22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

42 Cumhuriyet Bayramı Piyanistlerden solistlere, çellistlerden bestecilere... 29 Ekim 2012 Pazartesi akın tarihimize baktığımızda, “Cumhuriyet, kadın ve müziğin” birbirleriyle sıkı sıkıya bağlı olduğunu görürüz. Kadınlar haklarını, müzik gelişimini Cumhuriyete borçlu. Cumhuriyetin 89. yılında ülkemizdeki çoksesli müzik yaşamında, kuşaklar bağlamında kadınların nasıl ağırlıklarını koydukları, diğer mesleklere göre müzik alanında nasıl kendilerine yer edindiklerini orkestralarımızdaki kadın üye sayısının çokluğuyla anlayabiliriz. Piyanist Ferhunde Erkin, Cumhuriyet döneminin ilk kadın solisti ve konservatuvar hocasıydı. Riyaseticumhur Filarmoni Orkestrası’nda çalan ilk kadın arpist Nazmiye Hanım, ilk sürekli üye kemancı Meliha Demirkuşak, operada ilk kadın solistler Vahdet Nuri Esen, Mesude Çağlayan, Semiha Berksoy, Cumhuriyet döneminde müzikteki öncü kadınlar olarak tarihe Merve geçtiler. Kazokoğlu Türk ulusal musikisinin yükselerek evrensel musiki içinde yer alması dileğinde bulunan Kemal Atatürk’ün, İsmet İnönü ve Hasan Âli Yücel gibi sürdürümcüleri bulunmasaydı, belki Türkiye’nin ilk “hârika çocukları” olan İdil Biret ve Suna Kan’ın yetiştirilmesi mümkün olamayacaktı. Atatürk’ün ölümünden sonra İkinci Cumhurbaşkanı olarak seçilen İsmet İnönü, büyük bir müzikseverdi. Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel de, konservatuvar yasasının çıkarılışı, Devlet Tiyatrosu, Opera ve Balesi’nin kuruluşu, ilk temsiller, dünya klasiklerinin Türkçeye tercüme edilerek yayımlanması başta olmak üzere unutulmaz hizmetlere imzasını atmış bir idealistti. İnönüYücel ikilisi, 1945 yılında konservatuvar salonunda piyanist Mithat Fenmen’le kemancı Orhan Borar’ın bir dinletisinden sonra, inanılmaz bir sürprizle karşılaştılar. Mithat Fenmen’in sahneye çıkarttığı İdil adlı üçdört yaşlarındaki kız çocuğu, üzerine nota defterleri Müziğimizin harika kızları Y ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN konularak yükseltilen tabureye oturtulmuş, Bach’tan, Beethoven’den parçalar çalmıştı. Halk arasında “Harika Çocuklar Yasası” olarak tanınan düzenlemenin ilk kıvılcımı Cebeci’deki konservatuvar binasında böylece çakılmış oluyordu. İdil Biret ile Suna Kan’ın yabancı memleketlere müzik tahsiline gönderilmesine ilişkin kanun çok zor oluşturulmuş, Milli Eğitim ve bütçe komisyonlarından geçtikten sonra Nurdan Aydın ancak 7 Temmuz 1948 günü, TBMM Genel Kurulu’na gelebilmişti. Yasanın kabul edileceğinden kimsenin kuşkusu yoktu ama Meclis’i oluşturan tek parti CHP’nin, Cumhuriyet devrimlerine karşı çıkanları üstü kapalı destekleyen küçük sağ kanadından çatlak bir sesin çıkması kimseyi şaşırtmadı. Seyhan Milletvekili Sinan Tekelioğlu, alaycı bir üslupla yasayı eleştiriyor, o sırada henüz 7 yaşına ulaşmış bulunan İdil için “Ya gider, evlenir ve dönmezse?” sorusunu bile sormaktan çekinmiyordu. İdil ve Suna’nın yurtdışına gönderilişlerinin üzerinden tam 64 yıl geçmiş durumda. Onlar, Türkiye’de Cumhuriyet kuşaklarının gözünde önemli birer simge olarak büyüyüp gönüllerde taht kurarken, yurtdışında da yaptıkları dinletiler, kazandıkları ödüllerle Türkiye’yi başarıyla temsil ettiler. İdil Biret, “bellek repertuvarı en geniş piyanist” ve duyarlı bir yorumcu olarak eleştirmenlerden övgüler kazanırken, başta Chopin’in tüm yaGökçe Altay pıtları olmak üzere 80’in üzerinde kayıtla dünya müzikseverlerinin diskoteklerinde seçkin bir yer elde etti. Temel enstrüman piya no dalında nice Cumhuriyet kızları İdil’le birlikte ve sonra yetiştiler, ünlendiler, çağdaş Türkiye’nin tanıtımında görev aldılar. Ayşegül Sarıca, Verda Erman, Gülsin Onay, GüherSüher Pekinel, UfukBahar Dördüncü, FerhanFerzan Önder, Hande Dalkılıç, Rüya Taner, Meral Güneyman, Elif Önal, Birsen Ulucan Cumhuriyet piyanistleri kuşağının kadın üyeleri arasında. AyşeDeniz Gökcin, Lara Ömeroğlu gibi gençler yurtdışında bayrağı dik tutuyorlar. Kemancı Ayla Erduran, Pelin Halkacı, Sevil Ulucan, viyolacı Esra Pehlivanlı, çellist Rahşan Apay, Gülgun Akagün Sarısözen, Nil Kocamangil, flütist Gülşen Tatü, Günay Yetiz, Şefika Kutluer, klarnetist Ayşegül Kirmanoğlu, Merve Kazokoğlu, arpist Ceren Necipoğlu, Şirin Pancaroğlu, Sibel Efendioğlu, Merve Kocabeyler, klavsenist Leyla Pınar, soprano Leyla Gencer, Suna Korad, Neşe Pars, Zehra Yıldız, Yelda Kodallı, Birgül Su Ariç, Feryal Türkoğlu, Pervin Çakar, Simge Büyükedes, Asude Karayavuz değişik dönemlerin başarılı kadınları arasında yerlerini aldılar ve alıyorlar. Yapıtları Avrupa ve Amerika ülkelerinde seslendirilen kadın bestecilerimiz Meliha Doğuduyal, Sıdıka Özdil, Ayşe Önder, Gökçe Altay, Zeynep Gedizlioğlu, Füsun Köksal, Sinem Altan gibi isimlere giderek yenileri ekleniyor. Kadın orkestra şeflerimiz İnci Özdil, Mehpare Karamenderes, kadın opera rejisörlerimiz Aytaç Manizade, Yekta Kara, Evin Atik alanlarında ilk akla gelen isimler... Cumhuriyetin temel ilkeleri doğrultusunda müzik alanında varlıklarını kanıtlayan, ortam tahrip edilmezse kanıtlamaya devam edecek olan Cumhuriyet kızlarını, tüm kadın müzisyenlerimizi, müzik öğrencilerini 89. yılda yürekten selamlıyoruz. İdil Biret, Suna Kan Rahşan Apay Esra Pehlivnli Pervin Çakar
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle