26 Haziran 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Cemil CİĞERİM S AMSUN Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi’nin, ürettiği ve 1 Milyon YTL ciro yaparak sattığı doğal ürünleriyle "Farkı fark ediliyor". Ziraat Fakültesi kantinlerinde satılan ürünler fiyatı ile tüketicinin cebini yakmıyor, fakültenin akademik ve idari personeline de "döner sermaye"den katkı sağlıyor. Elde edilen karın büyük bir bölümü de fakültenin araştırma fonuna aktarılıyor. Doğru dürüst devlet desteği almayan fakülte, kendi yağı ile kavrularak, bu kaynağı eğitimöğretim, araştırma ve yayın amaçlı olarak değerlendiriyor. Ziraat Fakültesi, girdiği ihalelerle Tıp Fakültesi Hastanesi’nin yoğurt, ayran ve yumurta gereksinimini de karşılıyor. Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yunus Pınar, "Ürünlerimizi bazı özel firmalar da toptan alıyor. Tüm ürünlerimiz doğal ve katkısız olduğu için adeta kapışılıyor. Ürünlerimizin farkı fark ediliyor" diyor. Ziraat Fakültesi’ne "yoğurt ve peynir" amaçlı çalışma yapmak için gitmeme karşın, Dekan Prof. Yunus Pınar’ın önüme koyduğu listeye göz atınca buranın bir "market", "şarküteri" gibi olduğunu gördüm. Listede neler yok ki. Yumurtadan tavuğa, tulumba tatlısından dondurmaya, Adana dürümden tavuk şişe, hindiden tavşana, bıldırcından kurbanlık koyuna kadar ne ararsanız var. Listede 2007 yılında üretilen ve tamamı satılan ürünlerin listesini siz okurlara da aktarıyorum. Burası bir market mi, şarküteri mi yoksa daha da ileri giderek hipermarket mi kararı size bırakıyorum. İşte o liste: Yumurta 471.420 adet. Tavuk eti 1648 kg. Piliç eti 1896 kg. Bıldırcın yumurtası 53.900 adet. Kurbanlık koyun 150 adet. Keçi 50 adet. Bal (katıksız süzme) 600 kg. Tavşan 60 adet. Hindi eti 2121 kg. Hindi yumurtası 1.045 adet. Damızlık hindi yumurtası 450 adet. Hindi palazı 97 adet. Bej tavuğu 18 adet. Sülün 26 adet. Sülün yumurtası 26 adet. Peynir 2.755 kg. Yoğurt 150.826 kg. Ayran 60.461 bardak. Pastörize süt 11.500 bardak. Çökelek 34 kg. Dondurma 720 kg. Tulumba tatlısı 225 kg. Poğaça 37.000 adet. Adana dürüm 6.266 adet. Tavuk şiş 5.452 adet. Fiyatlarını merak edenlere de birkaç kalem aktarayım: Peynir kilosu 5.25 YTL, yoğurt kilosu 1.50 YTL, hindi eti kilosu 5ç80 YTL, yumurta 15 Ykr, Adana dürüm (100 gram et) 2.75 YTL, tavuk şiş (100 gram et) 2.50 YTL. Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yunus Pınar ile 19 Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yunus Pınar, ürettikleri yoğurt, ayran gibi ürünlerle Tıp Fakültesi Hastanesi’nin gereksinimini de karşıladıklarını açıkladı. 19 Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi, yoğurt ve peynir de üretiyor Yılda 1 Milyon YTL ciroluk fakülte birlikte, süt, peynir, yoğurt ve unlu mamullerin üretiminin yapıldığı birimleri de dolaşarak ilgililerden bilgi aldım. Ardından makamda çayımızı yudumlarken fakülteyi anlattı Dekan Pınar. Öncelikle, "Misyonumuz; tarım bilimleri alanında evrensel ölçülerde bilgi üretmek, ülkemiz tarımının modernizasyonu için gerekli üretken teknolojinin tarım sistemlerine aktarımını sağlamak amacıyla Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı, cumhuriyetin değerlerini özümsemiş, bilimsel ufku geniş, çağdaş, bilimsel ve teknolojik birikimlerle donatılı ziraat mühendisleri yetiştirmektir" dedi. Sonra, "Vizyon"dan şöyle söz etti: "Ziraat Fakültesi araştırma ağırlıklı bir fakülte modelini benimsemektedir. Faaliyetlerinde mükemmelliğin ve başarının ölçütü, evrensel değerler göz önüne alınarak ürettiği bilgi ve teknolojinin bölge ve ülke insanımızın yaşam kalitesini