Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 1 TEMMUZ 2010 PERŞEMBE 6 HABERLER BİLİM ve SİYASET ORHAN BURSALI Birlikten Yana Ortam Şiddetle çözüm olmaz! Herkes bunu diyor. Ama kime diyor, hangi tarafa sesleniyor belli değil. Kimi doğrudan TSK’ye ve iktidara söylüyor: Kardeşim silahı bırak, izleme, vurma, operasyon yapma! Oysa saldıran ve şiddet uygulayan PKK. PKK saldırıp öldürdükçe, analar ağlamasın korosu yayına başlıyor! Tam bir kumpas kurulmuş... İsteklerine bakıyorsunuz, özerklik adı altında, Anadolu topraklarında neredeyse tam bağımsız bir devlet. “Bölünme paranoyası” diyenlerin hiçbir haklı gerekçesi yok! Paranoya diyenler, önce PKK ve BDP isteklerinin ne anlama geldiğini bir anlatsalar bize de, şu kavrayışsızlığımızı giderseler.. Terör ve saldırı sürdüğü sürece bu konuda bırakın çözümü, ayrılık ortamı büyüyor... Ve sorunla ilgili süreç, milliyetçi ve ırkçı duyguların, tarafların ve politikaların güdümüne giriyor.. Bu ise felaket bir geleceğin habercisi olabilir ancak... Eğer ciddi bir çözüm aranacaksa ve bulunacaksa, önce terör örgütü silahlarını bırakmalı. İktidar, Kürt açılımını durdurmayacağım, diyor. Durdurmasın! Ama bu girişimin ana amacı barışçıl bir tartışma ve çözüm arayışı ortamının yaratılması olmalı. PKK silahları bırakmıyorsa, asker, sınır dağlarının tepesinden Irak tarafına bakacak şekilde konuşlanmalı ve oradan gelecek saldırıları tamamen kesecek bir örgütlenmeye gitmeli.. Türkiye’de kararsız bir iktidar var. Oyunun kuralını kendi koyamıyor. Kuzey Irak’ta / Irak’ta kural koyucu ABD’ye boyun eğiyor! Oysa, konu tamamen bizi ilgilendiriyor. Suriye örneğini bu devlet/siyaset belleğinden silip attı mı? Yoksa, Suriye’nin arkasında ABD olmadığı için, babalanmak kolay mıydı! Irak’tan gelen saldırıları kesmek ancak kural koyucu olmakla mümkün! Buna da cesaret gerekir. Nerede o “girişimci” hükümet? İsrail’e kabadayılık yapmayı çok yi bilen iktidar, Irak’tan gelen saldırıları neden kesmiyor! ABD, Türkiye’nin haklı bir girişimi karşısında, oturur ve “oyun”a yeni bir açıdan bakmak zorunda kalır! Kılıçdaroğlu “tampon bölge” önerisine sahip çıkarak doğru bir adım atmıştır. Bugünkü ortam çözüm üretmez. Çözüm üretecek ortamı yaratmak zorundayız. PKK ve arkasındaki dış güçlerin dayattığı, daha çok ayrılıkçılığa yarayan bu ortamın ürettiği istekler çözüm üretemez. Bu durum “Anadolu”nun ve Anadolu/ Türkiye insanlarının yararına değildir! Bu ortamı değiştirecek politikalar uygulanmalı... Kılıçdaroğlu, böyle bir programa sahip çıkmalı. Erdoğan sahip çıkmalı! Türkiye durumu idare ederek sadece daha büyük çıkmazlara ve acılara varabilir. Bugüne kadarki politikalar durumu değiştiremiyorsa, öyleyse radikal siyasetler gündeme gelmek zorundadır. Salı günkü “çözüm” yazısında, önce Kürt siyasetinin özgürleşmesi konusuna işaret edilmişti. En önemli konu budur. Şiddetin azalması, Kürtler arasında (ve Türkler arasında da) özgür tartışma ortamı yaratacaktır. İktidar, Doğu/Güneydoğu Anadolu’ya devlet eliyle yatırım planlamaktan şiddetle kaçıyor! Doğu Bölgesi için aş-iş yaratacak ve insanları özgürleştirecek ve bireyselleştirecek doğrudan girişimlere, bu iktidar neden yanaşmıyor? (*) Hangi “piyasa ekonomicileri” onları engelliyor? Ve Kürt halkını Şeyh Said’e, Kürtçülüğe ve PKK’nin şiddet politikalarına terk ediyor? Kürtlere tam yurttaşlık projeleri tartışılmalı.. Sonra, dediğimiz gibi, Kürt kimliğine daha büyük özgürlükler için, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi dahil, ayrılık değil birliği güçlendirecek her şeyi oturup konuşmalı... (*) Barbaros Çelikkol: Hükümet, ordu, köy işleri, vesaire kuruluşlar açtıkları bazı ihalelerde alınacak malların veya servisin Doğu ve Güneydoğu’da imal edilmiş şartını koyduğu anda yatırım oraya kayar. Taş atan çocukların babaları iş bulur. Askerlerin giyim eşyaları Hakkâri’de, köy işlerinin dağıttığı malzemeler Van’da imal edilse her şey degişir... [email protected] Yõldõrõm, uluslararasõ anlaşmalara aykõrõ olmayacak şekilde önlemler alõnacağõnõ söyledi Boğazgüvenliğiiçinönlem SELDA GÜNEYSU ANKARA - Ulaştõrma Ba- kanõ Binali Yıldırım, Ulaştõrma, Çevre ve Enerji bakanlarõyla petrol şirketlerinin bugün bir araya geleceği toplantõda, bo- ğazlarõn güvenliği konusunda hükümet olarak önlemleri arttõ- rabileceklerini söyledi. Türki- ye’nin Montrö Boğazlar Söz- leşmesi’ni tartõşmaya açmadan alabileceği önlemler olduğunu anlatan Yõldõrõm, “Bunların gönüllülük esasında olmasını istiyoruz. Buna karşın ‘Biz anlamayõz, yapmayõz’ derlerse, bizi çok bağlamaz. Emniyet tedbirlerini daha da arttırırız. Çevre ile ilgili bazı ilave ted- birler isteriz onlardan. Bü- tün bunlar zaman ve mali- yettir” dedi. Ulaştõrma Sakanõ Binali Yõl- dõrõm, Cumhuriyet’e yaptõğõ açõklamada, bugün petrol şir- ketleriyle, ulaştõrma, çevre ve enerji bakanlarõnõn bir araya geleceğini ve toplantõda boğaz- larõn güvenliği ile ilgili hükümet olarak beklentilerini şirketlerle paylaşacaklarõnõ dile getirdi. Yõldõrõm, “Şirketler de top- lantıda konuyla ilgili görüşle- rini ve taleplerini anlatacak- lar. Bundan sonra da bölge ül- keleri, ilgili ülkelerle ulusal ve uluslararası mevzuatı uygu- layacağız, adımları atacağız” dedi. Boğazlarda Türkiye’nin Montrö Boğazlar Sözleşmesi gibi uluslararasõ anlaşmalara aykõrõ olmayacak şekilde gere- ken önlemleri alabileceğini söy- leyen Yõldõrõm şöyle konuştu: “Biz şirketlerle gönüllü ola- rak anlaşmadan yanayız. İlk tercihimiz budur. Buna kar- şın ‘Biz anlamayõz, yapmayõz’ derlerse, bizi çok bağlamaz. Bizim yapabileceğimiz şeyler var. Örneğin emniyet tedbir- lerini daha da arttırırız. Çev- reyle ilgili bazı ilave tedbirler isteriz onlardan. Bütün bun- lar zaman ve maliyettir. An- cak şu kıyası yapmalarına bizim diyecek bir şeyimiz yok. Diyebilirler ki, örnek veriyo- rum, ‘Petrol boru hattõndan geçiş yaparsak, bu geçişte 1 bi- rimse, boğazlardan geçişte 0.25 birim. Bu kadar maliyet farkõ var. Neden bu yolu tercih ede- lim?’ Bu çok bencilce bir dü- şünce olur. Doğacak sonuçlar milyonlarca insanın felaketi- ne neden olabilecekse, böyle bir tehdit varsa, bu düşünce- yi sürdürmenin anlamı yok. Türkiye’nin, uluslararası ti- careti, Montrö Boğazlar Söz- leşmesi’ni tartışmaya açma- dan alabileceği tedbirler, ya- pabileceği işler var.” ‘39 saatte bir kaza yaşanıyor’ Ulaştõrma Bakanõ Yõldõrõm, Türkiye’nin Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni tartõşmaya açmadan alabileceği önlemler olduğunu belirtti. Boğazlarda riskin yüksek olduğunu dile getiren Yıldırım, 39 saatte bir kaza olduğuna dikkat çekti. Boğazlarda her zaman kaza ris- kinin yüksek olduğunu, 53 da- kikada bir geminin boğazlardan geçiş yaptõğõnõ dile getiren Yõl- dõrõm, bu rakamõn yõlda 50-55 bin arasõnda değiştiğini, 39 saatte bir kaza olduğuna dikkat çekti. Yõldõrõm, dünyadaki petrol ihti- yacõnõn gittikçe arttõğõnõ dolayõ- sõyla bu tüketimin boğazlar üze- rinde çok ciddi baskõ oluşturdu- ğuna değindi. ‘Her gün 400 bin ton yakıt geçiyor’ Her gün boğazlardan 400 bin ton yakõt geçtiğini, bu rakamõn yõlda 100 milyon tona ulaştõğõnõ söyleyen Yõldõrõm, “Çok ciddi bir durum. Bir dümen kilit- lenmesi olsa her an felaket ya- şanabilir” dedi. Türkiye’de uygulanan teknik önlemlerin en üst düzeyde ol- duğunu, bunun dõşõnda yapõla- bilecek çok şeyin olmadõğõnõ kaydeden Yõldõrõm, “Petrol şir- ketleri açık denizlere taşıma yapmak istiyor. Bu noktada biz de diyoruz ki 13 milyon İs- tanbullunun hayatını riske atamayız. Mutlaka alternatif geliştirilmeli. O da, boru hat- larıdır. Samsun - Ceyhan pro- jesi var. Bir de Bulgaris- tan’dan başlayıp, Yunanis- tan’a giden bir proje var. Rusların öne sürdüğü, Türki- ye’nin önerdiği iki proje. İki- si de olabilir” diye konuştu. DENİZCİLİK BAYRAMI İstanbul Haber Servisi - 1 Temmuz Denizci- lik ve Kabotaj Bayramõ ve kabotaj hakkõnõn ta- nõnmasõnõn 84’üncü yõldönümünde İstanbul’da bir dizi etkinlik gerçekleştirilecek. İstanbul Boğazõ, 1-5 Temmuz arasõnda kutlanacak olan Denizcilik Haftasõ etkinlikleri kapsamõnda da çok sayõda yarõşa ev sahipliği yapacak. İstanbul’daki resmi kutlamalar bugün sabah saat 10.00’da Taksim Cumhuriyet Anõtõ’nda düzenlenecek törenle başlayacak. Taksim’deki törenin ardõndan etkinlikler, Beşiktaş Barbaros Anõtõ’nda saat 10.30’da başlayacak törenle sü- recek. Kuzey Deniz Saha Komutanõ Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu, İstanbul Valisi Hüse- yin Avni Mutlu’nun da katõlacağõ etkinlikler kapsamõnda Barbaros Türbesi’ne de ziyaret gerçekleştirilecek. Başbakanlõk Denizcilik Müsteşarlõğõ İstanbul Bölge Müdürlüğü ise et- kinlikler kapsamõnda “Yeditepe Sularında Bayram Coşkusu” adlõ tekne gezisi düzenli- yor. Maltepe Belediyesi’nce düzenlenen şölen kapsamõnda tekneler Maltepe Küçükyalõ Su Ürünleri Kooperatifi önünde toplanacak. İstan- bul Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ile İstanbul Deniz Ticaret Odasõ işbirliğinde düzenlenecek olan “Yüzme Şampiyonası”, 3-4 Temmuz ta- rihleri arasõnda gerçekleştirilecek. Kabotaj hakkı 84 yaşında