Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
? Ankara'da tiyatro alanında bir ilki ger nım'a düşer ve işler kötüye gider. Kirayı ödeyemedikleri için binanın sahibi çekleştirir. Epik Tiyatro. Vasıf uzun yılolan Türkİş'ten mektuplar gelir. Ayla lar kaldığı Almanya'da tiyatro kurslarıHanım o zamanki Türkİş Başkanı Hana gider ve Ankara'ya dönünce “Ankalil Tunç'la görüşüp durumu anlatır ve ra Sahnesi”ni kurar. İlk sahnelenen sorunu çözer. oyun, kendi yazıp yönettiği, “Asiye Nasıl Kurtulur?” adlı oyundur. Oyun GÖÇMENLİK YILLARI aylarca seyirci rekoru kırar. Bu oyunda Aylar sonra tahliye olan Abdi Bey bir ara Vasıf'ın asistanlığını yapar Ayla eve döner; ancak eski Abdi Bey yoktur. Hanım. Tedirgin ve hep kulağı tetiktedir. Bir“Vasıf eşi Nuran'dan boşanma dönekaç ay sonra stüdyodaki işleri yoluna minde aylarca kaldı bizde. Varlığı koyar; ama hiç polis tacizinden kurtuonun kadar hafif ikinci bir insan görlamaz. “Çünkü polis ona stüdyoyu kamemiştim o zamana kadar... O bol bol patacağına ve Ankara'yı terk edeceğine sigara ve günde yirmi otuz bardak çay dair kâğıt imzalatmıştı. Baskılara bir içerdi.” (S.33) buçuk yıl dayanabildik. Önce İstan“Sonunda o beklenen 12 Mart darbul'a, sonra İzmir'e yerleşmeyi düşünbesi” gelir. Yazgan ailesi de herkes gibi dük. Daha sonra Avustralya'ya yerleşiçeri alınma korkusu yaşamaya başlar. miş bir kız arkadaşım oraya gitmek is“Darbede örgüt üyesi olan, olmayan, tersek bize yardımcı olabileceğini söydevrimci, terörist, demokrat, sosyal deledi. Gerçekten de her şeyi ayarlamışmokrat ayrımı yapmadan birçok aydını ken, Ülker Livaneli'den mektup geldi içeri aldılar, işkenceler yaptılar. TürkiStockholm'den. Ülker'le yazışmalarye daha sonraki yıllarda bunun sonuçdan sonra Stockholm'e gitmeye karar larını kültür fukaralığıyla acı ödedi.” verdik.” (S.80) (S.43) Abdi Bey'in pasaAbdi de aranıyorport sorunu güçlükle muş, söylentisi üzerine aşıldıktan sonra 1974 saklanmaya başlarlar. Ayla Yazgan, üniveryılında stüdyo ve ev Ayla Hanım hamiledir siteyi okurken Abdi eşyaları satılır ve ve kötü bir hamilelik Beyle evlenmiş. EvliStockholm'e doğru yodönemi geçirmektedir. liğinin ilk günleri için la çıkılır. “StockDenizler yakalanmış şöyle diyor: “Abdi holm'de uçaktan indiidam edileceklerdir. parti toplantısı olma ğimizde beni en çok Polisler solcu öğrencidığı akşamlar (İlçe hayrete düşüren şey lerin evinde karargâhgökyüzü oldu. Griydi lar kurmakta ve geleni örgütü başkanıydı, ve başımıza değecek gideni gözaltına almakcumartesi Pazar kadar alçaktı. Stocktadır. Bu arada bir geköylere gider propaholm'de bizi Ülker ve neral vurulmuş, bir ganda yapar, parti Zülfü Livaneli karşılaTHY uçağı Bulgarisbildirilerini dağıtırdı.) dı...” (S.84) tan'a kaçırılmıştır. meyhaneye, meyhaKitabın son bölüBir gece Abdi Bey nede değilse arkamünde sığınmacı olaeve gelmez. Ertesi sadaşları eve gelirdi.” rak İsveç hükümetine bah fotoğraf stüdyosubaşvuran Abdi Bey, na giden Ayla Hanım, (S.5) Ayla Hanım ve oğullaAbdi'yle birlikte I. ŞuSümer Sokaktaki rı Kerem'in başvurulabe’ye götürülüp dövüküçücük evlerine en rının kabul edilmesi, len çırak Musa'dan çok uğrayanlardan ilk yıllarda yaşadıkları Abdi'nin gözaltına biri de Şair Ahmet uyum sıkıntıları anlatıalındığını öğrenir. Arif'tir. Ahmet Arif'le lıyor. “Yurtdışına çı“Meğer Bulgaristan'a ilgili ilginç anılara yer karken kendimizi dünuçağı kaçıranlardan biya vatandaşı sayıyorrisi daha önce Abveriliyor kitapta... duk. Türkiye Türkleridi'nin yanında çalışan nin 'gurbetçi', BatılılaAynullah Akça imiş. rın 'göçmen' diye adDaha sonra Emil Galip landırdıkları etnik bir Sandalcı, Erdal Öz, Algruba dahil olmaya tan Öymen gibi birçok geldiğimizi bilmiyorduk.” aydını o uçak kaçırma davasına (S.98) bağlayarak aylarca içerde tutacakİsveç'te oturma izni alan lardı.” (S.54) Yazgan'lar; zaman içinde deYAKINLARINI ARAYANLAR... ğişik işlerde çalışarak ve yeni dostlar edinerek yaşamlarını 12 Mart faşizmi döneminde gösürdürürler. Özellikle Ayla zaltına alınan oğlunukızını arayan Hanım İsveççeyi ve İngilizanalar, babalar; kocasını arayan ceyi öğrenip üniversiteye devam eder, kadınların yaşadığı dram, insanı dehşesosyoloji araştırmalarında görev alır. te düşürüyor. Ayla Hanım da onlardan Türk çocuklarına okullarda ders verir. biri. Günler sonra büyük mücadeleyle Ayla Yazgan İsveç'teki Türk sığınmaAbdi Bey'in yerini öğrenebilir. Bir o cıların ve işçilerin sorunlarını da başakadar da yüzünü görebilmek için savarıyla anlatıyor, özellikle kadınların çekşım vermesi gerekecektir. “Bir albayın tiği çile insanın yüreğini burkuyor... odasına aldılar beni... Daha sonra Abdi Anı yazmak, yazınımızın en zor türgeldi içeriye. Yüzü sapsarı, yanakları lerinden biridir. Yaşamınızı duygusaliçeri çökmüş, gözlerinin altı morarmışlıktan arındırıp, nesnel olarak insanlara tı. En çok içime dokunan, gözlerindeki sunmak cesaret ister. Yazgan yaşadığı ürkek ifade ve ne yapacağını bilmez acı olayları bütün çıplaklığıyla içinden hali oldu. Çünkü öylesine dikiliyordu geçtiği gibi akıcı bir dille anlatmış. Seodanın ortasında. Yerimden kalktım. verek okudum... ? Öteki sandalyeye doğru götürdüm onu. İçimden hep 'Metin olmalısın, erdalatici@gmail.com üzüntünü belli etmemelisin, paniklememelisin, sesin titrememeli' diyor(*)Hem İçinden Hem de Dışından dum.” (S.61) Baktım/ Ayla Yazgan, Ürün Yayınları, I. Basım Haziran 2007, 152 Sayfa Bu arada stüdyoyu işletmek Ayla HaKİTAP SAYI 921 SAYFA 5 CUMHURİYET