yükseltmesidir. Bu bağlamda bilgi ve teknoloji üretiminde, kültürel, sosyal ve sportif etkinliklerde önde gelen, Türkiye’de ve dünyada saygın, mezunları tercih edilen ve aranan; paydaşlarının gereksinimlerini kaliteli, hızlı ve etkin çözümlerle karşılayan bir fakülte olmaktır." Yetki, görev ve sorumlulukları da sıraladı Dekan Prof. Pınar: "Ziraat Fakültesinin evrensel ölçülerde bilimsel bilgi ve teknolojik birikimlerle donatılmış, Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı, cumhuriyetin değerlerini özümsemiş ziraat mühendislerini yetiştirmek yanında ürettiği bilgi ve teknolojinin bölge ve ülke insanımızın yaşam kalitesini yükseltmesi açısından da görevleri bulunmaktadır. Bu açıdan Ziraat Fakültesinin iç ve dış paydaşlarına yönelik sorumlulukları bulunmaktadır." Fiziksel Yapı da önemliydi Ziraat Fakültesi’nin. İşte bu konuda da şunları aktardı: "Ziraat Fakültesi eğitimöğretim ve araştırma faaliyetlerini Ondokuz Mayıs Üniversitesi Kurupelit yerleşkesi içerisinde bulunan kendisine ait kapalı fiziki mekanlar ile açık ve kapalı araştırma alanlarında sürdürmektedir. Araştırma ve Uygulama Çiftliği: Araştırma ve uygulamalarda kullanılan alet ve ekipmanların sevk ve idaresini yapan teknik personelin bulunduğu bu alan yaklaşık 2500 metrekare kapalı alandan oluşmaktadır. Hayvancılık İşletmesi: İşletmede, 2350 yumurta tavuğu, 25 büyükbaş hayvan, 450 küçükbaş hayvan, kangal köpeği, 1500 bıldırcın, 1000 hindi ve çeşitli kanatlı hayvanların bulunduğu barınaklar ile kesimhane ve araştırma birimleri yer almaktadır. Arıcılık Ünitesi: Arıcılık ünitesi 250 arı kovanı kapasiteli olup, halihazırda 150 kovanlık koloni mevcuttur. Kapalı ve açık alandan oluşmaktadır. Sera Ünitesi: Seracılık araştırma ve uygulamalarının yürütüldüğü 100’er metrekarelik iki cam sera ve 2500 metrekare plastik örtülü seradan oluşmaktadır." Süt üreticisine fiyat darbesi İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği (DSYB) Başkanı Adnan Erkin, sanayicilerin ortada bir sıkıntı bulunmamasına karşın çiğ süt fiyatlarının 66 Ykr'den 60 Ykr'ye indirdiğini bildirdi. Erkin, alım fiyatlarının düşürülmesine karşın tüketiciye sunulan süt ürünlerinin fiyatlarında önemli yükselmeler olduğunu anımsatarak, "2007’deki kuraklıkla sıkıntılı günler yaşayan üreticiye, süt fiyatları geri çekilerek bir darbe daha vuruldu" dedi. Türkiye Süt Et Gıda Sanayicilei ve Üreticileri Birliği'nin (SETBİR) stok fazlalığını gerekçe göstererek fiyatları geri çektiğini belirten Erkin, "Stok fazlalığının eritilmesi için, öncelikle piyasa fiyatlarının düşürülmesi gerekir. Halbuki tüm süt ürünleri fiyatlarında yüzde 20 – 30 oranında artış var. Devlet, serbest ekonomi koşullarını gerekçe göstererek fiyatlara müdahale etmiyor. Oysa ileri ülkelerde, devlet bu şekilde fiyat düşüşlerine müdahale eder" diye konuştu. SETBİR’in üretim yetersizliğini öne sürerek damızlık sığır ithal edilmesini savunduğunu belirten Erkin, şunları söyledi: "Bir yandan süt yok, yeterli üretim yapılmıyor deniyor. Sığır ithali için fırtınalar koparılıyor. Diğer yandan da ürünün fazlalığı gerekçe gösterilip fiyatlar düşürülüyor. Amaç, pamukçuyu olduğu gibi süt üreticisini de yok etmekse başarı yolunda ilerliyorlar. Ancak şu bilinmelidir ki, bu ülkenin sorunlarını çözmesi, kendi iç dinamiklerini en iyi şekilde değerlendirmesinden geçer. Süt fiyatlarındaki düşüşe karşın yem fiyatları da artıyor. 1 kilogram süt fiyatına 900 gram yem alabiliyoruz. Bu oran diğer ülkelerde 1 kilogram süte 2 kilogram yem olarak gerçekleşiyor." 13
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle