Katalog

Cumhuriyet Tarım Gıda Hayvancılık 49 / 9 Eylül 2008 NKARA (Cumhuriyet Bürosu) Bolu Kalite Yem Sanayi AŞ – Bolca Hindi Genel Koordinatörü Şerafettin Erbayram, Bolca Hindi’nin Türkiye’deki hindi eti pazarının yüzde 30'luk payına sahip olduğunu belirterek, ArGe çalışmalarına özel önem verdiklerine değindi ve “Hindi göğüs etinin hazır yemek olarak değerlendirilmesi, hindi şnitzel, hindi sucuk, marinasyonlu hindi eti gibi ürünler üzerinde yoğunluklu çalışılmaktadır” dedi. Şerafettin Erbayram, Cumhuriyet TarımGıdaHayvancılık ekinin sorularına şu yanıtları verdi: Bolca Hindi'nin kurumsal yapısı ve bugünkü üretim kapasitesi hakkında bilgi verebilir misiniz? Bolca Hindi, Bolu Kalite Yem Sanayi A.Ş.'nin entegre hindi üretim kuruluşu olup uzun araştırmalar sonucu işini iyi bilen uzman kişilerin destekleri ile 1995 yılında Türkiye'de ilk defa ambalajlanmış tabaklı hindi etini mutfağımıza sunan öncü kuruluştur. Bolca Hindi ülkemizdeki hindi eti pazarının yüzde 30'luk payına sahiptir. Kapasite artırımına yönelik tamamen yeni yatırımı tamamlanmış olup tesisin tamamen devreye alınması geçtiğimiz yıl içerisinde tamamlanmıştır. Projenin tutarı 2006 yılı sonu itibariyle 10 milyon USD civarındadır. Üretim, 250 personel ve 120 adet sözleşmeli üretici ile yapılmaktadır. Yeni bölüm ile yaklaşık yılda 30 bin ton kurulu kapasiteye sahip olan bu proje, çiftlikten sofraya gıda güvenliğini sağlayacak ve mikrobiyal bulaşmayı ortadan kaldıracak bir şekilde dizayn edilmiştir. İşletmede işçilerin ete elle teması en aza indirilmiştir. Tüy yumuşatma işlemi buhar kabini içersinde yapılmakta olup bu suretle bu işlemden doğabilecek mikrobiyal bulaşma ortadan kaldırılmıştır. Bu sistem ülkemizde A Bolca Hindi, ArGe’ye özel önem veriyor ve hatta Avrupa’da yeni tesis olarak bir ilktir. Karkas soğutma işlemi ise sulu soğutma yerine soğuk hava sistemi ile yapılmaktadır. Çevre ve insan sağlığının ön plana çıktığı günümüzde, gıda üreticilerinin insan sağlığını koruyacak kalite ve standartlarda üretim gerçekleştirmesi şüphesiz çok önemli bir konudur. Bolca Hindi, ana kuruluşu Bolu Kalite Yem ile birlikte, uluslar arası kabul gören gıda güvenliği standartları uygulanarak '' yumurtadan pazara'' 'tamamen kapalı sistem üretim yapan entegre bir kuruluştur. Bolca Hindi olarak; insan sağlığına değer veren, kanun ve yönetmeliklere uygun, topluma, çevreye saygılı, uluslararası standartlarda, araştırmacı ve yenilikçi bir yaklaşımla, ürettikleri ile ülke ekonomisine katkıda bulunan çağdaş, güvenilir ve dürüst bir aileyiz. Hindi etinin yararları nelerdir? Hindi etini insanların tüketimine yönlendiren ana konu sağlıklı ve ekonomik oluşudur. Bedensel ve zihinsel gelişimde sağlıklı, yeterli ve dengeli beslemede az yağlı, düşük kolesterollü, bol proteinli ve amino asitleri dengelidir. Hazmı da kolaydır. Ayrıca içerdiği mineral ve vitaminlerle de kalp, damar, böbrek ve gözlerin dostudur. Ekonomiktir ve Türk mutfak kültürüne çok uygundur. Yahni, tas kebabı gibi sulu yemeklerde, barbeküde külbastı yanında, köfte ve burger yapımında ve sebzeli tencere yemeklerinde kıyma olarak kullanılmaktadır. Bu avantajlarının yanı sıra hindi eti, mutfak ve et sanayisinde çok yönlülüğe sahiptir. Şarküteri sanayinin en lezzetli ürünleri, fümeler, jambonlar için hindi eti rakipsizdir. ArGe konusunda bugüne kadar ne gibi çalışmalar yaptınız? ArGe departmanımız 2003 yılında Bolca Hindi Bolca Hindi Genel Koordinatörü Şerafettin Erbayram Üretim Tesisleri Kalite Sağlama Bölümü bünyesinde kurulmuştur. ArGe çalışmalarımız tüm birimlerimizin konuları ile ilgili ülke içinde ve dışında fuar, gezi, araştırma ve incelemeleri değerlendirme sonucunda somut hale getirilmektedir. Özellikle hindi eti ve yeni proje çalışmaları ArGe bölümünün koordinasyonu ile yapılmaktadır. Bu amaçla yapılan çalışmalar, kendi laboratuarımızla ve dışarıdan özellikle TÜBİTAK laboratuvarı sonuçları ile desteklenmekte ve izlenmektedir. Özellikle hindi göğüs etinin hazır yemek olarak değerlendirilmesi, Hindi Şnitzel, Hindi Sucuk, Marinasyonlu Hindi Eti gibi ürünler üzerinde yoğunluklu çalışılmaktadır. Bu ürünlerimizden bazılarını pazara sunmak üzere son aşamaya gelinmiştir. Bu bağlamda en son piyasa sürülen ürünlerimiz hindi külbastı ve hindi döner olup tüketicinin beğenisini kazanmıştır. anız ekim makinelerinin alımında bakanlığımızın desteklemeleri de bulunmaktadır. Bu sistemde yılda iki ürün yetiştirilerek çiftçilerin gelirleri de biraz daha artmaktadır. Yani çiftçi hem buğdaydan hem de ikinci ürün olarak ektiği pamuktan da gelir elde etmektedir.'' Ülkemizin pamuk üretiminin bu sistemle artacağını dile getiren Kabakçı, geçmiş yıllarda buğday ekimi yapılan tarlaların, tekrar buğday ekimi gelinceye kadar boş kaldığını, şimdi bu yeni sistemle aynı tarladan yılda iki ürün elde etmiş olduklarını kaydetti. Kabakçı, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Biz ilk defa 2006 yılında burada bir çiftçi tarlasında 50 dekar yer ektik. Çiftçinin beyanı 350 kilo pamuk elde ettiği yönünde oldu. İşte bu sistem başarılı olduğu anlamında. Bu yıl Aydın'da bir çiftçi tarlasında 110 dekar ekim yaptık. Çiftçi yine son derece memnun. Geçen yıl kendi işletmelerimizde de 300 kilo verim aldık. Dolayısı ile bu sistem başarılıdır. Biz bunun rahatlıkla uygulanabileceğini ortaya koyduk. Tarım Bakanlığı, Tarımsal Üretim Geliştirme Genel Müdürlüğü de bu sistem ile ilgilenmekte ve bu sistem ile ilgili proje yapmak için bizlere bilgi verdi.'' Önümüzdeki yıllarda geniş kapsamlı olarak projelendirilerek Ege Bölgesi'ndeki çiftçilerin tamamına bu sistemi tanıtmayı, yaygınlaştırmayı planladıklarını kaydeden Kabakçı, Türkiye'de geçmiş yıllarda mısırda, soyada bu sistemin uygulandığını ve iyi sonuçlar alındığını bildirdi. PAMUKTA İŞLEMEDEN ÜRÜN ALIMI AYDIN (A.A) Aydın'ın Nazilli ilçesinde bulunan Nazilli Pamuk Araştırma Enstitüsü, tarlada birinci hasat yapıldıktan sonra tarlayı hiç işlemeden ikinci ürün olarak ekilen pamuk ekiminden verim aldı. Nazilli Pamuk Araştırma Enstitüsü Müdürü Yüksel Kabakçı, enstitülerinde pamuk ıslah çalışmalarının yanı sıra pamuk yetiştirme tekniği ile ilgili çalışmalar da yaptıklarını söyledi. Son 3 yıldır buğday tarımından sonra ikinci ürün olarak pamuk yetiştiriciliği konusunda çalışma yaptıklarını anlatan Kabakçı, bunu hem enstitü arazilerinde hem de çiftçi tarlalarında üç yıldır denediklerini söyledi. Bu sistemde hiç toprak işleme yapılmadan buğday hasat edildikten sonra, buğday anızına direkt olarak makineyle pamuk ekimi yapıldığını anlatan Kabakçı, şöyle konuştu: ''Son yıllarda pamuk girdilerinin artması sonucunda bu sistemin önemi ortaya çıktı. Bu sistemde pamuk ekiminde toprak hazırlığı masrafı olmadan, pamuk daha ekonomik hale geliyor. Ayrıca, bu sistemde aşırı toprak işlemeden dolayı toprakların verimi kaybolmaktadır. Doğrudan ekim yapıldığında toprağın fiziksel yapısı da muhafaza edilmektedir. Dünya ülkelerinde bu çalışmalar uzun yıllardır var. Ancak, Türkiye'de yeni yeni bu çalışmalar görülmektedir. Son yıllarda Tarım ve Köyişleri Bakanlığı da çiftçilere gerekli desteği sağlamaktadır. Bu konuda 20