Katalog

SAYFA CUMHURİYET 16 ARALIK 2010 PERŞEMBE 10 Bitmeyen kavga CHP’DE KURULTAYA DOĞRU Azınlık temsilcileri de yer alacak Yedi yıl blokçuydu bugün çarşafçı TÜREY KÖSE ANKARA CHP’nin 23 Ekim 2003’teki kurultayında uzun tartışmalar sonunda blok liste kabul edilirken blokçarşaf kavgası bugünlere dek taşındı. 2003 kurultayında blok listeyi getiren Deniz Baykal, 21 Aralık 2008 tarihinde yapılan tüzük kurultayında da PM seçimlerinde “blok listenin ‘esas’, çarşaf listenin ‘istisnai’ bir düzenleme” olmasından yana tavır koydu. Baykal, bugün ise “yapılacak ilk tüzük kurultayında çarşaf listenin esas, blok listenin istisnai yöntem” olarak belirlenmesini istiyor. CHP’nin yakın tarihinde bu mücadelenin önemli satır başları şöyle: Kavgalı kurultay CHP’de blokçarşaf kavgası 2003 yılında yapılan 30. Olağan Kurultayı’nda kavgalara neden olmuştu. Önce işari (el kaldırarak) oylama yapılırken ret ve kabul oylarının birbirine çok yakın olduğu görülünce tek tek isim okutularak yapılan oylama sonucunda istenilen tüzük değişiklikleri kabul edildi. İsim okunarak yapılan oylama saatler sürdü ve sonuçta genel merkezin dediği oldu. Blok liste uygulaması ile genel başkan adaylığını zorlaştıran tüzük değişikliği 257 ret oyuna karşılık 924 oyla kabul edildi. 18 milletvekili ile 7 Parti Meclisi üyesi blok listeye “hayır” dedi. Yuhalamışlardı Abdullah Emre İleri’nin divan başkanlığını yaptığı kurultayda, genel sekreter Önder Sav blok listeye direniyordu. Ancak Baykal ağırlığını koydu. Kurultayda ortam o kadar gergindi ki, Baykal ve Kemal Derviş blok liste için “kabul” oyu kullanırken salondan “yuh” sesleri yükseldi. Divan Başkanı İleri, bunun üzerine “İstediğiniz kadar ıslık çalın, yuhalayın. Serseriler” diye partilileri azarladı. Sav’ın gönlünü alma çabası Yönetim gençleşiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP kurultayı için geriye sayım başlarken, Parti Meclisi (PM) listesinde “gençlerin, kadınların sayısının artacağı, yaş ortalamasının düşeceği; engellilerin ve azınlıkların temsilcilerinin de yer alacağı” beklentisi yaygınlaştı. Kulislerde Engelliler Federasyonu Başkanı Turan İçli’nin PM’ye girebileceği konuşuluyor. İçli, 4.Özürlüler Şurası’nda kendilerine söz hakkı verilmediği gerekçesiyle Başbakan Tayyip Erdoğan’a tepki göstermişti. Emekli büyükelçiler Uğur Ziyal ve Faruk Loğoğlu, Prof. Dr. Birgül Ayman Güler, eski DİSK Genel Sekreter Yardımcısı Perihan Sarı, emekli Kültür Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Hasan Hüseyin Akbulut ile Vahap Öztürk’ün adları da yönetime girebilecek isimler arasında geçiyor. Azınlıkların da PM’de temsil edileceği vurgulanırken, Markus Ürek’in adı gündeme geldi. Ürek, “Teklif gelirse onur duyarım” dedi. Mavigöl Kadın Derneği Başkanı Suna Şahin, enerji uzmanı Necdet Pamir’in adları listeye girecek isimler arasında anılıyor. Kulislerde, Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Dr. Muhammet Çakmak’ın adı da konuşuluyor. Çakmak, “CHP Genel Merkezi’nin duvarlarını törenle yıkın. Halka yabancılaşmış bina konseptinden vatandaşı kurtarın” benzeri açıklamalarıyla dikkatleri çekmişti. Kulisler hareketli CHP kulislerinde dün Önder Sav’ın son açıklamasının listeye nasıl yansıyacağı tartışıldı. Sav ekibi “Seçime giderken genel başkana sorun çıkarmamak, yardımcı olmak gerekir” derken, Baykal ekibindekiler “Önder Bey ekibini PM’ye sokmaya çalışıyor. Ekibinin temsilinin yüksek olması için çaba gösteriyor” değerlendirmesini yaptı. Çarşaf liste önergesi vermek için 125 delegenin imzası gerekiyor. Ancak Sav ve Baykal’ın açıklamalarının ardından çarşaf liste önergesi verilmesi olasılığı azaldı. Parti içi konuların gündemden düşmesini isteyen örgüt Kılıçdaroğlu’na destek veriyor İl başkanları blok dedi TÜREY KÖSE / KIVANÇ EL 2008’de CHP’nin gündeminde yine tüzük değişiklikleri vardı. Baykal, partideki “arkaik, hantal örgütlenmeler yerine, görev alanı tanımlanmış aktif kurullar” getiren ve “güçlü genel sekreterlik” modeline son veren yeni bir yönetim modeli istiyordu. Genel Sekreter Önder Sav ise öngörülen yönetim modelinin “AKP modeli olduğunu, sağ partilerde kullanıldığını” savunarak direniyordu. Ancak Baykal ısrarlı oldu. 21 Aralık 2008’deki olağanüstü kurultayda “Çağdaş Türkiye için değişim” başlıklı yeni program ve Baykal’ı yönetimi belirlemede “tek seçici” yapan tüzük değişikleri kabul edildi. Baykal, “Parti içi alınganlıklar olur mu diye duygular zihinlerden geçti. Genel sekreterimiz tereddütlerin aşılmasında en önemli katkıyı yaptı” diyerek Sav’ın gönlünü Baykal almaya çalıştı. ‘Atatürk’ün bile böyle bir yetkisi yoktu’ Tüzük kurultayında eski ‘Halka umut ve güven vermeli’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Çetin, kurultaydan kitleleri heyecanlandıracak bir kadro çıkmasını umduğunu söyledi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Oyan ise CHP’nin temel değerlerinin korunmasını sağlayacak bir kurultaya doğru gidildiğini belirtti. Kurultayın olağanüstü olduğuna dikkat çeken Çetin, “Dolayısıyla henüz partinin iç işleyişine ilişkin demokratikleşmenin sağlanacağı, tüzüğün değişeceği bir kurultay değil. Zorunluluktan kaynaklanan bir kurultay” dedi. İzzet Çetin, siyasi partilerin kurultayları bir bakıma iç işleyişin şekillendirildiği, sorunlarını geride bıraktığı zeminler olduğuna da değinerek “Hele bu kurultay tam anlamıyla sorunların geride bırakılacağı bir kurultay olacak. Parti içinde denge gözetilmeden çok, halka umut veren, güven veren, kitleleri heyecanlandıracak, halkın ‘İşte biz böyle bir yönetim istiyorduk’ diyebileceği bir yapının kurulması önemli. Denge gözetmekten çok başarılı olacak bir listenin önemi var bence” diye konuştu. Sav’dan Kılıçdaroğlu’na destek geldi: ‘Partide değil ülkede iktidar’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP eski genel sekreteri Önder Sav, “Parti içinde iktidar olmak hedefini aşarak ülke içinde iktidar olmanın yollarını bulmalıyız. Kurultayımız parti meclisi blok liste ile mi, çarşaf liste ile mi oluşmalı, tartışmalarını aşmalı. 18 Aralık Kurultayı yersiz bir hesaplaşma, kamplaşma, ayrışma, ayrıştırma kurultayı olmamalıdır” açıklamasını yaptı. Sav’ın “Cumhuriyetin yozlaştırılmasına asla göz yumamayız” uyarısı da dikkati çekti. Önder Sav’ın dün yaptığı yazılı açıklama “Baykal’a yanıt, Kılıçdaroğlu’na destek” olarak yorumlandı. Sav’ın açıklaması ana başlıklarıyla şöyle: Sorumluluğu yıkamayız: Sayın Kılıçdaroğlu ile yapılan görüşmeden sonra açıklamalarım çok açık ve net olmasına karşın farklı yorum ve değerlendirmeler yapılagelmekte olduğunu görmekteyim. Sayın Genel Başkan ile buluşmamızda, kurultayda ortaya çıkacak parti meclisi listesi ile ilgili olarak hiçbir öneride bulunmadım. Kurultayı, toplama kararını veren Genel Başkan’ın CHP’nin geleceğini ve çıkarını herkesten daha fazla düşünme ve değerlendirmesi yükümlülüğü olduğuna inanıyorum. Yükümlülük ve sorumluluğu sadece Genel Başkan’a yıkamayız. Örgütü düş kırıklığına itmemeli: 2011’deki seçimlerin çok önemli bir dönüm noktası olacağını bilerek davranmalıyız. CHP’liler, bütün güç ve enerjilerini partilerini iktidara taşımak için kullanmak durumundadırlar. CHP’nin iktidara gelmesi isteği ve beklentisi içinde olan vatandaşlarımızı, örgütü düş kırıklığına itmemeliyiz. CHP’de kurultay hazırlıkları tüm hızıyla sürerken Ankara, Antalya, Edirne, İzmir, Diyarbakır, Rize il başkanları kurultayda “blok liste” getirilmesi halinde “Genel Başkan’ın iradesine uyacaklarını” açıkladı. ANKARA CHP’nin 18 Aralık’ta toplanacak olağanüstü kurultayında “blok liste”den yana tavır belirleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na il başkanlarından destek geldi. CHP’nin Ankara, Antalya, Edirne, İzmir, Diyarbakır, Rize gibi il başkanları kurultayda “blok liste” getirilmesi halinde “Genel Başkan’ın iradesine uyacaklarını” açıkladı. 18 Aralık Cumartesi günü gerçekleştirilecek CHP Olağanüstü Kurultayı’nda Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun “blok liste”den yana tavır belirlemesine karşın CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal’ın “çarşaf liste” önerileri tartışılırken il başkanlarından “blok liste” mesajı geldi. İl başkanlarının, konuyla ilgili açıklamaları şöyle. Ankara İl Başkanı Ali Yıldızlı: Kurultay CHP’nin iktidar yürüyüşünün başlangıcı olacak. İktidar yürüşünün iktidar koşusuna dönüştüğü bu süreçte her CHP’linin bu durumdan çıkaracağı tek bir ders vardır. Bu ders, Genel Başkanımızın yaptığı çalışmalara destek olmak gerekliliğidir. İzmir İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu: Çarşaf ve blok liste tartışmasını doğru bulmuyorum. Genel Başkan’ın iradesinin yönünde karar vereceğiz. Herkesin de böyle yapması gerektiğini düşünüyorum. Diyarbakır İl Başkanı Muzaffer Değer: Kurultayda Kılıçdaroğlu C MY B C MY B milletvekillerinden Sabri Ergül, atamayla MYK oluşturulamayacağını söyledi. Ergül, “Böyle bir yetkiye Mustafa Kemal sahip değildi. Örgütünüz sahip ise helal olsun. Tüzükle, CHP Genel Sekreterliği kâtiplik düzeyine düşürülmüştür” dedi. CHP eski genel başkanlarından Altan Öymen de tüzük ve program değişikliği sürecini eleştirdi. Merkezi yönetimin hâkim olduğu bir partinin demokratikliğinin tartışılacağını vurgulayan Öymen, “Tüzüğün gerçek eksikleri dururken, ‘gölge kabine’ olarak tabir edilecek bir kabinenin Genel Başkan tarafından oluşturulması uygulamasının getirilmesinin sosyal demokrat partilerde rastlanan bir durum olmadığını” söyledi. Konuşmaların ardından tüzük değişikliği oyçokluğuyla kabul edildi. Tavrını değiştirdi Baykal, tüzük kurultayında PM seçiminde esas yöntemin blok, istisnai yöntemin çarşaf liste olmasından yana tavır koydu. Ancak, 18 Aralık kurultayına giderken tavrını değiştirdi. Baykal, gelinen noktada koşulların değiştiğini “İlk tüzük kurultayında esas yöntemin çarşaf, istisnai yöntemin blok liste yapılması gerektiğini” söyledi. Baykal, kendi döneminde “8 kez çarşaf, 6 kez blok liste kullanıldığını, 2003’ten sonra partiyi bütünleştirmek için blok liste kullanıldığını, tüzük değişikliklerinden sonra ise PM’nin çarşaf listeyle belirlenmesi gerektiğini” söyledi. ‘Temel değerlerimiz korunmalı’ CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Oyan, bu kurultayın sadece CHP’nin bir olağanüstü kurultayı değin, aynı zamanda bir genel seçime hazırlık kurultayı olarak değerlendirilmesi gerektiğine vurgu yaparak şöyle konuştu: “Burada seçilecek Parti Meclisi de partiyi seçime götürecek olan kadrodur. Gerçi geçen mayıstaki kurultay da öyleydi ama, çok hızlı bir süreç yaşandı ve dolayısıyla bir yenilenme gereği doğdu. Gerekli donanımlara sahip, yani seçimi göğüsleyecek bir Parti Meclisi’nin oluşacağı kanısındayım. CHP’nin temel değerlerini koruyan, ama aynı zamanda AKP’nin ülkeyi sürüklediği, hem ekonomlik hem siyasi hem de ahlaki değerler bakımından erozyondan ülkeyi çekip çıkaracak bir hazırlığın kurultayı olacağını düşünüyorum.” Sav Cumhuriyet ve demokrasi: Kurultayımız, Cumhuriyet’in demokratik, laik sosyal hukuk devleti niteliklerine sahip çıkma kararlılığımızı açıkça vurgulamalıdır. “Cumhuriyet”in yozlaştırılmasına asla göz yumamayız. ‘Delegeyi yormam’ Yöntemle yormayalım: Başta Sayın Genel Başkanımız olmak üzere bütün parti yöneticilerinin, milletvekili arkadaşlarımın, ililçe başkanlarımızın, örgütümüzün ve bütün kurultay delegelerimizin duygularını arka plana atarak akıllarını öne çıkararak hareket etmelerinin CHP’yi büyütme hedefine kilitlenmelerinin tarihi sorumluluk olduğunu düşünüyorum. Her kademesinde uzun yıllar hizmet ettiğim CHP’nin önemli kurultayında tüm partilileri, kurultay delegelerimizi sıkıntıya sokacak kamplaşma sanısı yaratacak, herhangi bir liste, yöntem ve içeriği tercihi ile yormak, üzmek istemiyorum. blok listeden yana tavır alacağız. Bu kurultay iktidar kurultayı olacak. Birlik, beraberlik, şenlik havası içinde olacağız. Biz Kılıçdaroğlu’nu destekliyoruz. Bu nedenle de blok listeden yanayız. Rize İl Başkanı Mehmet Hikmet Aslankaya: Biz Genel Başkanımızın iradesini destekliyoruz. Kurultayda bir sıkıntı yaşanmaz. Edirne İl Başkanı Nejat Gencan: Blok listeden yanayız. İllerin yüzde 90’ının da bu görüşte olduğunu biliyorum. Kurultayda bir genel başkan seçilmeyecek. Bu nedenle Sayın Kılıçdaroğlu’nun listesine onay verilerek önü açılmalıdır. Antalya İl Başkanı Ahmet Özer Ülken: İl Yönetim Kurulu, Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun istediği gibi ‘blok listeye tam destek verme’ kararı aldı. İl örgütümüz tüm birimleriyle büyük kurultaya hazırdır. Yeni parti meclisimizin oluşmasına tüm yönetimimizle ve delegelerimizle destek vereceğiz. Eski Genel Başkanımız Deniz Baykal’ın çarşaf liste konusunda bize bir telkini olmadı. Baykal, örgütün verdiği karara her zaman saygı duydu.