Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
İnandırıcı olmayan bir yorum.
AKP anayasa paketi sanki 1982 Anayasası’nı
tümüyle değiştiriyormuş gibi konuşuyor
Başbakan!
Sormak lazım: AKP paketi 12 Eylül yasasının
hangi maddelerini kaldırıyor, yerine daha
demokratik diyebileceğimiz hangi maddeleri
getiriyor?
AKP Anayasası, 12 Eylül Anayasası’nı aratacak
içerikte.
Cumhurbaşkanının yetkileri azalacağına artıyor.
Çankaya siyasallaşıyor.
Yargı daha bağımsız duruma getirileceğine,
siyasal iktidarın emrine girmesini sağlayan
düzenlemeler yer alıyor. Adalet bakanının, Hâkim
ve Savcılar Yüksek Kurulu’ndaki etkisi
genişletiliyor. Hatta bakanı yargıya yön verecek
konuma getiriyor.
Oysa yolsuzlukları önleyeceği vaadi ile 8 yıl
önce iktidara gelen AKP, öncelikle milletvekillerini
koruyan dokunulmazlık zırhına dokunmuyor.
Başbakan bu paketle yeni bir anayasaya
gereksinilmediğini duyurmak mı istiyor...
Yoksa, kafasından bir türlü atamadığı
anayasanın değiştirilemez, değiştirilmesi
önerilemez ilk dört maddesini de ilk fırsatta
kaldırmaya yol açtığı için mi böyle konuşuyor?
İzlediği siyaset mantığı kimi gerçeklere ters
düşüyor.
Barış ve Demokrasi (Kürt) Partisi ile MHP’yi ağır
biçimde eleştiren son grup konuşmasında
“onlarla görüşmenin teröre destek olacağını”
söyleyecek kadar ileri aşamada saldırılar içeriyor.
Saldırıların ilginç bir yanı var: MHP tabanının
referandumda evet oyu kullanacağından kuşku
duymadığını söylerken herhalde cebinde saydığı
BDP tabanından söz edemiyor.
Başbakan’ın bu değerlendirmesini yanıtlayan
MHP lideri Devlet Bahçeli; “yüreğinde millet
sevgisi olan hiçbir arkadaşının 7.5 yıldır milliyetçi
kadrolara her görevde, en az ihtilal hükümeti
kadar kan kusturanlara inanmayacağını” söylüyor.
Giderek muhalefet sesini yükselten CHP Genel
Başkanı Kılıçdaroğlu ise bir başka konuda
Başbakan’a hodri meydan diyor:
“Dokunulmazlıkları kaldırmak için referanduma
gidelim. Var mısın?”
Kılıçdaroğlu’nun Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile
ilgili cümleleri ise -nedense- biri dışında
gazetelerde, TV haber bültenlerinde yer almadı.
Oysa Kılıçdaroğlu; örneğin din istismarının tipik
bir göstergesi olan Mavi Marmara olayında
iktidarın izlediği ikiyüzlü politikayı parlamento
kürsüsünden, üstelik Meclis TV’den canlı
yayımlanan grup konuşmasında açıkladı. Şöyle
diyor:
“Estiler gürlediler, kıyamet kopardılar da ne
oldu? Hiçbir şey elde edemedi, ölenlerin kanları
yerde kaldı. Ölenlerin cenazelerini getirdik diye
böbürleniyorlar, o da Amerika devreye girdiği için
getirildi.
Ahmet Davutoğlu TBMM’de 550 milletvekilinin
gözlerinin içine bakarak doğruları söylemedi. BM
Güvenlik Güvenlik Konseyi’nin kınama kararı
aldığını söyledi.
Bir Dışişleri bakanı parlamentoya doğruları
söylemezse, o Dışişleri bakanına nasıl
güveneceksiniz?
Dışişleri Bakanı sözde entelektüel birikimi olan,
kitap yazan biri. O zaman yazdığı kitaplara da
kuşkuyla bakacağız. Onun aldığı eğitime de
kuşkuyla bakacağız.
Ahlaki değerleri gelişmemiş bir Dışişleri bakanı
21. yüzyılda Türkiye Cumhuriyeti’nde Dışişleri
Bakanlığı yapabilir mi?”
Yapabilir Kılıçdaroğlu. Zira Türkiye Cumhuriyeti
RTE Cumhuriyeti diye tanımlanacak bir yolda
ilerliyor.
Anayasa paketinde yargıyı iktidar emrine
almakta ısrarcı olmasını başka nasıl
yorumlayabilirsiniz?
Sekiz yıldır tek başına iktidarda. Sekiz yıldır
belki seksen kez terörle mücadeleye yeni öğeler
katmakla meşgul ama sekiz yıldır terör azalmıyor,
çoğalıyor.
Bulduğu son çare şu: -Önceki gün görüştüğü
DSP liderine- terörle mücadele edecek “özel ordu
kuracağını” açıklamış.
Ne zaman, ne kadar, nasıl? Herhalde bugün
yarın açıklanır.
Özel ordu yeni bir önlem. Terörle sıkı mücadele
ediliyor havasını basmak için bir süre
konuşulacak bir konu.
Lakin kimi iktidara yakın kalemler uygulanmaya
başlanacağı söylenen diğer önlemlerle 1990’lara
geriye dönüldüğünü yazıyor.
Yollara arama noktaları, barikatlar kurmak gibi
eski model önlemler…
Yalanlanmadı; hükümet azılı 248 teröristin
derdest edilip Türkiye’ye teslim edilmesini
ABD’den, Irak hükümetinden ve Barzani’den
istedi.
İktidarın dostluğu pekiştirdiği, özel bölgesini
kalkındırmak için seferber olduğu Barzani’den
beklediğimiz yanıt geldi: Bizde 248 terörist yok!
Hükümet, işte böyle böyle terörle mücadelede
bir arpa boyu yol almadığımızı kanıtlıyor.
Tabii hükümetin çaresizliğini de...
SAYFA 15 TEMMUZ 2010 PERŞEMBECUMHURİYET
8 HABERLERİN DEVAMI
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 15 Temmuz
Oslo Y 25
Helsinki Y 27
Stockholm Y 27
Londra Y 20
AmsterdamY 21
Brüksel Y 22
Paris PB 23
Bonn PB 27
Münih PB 34
Berlin Y 31
BudapeştePB 33
Madrid A 32
Viyana Y 32
Belgrad PB 31
Sofya Y 26
Roma B 28
Atina B 30
Zürih Y 26
Moskova B 32
Aşkabat B 33
Taşkent B 38
Bakû PB 30
Bişkek PB 31
Tiflis Y 34
Kahire B 35
Şam B 35
İstanbul Y 29
Edirne Y 30
Kocaeli Y 29
Çanakkale PB 32
İzmir B 34
Manisa B 36
Denizli B 36
Zonguldak Y 26
Sinop Y 26
Samsun Y 28
Trabzon Y 27
Giresun Y 27
Ankara PB 33
Eskişehir PB 30
Konya B 30
Sıvas PB 30
Antalya B 31
Adana PB 34
Mersin PB 33
Diyarbakır B 41
Şanlıurfa B 40
Mardin B 37
Siirt B 38
Hakkâri B 33
Van Y 26
Kars Y 25
Ülkemizin ku-
zey ve doğu ke-
simleri parçalı
ve çok bulutlu,
Marmara’nın ku-
zey ve doğusu,
Karadeniz ile Er-
zurum, Ardahan,
Kars, Ağrı, Van,
Iğdır ve Çankırı
sağanak ve gök
gürültülü sağa-
nak, diğer yerler
az bulutlu ve
açık geçecek.
Ahmet Davutoğlu İsrail baskõnõnõn soruşturulmasõ için ‘Uluslararasõ Komisyon’ kurulacağõ sinyalini verdi
BM devreye girecekUTKU ÇAKIRÖZER
LİZBON - Dõşişleri Bakanõ Ahmet
Davutoğlu, İsrail tarafõndan Mavi
Marmara gemisine düzenlenen bas-
kõnõn soruşturulmasõ için BM Genel
Sekreteri’nin inisiyatifiyle bir ulus-
lararasõ komisyon kurulmasõ yönünde
kõsa süre içinde bir adõm atõlmasõnõ
beklediklerini açõkladõ. Davutoğlu
AB Dõşişleri Yüksek temsilcisi Cat-
herine Ashton ile İran’õn nükleer
müzakerecisi Said Celili’nin bir ara-
ya gelmesini sağlamak için İran Dõş-
işleri Bakanõ Manuçehr Muttaki ile
de Lizbon’da görüştü.
