19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
CMYB C M Y B 19 AĞUSTOS 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 HAYAL ve GERÇEK KÜRŞAT BAŞAR Laf Özgürlüğü [email protected] Hür düşünce... Hür teşebbüs... Çokça kullanılan, hiç eskimeyen siyasi sloganlardan biri... Ağızlardan düşmeyen, hukukun üstünlüğü ve demokrasi gibi... Peki hür düşünce var mı Türkiye’de ya da hür teşebbüs? Varsa da cezasız kalmış mıdır bugüne kadar acaba? Kim olduğunuz mu önemli bu ülkede, “kimlerden” olduğunuz mu? Hür düşüncenin ve hür teşebbüsün olamayacağının kanıtı, bu sorunun cevabıdır. Çünkü kimlerden olduğunuz önemlidir. Bu ülkede her şeyi devlet yönetiyor. Mekanizmanın başındakiler istemediği zaman hiç kimse bir şey yapamıyor. Hukuk mekanizmasından tutun eğitime, gümrüklerden tutun emniyete, belediyelerden tutun hastanelere, telefon dairesinden istihbarat örgütüne aklınıza gelecek her yerde “kimlerden” olduğunuz onun için çok önem taşıyor. Bir zamanlar TRT’de müzik programları yapardım. Bir hükümet gider, yenisi gelir, bakarsınız müzik müdürleri değişir. Müzik müdürünün sağcısı, solcusu, şucusu, bucusu mu olur? Bizde oluyor. Bir süre ötekiler gün doldurur, hiçbir işe karışmaz, sonra yeni hükümet gelince onlar yeniden çalışmaya başlar, ötekiler makamlarında misafir ağırlamaya devam eder. Hepsinin parasını da biz ödemeye tabii... Celal Şahin’in akordeonuyla çaldığı “Adamını Bul” şarkısı yapılalı çok zaman geçti. 12 Eylül Anayasası değişirken, yazılı olmayan “adamını bul” yasası da değişebilir mi? Değişmez. Türkiye’de kendi çabasıyla çalışarak, başarılı olarak, birikimiyle, yaptıklarıyla bir yere gelebileceğine inanan kaç kişi var merak ediyorum. Kendisiyle aynı düzeydeki birinin yalnızca iktidara yakın olması nedeniyle bir anda basamakları atlayıverdiğini, birdenbire zengin olduğunu, birdenbire beklenmedik makamlara oturduğunu gören biri çalışıp çabalayarak başarı elde edeceğine inanır mı? Hayatının başındaki bir genç böyle bir ülkede kendisini geliştirip başarılı olacağını düşünür ve hayaller kurar mı? Bu hükümet gider başkası gelir, hiç değişmez; bin yıldır bu iş böyle sürüp gider. Bu o hale gelmiş ki, yalnız kamuda değil, özel sektöre bile sirayet etmiş. Başarısızlığın bile mazereti olmuş bu durum. Hadi vazgeçtim, benden yana belediyeci, benden yana müzeci, benden yana tramvay müdürü filan olsun da benden yana savcı, benden yana yargıç, benden yana polis, benden yana asker, benden yana istihbaratçı olur mu? Böyle olursa bir ülkede kimsenin güvencesi kalır mı? Hür düşünce, hür teşebbüs... Bunlar hep lafta... İşin kötüsü bir tek laf özgürlüğü vardı şimdi o da tehlikeli hale geldi. Adalet Bakanlõğõ, kararnamenin karara bağlanmayan bölümlerini HSYK’den geri çekti 12 Eylül planõ kilitlediALİCAN ULUDAĞ ANKARA - AKP hükümeti ile Hâkimler Savcõlar Yüksek Kurulu (HSYK) arasõnda Ergenekon davasõ başta olmak üzere İstanbul, Erzurum ve Diyarbakõr’daki özel yetkili mah- kemelerin hâkim ve savcõlarõnõn yer- lerinin değiştirilmesi konusunda kriz çõktõ. HSYK’nin seçilmiş üyeleri, ara- larõnda