söz konusu menkul kıymetler genel olarak daha yüksek kredi riski ve daha fazla temerrüt ihtimali ile kar?ı kar?ıya
kalacaklardır. Ayrıca, ilgili yeni kısımda, yatırım yapılabilir derecesinin altında derecelendirilmi? ve/veya dü?ük kredi derecesine sahip
menkul kıymetlere ili?kin piyasaların genel olarak yüksek dereceli menkul kıymetlere ili?kin olanlara nazaran daha dü?ük likiditeye sahip
olup, daha az aktif oldu¤u ve bir Fon'un aktiflerini tasfiye etme kabiliyetinin olumsuz tanıtım veya yatırımcıların algısı gibi faktörler ile
daha da kısıtlanabilece¤i belirtilmektedir.
V) FON'UN FESH‹ VE TASF‹YES‹
‹zahname'nin “XV. Fon'un Feshi ve Tasfiyesi” ba?lıklı bölümünün “Alt Fonların veya Grupların Birle?tirilmesi” alt ba?lıklı kısmı de¤i?tirilmi?tir.
Buna göre, Alt Fonlara ili?kin birle?tirme kararı birle?tirilen Alt Fonların Pay Sahipleri'ne en az bir ay önceden bildirilecektir.
TTNET 6 MİLYON
ABONEYLE DÜNYA LİGİNDE
Türk Telekom’un bağlõ ortaklõğõ TTNET’in Genel
Müdürü Tahsin Yõlmaz, ADSL abone sayõlarõnõn 6 mil-
yona ulaştõğõnõ belirterek TTNET’in bu rakamla dünya-
daki 317 internet servis sağlayõcõ arasõnda 10’uncu sõra-
ya yükseldiğini açõkladõ. TTNET’in internet kullanõmõna iliş-
kin Ipsos KMG ile yaptõğõ araştõrmaya ilişkin toplantõda ko-
nuşan Yõlmaz “38 ilde 24 bin 800 hane ve işyeri ile yüz yüze
görüşülerek yaptõğõmõz araştõrma, toplam hane nüfusunun
yalnõzca yüzde 41’inin bilgisayar sahibi, yüzde 32’sinin de in-
ternet bağlantõsõna sahip olduğunu gösterdi. 1.7
milyon hanede bilgisayar var ancak internet
bağlantõsõ bulunmuyor. 2.6 milyon hanede
bilgisayar yok en az 1 bilgisayar kul-
lanõcõsõ bulunuyor” dedi. Yõlmaz, Bil-
gi Teknolojileri ve İletişim Kuru-
mu’nun ilk çeyrek verilerine
göre Türkiye’de 7.42 milyon
internet abonesi bulunur-
ken 6 milyon 370 bin çe-
şitli DSL, 640 bin
580 mobil kulla-
nõcõsõ var.
Petkim limanı
büyütmeyi hedefliyor
HİCRAN ÖZDAMAR
İZMİR - Petkim’in
2018 yõlõ hedefleri kapsa-
mõnda, Aliağa’daki lima-
nõnõ büyüterek işletilmesi
amacõyla Hollandalõ bir
şirketle görüştüğü belir-
tildi. 1 milyon TEU kap-
asiteli olmasõ hedeflenen
liman, İzmir Alsancak Li-
manõ’nõn bugünkü kapa-
sitesini de geçeçek.
Petkim Yönetim Kuru-
lu Üyesi Batu Aksoy,
Hollandalõ firmanõn dün-
yanõn en büyük konteyner
terminal işleticisi olduğu-
nu belirterek, yõl sonuna
dek bir gelişme sağlama-
yõ beklediklerini bildirdi.
Aksoy, limanõn kontey-
ner kapasitesinin 1 milyon
TEU’ya ulaşmasõnõn plan-
landõğõnõ kaydetti.
Socar & Turcas Enerji
Holding Üst Düzey Yö-
neticisi Kenan Yavuz da
Petkim yarõmadasõnda Sin-
gapur’un Jurong Adasõ
benzeri bir gelişim mode-
li belirlediklerini kaydetti.