ABD Dõşişleri Bakanõ Hillary Clin-
ton ve AB Dõşişleri Yüksek Temsil-
cisi Catherine Ashton’un, BM Gü-
venlik Konseyi’nin beş daimi üyesi ve
Almanya’dan olşan “P5 artı 1” gru-
bu ile İran arasõnda müzakerelerin de-
vamõ için Türkiye’nin desteğini iste-
diğini açõklayan Davutoğlu, bu yön-
de çaba göstermeye devam edecekle-
rini belirtti. Davutoğlu Ashton ile
İran’õn nükleer müzakerecisi Said
Celili’nin bir araya gelmesini sağla-
mak için Lizbon’da bulunan İran Dõş-
işleri Bakanõ Manuçehr Mutteki ile
de görüşeceğini açõkladõ. Davutoğlu,
Lizbon’daki temaslarõnõn ardõndan
akşam Muttaki ile bir araya geldi.
Portekiz’e resmi ziyarette bulunan
Davutoğlu, beraberindeki gazeteci-
lere Mavi Marmara baskõnõ, Clinton ile
telefon görüşmesi, İran ve AB konu-
larõnda şu değerlendirmeleri yaptõ:
Komisyon sinyali
ABD Dõşişleri Bakanõ Hillary Clin-
ton ve BM Genel Sekreteri Ban Ki-
mun ile hafta başõnda yaptõğõ görüş-
meler sonrasõnda, İsrail’in Mavi Mar-
mara gemisine düzenlediği askeri
operasyonun soruşturulmasõ için BM
Genel Sekreteri’ne bağlõ uluslararasõ
bir komisyon kurulmasõ konusunda
ilerleme kaydedildiğini açõklayan Da-
vutoğlu, “Önümüzdeki günlerde,
haftalar değil günler diyorum, ulus-
lararası komisyon konusunda ge-
lişme bekliyoruz” dedi.
Davutoğlu İsrail’den özür ve taz-
minat talepleri konusunda kurulacak
bu komisyonun çalõşmasõnõn sonucu-
nun bekleneceğini belirterek, “Ko-
misyon her halükârda oluşacak.
Çıksın araştırsın, olayın sorumluları
konusunda sonuca ulaşsın... Bu or-
taya çıkarsa özür ve tazminat da
gündeme gelir” dedi. Davutoğlu İs-
rail’in Türkiye’nin taleplerini kabul et-
memesi durumunda ilişkilerin düzel-
meyeceğini ve müeyyide uygulana-
cağõnõ da yineledi.
Önceki gün AB Dõşişleri Yüksek
Temsilcisi Catherine Ashton ile yap-
tõğõ görüşmede AB yetkilisine “‘Tür-
kiye’yi kaybediyor muyuz?’ gibi so-
ruların ittifak ruhuna aykırı oldu-
ğu” mesajõnõ verdiğini belirten Da-
vutoğlu, şöyle devam etti:
“Böyle diyenler Türkiye’yi ‘Biz’
kavramı içinde görmüyor demektir.
O biz kavramı içinde, Batı ittifa-
kında yer alma hakkına sahip tek
ülke tanımlanacaksa o, Soğuk Sa-
vaş’ta büyük çaba harcayan Tür-
kiye’dir. Herhangi bir ülkenin,
‘Türkiye’yi kim kaybetti?’ sorusu
sormasını ittifak bilincine aykırı
sayarız. Biz, bulunan ya da kaybe-
dilen bir nesne değiliz. Türkiye,
başlı başına dış politika öznesidir.
Kendinize Batı ittifakı deyip sonra
kaybediyor muyuz diyorsanız Tür-
kiye dışarıdadır” dedi.
AB’den İran talebi
AB Temsilcisi Ashton ile İran’õn
nükleer programõnõ da konuştuklarõnõ
kaydeden Davutoğlu, “Kendisi BM
Güvenlik Konseyi’nin daimi üyele-
ri ile Almanya’dan oluşan ‘P5 artı
1’ grubunun da temsilcisi. İran ile
diyalog konunda Türkiye’nin des-
teğini istedi. İran’ın nükleer müza-
kerecisi Said Celili’nin, Ashton’un
daha önce gönderdiği mektuba ce-
vap vermesinde Türkiye teşvik edi-
ci rol oynadı. Celili, ‘Eylül ayõnda gö-
rüşmeye hazõrõz’ demişti. Şimdi,
Ashton da bir mektup gönderecek.
Görüşmeye sıcak bakıyor. Yar-
dımcı olmamızı istedi” dedi.
Mükemmel görüşme
ABD Dõşişleri Bakanõ Clinton ile
‘mükemmel’ bir telefon görüşmesi
yaptõğõnõ kaydeden Davutoğlu, gö-
rüşmede İran meselesinin ele alõndõ-
ğõnõ belirterk şunlarõ söyledi: “Clin-
ton, İran konusunda bizi takdir et-
tiğini söyledi. Burada iki süreç var.
Biri Viyana Grubu süreci. Bu, uran-
yum takası ile ilgili. Bizim yaptığı-
mız Tahran Anlaşması güven artı-
rıcı önlemdir. Diğeri ise kalıcı çözüm
için yürüyen P5 artı 1 süreci ve Ash-
ton-Celili görüşmesi. Clinton, Celi-
li-Ashton görüşmesinin bir an önce
gerçekleşmesi için destek vermemizi
istedi. Önceliğinin Celili-Ashton gö-
rüşmesi olduğunu söyledi ve ‘Asõl
kalõcõ çözüme odaklanalõm’ dedi.”
Mutteki ile buluşma
ABD ve AB’nin önem verdiği Ash-
ton-Celili görüşmesinin Eylül ayõ
içinde gerçekleşmesi için Türkiye’nin
çaba göstermeye devam edeceğini
vurgulayan Davutoğlu, “Benim gibi
İran Dışişleri Bakanı Mutteki de
Lizbon’da. Programlarımız uygun
olursa bir görüşme yapacağım.
Önemli olan İran ile P5 artı 1 top-
lantısının yapılarak sürecin bir an
önce başlaması. Tansiyonun düş-
mesini ve ilerleme sağlandığında
yaptırımların kalkmasını istiyoruz”
dedi. Davutoğlu, bu açõklamalarõn ar-
dõndan Muttaki ile bir araya gelerek
konunun ayrõntõlarõnõ masaya yatõrdõ.
‘Kimse bizi dışlayamaz’
Clinton görüşmesi sonrasõnda ku-
lislere yayõlan “Türkiye sürecin dı-
şında bırakılıyor” iddialarõna da tep-
ki gösteren Davutoğlu, “Bizim milli
çıkarlarımızı etkileyen her sürecin
içinde oluruz ve kimse bize ‘Süreç dõ-
şõnda kalõn’ diyemez” dedi.
‘Yaptırıma uyacağız’
Davutoğlu, İran hakkõnda alõnan
BM Güvenlik Konseyi kararõna Tür-
kiye’nin uyup uymayacağõ konusun-
daki soruya, “Kararın ne olduğunu
herkes biliyor. BM Şartı’nın 7.
maddesine göre bu çok açık bir ko-
nu ve zorunluluk. Bunun tartışılan
bir yanı yok. Şu anda tartıştığımız
konu, diplomatik sürecin nasıl işle-
tileceği” yanõtõnõ verdi.
Şinal ifadesini değiştirdi
Cumhuriyet’e molotof atılmasına ilişkin davada yargılanan Bedirhan Şinal, mahkeme
heyetine bir mektup göndererek saldırıyı üstlendi ve tek başına düzenlediğini belirtti
İstanbul Haber Servisi - İstanbul 12.
Ağõr Ceza Mahkemesi’nde görülen ga-
zetemize molotoflu saldõrõ davasõnda
şok bir gelişme yaşandõ. Davanõn tutuk-
lu sanõğõ Bedirhan Şinal, mahkeme he-
yetine bir mektup gönderdi. Şinal mek-
tubunda diğer sanõklarõn saldõrõ ile ala-
kasõ olmadõğõnõ açõkladõ.
Savcõlõğa verdiği ek ifadesinde ve da-
ha önceki duruşmalarda molotoflu sal-
dõrõyõ davanõn sanõklarõndan Murat
Aplak, Fatih Derdiyok ve Boğaç Ka-
an Murathan ile planlayõp, gerçekleş-
tirdiklerini belirten Şinal, mektubunda
bu ifadelerini yalanladõ. Şinal mektu-
bunda şunlarõ kaydetti: “Bu olay ile
Murat Aplak, Fatih Derdiyok ve Bo-
ğaç Kaan Murathan’ın ilgisi yoktur.
Fatih ve Murat’ın tek suçu olaydan
önce beni görmeleri ve benimle ko-
nuşmalarıdır. Ben tutuklandıktan
sonra Bayrampaşa Cezaevi’nde yat-
tım. Burada Boğaç’ın ismini ilk kez
duydum. Bu kişinin kim olduğunu
sorduğumda diğer mahkûmlardan
Boğaçhan’ın ‘tanõnmõş’ bir kişi oldu-
ğunu öğrendim” dedi.
İsim yapmak için bu saldõrõyõ yaptõğõ-
nõ belirten Şinal mektubunda, “ifademe
bu kişinin (Boğaçhan’ın) adını ekler-
sem hem yapmış olduğum olay çok
konuşulur hem dosya daha çok kala-
balık olur ben de aradan daha çabuk
çıkarım diye düşündüm. Ve savcılığa
ifade vermek istediğimi belirten di-
lekçe verdim. İfademde Boğaçhan’ın
ismini verdim. Cezaevinde başka
mahkûmlardan Boğaçhan hakkında
duyduğum bilgileri de ekledim. Be-
nim amacım bu şekilde bir eylem
yapmışken tanınan kişilerin de adını
verip, isim yapmaktı” ifadelerine yer
verdi. Şinal, tanõmadõğõ ve olayla hiç il-
gisi olmayan insanlarõ suçsuz yere mağ-
dur ettiğini belirterek, “Basit bir molo-
tof atma eylemi ne hallere geldi. Ben
yaptığımın cezasını çektiğime inanı-
yorum. Çok pişmanım. Hele ki suç-
suz günahsız insanların ceza yatma-
ları gün geçtikçe vicdanen rahatsız
olmama sebep veriyor” dedi.
Gül yine YÖK’e uydu
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Cumhurbaşkanõ Ab-
dullah Gül, Marmara Üniver-
sitesi (MÜ) Rektörlüğü’ne üni-
versite seçimlerinde en çok
oyu alan aday yerine, üçüncü
sõradaki Prof. Dr. Zafer Gül’ü
atadõ. Marmara Üniversite-
si’nde yapõlan rektörlük seçim-
lerinde 482 oy alan Prof. Dr.
Necla Pur birinci olmuştu. 394
oyla Prof. Dr. Mehmet Akalın
ikinci, 302 oyla da Prof. Dr.
Zafer Gül üçüncü olmuştu. Bu-
na karşõn YÖK Genel Kurulu,
Çankaya Köşkü’ne gönderile-
cek listede, en çok oyu alan is-
min yerine, üçüncü sõradaki
Prof. Gül’ü ilk sõraya çekmişti.
Cumhurbaşkanõ Gül, diğer rek-
tör atamalarõ gibi en çok oyu
alan adayõ değil, YÖK’ün ilk
sõrada gönderdiği ismi tercih
etti. Marmara Üniversitesi
Rektörlüğü’ne kendisiyle aynõ
soyadõnõ paylaştõğõ Prof. Dr.
Zafer Gül’ü getirdi.
Gül, Erzincan Üniversitesi
Rektörlüğü’ne de Prof. Dr. İl-
yas Çapoğlu’nu atadõ. YÖK,
intihar eden Erzincan Üniver-
sitesi Rektörü Prof. Dr. Erdo-
ğan Büyükkasap’tan boşalan
görev için üniversitede ger-
çekleşen seçime ise müdahale
etmemişti.