İstanbul Cumhuriyet Başsav- cõ Vekili Turan Çolakkadı ile Cum- huriyet Savcõsõ Zekeriya Öz’ün de bu- lunduğu bazõ hâkim ve savcõlarõ de- ğiştirmeyi önerdi. Adalet Bakanlõğõ, bunun üzerine kararnamenin karara bağlanmayan bölümlerini geri çekti. Buna tepki gösteren HSYK’nin se- çilmiş üyeleri, Adalet Bakanõ Sadul- lah Ergin’in böyle bir yetkisi olma- dõğõnõ kaydetti. Söz konusu kararna- menin, 12 Eylül’de yapõlacak refe- randum oylamasõ sonrasõna kalabile- ceği belirtiliyor. HSYK’de mahkeme başkanlarõ, cumhuriyet başsavcõlarõ ile özel yet- kili hâkim ve savcõlarõ kapsayan un- vanlõlara ilişkin kararnamenin çalõş- malarõ krizle noktalandõ. Önceki gün yapõlan toplantõda, Adalet Bakanõ Er- gin ile müsteşarõ Ahmen Kahra- man’õn toplantõyõ terk ettiği ve dün bir çalõşma yapõlamadõğõ öğrenildi. Baş- kanvekili Kadir Özbek, kurul çalõş- malarõ için dün sabah HSYK’ye giri- şinde “Kurul çalışmalarında önem- li sıkıntılarımız var aşmaya çalışı- yoruz” dedi. Özbek’in bu sözlerinden kõsa bir süre sonra Adalet Bakanlõğõ yazõlõ açõklama yaptõ. Unvansõz tas- lağõnda kalan 67 hâkim ve savcõ ile un- vanlõlar taslağõndaki 79 hâkim ve savcõnõn durumlarõnõn görüşülmesi sürerken HSYK üyelerince, bunlarõn dõşõnda 84 kişinin kararnameye ek- lenmek istediği belirtilen açõklamada, ayrõca 140 kişinin isimlerinin değer- lendirilerek gerekirse kararnameye eklenmesi önerisinde bulunulduğu kaydedildi. Bu teklifler içerisinde başta İstanbul, Erzurum ve Diyarba- kõr olmak üzere özel yetkili (CMK 250) mahkemeler ve savcõlõklarõn ya- põsõnõ tamamen değiştirmeye dönük önerilerin de bulunduğu ifade edilerek, “Yargı bağımsızlığı ve tabii hâkim ilkesini ihlal etmeyecek şekilde ha- zırlanacak yeni çalışmayı Kurul’un önüne getirmek üzere kararname taslaklarının karara bağlanmayan bölümleri geri çekilmiştir” denildi. 6 saatlik değerlendirme HSYK’nin seçilmiş üyeleri, kendi aralarõnda 6 saatlik bir durum değer- lendirmesi yaptõ. Toplantõnõn ardõndan yapõlan açõklamada, kurulun iç yö- netmeliğine işaret edilerek, “Kurul gündemine alınan konular, kurul- ca incelenip görüşülüp değerlendi- rilip karara bağlanmak durumun- dadır. Adalet Bakanı’nın kurul gündemi tamamlanmadan veya ku- rul tarafından erteleme ve ara ver- me gibi bir karar verilmeden gün- dem konusu taslağı geri çekme yet- kisi yoktur” denildi. Açõklamada, İstanbul Cumhuriyet Başsavcõsõ Aykut Cengiz Engin, İs- tanbul Adalet Komisyonu Başkan Yardõmcõsõ Mehmet Şefik Mutlu ve İstanbul CMK 250. maddeyle yetkili 9, 10, 11, 12, 13, ve 14. ağõr ceza mah- kemeleri başkanlarõnõn imzalarõnõ ta- şõyan ve bu mahkemelere “1 veya ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sin- can 1. Ağõr Ceza Mahkemesi Başkanõ Os- man Kaçmaz, Başbakan Recep Tayyip Er- doğan’a sert tepki gösterdi. Kaçmaz, geldiği HSYK’de kõsa bir süre kaldõktan sonra basõ- na açõklamalarda bulundu. Adalet Bakanõ Sa- dullah Ergin ile görüşmeye geldiğini ancak kendilerinin toplantõya katõlmadõğõ için görü- şemediğini dile getiren Kaçmaz şunlarõ söyledi: “Ba- sında hakkımda çıkan ifadeler nedeniyle gerildim. Sanki kriz benim yüzümden çıkmış gibi gösterili- yor. Bu konuyu sayın bakana aktarmaya gelmiş- tim. Ama sayın bakan kurulda yer almamış. Ben herhangi bir talepte bulunmadım atanmaya iliş- kin.” Kaçmaz, bir gazetecinin Başbakan Erdo- ğan’õn kendisine yönelik söylediği “Bunlar Cumhurbaşkanı’nı bile yargılamaya cüret ettiler” ifadesini anõmsatmasõ üzerine ise Erdo- ğan’a sert tepki gösterdi. Diyarbakõr Büyükşe- hir Belediye Başkanõ Osman Baydemir’in sin- kaflõ ifadelerini aynen kullanan Kaçmaz, kendi- sinin bu sözü söylemediğini ifade etti. Kaçmaz, “Ben ikinci bayrak tartışmasını da açmadım. Bir yargıç olarak kararı veririm, üst mahkemeye gider, orada da bozulur. Herkes attığı imzadan sorumlu- dur. Başbakan padişah gibi maşallah. Eskiden pa- dişahlar bile demokrattı. Ama maalesef bizdensiniz sizdensiniz diye yargıyı ikiye böldüler” dedi. mümkün olursa 2’şer üye hâkimin görevlendirilmesi- ni” isteyen dilekçe örnekleri- ne de yer verildi. Açõklamada, 2009 adli yargõ kararnamesi çalõşmalarõnda İstanbul’da CMK 250. maddeyle yetkili bazõ cumhuriyet savcõsõ ve hâkimlerle ilgili tekliflerin “bu kişiler hakkındaki şi- kâyet ve başvuruların yasal gereği yapıldıktan sonra” görüşülmesine karar verildiği anõmsatõlarak aradan geçen süreye rağmen bu konuda ba- kanlõğõn kurulun önüne taslak getirmediği, kurul çalõşmala- rõnõ engelleyici müdahaleler- de bulunduğu ifade edildi. Özbek, HSYK çõkõşõnda sorularõ yanõtlarken, “Sayın Adalet Bakanı’nın, kurul- daki başkanlık sıfatı ile yü- rütmenin bir üyesi sıfatını tam ayırmamasından kay- naklanmaktadır. Bizim mevcut olan herhangi bir dava ile herhangi bir yerde yapılan bir soruşturma ile il- gili bir sorunumuz yok” de- di. Özbek, bakanlõğõn karar- nameyi geri çekmesinin hu- kuki sonuçlar doğuracağõnõ da kaydetti. ‘Kemikleşmiş yapı var’ Cumhuriyet’e konuşan HSYK üyesi Ali Suat Erto- sun da özel yetkili mahke- melerin yapõsõnõn değiştiril- mesinin söz konusu olmadõ- ğõnõ kaydederek “Nasıl baş- ka bir mahkemedeki bir hâkim başka yere alınıyor- sa, özel yetkililerdekiler de alınabilir. Biz alalım da de- medik. Durumlarını değer- lendirelim dedik. Bunu biz sormayacağız da kim sora- cak? Bunun neden yapı de- ğiştirmek diye kastedildi- ğini anlamıyorum. Demek ki orada kemikleşmiş yapı var. Peki bu kemikleşmiş yapı birtakım rahatsızlıklar veriyorsa değiştirilmesi ge- rekmez mi?” görüşünü kay- detti. Bakanlõğõn kararname- yi 12 Eylül sonrasõna bõrakõp bõrakmayacağõyla ilgili soru üzerine Ertosun, “12 Eylül sonrasına bırakılması hu- kuki ve etik olmaz” dedi. “Bu son bunalımın son de- rece önemli” olduğunu dile getiren Ertosun, kurulun tari- hinde ilk kez adli tatilde ça- lõşma kararõ aldõğõnõ belirtti. HSYK’deki krizin, özel yet- kili mahkemelerde görevli 24 hâkim ve savcõnõn görev ye- rinin değiştirilmesi önerisi üzerine yaşandõğõ belirtildi. Bu isimlerin büyük bölümü- nün Ergenekon ve Balyoz gi- bi davalarda görevli olduğu id- dia edildi. İstanbul Cumhuri- yet Başsavcõ Vekili Turan Çolakkadı ile cumhuriyet savcõlarõ Zekeriya Öz, Meh- met Ali Pekgüzel ve Fikret Seçen ile İstanbul 9. Ağõr Ce- za Mahkemesi Hâkimi İdris Asan, İstanbul 10. Ağõr Ceza Mahkemesi Hâkimi Ali Efen- di Peksak’õn bunlar arasõnda olduğu bildirildi. Ayrõca Di- yarbakõr Cumhuriyet Başsav- cõsõ Durdu Kavak ile Erzu- rum’daki bazõ savcõ ve hâ- kimlerin de yerinin değiştiril- mek istendiği dile getirildi. KAÇMAZ: BAŞBAKAN PADİŞAH GİBİ MAŞALLAH Gazetecilik örgütleri tutuklu gazetecilerin serbest bõrakõlmasõ için ortak bildiri yayõmladõ ‘Tutuklama cezaya dönüştü’ İstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Türkiye Gazeteciler Sendikasõ (TGS), Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF), Ba- sõn Konseyi, Çağdaş Gazeteciler Der- neği ve Basõn Enstitüsü Derneği, tu- tuklu gazetecilerin serbest bõrakõlmasõ istemiyle ortak bildiri yayõmladõ. Bil- diride “Tutuklama tebdir değil, ce- zalandırma aracı haline geldi” eleş- tirisinde bulunuldu. Gazetecilik meslek örgütleri, TGC’nin Cağaloğlu’ndaki lokalinde dün ortak basõn toplantõsõ düzenledi. Toplantõda hazõrlanan ortak metni okuyan TGC Başkanõ Orhan Erinç, cezaevlerinde çok sayõda gazeteci ve basõn çalõşanõnõn haklarõnda hüküm verilmemiş olmasõna karşõn tutuklu olarak yargõlandõğõnõ belirterek, “700’den fazla ceza ve tazminat davası ise mahkemelerde görülü- yor” dedi. Gazetecilerin mesleklerini yapmaktan alõkoyan hapis cezalarõnõn basõn özgürlüğü üzerinde ciddi bir tehdit olduğunun da altõnõ çizen Erinç, Ergenekon davasõ kapsamõnda tutuklanan Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, Deniz Yıldırım, Ufuk Ak- kaya, Hikmet Çiçek, Emcet Olcay- tu ve Ergun Poyraz’õn soruşturma- nõn başõndan beri tutuklu yargõlan- dõklarõnõ anõmsattõ. Bildiride özetle şunlar kaydedildi: “Silivri’de süren Ergenekon da- valarında 6 gazeteci yargılanıyor. Hepsi soruşturmanın başından beri tutukludur. Savcılar soruşturmala- rı tamamladı, delilleri topladı, id- dianameleri hazırladı. Davalar açıl- dı, duruşmalar sürüyor. Mahkeme başkanı lehte oy vermesine rağmen, gazetecilerin tahliye talepleri sü- rekli reddediliyor. Bazılarının tu- tukluluk süresi 2 yılı buldu. Açıkça görülüyor ki, tutuklama tedbir de- ğil, cezalandırma aracı haline geldi. Yargılama sonunda belki de suç- suzlukları ortaya çıkacak olan, en az 8-10 seneye mahkûm olunca ya- tacakları kadar uzun süre bu yüz- den tutuklu kaldılar. Bu yaşananla- rı ‘hukuk devleti’ ve ‘hukukun üstün- lüğü’ adına savunmaya çalışanlara anımsatmak isteriz. Biz Avrupa İn- san Hakları Mahkemesi kararları doğrultusunda bir uygulama bekli- yoruz. AİHM kararlarına açıkça aykırı olan bütün tutuklamaların kaldırılmasını istiyoruz. Türki- ye’nin geçmişindeki 33 yıllık Abdül- hamit istibdadı, İstiklal Mahkeme- leri dönemi, Takrir-i Sükûn Kanu- nu dönemi, tek parti dönemi ve De- mokrat Parti dönemi dahil hiçbi- rinde hapse atılmış gazeteciler Er- genekon soruşturması bağlamında olduğu kadar uzun süre tutuklu kalmadılar. Gazeteciler açısından bu uzun tutukluluk süresinin tek örneği hükümetin her fırsatta eleş- tirdiği ve şimdi ‘intikam’ almaktan söz ettiği 12 Eylül 1980 darbesi dö- nemindeki ‘Barõş Derneği’ davasın- da görülmüştür. Gazeteci arkadaş- larımız yalnız değildir ve yalnız bı- rakılmayacaktır.” TGC Başkanı Orhan Erinç, TGS Genel Başkanı Ercan İpekçi, TGF Başkanı At- tilla Sertel, Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi, Basın Enstitüsü Derneği Başkanı Ferai Tınç, ÇGD adına Nazım Alpman, TGC Basın Vakfı Başkanı Yılmaz Karaca, TGC Basın Senatosu Başkanı Nail Güreli, TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş, İz- mir TGC Başkan Yardımcısı Ali Ekber Yıldırım, Avukat Turgut Kazan, TGC Hukuk Danışmanı Fikret İlkiz. Bildiriye imza atanlar İstanbul Haber Servisi - “İnternet andıcı soruş- turması” olarak bilinen ve YAŞ’ta atama krizine ne- den olan soruşturmanõn dosyasõndaki generallerin ifa- desinin alõnabilmesi için dosyanõn ilgili bölümü cum- huriyet savcõsõ Zekeriya Öz’den alõnarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcõ Vekilliği’ne verildi. “Kamuoyunu yönlendirme amaçlı internet si- teleri kurulduğu” yönündeki iddialara ilişkin baş- latõlan soruşturma kapsamõnda Adalet Bakanlõğõ’nõn genelgesi gereği İstanbul Cumhuriyet Başsavcõ Ve- killiği’ne vekâlet eden cumhuriyet savcõsõ Rasim Işık- altın, dosyanõn bir bölümünü Savcõ Öz’den aldõ. Dün savcõ Öz’e ulaşan yazõda, soruşturma dosyasõ- nõn generallerle ilgili kõsmõnõn Başsavcõ Vekili Turan Çolakkadı’ya 24 saat içerisinde devredilmesi istendi. Soruşturma kapsamõnda aralarõnda 1. Ordu Komuta- nõ Orgeneral Hasan Iğsız ve Genelkurmay Adli Mü- şaviri Hıfzı Çubuklu’nun da yer aldõğõ 19 şüpheli sav- cõ Zekeriya Öz tarafõndan ifadeye çağrõlmõştõ. Bu arada İstanbul Cumhuriyet Başsavcõsõ Aykut Cengiz Engin ifadeye çağrõlan isimlerle ilgili da- vetiyelerin geri çekilmesini istedi. Savcõ Zekeriya Öz, söz konusu talebi reddetti. Engin ve Öz arasõnda yaşanan gerginlik tõrmanõrken Öz’ün, Engin’in “Şüphelilere sağlık raporu almalarını söyle” yö- nünde yeni bir talebini de reddettiği belirtildi. İstanbul Haber Servisi - Er- genekon soruşturmasõ kapsamõn- da tutuklu bulunan siyasi parti temsilcileri, gazeteci, öğretim görevlileri, asker ve aydõnlarõn serbest bõrakõlmasõ amacõyla 21 Ağustos Cumartesi günü “Siliv- ri’ye Özgürlük” yürüyüşü dü- zenlenecek. İP, 68’liler Birliği Vakfõ, Atatürkçü Düşünce Der- neği, Yeni Parti, Türkiye Genç- lik Birliği, Tüm Öğretim Üyeleri Derneği ve Ulusal Sivil Toplum Kuruluşlarõ Birliği’nin ortaklaşa düzenleyeceği “Silivri’ye Öz- gürlük” yürüyüşüne ilişkin ba- sõn açõklamasõ dün İP İstanbul İl Başkanlõğõ’nda yapõldõ. Basõn açõklamasõnõ okuyan İşçi Partisi (İP) Genel Başkan Yardõmcõsõ Erkan Önsel, “Sözde savcılar, özel yetkili mahkemeler rol kesmekte, yargılar gibi yap- maktalar. Her şey yabancı bir devletin, ABD’nin komutası altında olmaktadır” dedi. 68’li- ler Birliği Vakfõ Başkanõ Sön- mez Targan da ABD’nin İran’a yapacağõ operasyon öncesi ka- muoyu oluşturabilecek tüm ke- simlerin içeri alõndõğõnõ belirte- rek 12 Eylül’deki referandumun ülkenin geleceğini belirleyeceği- ni söyledi. (ALİ AÇAR) ‘Silivri’ye özgürlük yürüyüşü’ İnternet andõcõ soruşturmasõnda generaller Çolakkadõ’ya ifade verecek Başsavcõlõk dosyayõ aldõ 3 metrekarede yaşam savaşı CHP’den Hilmioğlu ve Haberal’a ziyaret İstanbul Haber Servisi - CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal, Ergenekon operasyonu kapsamõnda tutuklu bulunan Prof. Dr. Mehmet Haberal ile Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu’nu tedavi gördükleri hastanelerde ziyaret etti. Soysal dün ilk önce İstanbul Üniversitesi (İÜ) Kardiyoloji Enstitüsü’nde tedavi gören Ha- beral’õ ziyaret etti. Ziyaret çõkõ- şõnda sorularõ yanõtlayan Soysal, Haberal’õn 3 metrekarelik bir odada makinelere bağlõ olarak ve günde 15’e yakõn ilaç kulla- narak hayatõnõ devam ettirmeye çalõştõğõnõ belirtti. Soysal, daha sonra İÜ Cerrahpaşa Tõp Fakül- tesi’nde tedavi gören Prof. Dr. Hilmioğlu’nu ziyaret etti. Başbakan’a esrarengiz dosya İstanbul Haber Servisi - Atatürk Havali- manõ’nda önceki gün İs- tanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkõn tarafõndan karşõlanan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a Vali Mutlu ta- rafõndan mavi bir dosya verildi. Çapkõn’õn da aynõ dosyayõ gösterip Erdoğan’a bilgi vermesi dikkat çekti. Erdoğan’õn dosyayõ özel kalem mü- dürü ve danõşmanlarõna vermeden bizzat kendisi tarafõndan aracõnõn bagajõndaki çantasõna koydu- ğu dikkat çekti. Dosyada İstanbul ile ilgili birçok gizli soruşturmanõn olabileceği öne sürülüyor. 3 hâkime tazminat davası İstanbul Haber Servisi - “Balyoz Planõ” davasõ sanõklarõndan emekli Orgeneral Çetin Do- ğan ile emekli Tuğgeneral Süha Tanyeri, 3 hâkim aleyhine toplam 120 bin TL’lik manevi tazminat davasõ açtõ. Doğan ve Tanyeri avukatlarõ aracõlõ- ğõyla Yargõtay 4. Hukuk Dairesi Başkanlõğõ’na verdiği dava dilekçesinde, İstanbul 10. Ağõr Ceza Mahkemesi hâkimleri Davut Bedir, Ali Efendi Peksak ve Murat Üründü’den “hukuka aykõrõ iş- lemlerden kaynaklanan manevi zararõn tazmini” amacõyla 20’şer bin TL tazminat talep etti. TRT’den RTÜK açıklaması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TRT Genel Müdürlüğü, “Şahin’e evet sorgusu” başlõ- ğõyla dün yayõmlanan haberimiz nedeniyle açõkla- ma yaptõ. “CHP Milletvekili Ali İhsan Kök- türk’ün RTÜK’e yazdõğõ bir dilekçe üzerine ha- ber yapan basõn mensubunun, kural ve yasa oku- madan hüküm verdiği, okuyucusunu ve kamuo- yunu yanõlttõğõ” savunulan açõklamada, “RTÜK, TRT’den haberde bahsedildiği gibi savunma ya da açõklama istememiştir. RTÜK’ün ilgili yasa gereğince bu konuda yetkisi de yoktur” denildi. Avrupalı Türkler oy verebilir İstanbul Haber Servisi - Türk Alman Eği- tim ve Bilimsel Araştõrmalar Vakfõ (TAVAK) Başkanõ Prof. Dr. Faruk Şen, AB sõnõrlarõ içinde yaşayan 5 milyon 200 bin Türk kökenli göçme- nin 2,4 milyonu Türkiye’de Temmuz 2011’de yapõlacak genel seçimlerde oy kullanabilecek nitelikte olduğunu söyledi. Şen, İzmir Bölgesi kadar milletvekili çõkarabilecek sayõya ulaşan Avrupalõ Türklerin önümüzdeki bir yõl içinde yurtdõşõnda özel bir seçim bölgesi oluşturmasõ halinde seçimlere katõlabileceklerini belirtti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle