Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHUR YET 30 EYLÜL 2010 PERŞEMBE
10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr
SAĞNAK
NİLGÜN CERRAHOĞLU
İngiliz İşçi
Partisi’nde Yeni Sayfa
Gordon Brown’un 10 Mayıs’ta istifasından
bu yana boş kalan İngiltere İşçi Partisi’nin
“liderlik koltuğu”; güç-tutku-zaaf ve ihanet
sarmalına dolanan Shakespeare öykülerine
taş çıkartan bir kardeş rekabeti sonunda
sahibini buldu.
David-Ed Miliband kardeşler; birbirlerinin
gözlerinin yaşına bakmadan yarıştılar; küçük
kardeş Ed, “genel başkanlığa” yıllardır
“çantada keklik” gözüyle bakan ağabeyini
kılpayı farkla yenerek “bertaraf etti”.
Bu derin “drama” öğesiyle İngiliz basınını
aylardır tutsak alan “Miliband kardeşlerin”
serüveni, henüz sonlanmış değil. İşçi Partisi
kongresi hafta sonu nihayete ermiş olmasına
rağmen, o gün bugün dikkatler hâlâ
“kardeşler” üzerinde. “Partinin en yetkin
politikacılarından biri sayılan ‘ağabey’ yenilgiyi
nasıl içine sindirecek?”; “Bundan sonra ne
yapacak?”, “Büyük ağabey ‘küçük kardeşin’
hükmü altına nasıl girecek?”, “Kardeşlerin
ilişkisi artık eskisi gibi olur mu/olabilir mi?”
minvali bin bir soru var gündemde…
Hafta sonu Manchester kentinde yapılan
İşçi Partisi’nin “olaylı” kongresi; herkes gibi
tabii bu “sıra dışı” yönleriyle benim de çok
ilgimi çekti.
Ancak bunun yanı sıra, partinin
“yenilenmesi” ve “demokrasi
adabı/gelenekleri” açısından olağanüstü
uyarıcı bir kongre yaşandı İngiltere’de.
ngiliz usulü ‘devir teslim’
“Demokrasi adabı” derken; “Türkiye’nin
gözlükleriyle” benim en merakımı celbeden
unsurlardan biri mesela “halef/selef”, “eski-
yeni genel başkanlar” arasındaki ilişki oldu…
İngiltere İşçi Partisi’nin eski Genel Başkanı
Gordon Brown; mayıs ayında, Baykal’la tam
aynı dönemde görevinden istifa etmişti.
Bizim buralarda olduğu gibi Manchester
civarında da acaba eski-yeni Genel başkan
arasında bir fetret devri yaşanır mıydı?
Görevi bıraktığı günden bu yana ortada
görünmeyen, ağzını açıp bir tek demeç
vermeyen eski lider, eski Başbakan Brown;
“spekülasyon” yaratan anlamlı/anlamsız
konuşmalarla ortaya çıkar mıydı? Sakız gibi
her yöne çekilen “demeçlerle” gündeme gelir
miydi? Sansasyon peşinde köşe yazarlarına,
eteğindeki taşları dökmeye yeltenir miydi?
Halefinden sahne çalmaya müsait görüntüler
verir miydi?
Beş aya yakın süredir İngiliz siyasetinden
silinen Brown; kongrede… evet… sahneye
çıktı ama -tam beklediğim gibi!-; ne
kendinden önce, ne kendinden sonra gelen
hiçbir liderin önüne geçmeye kalkışmadı.
Miliband’ın selefi; BBC’den izlediğim kısacık
konuşmasında, evvela ailesine, ardından Neil
Kinnock ve Blair gibi kendinden önceki İşçi
Partisi liderlerine emeklerini teslim eden özlü
bir teşekkür mesajı iletti.
Ardından Türk siyasetinde hep özlemini
çektiğimiz, şu sözleri söyledi:
“Buraya, İşçi Partisi ailesinin bir ferdi olarak
birkaç söz söylemeye geldim… Partinin seçim
yenilgisinin sorumluluğu yalnızca bana aittir.
Sorumluluğu tek başıma üstleniyorum. Suçu
başkalarına atmak oyunu zaten bizim
partimize göre değildir. Biz partimizin en
başarılı olduğu konuya; ‘geleceğin inşaasına’
odaklanmalıyız. İşçi Partisi’nin yeni lideri
tartışmasız tüm desteğime sahiptir.
Önümüzdeki ay ve yıllarda sizleri temin ederim
ki, hangi gazeteyi/televizyonu açarsanız açın;
beni İşçi Partisi takımını desteklemekten
başka hiçbir şey yaparken görmeyeceksiniz!”
Bu kadar!
Genç liderle umut dopingi
Cameron’la 2015 seçiminde başbakanlık
için yarışacak 40 yaşındaki Ed Miliband’ı
liderliğe taşıyan bu “kuşak değişimi”
kongresinde, konuşmasını bitirir bitirmez hızla
kürsüden ayrılan Brown, kongre öncesinde
olduğu gibi yeniden kayıplara karıştı.
İmrendim. On dakikayı bulmayan bir
konuşmada geçmişte kalan hataların
sorumluluğunu üstlenmekten, “takım ruhunu”
vurgulamaya ve “yeni başlangıç” ile açılan
“yeni sayfa” adına teminat vermeye dek…
söylenmesi gereken her şeyi söyledi Brown.
İşçi Partisi, Brown dönemine
Manchester’da böylelikle resmen son noktayı
koydu. Sade İngiltere’de değil, tüm Avrupa
solunda ilgiyle izlenen ve beklenen
“yenilenme mesajlarına” genç Miliband
bundan böyle sahip çıkabilecek mi? İngiliz
solunda vaat edilen dönüşümü gerçekten
tetikleyebilecek mi?
Bundan sonrasının soruları bunlar…
İlk etapta İngiliz seçmenleri açısından
önemli olan; tabana umut veren “bir başlangıç
ışığının” yakalanmış olması...
İşçi Partisi’nin, -rakip partilerin 43 yaşındaki
liderleri, Clegg ve Cameron’la
gerçekleştirdiği kuşak değişimine derhal ayak
uydurarak- bahardan bu yana baş döndürücü
hızla imaj tazeleyebilmesi; çok diri bir
dinamizme sahip olduğunu gösteriyor.
Irak ayıbıyla damgalanan Blair’in ardından,
60’ına yaklaşan Brown’un da geri plana
çekilerek, gençlerin önünü açması seçmende
bariz bir umut dopingi yaratmış durumda.
Muhalefette kalmasına karşın, bu “taze kan
dopingi”, parti saflarına son aylarda “32 bin”
yeni üyenin kaydına yol açmış…
Son kamuoyu yoklamalarında yakalanan
yüzde 39’luk oy oranıyla ayrıca parti,
Cameron muhafazakârlarıyla “kafa kafaya”
konuma yükselmiş…
Şimdi de “0” kilometre bir liderle, gelecek
seçimde iktidara yeniden talip olma koşusuna
çıkıyorlar
Türk solunun gettosundan bakıldığında,
bunlar insana masal gibi geliyor.
nilgun@cumhuriyet.com.tr
Kıbrıs tasarısına jet onay
ABD Temsilciler Meclisi, Pelosi’nin onayõyla doğrudan Genel Kurul’a gelen ve ‘Türk ordusunun Kõbrõs’õn
kuzeyini işgal etmeyi sürdürdüğü’ yönünde ifadelerin yer aldõğõ tavsiye niteliğindeki karar tasarõsõnõ kabul etti
ELÇİN POYRAZLAR
WASHINGTON - ABD Tem-
silciler Meclisi, Türkiye’yi Kuzey
Kõbrõs’ta dini özgürlükler ve tarihi
eserlerin korunmasõ konusunda
eleştiren karar tasarõsõnõ büyük bir
hõzla kabul etti. Rum lobisine ya-
kõnlõğõyla bilinen Florida millet-
vekili Gus Bilirakis tarafõndan 16
Eylül’de sunulan tasarõnõn Tem-
silciler Meclisi Dõşilişkiler Komi-
tesi’nde görüşülmesi gerekirken
Meclis Başkanõ Nancy Pelosi’nin
onayõyla önceki gece doğrudan
genel kurula getirildiği ve oylandõğõ
öğrenildi.
1631 sayõlõ karar tasarõsõnda “20
Temmuz 1974’ten bu yana Türk
ordusunun Kıbrıs’ın kuzeyini
yasadışı bir biçimde işgal etme-
yi sürdürdüğü” yönünde ifadeler
yer alõyor. Herhangi bir bağlayõcõ-
lõğõ olmayan tavsiye niteleğindeki
tasarõ Türkiye’yi KKTC’de yaşayan
dini azõnlõklarõn özgürlüklerini kõ-
sõtlama ve tarihi eserleri yok et-
mekle suçluyor.
Tasarõda ayrõca “Türk ordusu-
nun işgali altında dini yerlerin sis-
tematik bir biçimde yok edildiği,
büyük sayıda dini ve arkeolojik
eserin yasadışı biçimde sökül-
düğü, yurtdışına gönderildiği ve
satıldığı” ifade ediliyor.
Türkiye’ye Kõbrõs’la ilgili BM ve
AİHM kararlarõnõ uygulama ve
ABD hükümetine de somut adõm
atma çağrõsõ yapan tasarõnõn mimarõ
Bilirakis, konuyla ilgili yaptõğõ
açõklamada bu tasarõyla “Dini ve
kültürel mirası yok etmesi nede-
niyle Türkiye’nin insani hukuk
ihlallerinden ötürü sorumlu tu-
tulmasının talep edildiğini” söy-
ledi. Siyasi gözlemciler Kongre’nin
kasõm ayõndaki ara seçimleri ön-
cesinde bu karar tasarõsõnõn kabul
edilmesinin iç siyasete yönelik ol-
duğu görüşünü belirttiler.
ELÇİN POYRAZLAR
WASHINGTON - Washington’daki
Amerikan-Türk Konseyi (ATC) Başka-
nõ eski büyükelçi James H. Holmes,
anayasa değişikliklerine yönelik refe-
randumun sonucunun ABD’de, Başba-
kan Tayyip Erdoğan için bir güvenoyu
şeklinde görüldüğünü söyledi. ATC’nin
17-20 Ekim tarihleri arasõnda yapõlacak
29. yõllõk konferansõ öncesinde Cum-
huriyet’e Türk-Amerikan ilişkilerini
değerlendiren Holmes, ayrõca CHP li-
deri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Was-
hington’õ ziyaret etmesinin çok olumlu
olacağõnõ söyledi.
Erdoğan’õn referandum sürecini ba-
şarõlõ bir biçimde güvenoylamasõna
dönüştürdüğünü kaydeden Holmes,
“Washington Türkler gibi referan-
dum sonucunun Başbakan’a bir gü-
venoyu olduğunu gördü. Buranın ba-
kış açısıyla bu referandumda açık bir
galip var, o da Başbakan. Bundan
gelecek yılki seçimlerle ilgili bir so-
nuç çıkarılabilir mi bilemiyorum an-
cak referandum sonucu Erdoğan’ın
ve partisinin gücünün devam ettiğini
gösteriyor” dedi. Holmes referandum
sonucunda ortaya çõkan “evet-hayır”
haritasõnõn bir benzerinin ABD seçim-
lerinde de görüldüğünü sözlerine ekle-
di. CHP’nin Deniz Baykal liderliği dö-
neminde çok katõ bir biçimde ABD kar-
şõtõ tutum içinde olduğunu ifade eden
Holmes, Kõlõçdaroğlu’nun ABD’ye ge-
lerek iki ülke arasõnda geçmişte yaşa-
nan kõşkõrtõcõ konularõ ele almasõnõn
“çok olumlu” olacağõnõ söyledi. Hol-
mes ABD’nin Türkiye’ye insansõz uçak
ya da silah sistemleri satõşõnõn yanõ sõra
Ankara büyükelçiliğine aday gösterilen
Francis Ricciardone’nin onay süreci-
nin Kongre’nin kasõm ayõndaki ara se-
çimleri öncesi gündeme gelmesinin dü-
şük bir olasõlõk olduğu görüşünü iletti.
Türkiye gölgemizden çıktı
Türkiye’nin Batõ’ya sõrtõnõ döndüğü
yönündeki görüşlere kesinlikle katõlma-
dõğõnõ da açõklayan ATC Başkanõ, eski-
den Türkiye’nin dõş politikada
“ABD’nin gölgesinde olduğunu” söy-
ledi. Washington’õn Ankara’yõ daha ba-
ğõmsõz hareket etme konusunda o dö-
nemde cesaretlendirdiğini söyleyen
Holmes, “Şimdi Türkiye bizim gölge-
mizden çıkıp kendine güvenen bölge-
sel bir oyuncu haline gelince rahatsız
oluyoruz” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu
Washington’ı
ziyaret etsin
Gelibolu
araştırmasına
anıt gölgesi
Dış Haberler Servisi
- Türkiye’nin Avustralya
Büyükelçisi Oğuz Özge,
bu ülkede inşa edilen
Birinci Dünya Savaşõ
anõtõnõ protesto etmek
amacõyla Ankara’nõn
Yeni Zellanda ve
Avustralya
hükümetleriyle birlikte
düzenlediği
Gelibolu’daki savaş
alanlarõ araştõrmasõndan
çekilebileceğini belirtti.
Radio New Zealand’a
konuşan Özge, yaklaşõk
750 bin Süryaniyi anmak
amacõyla inşa edilen
anõtõn “kabul edilemez”
olduğunu belirtti. Anõt,
Birinci Dünya
Savaşõ’nda “soykõrõm”
kurbanõ olduğu belirtilen
Süryanileri anmak
amacõyla dikilmişti.
Anõtõn açõlõşõnõ geçen ay
hükümet bakanõ Chris
Bowen yapmõştõ. Özge,
“Bu durum Türk
hükümetini ciddi
anlamda kaygõlandõrõyor.
Telafisi için bir adõm
atõlmadõğõ sürece biz
harekete geçmeyi
düşünüyoruz” dedi.
Türkiye, Yeni Zelanda
ve Avusturalya’dan
arkeologlarõn
önümüzdeki hafta
Gelibolu Yarõmadasõ’nõ
haritalandõrma
çalõşmalarõna başlanmasõ
planlanõyor.
Yeni generale
2 koltuk
Dış Haberler Servisi
- Kore İşçi Partisi’nin
önceki gün yapõlan tarihi
kongresinde general
yapõlan Kuzey Kore
lideri Kim Jong-il’in
küçük oğlu Kim Jong-un
ülke yönetiminin başlõca
2 yönetim organõna
girdi. 27 yaşõnda olduğu
tahmin edilen Kim Jong-
un, babasõnõn genel
sekreteri olduğu partinin
merkez komitesine ve
merkezi askeri
komisyonda babasõnõn
yardõmcõlõğõna getirildi.
Böylece, dünya
kamuoyunun hemen hiç
tanõmadõğõ çiçeği
burnunda generalin,
sağlõk durumu son
yõllarda kötüleşen Kim
Jong-il’in vârisi olduğu
kesinleşti.
Yeni hükümette
Geert Wilders izi
Dış Haberler Servisi
- Hollanda’da önceki
gün merkez-sağ tabanlõ
azõnlõk hükümeti
kurulmasõ konusunda
anlaşmaya varõldõ.
