16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

19 MAYIS 1719 MAYIS 2019 PAZAR 1919 dünyasında emekçiler Türk Kurtuluş Savaşı’nın ilk adımlarının atıldığı yıl olan 1919, tüm dünyada top lumsal hareketler açısından da önemli bir yıldı. Birinci Dünya Savaşı’nın bi timinden kısa bir süre sonra işgallerin ger çekleştiği, yeni paylaşım plan larının yapıldı ğı bir yıl. 1919 aynı zaman da hem dünya hem de Türkiye emek hare Mustafa K.ERDEMOL keti için ders lerle dolu eylemlere tanıklık et mişti. Örneğin Kanada, Mus tafa Kemal ile arkadaşlarının Samsun’a çıkmalarına sadece dört gün kala büyük bir işçi ey lemiyle sarsılmıştı. 15 Mayıs’ta başlayan Winnipeg genel greviy di bu. Greve resmi makamların yak laşımı o gün de bugünkü gibiy di. Bütün hak arama eylemleri, egemenlerce “yıkıcı, tahrip edi ci” olarak değerlendirilir malum, Winnipeg grevi de Kanadalı yet kililer gözünde “bir komplo” idi. ABD gazetesi New York Times’ın greve ilişkin attığı manşet “Bol şevizm Kanada’yı işgal etti” idi örneğin. Oysa işçilerin basit, te mel istekleri vardı: Ücret artışı ile toplusözleşme hakkı. Grevin asıl nedeni ülkedeki ekonomik eşitsizlikti. Bunu Kra liyet Komisyonu’nun sorumlu su Hugh Amos Robson, “bir yan dan lüks ve savurganlık artar ken, öte yandan yoğun bir yok sunluk ortaya çıktı” diyerek ka bul ediyordu. Kanada tarihinin en büyük eylemi Kanada’nın gördüğü en büyük toplumsal direniş hareketlerinden biri olan bu grevin öncü dalgaları aslında 1 Mayıs 1919’ta görülmüştü. İşverenlerle yapılan görüşmeleri olumlu sonuçlanmayınca inşaat işçileri greve gitmişti. 2 Mayıs’ta da metal işçileri onlara katıldı. 6 Mayıs’ta her iki iş kolunun sendikası, diğer sendikaları genel greve davet etti. 15 Mayıs’ta kentteki tüm işçiler işlerini bıraktılar. Yaklaşık 30 bin işçinin grevi başlamıştı. Grevci emekçiler acil temel hizmetleri ise grevleri boyunca aksatmadılar. Grevin önemi, işçilerin kendilerini yönetme konusunda yeteneklerini ortaya çıkarmasıydı denir. Winnipeg grevi için medya ile resmi makamlar “başarısız bir devrim girişimi” değerlendirmesini yaptılar. Greve karşı çıkan işadamları bazı politikacıları da yanlarına alarak sözüm ona bir Vatandaş Komitesi kurdular. Komite işçilerin taleplerini görmezden geldi, yerel medyanın da yardımıyla işçiler “Bolşevik olmakla” “milletin değerlerine saldırmakla” suçlandılar. Vatandaş Komitesi federal hükümeti Winnipeg’de isyan olduğuna ikna etti. Bakanlar, Grev Komitesi ile görüşmeyi veya müzakere etmeyi reddetti. Federal hükümet tüm kamu çalışanlarına işe geri dönmelerini emretti. Yabancı uyruklu grevcilerin sınır dışı edilmesine izin vermek için meclis aracılığıyla bir Göç Yasası değişikliği yapıldı, ceza kanununda seçim tanımı genişletildi. Belediye meclisi düzenli gösteri yürüyüşlerini yasakladı. Kanlı cumartesi 21 Haziran’da 25.000 işçi, şehir merkezine planlı bir yürüyüş için toplandığında Winnipeg Belediye Başkanı Charles Gray bunu “ayaklanma” olarak nitelendirdi. Gray, yaklaşık 2 bin kişiden oluşan özel bir kuvvetin yanı sıra Kuzey Batı Atlı Polisi’ni (RNWMP) ve General Ketchen’in 800 kişilik milis gücünü grevci işçilerin üzerine sürdü. Sokaklara kaçışan işçiler feci şekilde dövüldü. Cumartesi akşamı binlerce yaralının yanı sıra iki işçinin öldürüldüğü de anlaşıldı. Bugünü yazmamaları için gazetelere baskılar da yapıldı, editörleri tutuklandı. Nihayet grev 26 Haziran’da resmi makamlarca durduruldu. Grevin öncülerinden sekiz kişi 18 Temmuz’da tutuklanarak komplo kurmak su çuyla yargılandılar. Winnipeg grevi dünya işçi sınıfı/hareketi için derslerle doludur. İstanbul’un büyük işçi grevleri Mütareke dönemi olarak adlandırılan 19191922 yılları arasında, işgal altında bulunan İstanbul’da da 19131918 arasında durma noktasına gelen grevler tekrar canlanmıştı. Önemli gördüğüm bazı grevleri Samet Yaşar’ın Mütareke Döneminde İstanbul’da İşçi Hareketleri (19191922) başlıklı yüksek lisans tezinden özetleyerek aktarıyorum: “Şirketi Hayriye İşçileri GreviŞirketi Hayriye vapurlarında çalışanlara verilen ekmeğin artık verilmeyeceğinin açıklanması üzerine 14 Ocak’ta, 68 numaralı vapur mürettebatı, ekmek verilmezse çalışmayacaklarını şirkete bildirmişlerdi. Önceden planlanmamış, toplu olarak değil, sadece bir vapurdaki mürettebat tarafından gerçekleştirilen bu kısa süreli iş bırakma eylemi; şirketin aldığı idari karara verilen anlık bir tepki olarak ortaya çıkmıştı. Dersaadet Telefon Şirketi İşçileri GreviTelefon Şirketi’nde çalışan kadın ve erkek işçiler, temsilcileri aracılığıyla taleplerini şirkete bildirmişlerdi. Daha sonra şirket temsilcileri ve Posta, Telgraf ve Telefon Nezareti temsilcileriyle beraber işçi temsilcilerinin de katıldığı toplantılar gerçekleşmişti. Yapılan toplantılarda şirketin işçilerin zam taleplerini dikkate almaması üzerine, işçiler 27 Ocak günü grev ilan ederek işlerine gitmemişlerdi. Grev 29 Ocak akşamı sona ermişti. Cibali Reji İşçileri Grevi Cibali Reji Fabrikası’ndaki işçiler genel merkez tarafından verilen yüzde 50 zam kararını fabrika yönetiminin yüzde 40’a indirmesinden dolayı 18 Şubat 1919’da greve çıkmışlardı. Dizgicilerin grevi Rumca çıkan gazeteler fiyatlarına yüzde 40 zam yapınca, bu gazetelerde çalışan dizgiciler de kendilerine aynı oranda zam yapılmasını talep etmişlerdi. Gazete sahipleri dizgicilerin bu teklifini kabul etmeyerek gazetelerini çıkarmama kararı almışlardı. Lokavta giden Rumca gazete sahiplerine karşı, Rumca “Farus”gazetesi, çalışanlar tarafından çıkarılmaya devam etmişti. Yayın hayatına devam eden Farus gazetesi, dizgicilerin taleplerine ve grevlerine ilişkin haber yapmaya devam etmişti. 4 Şubat’ta başlayan dizgicilerin grevi ve patronların lokavtı 8 Mart’ta son bulmuş ve 9 Mart’tan itibaren uzlaşma sağlanarak, işçilerin çıkardığı Farus gazetesi haricindeki Rumca gazeteler tekrar yayımlanmaya başlamıştı. Bankacılar Grevi Banka Memurin ve Müstahdemini Kulübü aracılığıyla banka çalışanları 27 Haziran 1919’da bankalara taleplerini iletmek üzerek toplantı yapmışlardı. Bu toplantıya İstanbul’daki tütün, elektrik, tramvay ve sigorta şirketindeki işçilerin yanı sıra Ereğli maden şirketindeki işçilerde destek amacıyla katılmışlardı. Belediye işçileri grevi İstanbul Belediyesi temizlik işçileri, kendilerine verilen ücretlerin azlığından dolayı işten ayrılmışlardı. Ayrılan işçilerin yerine İstanbul Belediyesi, İzmit’ten mülteciler getirmişti. Hamallar Grevi Hisar İskelesi’ndeki hamallar, gelirlerine el koyduğu ve yolsuzluk yaptığı dolayısıyla toplanıp kasadar Derviş Ağa’nın yerine Kasım Ağa’yı veznedar seçmişlerdi. Fakat hamalların başında bulunan kahya loncaya aldırdığı karar gereği, hamalların seçtikleri veznedarı görevden almıştı. Bunun üzerine Eminönü’ndeki Hisar İskelesi hamalları 13 Temmuz’da grev başlatmışlardı. Kurtuluşa giden dönemlerde dünyada da Türkiye’de de emek hareketi durmamış, 1919’un toplumsal hareketlilikleri devam etmişti. 1919dünyası, ulusal kurtuluş mücadelerinin müjdecisi olduğu gibi, aynı zamanda emek hareketleri açısından da verimli zamanlardı. Sanayi Devrimi sonrası sermaye birikimini oluşturmuş merkez ülkelerdeki emekçilerin yanı sıra, Osmanlı’nın kısıtlı üretim alanlarında çalışan emekçiler de grevleriyle ses getiriyordu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle