22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Cumhuriyet Tarım Gıda Hayvancılık 49 / 9 Eylül 2008 Karataş, Adanalıyı balığa doyuruyor Savaş KÜRKLÜ DANA Denize 40 kilometre uzaklıktadır Adana. Kente 80 Km. Uzaklıktaki Yumurtalık ile 35 Km. uzaklıktaki Karataş ilçeleri hem bölge halkının hem de yakın illerden gelenlerin sayfiye, yazlık diye ya da günü birlik denize gittikleri yerlerdir. Ama bu iki ilçenin en önemli özelliği, halkının büyük bir bölümünün balıkçılıkla geçinmesidir. Son yıllarda deniz kirliliği, getirilen bazı yasaklar nedeniyle açık deniz balıkçılığında azalma olsa da, bölge halkı, Adanalı taze balığı bu iki ilçeden getirilenlerden yer. “Balıkçılar Pazarı” denen yeri herkes bilir Adana'da. Biz çok bildiğimiz bu pazara gidip, son yıllarda ülkede yaşanan krizin Balıkçılar Pazarı'na yansımasını, işçinin, memurun, emeklinin, kısacası dar gelirlinin bu durum karşısında ilgisinin hangi noktada olduğunu görmek, duymak istedik. “Bir dokun bin ah işit” sözünü anımsatan yanıtları hemen her sektörde duyabilirsiniz ama balıkçıların ki daha bir başka oldu. Aslen Karataşlı ve balıkçı bir aileden olduğunu, soyadının da “Balıkçı” olmasının bunun kanıtı olduğunu gururla söyleyen Necati usta ile doğup büyüdüğü ilçenin adını taşıyan ”Karataş” balıkçısında sohbet ettik. Bir yandan balık almaya gelen müşterisinin beğendiği balıkları temizlerken bir yandan sorularımızı şöyle yanıtlıyor Necati usta: “Balığımız Karataş'tan, ilçemizin çevresindeki Akyatan, Tuzla, Hurma Boğazı dalyanından geliyor. Pazarımızda her zaman taze balık bulmak mümkün. Son yıllarda deniz kirlenmesi, yasak avlanma ve balıkçılara getirilen bazı yasaklar nedeniyle balık gelimi azalsa da, pazardan eksik etmemeye çalışıyoruz. Balık az da olsa hala var ama bu kez müşteri kaybı yaşıyoruz. Halk, kırmızı etten sonra balıktan da uzaklaşıyor. Çünkü azaldıkça fiyatlar artıyor. Geçim sıkıntısı çeken vatandaş ta balık almıyor. Sürekli müşterileri A Adana’ya balık, Karataş'tan, Akyatan, Tuzla, Hurma Boğazı dalyanından geliyor. miz bile artık seyrek gelmeye başladı.” Balıkçılığın, balık sektörünün yaşaması için öncelikle denizlerin kirletilmemesi gerektiğini vurgulayan Necati ustadan balık çeşiktleri ve fiyatlarla ilgili de şu bilgileri alıyoruz: “Yaz aylarında çupra, levrek, kefal, sardalya, yılan balığı, kış aylarında ise barbunya, gümüş, istavrit, mercan çok gelir. Bölge halkının en çok ilgi gösterdiği balıklar ise barbunya, kefal ve gümüş, çupra ve levrek. Yine kış aylarında İstanbul ve Karadeniz bölgelerinden getirilen hamsi gibi küçük balıklarda alıcının gözdesi oluyor. Fiyatlara gelince; şu sıralar kü çüklüğünei büyüklüğüne göre çupra 7810, levrek 61012, kefal 4610, sardalya 2.5, yılan balığı da 10 Ytl'den satılıyor. Ama bu fiyatar da dediğim gibi balığın az ya da çok gelmesine bağlı olarak değişebiliyor.”Ne diyelim, uzmanların, diyetisylenlerin kolesterolü, kalp rahatsızlığı, kilo ve beslenme sorunu olanlar için önerdiği, içinde bulundurduğu “Omega3” yağı nedeniyle özellikle çocukların beslenmesinde büyük rol oynadığını belirttiği balık hemen orada, yanıbaşımızda ama, hangi memur, işçi, emekli, işsiz ne kadar alabiliyor, ya da alabiliyor mu onu sizlere bırakıyoruz. gösterdiğini kaydeden Özoğul, mikrodalgada pişmiş balığın E vitamini içeriğinde artış olduğunu analiz sonuçlarıyla ortaya çıkardıklarını vurguladı. E vitaminin, tıp dünyasında etkinliği kanıtlanmış güçlü bir antioksidan olarak tanımlandığını anımsatan Doç. Dr. Özoğul, kalp hastalığı ve kanser ile mücadelede pozitif bir etki yaptığı bilinen E vitamininin ayrıca, kırmızı kan hücreleri için gerekli olup, özellikle akciğerdeki kirlilikten vücudu koruyan ve hücresel solunuma yardımcı olan bir vitamin olduğunu, ayrıca cildin genç kalmasında yardımcı bir etkisi bulunduğunu da sözlerine ekledi. Daha çok E vitamini için DANA(Cumhuriyet Bürosu) Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nde yapılan bir araştırma, balığın mikrodalga fırında pişirilmesinin, vücutta birçok hastalığa iyi gelen E vitaminini arttırdığını ortaya çıkardı. Pek çok hastalığa iyi geldiği bilinen E vitamininin, ısı, depolama, dondurma veya ışığa karşı hassas olduğu, özellikle gıdaların bu işlemlere tabi tutulduğunda içerisindeki E vitamini oranının azaldığı biliniyor. Ancak ÇÜ. Su Ürünleri Fakültesi’nde yapılan araştırma, mikrodalga fırında pişirilen balıktaki E vitamini oranını artırdığını ortaya çıkardı. ÇÜ Su Ürünleri Fakültesi Avlama ve İşleme Teknolojisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fatih Özoğul'un, uzun bir çalışma sonucu laboratuvarda geliştirdiği HPLC metodu ile elde ettikleri verilerin kendilerini sevindirdiğini söyledi. Özoğul, elde edilen veriler ışığında, balığın 23 dakika boyunca mikrodalga fırında pişirilmesinin E vitamini (tokoferol) oranını artırdığını saptadıklarını söyledi E vitamininin gıdalarla yeterince alınmadığından dışarıdan ek olarak alınmasının gerektiğine işaret balığı mikrodalgada pişirin A eden Özoğul, bu vitaminin bitkisel olarak tereyağı, yumurta sarısı, süt yağı gibi besinlerde bulunmasına karşın, hayvansal kaynaklarda az rastlandığını belirtti. Özoğul, “Ancak yapmış olduğumuz Çukurova Üniversitesi Öğretim Üyesi çalışmada, balık eti Doç. Dr. Fatih Özoğul, balığın 23 dakika nin de önemsenmeboyunca mikrodalga fırında pişirilmesinin E vitamini oranını artırdığını saptadı. yecek oranda E vitamini içerdiğini gördük” dedi. Mezgit balığında E vitamini taze iken 9,775 miligram/kilogram iken pişirilmiş Mezgit balığında vitamin oranının 56.175’e, Barbunya’da 29.6 iken, 83.7’ye, Çipura’da 27.2 iken 50.3’e Somon’da 72.9 iken 67.8’e kadar artış 31
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle