Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 11 HAZİRAN 2010 CUMA
6 HABERLER
TERÖR VE TOPLUM / MEHMET FARAÇ [email protected] - www.mehmetfarac.com
Israrla dikkat çektiğim bir nokta var;
PKK sıkıştıkça hem İskenderun’da olduğu
gibi sansasyonel eylemlere yöneliyor hem
de ilginç çıkışlar yapıyor. Anlatacağımız
konu, örgüt yöneticisi Murat Karayılan’ın
son dönemde İran ordusuyla yoğun bir
çatışmaya giren PJAK’ı, yani Kürdistan
Özgür Yaşam Partisi’ni ateşkes ilan
etmeye çağırması değil!.. Asıl mesele,
örgütün kuruluşundan 32 yıl sonra çok
tehlikeli ve bir o kadar da tartışılacak
hareketlere hazırlanması!..
Aslında ilk sinyal Abdullah Öcalan’ın 28
Haziran’da PKK’nin ajansına yansıyan
avukat görüşmelerinde dışa vurmuştu. 31
Mayıs’tan itibaren geri çekildiğini öne
süren Öcalan, İmralı’daki avukatlarına
PKK tarihinin en önemli çıkışıyla ilgili
adeta bir uyarı yapmıştı! İşte o gün
söyledikleri:
“Benim çözüm projem demokratik
özerkliği esas almaktadır. Projem bir
yandan kendi içinde sınırlarla çatışmayan
bir çözüm, öte yandan esasında evrensel
hegemonyayı reddeden ama kendi
ilkelerini korumak şartıyla varlığını
sürdürebilen bir çözümdür.”
Peki Öcalan’ın “demokratik özerklik”
dediği çözüm önerisi hangi ilkelere
dayanıyordu?.. Yanıtını hemen verelim:
Siyasal, sosyal-kültürel, ekonomik,
diplomatik, güvenlik!..
Öcalan’ın “beş ilk” dediği bu önerilere
göre PKK Güneydoğu’daki özerk yapı
içinde siyasal faaliyetlerini özellikle KCK
çatısı altında yapmayı tasarlıyor!.. Kürt dili
ve kültürünü yaşatabilmek için altyapı
planlıyor! Ekonomik dinamikleri
oluşturmayı hedefliyor! Çevre ülkeler,
Avrupa Birliği ve uluslararası güçlerle
diyaloğu geliştirmeyi istiyor. Ve belki de
lağvedilecek korucularla özel bir güvenlik
sistemi kurmayı düşlüyor!..
Planın arkası gelecek!
Öcalan’ın avukatlarına aktardığı şok
öneriler bununla da kalmadı. PKK- BDP
çizgisi, anayasa referandumundan
“hayır” çıkması için yoğun bir
kampanya yürütmeyi planlıyor. Öcalan’ın
avukatlarının aktardığı şu satırlar,
referanduma yönelik tavrın salt “hayır”
kampanyasıyla kalmayacağını da
gösteriyor:
“Kürtler AKP’nin bu sahte anayasa
referandumuna gitmemelidir. Buna
karşı BDP, Kürtler bir alternatif
yaratabilirler. Kendi anayasalarını,
demokratik özerkliklerini ilan edip bunu
referanduma götürebilirler.”
Peki, Öcalan’ın ANF’ye de yansıyan bu
açıklamaları nasıl yankı buldu?.. Kürt
çevreleri Öcalan’ın bu çıkışını biraz
şaşkınlıkla karşıladı! Terörün bu kadar
yoğunlaştığı bu dönemde bu çıkış ciddi bir
gerilime yol açmaz mıydı?
Oysa PKK gerginlik tehlikesine karşın
Öcalan’ın bu açıklamalarından
çıkarsamalar yapmakta gecikmedi!
Şaşırtıcı ikinci açıklama da, Kandil’deki
PKK’yi yöneten Murat Karayılan’dan
geldi. Karayılan, 7 Haziran’da örgütün
yayın organına yaptığı açıklamada,
“Kendi çözümümüzü geliştireceğiz”
dedi. Peki neydi bu çözüm?.. İşte
Karayılan’ın önümüzdeki haftalardan
itibaren çok tartışılacak sözleri:
“İlk adım olarak demokratik özerkliği ilan
etme görevimiz ve hedefimiz vardır.
Özerklik aslında devleti demokratik çözüme
zorlama adımıdır. Buna rağmen demokratik
özerklik yok edilmek istenirse o zaman
kendi çözümümüzü demokratik konfederal
eksende geliştirme seçeneğine yönelmek
durumunda kalacağız.”
Görüldüğü gibi ABD, Avrupa Birliği, İran,
Suriye ve Türkiye’nin kıskacı ve
operasyonları nedeniyle çıkış yolları arayan
PKK’nin önümüzdeki günlerdeki hedefi
salt “özerklik” değilmiş!.. Karayılan’a
bakılırsa arkası da gelecek:
Konfederasyon...
O halde ne olacak?.. PKK önümüzdeki
günlerde “demokratik özerklik” adı
altında Güneydoğu’da özerk bir yapıyı
hedefleyeceklerini açıklayacak!
Bitmedi!.. Sizce kim olacak bu özerk
yapının lideri?.. İşte asıl şok o zaman
yaşanacak!..
İşte PKK’nin Son Planı!..
Anlıyorum, başlığa bakan
herkes heyecanlandı... Devlet
ya da hükümet PKK ile
masaya mı oturdu acaba?..
Açıkça söylemek gerekirse bu
konudaki çabalar AKP’nin
iktidara gelmesinin ardından
şimdilik ayakta ve perde
arkasından yürütülüyor!..
Benim anlatmak istediğim
başka... Geçen hafta kendimi
Cerahpaşa Tıp Fakültesi’nde
buldum... Uzun süredir
yaşadığım sağlık sorunları CHP
Parti Meclisi’ne seçilmemden
bir hafta kadar önce beni iyice
sıkıntıya soktu. Aslında bu
sıkıntılar, dinci-liboş tayfası ve
işbirlikçilerinin hezeyanlarından
değil; araştırma, konferans, TV
programları ve yurt gezilerinin
yoğunlaşmasıyla artmıştı!..
Cumhuriyet’in yurtsever
kalemi Ümit Zileli sonunda
olaya müdahale etti. Kendimi
Mehmet Baykara adlı bir
dostumuzun eczanesinde
buldum. O da yardımcısı Ali
Tanış ile birlikte beni sağlığıma
kavuşturmak için bir dizi
girişimde bulundu. Dost ve
sevecen insanlar tanıdım
Cerrahpaşa’da... Sağ olsun
Prof. Metin Caner daha uzun
ve sağlıklı yaşamam için ilaçlar
yazdı, önerilerde bulundu.
Prof. Caner’in yanı sıra
yaptığı operasyonla beni
sağlığıma kavuşturan değerli
bilim adamı Prof. Osman
Baran Tortum’a, Dr. Onur
Bayraktar’a, başta genel
cerrahi servisi olmak üzere
dolaştığım tüm birimlerin
hemşireleri ve çalışanlarına
yürekten teşekkür ediyorum...
Can derdindeyken siyaset
İşte bu hastanenin
ameliyathanesinde benden
önce Kürt sorunu masaya
yatırıldı!.. Tartışmayı yandaki
sedyede benim gibi ameliyat
sırasını bekleyen hasta
başlattı!.. “Ben sizi tanıyorum”
dedi... Diyarbakırlıymış...
Fıkralarla anılan bir hocadan
almış adını ama neme lazım
yazmayayım!.. Eski bir HADEP
yöneticisiymiş... “Vatan
Caddesi’nde az dayak
yemedim tahta sopalarla
abi” dedi!..
Yüzlerce Kürt siyasetçisi gibi
o da belli ki terörle
mücadeleden payını almıştı!..
“Hazır sizi yakalamışken” dedi,
“anlatayım bari”!..
Düşünebiliyor musunuz,
yaşamınız boyunca ilk kez
giydiğiniz ameliyat önlüğü
içinde, buz gibi salonda,
üzerinize örtülmüş kefenimsi
bezin içinde bıçak altına
yatmayı beklerken, iki ucu
keskin bir bıçağın
kayganlığında siyasal sörfe
tabi tutuluyorsunuz!..
Ona söz verdim yazacağım
diye... İşte söyledikleri:
“Bu mesele bitmez abi...