Pasaporta suç duyurusu
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - CHP’li Atilla Kart,
“çipli pasaport ihalelerine fe-
sat karıştırdıkları” iddiasõyla
toplam 11 kişi hakkõnda suç du-
yurusunda bulundu. Bu isimler
arasõnda Devlet Bakanõ ve Baş-
bakan Yardõmcõsõ Ali Babacan,
Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davu-
toğlu, İçişleri Bakanõ Beşir Ata-
lay da bulunuyor. Suç duyurusu
dilekçesinde, çipli pasaport ka-
pağõ ihalesinin yaklaşõk 30 mil-
yon TL olduğu anõmsatõlarak
kendilerine gönderilen yazõda
ihaleyi kazanan Iris Technology
firmasõnõn taahhütlerini zama-
nõnda yerine getirdiğinin bildiril-
diği vurgulandõ. Dilekçede an-
cak bu kez aynõ işin “pasaport
tanzim sistemi” adõyla Emniyet
Genel Müdürlüğü İkmal ve Ba-
kõm Daire Başkanlõğõ’nca, ara-
sõnda yine Iris firmasõnõn da bu-
lunduğu ve diğer ortağõ Kunt
Elektronik Sanayi Ticaret Limi-
ted Şirketi olan ortak girişim
grubuna 30 Ocak 2007’de 10
milyon 500 bin TL bedelle ihale
edildiği belirtildi. Dilekçede,
“İşi üstlenen Iris firması, so-
rumluluklarını eksiksiz olarak
yerine getirmişse, bu kez İçiş-
leri Bakanlığı 30 Ocak 2007’de
yeni bir ihaleye neden gerek
duymuştur?” sorusu yöneltildi.
VİZE ANLAŞMASI - Dışişleri Bakanı Davutoğlu, günübirlik ziyaret için gittiği Lizbon’da Porte-
kiz Dışişleri Bakanı Luis Amado ile görüştü. Davutoğlu ve Amado, iki ülke arasında, hususi (yeşil)
ve hizmet (gri) pasaportlarında vizenin karşılıklı olarak kaldırılmasını öngören anlaşma imzaladı.
Davutoğlu’dan, CHP lideri Kõlõçdaroğlu’nun suçlamasõna sert yanõt
‘Senin ne haddine’LİZBON (Cumhuriyet) - Dõş-
işleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu,
kendisi için “yalan söylüyor” ve
“ahlaki değerleri gelişmemiş”
ifadelerini kullanan CHP lideri
Kemal Kılıçdaroğlu hakkõnda
hukuki süreç başlatabileceğini
açõkladõ.
Portekiz’e resmi ziyaret ger-
çekleştiren Davutoğlu, Kõlõçda-
roğlu’nun kendisini eleştirirken
kullandõğõ ifadelerden duyduğu
rahatsõzlõğõ şöyle aktardõ: “Ne
akademik hayatımda ne de dev-
let görevinde hiçbir şekilde,
hiçbir konuda yalancılıkla it-
ham edilecek bir durumum ol-
madı. Beni tanıyanların kuşku
duymadıkları şey takındığım
ahlaki ilkesel tutumdur. Bu-
nun için Sayın Kılıçdaroğlu’nun
şahitliğine ihtiyacım yok.”
Kõlõçdaroğlu önceki gün yaptõ-
ğõ konuşmada Türkiye’nin Mavi
Marmara baskõnõ sonrasõnda BM
Güvenlik Konseyi’ndn sadece
Başkanlõk açõklamasõ çõkarabil-
mesini eleştirmişti. Dõşişleri Ba-
kanlõğõ Müsteşarõ ile yardõmcõsõ-
nõn Dõşişleri Teşkilat Yasasõ’nõn
görüşmeleri öncesinde Kõlõçda-
roğlu’nu bilgilendirdiklerini be-
lirten Davutoğlu, “Ben de gidip
konuşmayı düşünüyordum. Ya-
lancılıkla itham olacak şey de-
ğil. Ahlaki değerleri gelişmemiş
demek senin ne haddine. Benim
ahlaki değerlerimi İsrail ile Su-
riye’ye sorsun, birbirleriyle sa-
vaşan, ihtilaf yaşayan taraflara
sorsun, Ashton’a sorsun. Ne
diyecekler bakalım?” dedi.
Fotoğraf:AA
ŞANS TOPU ÇEKİLDİ
1 - 5 - 7 - 16 - 29 + 11