Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Yusuf BAŞTUĞ ÇÜ Ziraat Fakültesi Araştırma ve Uygulama Çiftliği kalite üretiyor A DANA Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi (ÇÜZF) Araştırma ve Uygulama Çiftliği'nde yüksek kalitede sağlıklı süt ürünleri üretiliyor. Hileye açık olan süt ürünleri sektöründe, kontrol altında, steril ortamda damak tadına uygun üretilen süt ürünleri uygun fiyatlarla tüketicilere de sunuluyor. Tüketicinin talebine göre, tuzsuz, yağlı, az yağlı, yağsız, tuz oranı düşük, yoğurt ve düşük kalorili peynir de üretiliyor çiftlikte. Üniversitenin ürettiği ürünlere güven duyulduğunu belirten ÇÜZF Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nuray Şahan, "Öğrencilerin eğitim ve gelişimi için büyük önem taşıyan çiftlikte; 'Balcalı' adıyla sağlıklı, güvenilir ve yüksek kalitede üretilen ürünlere tüketiciler büyük ilgi gösteriyor" dedi. ÇÜZF Araştırma ve Uygulama Çiftliği'nde Hayvancılık Şubesi, belirli periyotlarla doğum Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Araştırma ve Uygulama Çiftliği'nde yüksek kalitede sağlıklı süt ürünleri üretiliyor. Sağlıklı süt ürünleri üniversiteden yaptırılan ineklerden yılın 12 ayında taze süt elde ediyor. Teknolojik imkanlardan yararlanılan çiftlikte, kontrol altında makineli sağımla inek, koyun ve keçilerden elde edilen süt, steril bir ortamda Gıda Şubesi Süt İşletmesi'ne geliyor. Analizleri yaptırılan taze inek sütünden, yoğurt, süzme yoğurt, güğüm yoğurt, ayran, diyet ayran, açık pastörize süt, paket çiğ süt, diyet peynir, yarım ve tam yağlı peynir, beyaz peynir, tulum peyniri, kaşar peyniri, lor peynir, çökelek, tereyağ ve sadeyağ gibi çok sayıda ve çeşitte süt ürünleri elde ediliyor. Keçi ve koyun sütleri ayrı bir şekilde değerlendirilip özel peynirler yapılıyor. Çiftlikte keçi sütü ile sahlep kullanılarak Maraş dondurmasının yapılması için de girişimler sürüyor. Çiftlikte yapılan çalışmalar hakkında bilgi verirken, "Hayvancılık şubesinde süt sağılmadan hayvan kontrol altına alınıyor, böylece süt işletmesine sağlıklı süt gelmesi sağlanıyor" diyen Prof. Dr. Şahan, güvenli ve sağlıklı üretim yapıldığına vurgu yaparak şunları söyledi: "Süt ürünleri sektörü hileye açık bir sektör. Mineral, kalsiyum ve protein açısından değerli olan süt ürünlerinde hile işin içine girince hem insan sağlığı tehlikeye giriyor, hem de paranızın karşılığını alamıyorsunuz. Piyasada merdiven altı işletmeleri çok fazla ve bunlar kayıt altına alınmadan, özellikle dondurma ve sütlü tatlılar üretiliyor. Bu durum insan sağlığı için tehlike yaratıyor. Önlem alınmalı. Öte yandan çok az sütle çok fazla ürün elde edilmek isteniyor. Örneğin az sütten çok peynir elde etmeye çalışılıyor. Kontrolsüz, sağlıksız ve besin değeri düşük ürünler ortaya çıkıyor. Bunlara dikkat edilmeli." Türkiye'de süt içme alışkanlığının çok az olduğunu ancak yoğurt ve ayranda iyi denecek tüketim yapıldığını aktaran Şahan sözlerini şöyle tamamladı: "Hayvansal protein ihtiyacımızın karşılanmasından mineral madde ihtiyacının karşılanmasına kadar süt ve süt ürünleri oldukça önemli. Ama Türkiye'de tüketiciler çok bilinçli değil. Süt tüketimini artırmak lazım. Markete girdiğinizde süt ürünleri alırken etiket bilgilerine dikkat edilmeli. Etiket bilgileri çok küçük puntolarla yazılıyor, çok anlaşılır kelimeler kullanılmıyor ama yine de okumak için çaba sarfedilmeli. Süt ürünlerinin raf ömrü uzun değildir, son kullanım tarihine de dikkat edilmeli. Ambalajlar bozuk ve sızdırmış olmamalı. Söylemeden geçemeyeceğim son bir şey ise çiftlikte geleneksel yöntemlerle üretilen kaşar peynirimiz. Tadı çok güzel olan bu ürünü tüm Adanalılara öneriyorum." "Toplumun azınlık ve belirli bir kesimi aşırı ve yanlış beslenmenin yol açtığı çeşitli sağlık sorunlarını yaşarken diğer yanda açlıkla karşı karşıya kalan kitleler olduğu bilinmektedir. Bu arada okul öncesi ve okul çağındaki çocukların beşte birinde süt içmeme nedeniyle olduğu bilinen büyümegelişme geriliği, bunların onda birinde ise kemik bozuklukları meydana gelirken, bebeklerde ise beslenememe başta olmak üzere çeşitli sağlık sorunlarının getirdiği olumsuzluklar yüzünden ilk 5 yılda yaşamını yitirenlerin sayısının küçümsenemeyecek boyutlarda olduğu saptanmıştır." Beslenme sorunu ciddi boyutlara ulaştı "Her gün 45 bin çocuk ölüyor" DANA(Cumhuriyet Bürosu) Dünyada kitlesel boyutta çok ciddi besin ve sağlık sorunları yaşandığı belirtildi. TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası'nın (ZMO) her yıl yinelendiği bilinen geçtiğimiz yılki raporunda, Türkiye'nin iddia edildiği gibi gıda bakımından kendine yeten ülkeler arasında değil, bugün artık et ve süt gibi temel gıda maddelerini bile ithal eden ülke durumuna geldiği vurgulandı. Raporda ayrıca yeterli sağlık harcaması yapılamadığından dünyada her gün 45 bine yakın çocuğun yeterli beslenemediği için yaşamını yitirdiğine yer verildi. ZMO'nun, açlığa ve yoksulluğa karşı toplumsal duyarlılık yaratmak, kamuoyunu aydınlatmak ve mücadelede herkesi işbirliğine çağırmak amacıyla hazırladığı raporda, beslenme yetersizliği nedeniyle 200 milyonu aşkın çocuğun bedensel ve zihinsel gelişmesinde büyük eksiklikler saptandığına öncelikli yer veriliyor. Aynı nedenle 400 milyon kişinin görme, 300 milyon kişinin de kansızlık riski taşıdığına yer verilen raporun ilk bölümlerinde şöyle deniliyor: "Türkiye'nin dünya genelinde geçerli bir tehdit A olmayı sürdüren beslenme ve sağlık sorunlarını, ülkemize özgü koşullar nedeniyle çok ciddi boyutlarla yaşadığı bir gerçektir. İddia edildiği gibi kendi kendine yeten ülkeler arasında artık değiliz. Ülkemiz bugün et ve süt gibi temel gıda ürünleri dahil bir çok ürünü dışarıdan satın alır duruma gelmiştir. AB ülkelerinde yılda kişi başına 200 litre süt, 220 yumurta, 60 kilo kırmızı et, 12 kilo beyaz et tüketilirken, biz 20 litre süt, 80 yumurta, 15 kilo kırmızı et, 6 kilo beyaz et tüketebiliyoruz. Bu tüketim Avrupalı'nın üçte biridir. Yine Yunanistan'da yılda 13 – 15 kilo balık tüketilirken üç tarafı denizlerle çevrili olan ülkemiz insanı 7 8 kilo tüketmektedir. Araştırmalar gösteriyor ki, toplumumuz, süte, yoğurda, peynire en fazla ihtiyacı olan çocuklarımız iyi ve dengeli beslenemiyor." Kötü beslenmenin kitlesel ölçekte ciddi sağlık sorunlarına da yol açtığı irdelenen raporda bu konuda şöyle özetleniyor: 24