Katalog

14 19 MAYIS 2019 PAZAR 19 MAYIS Gelecek bu gençlerinİtalya’da düzenlenen yarışmaya katılan 12 genç müzisyen Türkiye’ye ödüllerle döndü İtalya’nın Barletta kentinde düzenlenen 29. Uluslararası Citta Di Barletta Genç Müzisyenler Yarışması’ndan başarıyla dönen öğrenci ECE PİROĞLU lerin hayalleri büyük. n Kaya Ercan (8): Viyolonsel çalıyor. Yarışmanın küçükler kategorisinde, puanların en yükseğini ‘99’ alarak “Premio Assoluto” birincisi oldu. Kaya, başarısını şöyle değerlendiriyor: “Bir yarışmaya girersin, bir derece alırsın ama bu senin ne kadar çalışıp çalışmadığına bağlı. Ödül almasam bile yarışmaya girerim. Önemli olan çabalamak... Yüzde 99 nokta 9, müzisyen olacağım. Konserler vermek, öğrenciler yetiştirmek gibi güzeller hayallerim var.” Okulun viyolonseli n Beliz Güney (20): Yarışmaya okulun viyolonseliyle katıldı. “Premio Assoluto” birincilik ödülünü aldı. Okul bittiğinde enstrümanı olmayacak. Viyolansel almak için desteğe ihtiyacı var. Beliz, “Ne kadar çok konserde ve yarışmada bulunursak o kadar deneyim kazanıyoruz. Psikolojik olarak daha sağlam oluyoruz. Mutlaka o anki heyecanla eksilen şeyler oluyor, ama genellikle çalarken keyif almaya çalışıyorum. Endişelerimi kendime güvenmeye çalışarak yok etmeye çalışıyorum. Müziğe güvenerek istediğim şeye odaklanmaya çalışıyorum” diyor. n Mavi Vural (14): Viyolonsel çalıyor, B kategori birincilik ödülü sahibi: “İlk defa canlı performanslı yarışmaya katılmıştım ve güzel bir sonuç almak beni çok mutlu etti.” n Mustafa Emir Efe (15): Keman çalıyor. Yarışmanın C kategorisinde birinci oldu. “İlk yarışmamda böyle bir ödül almak beni motive etti. Bundan sonra da devamı gelsin, ismim hatırlansın istiyorum. Müzik hayatımın akışını değiştiriyor. Günüme müziğe Arka sıra soldan sağa: Buket Akdağ, Ela Defne Akyar, Defne Yapıcı, Mavi Vural, Mustafa Emir Efe ve Beliz Güney. Ön sıra soldan sağa: Kaya Ercan, Ece Su Özarslan, Sarp Kayalar Kaya Ercan, Özel Alev Okulları öğrencisi. Diğer sekiz öğrenci ise Mimar Sinan Güzel Sanatlar İstanbul Devlet Konsevatuvarı öğrencisi. Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuvarı öğrencisi Elif Eroğlu (12), keman çalıyor. Yarışmadan “Premio Assoluto” birincilik ödülüyle ayrılan üç öğrenciden biri. Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi öğrencisi Arcan İsenkul ve İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı İklim Özenli de viyolonsel çalıyor. İkisi de yarışmanın B kategorisinde birincilik ödülü aldı. İstanbul dışında oldukları için söyleşimize katılamadılar. göre yön veriyorum” diyor. n Sarp Kayalar (11): Keman çalıyor. Yarışmadan A kategorisinde birincilik ödülü aldı. Kayalar yarışmadan mutlu ayrıldıklarını söyledi. Kemanla dünya turu n Ece Su Özarslan (11) ve Defne Yapıcı (11): Keman çalıyorlar. İkisi de A kategorisinde ikincilik ödülü aldı. Ece Su, “İlk defa yurtdışına çıktım ve çok eğlenceli geldi. Kemanda ilerlemiş oldum, kendimle gurur duydum. Kemana başlamak için uğraşmak ge rek. Gelecekte keman virtiözü ya da hoca olmak istiyorum” diyor. Defne ise yaşadıklarını “Adım anons edildiğinde tüylerim ürperdi, hiç beklemiyordum. Kemanla dünyayı gezmek istiyorum, en büyük hayallerimden birisi bu” diye anlatıyor. Başka bir yerde gibi n Ela Defne Akyar (14): Keman çalıyor. Yarışmadan B kategorisinde ikincilik ödülüyle ayrıldı: “Yarışmaya ilk gittiğimde bir beklentim yoktu. Hem eğlenmek hem de çok güzel bir salonda çalmak için gitmiştim. Müzik çalışırken kendimi başka bir yerde hissediyorum. Dünyada güzel konser salonlarında konserler vermek istiyorum” diyor. Müziğe bakış değişmeli n Buket Akdağ (15): Keman çalıyor. Yarışmanın C kategorisinde ikinci oldu: “Çok güzel bir deneyim oldu. Çok mutlu oldum. Ülkedeki müziğe bakış açısını değiştirmek istiyorum. Onların da bir enstürmana başlamasını görmek istiyorum” diyor. Çok gururlu ve mutluyuz MSGÜ öğretim üyeleri Dilbağ Tokay ve Elif Tarakçı Akyar, genç müzisyenleri kendi çabalarıyla yarışmaya götürdü. Dilbağ Tokay: Müzik onların özgürce kendilerini ifade edebildikleri bir yol. Müziğe başlamanın ilk aşaması aile. Ailenin çocuğun yetenekleriyle ilgili farkındalığının olması gerekiyor. Aile ve sonra da ğretmen çocuğu çok iyi izlemeli. Öğrencilerimiz belki 30 yaşlarında çalabilecekleri bir salonda, bir gün önce tanıştıkları İtalyan bir sanatçıyla bir performans sergilediler. Hiç tanımadıkları jürinin önünde. Onlar için çok büyük bir tecrübe. Hepsi de bence bir dönüm noktası yaşadı. 19 Mayıs’ın da anlamı bu. Gençlere inanmamız ve güvenmemiz gerekiyor. Biz bu yarışmaya iki öğretmen kendimiz katıldık. Elif Tarakçı AKYAR: Yarışma çok güzeldi, tarihi bir salonda yapıldı. Çocuklar da o mekânla birlikte öğrencilikten sanatçı hissiyatına geçtiler. Okul konserleri kurum çatısı altında, onlara öğrenci olduklarını hatırlatan bir etkinlik oluyor. Yarışmada kendilerini genç sanatçılar olarak gördüler, sanırım onları değiştiren de o. En güzeli tabii ki Türkiye’yi temsil etmeleri. İsimlerinin anons edildiğini duymak çok gurur verici. Çocuklar bize çok güzel anlar yaşattı. Çok çeşitli ülkelerden, müzik eğitimine bizden 100 yıl önce başlamış ülkelerden gelen öğrencilerle aynı platformda başarı gösterdiler. Çok mutluyuz. v ATAM; Türk Ulusu, armağan ettiğin Türkiye Cumhuriyeti’ni demokratik, laik ve çağdaş bir devlet olarak yaşatmakta kararlıdır. “Ulusun bağımsızlığını yine ulusun azim ve kararı kurtaracaktır” diyerek, 19 Mayıs 1919’da Samsun’dan başlattığın Ulusal Egemenlik mücadelesinin 100. yılını büyük bir coşku ile kutluyor, bu vatan uğruna canlarını veren tüm şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyoruz. YÖNETİM KURULU