Liberal Parti (VVD) ile
Hõristiyan Demokratlar
Birliği’nin (CDA)
kuracağõ koalisyona,
İslam karşõtõ görüşleriyle
bilinen politikacõ Geert
Wilders’õn lideri olduğu
Özgürlük Partisi (PVV)
güvenoyu kullanarak
dõşarõdan destek
sağlayacak. Liberal Parti
(VVD) lideri Mark
Rutte’nin (43)
Hollanda’nõn yeni
başbakanõ olacağõ
tahmin ediliyor.
İsrail’de bir grup
eylemci, Yahudi
bayramı Sukkot
döneminde Ku-
düs’ün ultra Orto-
doks nüfusunun yaşadığı mahalle Mea Şearim’de
yıllardır kadın ve erkeklerin ayrı yollardan yürü-
melerini içeren uygulamayı protesto etti. Uygula-
manın cinsiyet ayrımcılığı olduğu gerekçesiyle
yüksek mahkeme tarafından yasaklanmasının ar-
dından dün sokaklara dökülen aralarında kadın
örgütlerinin yanı sıra üniversite öğrencileri ve sol
görüşlü Meretz Partisi üyelerinin de yer aldığı
yaklaşık 40 eylemci karara destek verirken “Ka-
dınlar kendini saklamak zorunda değil”, “Kudüs
Tahran değil” yazılı pankartlar taşıdılar. Göste-
riciler Ku-
düs’ün merke-
zinden Mea
Şearim’e yü-
rürken yüzlerce polis bölgede yoğun güvenlik
önlemi aldı. Eylem sırasında göstericilerle ultra
Ortodoks Yahudiler arasında zaman zaman tar-
tışma da çıktı. Mea Şearim’de yıllardır Sukkot
bayramı sırasında anacadde kadın ve erkeklerin
ayrı yollardan yürümeleri için bariyerle ayrılı-
yordu. Yüksek mahkemenin bariyerin kabul edi-
lemez olduğu yönündeki kararının ardından ise
önceki gün bu engeller kaldırılmıştı. Mahkeme-
nin kararı, Sukkot döneminde de görülen cinsiyet
ayrımcılığını sona erdirme yönünde etkin bir
adım olarak yorumlanıyor. (Fotoğraf: AFP)
ATC BAŞKANI HOLMES:
Davutoğlu:Yenibir
küreseldüzeneihtiyaçvar
BOSTON (AA) - Dõşişleri
Bakanõ Ahmet Davutoğlu, “ye-
ni bir küresel siyasi, ekonomik
ve kültürel düzene ihtiyaç ol-
duğunu” söyledi.
Boston’daki Harvard Üniversi-
tesi’nde verdiği konferansta so-
ğuk savaşõn sona ermesiyle “ta-
rihin sona erdiğine” yönelik id-
dialarõn tersine, “tarihin asıl
şimdi başladığını” vurgulayan
Davutoğlu, ancak soğuk savaşõn
sona ermesiyle tarihin normal-
leşmesinin mümkün olabileceği-
ni kaydetti. Dünyanõn pek çok
yerinde bir anlamda soğuk savaş
döneminde donmuş olan ihtilaf-
larõn yeniden ortaya çõktõğõnõ ifa-
de eden Davutoğlu, “Bu sorun-
ların çözümünde yeni bir kü-
resel siyasi düzene ihtiyaç var,
bu düzenin dışlayıcı değil her-
kesi kapsayıcı, şeffaf ve adil ol-
ması gerekir” diye konuştu.
BM’nin de reforme edilmesi
gerektiğini, dünyadaki ekonomik
düzenin adil olmasõ ve eşit pay-
laşõma dayanmasõ gereğinin altõ-
nõ çizen Davutoğlu, yeni bir kül-
türel düzene de ihtiyaç olduğunu
söyledi. Bakan Davutoğlu, Er-
menistan’la ilişkilerle ilgili bir
soru üzerine, “Biz Türkiye-Er-
menistan ilişkilerinin dünya-
nın her yerinde, sadece Türki-
ye ve Ermenistan arasında de-
ğil, Boston’da, California’da,
Arjantin’de, Paris’te, nerede
Türk ve Ermeniler beraber ya-
şıyorsa orada normalleşmesini
istiyoruz” dedi. Ermenistan’la
normalleşmenin sürdürülebilir
olmasõ için, Ermenistan ve Azer-
baycan arasõndaki ilişkilerin de
düzelmesi gerektiğini söyleyen
Bakan Davutoğlu, “Bir gün
eminim Kars’tan yola çıkan
bir araba önce Erivan’a, ora-
dan da Bakû’ya gidecek, bizim
vizyonumuz bu” dedi.
‘Kudüs Tahran değil’
Dış Haberler Servisi - İsrail’de, Türkiye’de
eğitilmek üzere Hamas’a militan bulmaya ça-
lõşan bir İsrailli Arap’õn tutuklandõğõ bildiril-
di. İsrail’de yayõmlanan Yediot Ahronot ga-
zetesinin haberine göre, önceki gün Hamas’õn
İsrail’e karşõ operasyonlarda kullanmak üzere
gizli depolarda sakladõğõ silahlarõ arayan 2 İs-
railli Arap tutuklandõ. Habere göre, tutuklu-
lardan Halid Agbariya (59), kendisinden
Türkiye ya da Suriye’de eğitilmek üzere Ha-
mas’a militan kazandõrmasõnõn istendiğini,
ancak bu isteği gerçekleştirmediğini söyledi.
Şfaram ve Umm el Fahm kentlerinde yaşayan
Mazen Mahzuma (52) ve Agbariya’nõn bir-
kaç hafta önce Şin Bet ve İsrail polisi tarafõn-
dan gözaltõna alõndõğõ ve önceki gün Hayfa
Bölge Mahkemesi’ne çõkarõldõklarõ bildirildi.
İsrail Basını: Hamas
Türkiye’de militan eğitiyor
CENEVRE (AA) - BM İnsan Haklarõ Konseyi,
İsrail’in Gazze’ye yardõm taşõyan Mavi Mar-
mara gemisine yaptõğõ baskõnla ilgili soruştur-
ma raporunu onaylayan bir tasarõyõ dün kabul
etti. İslam Konferansõ Teşkilatõ’ndaki (İKT)
57 üye ülke adõna Pakistan tarafõndan sunulan
karar tasarõsõ, 1’e karşõ 30 oyla kabul edilir-
ken tek karşõoy ABD’den geldi. 15 üye ise
çekimser oy kullandõ. İKT, sunduğu karar ta-
sarõsõnda, İsrail’in soruşturmada işbirliği yap-
mamasõndan derin üzüntü duyulduğunu da
belirtti. Konseyin oluşturduğu 3 kişilik uzman
heyeti, raporunda, İsrail’e taammüden adam
öldürme, işkence, insanlõk dõşõ muamele, bi-
linçli şekilde büyük acõ ve ciddi yaralanmaya
neden olmak suçlarõndan dava açõlmasõ için
kanõtlar bulunduğu sonucuna varmõştõ.
ABD, Mavi Marmara
raporuna ret oyu kullandı
‘Hıristiyanlık
benim seçimim’
Hakkında gizli Müslüman
olduğu yolunda yoğun
söylentiler bulunan ABD
Başkanı Barack Obama,
“Hıristiyan olduğunu” söyledi.
Yapılan son kamuoyu
yoklamalarının sonuçlarına
göre birçok Amerikalının
Müslüman olduğunu
düşündüğü Obama, New
Mexico eyaletinde
seçmenleriyle yaptığı özel bir
toplantıda, bir kadının sorusu
üzerine, “Sık sık kiliseye giden
bir ailede büyümediğini,
hayatının geç dönemlerinde
Hıristiyan olduğunu” belirterek,
“Hıristiyanlık benim tercihim.
Sürdürmek istediğim yaşam
tarzının esin kaynağı Hz. İsa’nın
öğretisidir” dedi. Obama, ateistlerle
agnostiklerin de kabul görmesi
gerektiğini belirtti. (Fotoğraf: AFP)