Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Organik tarım için bir dizi koşul gerekli Üretici, kontrol ve sertifikasyonu yaptırmak için Türkiye’de faaliyet gösteren bir kontrol ve sertifikasyon organına başvurabiliyor Nurhayat BAYTURAN (Institut für Marktökologie GmbH Türkiye Müdürü) E kolojik tarımsal ürünlerin piyasadaki diğer ürünlerden farkı; ‘‘ekolojik’’, ‘‘organik’’ veya ‘‘biyolojik’’ ibaresini etiket üzerinde taşıyabilmesi için Türkiye’de 11 Temmuz 2002’de Resmi Gazete’de yayımlanan Organik Tarımın Esasları ve Uygulamasına İlişkin Yönetmeliğe, Avrupa Birliği’nde ise (EWG) Nr. 2092/21 sayılı yönetmeliğe, Amerika Birleşik Devletleri’nde NOP ve Japonya’da JAS yönetmeliklerine göre bağımsız, belli akreditasyonlara sahip (ISO65 gibi) ve o ülkedeki resmi otoriterlerce de tanınmış bir kontrol ve sertifikasyon organı tarafından sertifikalanmış olması gerekliliğidir. Türkiye’de kontrol ve sertifikasyon organları Tarım Bakanlığının içindeki Alternatif Tarımsal Üretim Teknikleri Daire Başkanlığı bünyesindeki ‘‘Organik Tarım Komitesi’’nce (OTK) tanınmaları gerekiyor. Almanca konuşulan ülkelerde ‘‘ekolojik’’, Fransızca konuşulan ülkelerde ‘‘biyolojik’’, İngilizce konuşulan ülkelerde ise ‘‘organik’’ terimi kullanılması tercih edilmektedir. Ülkemizde ise ilk önce ‘‘ekolojik’’, şu anda ise ‘‘organik’’ terimi resmi otoritelerce benimsenmiştir. Ekolojik üretim yapmak isteyen bir üreticinin önce bu konuda bilgilendirilmesi veya eğitilmesi gerekmektedir. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın konu ile ilgili olarak 177 personelini eğitmiş ve her ilde organik tarım timi olarak adlandırdığı elamanları hizmet vermektedir. Ekolojik üretime başlamayı düşünen üreticilerin ilk önce bu timlerle irtibat kurup ekolojik tarım konusunda bilgilenmesi veya timlerin açacakları kurslara katılması gerekir. Bu çalışmanın neticesinde üretici ‘‘ekolojik tarım’’ yapıp yapamayacağını ve yapmak için hangi koşulları yerine getirmesi gerektiğini öğrenmiş olacaktır. Bu bilgiler ışığında üretici, kontrol ve sertifikasyonu yaptırmak için Türkiye’de faaliyet gösteren bir kontrol ve sertifikasyon organına başvurabilir. Kontrol ve sertifikasyon organı ile sözleşme yapan üretici, Türkiye’de satışa sunulacak ürün için kontrol ve sertifikasyon organı tarafından 11 Temmuz 2002’de Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmeliğe göre kontrol edilir. Tarımsal işletme de kontrolle sınırlı kalmamakta, daha sonraki aşamaları da son paketlemeye kadar kontrol edilmektedir. Her aşamadaki müteşebbisin kontrol ve sertifikasyon organı ile sözleşmesinin olması gerekmektedir. Bu ürünlerin kontrolü yukarıda bahsedilen yönetmeliklere göre yapılırken, ürünün izlenebilirliğinin son pakete kadar sağlanması çok önemlidir. Geleneksel metotlarla üretilen ürünlerden önemli farkı, ilgili yönetmeliğe göre yetiştirilmesinin yanı sıra, izlenebilirliğinin ve bunu sağlamak amacıyla her aşamada kayıt sisteminin olmasıdır. Örneğin: . Üretici, arazisinde yaptiği aktiviteleri tarihleri ile, girdileri nereden aldığını, nereye ne kadar sattığını, kaydetmek zorunda, . Ürünü işleyen, işletmesinde hangi ürünün ne zaman girdiği,nerede depolandığı, ne zaman işlendiği, işlemeye giren ve çıkan miktarları gösteren kayıtlar tutmak zorundadır. Bu yapısı ile şu anda Türkiye’de uygulanan ekolojik tarım, tarım sektöründe AB ile uyumlu olan tek üretim şeklidir denebilir. Sertifikalanan ürünlerin üzerinde şu andaki yönetmeliğe göre Türkiye’de başlıça şu bilgilerin bulunması gerekiyor: . Sertifikalama derecesi, . Kontrol ve sertifikasyon organın ismi, . Kontrol ve sertifikasyon organın logosu, . Organik Tarım Komitesinin kontrol organına verdiği numara, . Sertifika Nr, . Bakanlığın logosu . Ürünün menşeyi Aralık 2004’de çıkan ‘‘Organik Tarım Yasası’’ ile birlikte OTK şu andaki yönetmelikte de yenileme işlemlerine gerek duymuş buna başlamıştır. Yenileme işlemlerine gerek duyulmasının sebebi şu andaki yönetmelikte bulunan, Türk üreticisinin değil, AB üreticisinin bile uygulamakta zorluk çekeceği hükümlerin yanısıra yönetmelikte tam açıklanmamış hususları düzenlemektir: Bunlar eski yönetmelikte bulunan: . Elle hasatta eldiven kullanma zorunluluğu, . Tarla, mera ve otlak sulamalarında yağmurlama yöntemi uygulanması, . Bir tarımsal işletmenin veya arazi biriminin sertifikalanabilmesi için en az 12 ay boyunca hasada kadar ilgili yönetmeliğe göre bakımının yapılmış olması . İşlenmiş bir ürünün organik kabul edilebilmesi için içinde bulunması gereken en az miktarda içindekiler miktarının oranı belirtilmemiştir. 19