Katalog

Cumhuriyet Tarım Gıda Hayvancılık 49 / 9 Eylül 2008 Banvit, sektörde 40. yılını kutluyor A NKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kurulduğu 1968 yılından beri gıda sektöründe faaliyet yürüten Banvit, 40. yılını kutluyor. 2000’li yıllarla birlikte hız verdiği yatırımlarıyla yurtiçi ve yurtdışında önemli atılımlar gerçekleştiren Banvit, yarattığı istihdam alanlarını da giderek arttırıyor. 3 bin çalışanı, piliç – hindi – kırmızı et – hazır ürün – şarküteri ve büyükbaş hayvan yemi üretimi, modern tesisleri, sunduğu geniş ürün yelpazesi, yaygın satış ve dağıtım ağı ile Banvit, Türkiye’nin önde gelen gıda üreticileri arasında yer alıyor. Banvit Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Görener, istikrarlı tarım politikalarının hala izlenemediği Türkiye'de, tarıma dayalı sanayide 40 yıldır iş yapmanın zorluğuna değindi. Bugün ulaştıkları başarıda sektördeki tecrübelerinin büyük önemi olduğunu vurgulayan Görener, kurumsal hedefleri doğrultusunda desteklerini her zaman yanlarında hissettikleri tüketicileri, iş ortakları, hissedarları ve çalışanlarına teşekkür etti. Banvit Aliment Romania S.R.L. ile Romanya’da 1999 yılından beri faaliyet gösteren Banvit, bu yıl ülkedeki yatırımlarına hız verdi. Türkiye'de olduğu gibi Avrupa’da da önde gelen gıda üreticileri arasında yer almayı hedefleyen Banvit, Romanya’daki mevcut tahıl depolama silolarına ek olarak sene başında 350 bin adet/hafta yumurta basım kapasiteli bir kuluçka tesisini faaliyete geçirdi. 2008 Nisan ayında 700 bin adet/hafta kapasiteye yük seltilen kuluçka tesisine paralel olarak damızlık işletmesi yatırımına da başlayan Banvit, bu yatırım kapsamında ülkede 5 yarka kümesi ile 2 üniteden oluşan toplam 10 adet kuluçkalık yumurta üretim kümesi kuracak. Bu işletmelerde ise yumurta üretimine yine 2009 yılı başı itibarıyla başlanması hedefleniyor. Kırmızı et yatırımına ise 2005 yılında başlayan Banvit, bu alandaki çalışmalarına da hızla devam ediyor. Şu an 14 bin baş rakamına ulaşılan büyükbaş besi çiftliklerinde 2010 yılında 50 bin başa ulaşılması hedefleniyor. Banvit Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Görener, kırmızı et sektöründe de ciddi bir potansiyel gördüklerini belirterek, şunları söyledi: “Bugün gerçekleştirdiğimiz haftalık 250 adet kesim rakamını, yatırım tamamlandığında 1.000 adede çıkartacağız. Bu alandaki yatırımlarımızı, paralel olarak hedeflerimizi de kademeli olarak artıracağız. 2011 yılına geldiğimizde kırmızı etten 120 milyon dolarlık ciro elde etmeyi hedefliyoruz. Diğer yandan büyükbaş yem üretimi ile satışında da yatırım ve hedeflerimizi büyütmek önceliklerimiz arasında yer alıyor.” Banvit kırmızı et üretiminde toplam 77 milyon dolarlık bir yatırım planlıyor. Şimdiye kadar 30 milyon dolarlık kısmı tamamlanan kırmızı et yatırımına, eğer sektör ve Türkiye ekonomisinde her şey yolunda giderse 2 yıl içerisinde kalan tutarın da aktarılması hedefleniyor. Eskişehir çilek yurdu oluyor Can HACIOĞLU ESKİŞEHİR Türkiye’nin her bölgesinde yetiştirilebilen tek meyve türü Çilek’tir. İçerdiği vitamin ve mineraller ile sağlık açısından çok yararlı olan bu meyvenin Eskişehir bölgesinde yaygınlaşması için Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Ziraat Fakültesi çalışma başlattı. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nin deneme tarlalarında çileğin Aromas ve Diamante çeşitleri ekildi. Fakülte yapacağı çalışma ile önümüzdeki yıldan itibaren çileğin Eskişehir bölgesinde kaliteli olarak yetiştirilmesine katkı verecek. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Engin Kınacı, ülkemizde Çilek üretiminde plastik örtü kullanıldığına da dikkat çekerek, şunları söyledi: “Eskişehir bölgesinde hangi çilek cinsinin üretilmesi halinde, çok ve kaliteli verim vereceği belirlememiz dışında, üretimde yeni bir metotta uyguluyoruz. Çilek üretiminde kullanılan örtünün seçimidir. Çilek üreticilerinin büyük bir kısmı plastik örtü kullanmaktadır. Bu örtülerin çoğu 1 2 yıl içinde kullanılamaz duruma gelmekte ve atılmaktadır. Fakültemiz üretici için ekonomik bir kayıp ve çevre için önemli bir kirletici olması bakımından kullanılması çok iyi sayılmayacak olan plastik örtü yerine daha ucuz, daha dayanıklı ve uzun süre kullanılabilecek örtü çeşitleri konusunu da önemsemekte olduğundan, bu çalışmada yeni bir örtü çeşidini de incelemeye almıştır” diye konuştu. Prof. Dr. Kınacı, Çilek konusunda yaptıkları çalışmalar konusunda şu bilgileri verdi: “Üzerinde çalışılan çilek çeşitleri damla sulama sistemi ile sulandığı için hem uygulama çok kolay olmakta ve işçilik gerektirmemekte hem de su ve enerjiden önemli oranda tasarruf yapılabilmektedir. Çilek üretiminin yaygınlaşmasının yararına inanan fakültemiz, başlangıçta yanlış uygulamalar yapılmaması için bu çalışmalara önem vermektedir.” KADIN ÇİFTLİK SAHİBİNDEN AVRUPA'YA TOHUM İHRACATI AMASYA (A.A) Amasya'da bir kadın çiftlik sahibi, yaklaşık 2 bin dönümlük arazisinde ürettiği hibrit tohumları Avrupa'nın çeşitli ülkelerine ihraç ediyor. Merkez Ovasaray Köyü yakınlarındaki 2 bin dönüm araziye sahip Kılçak Çöl Çiftliği'ni tek başına işleten bir çocuk annesi Ayten Çöl (60), bir çok hemcinsinin cesaret edemeyeceği bir uğraşı sürdürüyor. Ankara Üniversitesi Hititoloji Bölümü mezunu olan, yüksek lisansını da Almanya'da yapan Çöl, onlarca yıldır ailesinin sahibi olduğu araziyi babasından devralarak Kılçak Çöl Çiftliği'nde 2 bin dönüm arazide tohum üretimine başladı. Tarım konusunda çağdaş üretim çalışmaları da yaparak ürettiği tohumları çeşitli ülkelere pazarlayan Çöl, Amasya'nın iklimsel yapısının tohum üretmeye uygun olduğunu söyledi. Halen yapımı devam eden Süreyya Bey Barajı'nın tamamlanarak hizmete açılması ile Amasya'nın tohumculukta Türkiye için bir gen bankası olabileceğine işaret eden Çöl, dünyada Hırvatistan'ın bu konuda çok ileri gittiğini belirtti. Tüm Türkiye'nin yaşadığı koşular ve krizler nedeniyle arazisinin büyük bir bölümünde tohumculuk yapmaya başladıklarını anlatan Çöl, tarım sektöründe faaliyet gösteren pek çok uluslararası firmaya hibrit tohum sattıklarını anlattı. Çöl, şunlara kaydetti: ''Üretilen tohumlarımız yurt dışında değerlendiriliyor. Genellikle buğday arpa ve patates tohumu yetiştiriyoruz. Mısırda yılda ortalama 450 ton, pancarda 70 ton, buğdayda 200 ton, arpada 200 ton ve patateste ise 200 ton tohum üretiyoruz.'' Üretilen 450 ton mısır tohumu ile yaklaşık 550 bin dönüm mısır tarlası ekilebileceğini de ifade eden Çöl, üretimde ve sulamada teknolojinin en son imkanlarından faydalandığını bildirdi. Garantili ve kaliteli üretimlerinden dolayı çeşitli ödül aldığını ifade eden Çöl, çiftliğinde sadece ürün yetiştirmekle kalmadıklarını, araştırma yaptıklarını da bildirdi. 15