Yavuz, 2018 projeksiyo-
nunu belirlemeden önce
Jurong Adasõ örneğini ya-
kõndan incelediklerini, bu
konuda danõşmanlõk al-
dõklarõnõ anlattõ.
Nemrut Körfezi içinde
yer alan 11 iskelede
2009’da 32 milyon ton
dökme yük elleçlendi.
Artan talep üzerine böl-
gede ilk olarak Nemport
tarafõndan 300 bin TEU
kapasiteli bir liman oluş-
turuldu. Körfezde Ege
Gübre’ye ait iskelelerde
de konteyner taşõmacõlõ-
ğõ yapõlõyor.
İhracatta tehlike
çanları çalıyor
Ekonomi Servisi - Tür-
kiye Ekonomi Politikala-
rõ Vakfõ (TEPAV) Türki-
ye’nin kriz sonrasõnda
dünya ticaretinde yaşa-
nan toparlanmaya eşlik
edemediğine dikkat çekti.
TEPAV’õn “AB Paza-
rındaki İhracat Kayıp-
ları” başlõklõ araştõrmada,
“Dikkat çekici nokta,
2009’un son çeyreğin-
den itibaren dünya ih-
racatında yaşanan to-
parlanmaya Türkiye’nin
eşlik edememesidir. Bu
dönemde dünyada top-
lam ihracat yüzde 27
arttığı halde Türkiye’de
sadece yüzde 7’lik bir ar-
tış kaydedilmiştir” sap-
tamasõ yapõldõ. Raporda,
değişmenin en büyük ne-
denlerinden biri olarak,
“Küreselleşme sürecinde
yeniden tanımlanan şir-
ket stratejileri sonucun-
da AB’den diğer pazar-
lara doğru bir eksen
kaymasının yaşandığın-
dan da söz edilebilir”
ifadesine yer verildi.
ATO ceza yağdıracak
Ekonomi Servisi - Ankara Ticaret Odasõ (ATO)
Başkanõ Sinan Aygün, Tarõm ve Köyişleri Bakan-
lõğõ’nõn gõda maddeleri üzerinde yaptõğõ denetimlerin
sonuçlarõnõ ürün bazõnda açõklayõp, marka ve üre-
ticilerini gizlemesinin, vatandaşlarõn bütün ürünle-
re kuşkuyla bakmasõna yol açtõğõnõ öne sürerek, “Bu
durum dürüst çalışan üreticiyi, esnafı ve tücca-
rı da olumsuz etkiliyor. Bu yüzden bakanlığın bu
ürünlerin markasını, üreticisini, satıcısını ka-
muoyuna açıklamasını istiyoruz” dedi.
1186 gõda ürününde olumsuzluk tespit edildiğini
ve bu ürünlerin sahiplerine bakanlõğõn 6.5 milyon li-
ra idari para cezasõ uyguladõğõnõ hatõrlatan Aygün,
Tarõm ve Köyişleri Bakanõ Mehdi Eker’den söz ko-
nusu olumsuz gõdalarõ üretenlerin ve satanlarõn, oda-
larõ tarafõndan da cezalandõrõlabilmesi için bu ürün-
lerin markalarõnõ, üreticisi şirket ve şahõslarla satõ-
cõlarõnõn isimlerini talep etti.
Linç kültürü ortak aidiyet duygusunda bir
biçimde buluşan insanların, bilinçaltlarına kazınan
tehdit, korku duygularından beslenir... Elbette
provokatörler, örgütlenmeleri işin içine girer, etkin
rol oynarlar... Ürkütücü olanı yaşam biçimleri,
kimlikleri ile bir linç eylemi içinde olmayı
akıllarından geçirmeyecek sıradan insanların,
kitlelerin, çok basit, inanılması güç
provokasyonlara yenik düşüp kendilerini linç
eylemcileri arasında bulmaları, en provokatif
eylemlerde etkin rol alabilmeleri, daha önceden
akıllarından geçiremeyecekleri şiddet içeren suçları
işleyebilmeleridir...
Kanlı pazarda sadece kendilerinden olanları
gösteren yaka rozetleri olmayan herkese, ideolojik
ortaklıkları olan kişilere bile acımasızca ölümüne
saldıranlara tanıklık etmekle kalmadım. Sonradan
yargılamalar sürecinde nasıl da bilinçsizce linççiler
arasında yer aldıklarını, suç eylemlerine
sürüklendiklerini dinledim. ABD 6. filosunu protesto
eden öğrenci gençliğe, “dinsiz, komünist, vatan
haini...” oldukları inancı ile saldırmalarına yurtlarda,
camilerde sabah namazı çıkışı, tanıdık-tanımadık
provokatörlerin çağrıları yetip de artmıştı..
Maraş’ta işaretlenmiş evlere yönelik günler-
geceler süren saldırılar, linç, cinayet
eylemlerinde, elbette çok daha örgütlü bir
provokasyon örgütlenmesi, gözlerini daha fazla
kan bürümüş, öfkeli kitlelerin kullanmaları söz
konusuydu. Sivas’ta otele sıkıştırılmış bir avuç
aydının, gün boyu oteli kuşatmış, provoke
edilmiş kitle tarafından diri diri yakılabileceklerini,
gelişmeleri saatlerce canlı yayından izlerken,
aklımızın ucundan geçirmemiştik... Anılardan,
araştırmalardan öğrenmeye çalıştığımız 6-7 Eylül
gelişmelerinin de dozu çok şiddetlilerden örnek
olarak aynı provokatif örgütlenmeler ile
önyargılardan, kaygı, korkulardan,
cepheleşmeler, düşmanlıklardan beslendiğini
görmemek olanaksız...
Tartışmalardan birinde bir bilim insanı,
cepheleşme, düşmanlıklar, kaygı, korkuların
beslendiği ortamlarda, linç kültürüne hedef kitleler,
provokasyon konuları, örgütleri değişmek koşulu
ile aynı çarkların işlediğini, yaşanmış eylemleri
sıraladığında, kendiliğinden çok çıplak, çarpıcı
ortaya çıkarıyordu. Mazoşizmi, abartıyı seviyorsak,
ülkemize özgü sorunları abartabiliriz. Oysa bütün
dünyada aynı koşullar, aynı neden-sonuç ilişkilerini,
elbette neden-sonuç ilişkileri bağlantılı şiddet
boyutu değişkenliği ile birlikte karşımıza çıkarıyor...
Matematikteki şaşmazlıkla...
Doğu Bloku’nun parçalanmasının ardından,
küreselleşme adı verilen yeni dünya sömürü düzeni
çarklarında, zengin Kuzey dünyasında savaşların
sonlandığı, demokrasinin geliştiği, doğal olarak
insan haklarının işlediği ideolojik, teorik olarak
varsayılıyordu. Savaşların, iç çatışmaların,
cepheleşmelerin günümüzde ırklar ve dinler
ekseninde yoksul Güney dünyasında, yoksulluğu
paylaşmamak adına yaşandığı, giderek
boyutlandığının altı çiziliyordu...
Gerçekte küreselleşen sadeci dini imanı olmayan
paranın çıkarları olunca, insan için ekonomi rafa
kalkınca, tabii ki göreceli çok farklı dozlarda
yoksullaşma, yoksunlaşma, işsizlik, çaresizlik..
insanlığın çoğunluğu için geçerli olunca... Evrensel
hukuk, insan hakları, gerçek demokrasi, savaş
kuralları bile geçerli olamayınca.. kuralsız düzenin
kuralsız ilişkilerinde, kuralsız savaşları patlatan
ayrımcılıklar, ırklar, dinler üzerinden parçalanmalar,
savaşlar, cepheleşmeler, terör, linç kültürü aldı
başını yürüdü...
Zengin Kuzey dünyasında, demokrasinin beşiği
sayılan ülkelerin tümünde paylaşım kavgası
“ötekiler-biz” ekseninde hızla tırmanıyor. Gerçek
demokrasinin olmazsa olmaz ilkeleri ayaklar
altında, siyaset; seçmenleri cepheleştirerek,
ötekileştirerek hele de yoksul dünyaya itilen ülkeleri
en acımasızca sömürerek ayakta kalmanın yollarını
ararken giderek daha haksız uç ölçeklerde kirli
emperyal çıkar odaklarının emrine giriyor...
Emperyal güç odaklarının artık askeri işgali
altında da olan Irak, Afganistan, Pakistan.. örneği
ülkelerde, insan hakları ihlalleri, vahşet uç
noktalarda. Üstüne üstlük sistemi; silahlı, paralı
askeri güçle ayakta tutmanın maliyetleri arttıkça,
kanlı petrolün maliyetini düşürmeye de yönelik,
ülkenin kendi vatandaşları, ırklar, dinler
ayrımcılığında, aynı son İslami güçlü ahlak
dininden, inanmış Müslümanlar olarak birbirlerine
kırdırılıyorlar..
Türkiye iki arada bir derede bu olumsuz
gelişmeler tuzağının dışında olabilir mi? Osmanlı
çokkültürlülüğü, genç Cumhuriyetin kurtuluş savaşı
destanını yazdıran çimentosu, Atatürk devrimleri,
laiklik ilkesi, Anadolu aydınlanması toplumsal
birikimi, felsefesi ülkemiz insanlarının birlikte
yaşayabilmelerinin temel kalkanları. Yaşanmış
olumsuzluklar, günümüzde, AKP iktidarlarının
iktidarda kalmada gözükara her tür çatışma,
cepheleşmeyi beslemesinden kaynaklanan tehdit
algılamaları tırmanışında, her gün bir yenisi
yaşanan çatışmalar yumağında, sağduyunun
kalkanlarıyla korunabileceğimize güvenmek
safdillilik olabilir.
Esnafõn, SGK borçlarõna olan
faizden dolayõ zorlandõğõnõ
söyleyen ÇETKODER Başkanõ
Göktaş, faizlerin affõnõ isterken
TESK Başkanõ Palandöken de
borçlarõn uzun vadeye yayõlmasõ
gerektiğini dile getirdi.
Ekonomi Servisi - İlk altõ ayõ geçen yõ-
lõn aynõ dönemine göre ciroda yüzde 15 bü-
yüyerek 45 milyon dolar ile kapatan Dede-
man, 2010’u 100 milyon dolar ciro ile ta-
mamlamayõ hedefliyor.
Dedeman bu yõlõ İstanbul, Ankara ve Antal-
ya’daki otellerini yenilemeye ayõrdõ. Bunun
için en az 10 milyon dolarlõk yatõrõm planlayan
Dedeman orta vadede yurtiçindeki tüm otelle-
rin suit, kral dairesi ve tüm odalarõn renovasyon
çalõşmalarõnõ tamamlayacak. Dedeman Otelle-
ri Bölge Müdürü Adnan Hastürk hedeflerini an-
lattõğõ basõn toplantõsõnda Bulgaristan’daki mev-
cut iki otele yaklaşõk 50 milyon dolarlõk yatõrõmla
iki otel daha ekleyeceklerini belirtti. Hastürk “Ay-
rıca Yunanistan ve Erbil’de de otel için ça-
lışmalarımız sürüyor. Temelini yeni attığımız
Bostancı’daki otelimiz 2012’de tamamlana-
cak. Suriye’deki yatırımımızın da meyvelerini
en iyi şekilde toplamaya başladık” dedi.
Bu yõl turizm sektörünün ortalama yüzde 10 ora-
nõnda büyüdüğünü söyleyen Hastürk, bunda İran-
lõlar ile Arap turistlerin katkõsõnõn olduğunu söy-
ledi. Hastürk “Araplar diğer turistlere göre çok
daha fazla harcama yapabiliyor. Geçen yıl 40
bin olan Arap turist sayısının bu yıl 65 bine
ulaşmasını bekliyoruz” dedi.
Dedemanlar baştan başa yenilenecek