Mesele öyle ekonomik falan
değildir. Devlet o bölgeyi
fabrikalarla donatsa da bu iş
çözülmez. Artık insanlar
bilinçlendi abi; kültürel diyorlar,
demokrasi diyorlar, barış
diyorlar!.. Biliyorum siz
anlatıyorsunuz televizyonlarda
ama biraz daha çaba sarf
edin... Bu kan dursun abi!..”
Ameliyata önce beni aldılar...
Hemşerim hüzün kaplayan
yüzüyle vedalaştı benimle...
“Evet kan durmalı” dedim
giderken... Anesteziden iki saat
sonra çıktım!.. Diyarbakırlı
kardeşimi bir daha
göremedim!..
Kürt Sorunu Masada!..
AKP, orman talanõ ve maden rantõna yol açacak madencilik yasasõnõ gece yarõsõ çõkardõ
Ormanda maden talanõ yasalaştõ
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Yargõ-
tay Cumhuriyet Savcõlõ-
ğõ, 2008 yõlõnda Antal-
ya’da ‘dur’ ihtarõna uy-
madõğõ için motosikle-
tiyle kaçan Çağdaş Ge-
mik’e tabancayla ateş
ederek öldürdüğü gerek-
çesiyle 16 yõl 8 ay hapis
cezasõna çarptõrõlan po-
lis memuru Mehmet
Ergin hakkõnda verilen
mahkeme kararõnõn bo-
zulmasõnõ talep etti.
Yargõtay Cumhuriyet
Savcõsõ Seydi Kaymaz,
temyiz başvurusunu in-
celeyen Yargõtay 1. Ce-
za Dairesi Yüksek Baş-
kanlõğõ’na verdiği müta-
laada, mevcut delillere
göre, olayõn tanõğõ
H.K’nin beyanlarõ ile
mahkemenin kararõnda,
sanõk Mehmet Ergin’in
havaya bir el ateş ettik-
ten sonra, “maktulün
üzerine ateş ederek
başından vurarak ölü-
müne sebebiyet verdi-
ği” şeklinde gerekçesi
bulunduğunu, buna gö-
re, sanõğõn “kasten
adam öldürme” suçun-
dan cezalandõrõlmasõ ge-
rektiğini savundu.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Tüm ormanlar ile yaban hayatõnõ koru-
ma ve geliştirme sahalarõ maden arama
faaliyetlerine açõlõyor. İçme sularõ ma-
dencilik faaliyetlerinin olumsuz etkile-
rine maruz kalacak. Maden ruhsatlarõnõ
yerel yönetimler verecek.
TBMM Genel Kurulu’nda önceki ge-
ce kabul edilerek yasalaşan “Maden Ka-
nunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” şu
düzenlemeleri getiriyor:
Ormanlar madenciliğe açılıyor:
Devlet ormanlarõnda maden aranmasõ
ve işletilmesi ile madencilik faaliyeti
için zorunlu olan su, haberleşme, yol ve
altyapõ tesislerinin yapõmõna, bedeli
karşõlõğõnda Çevre ve Orman Bakanlõ-
ğõ’nca izin verilebilecek.
İzinleri Orman Bakanlığı verecek:
Devlet ormanlarõ sõnõrlarõ içindeki tohum
meşcereleri, gen koruma alanlarõ, mu-
hafaza ormanlarõ, orman içi dinlenme
yerleri, nadir ekosistemlerin bulunduğu
alanlarda yapõlacak maden faaliyetleri-
ne ilişkin ruhsatõn verilmesi, Çevre ve Or-
man Bakanlõğõ’nõn yetkisinde olacak.
Madenlerde
Orman Yasası:
Devlet ormanlarõ
içinde yapõlacak
maden arama ve
işletme faaliyetle-
riyle bu faaliyetler
için zorunlu ve
ruhsat süresine
bağlõ olarak yapõ-
lan geçici tesislere, Orman Yasasõ hü-
kümleri uygulanacak.
Yaban hayatı kalmayacak: Yaban
hayatõnõ koruma ve geliştirme sahala-
rõnda maden arama ve işletme faali-
yetleriyle bu faaliyetler için gerekli
geçici tesislere, çevresel etki değerlen-
dirme raporunda belirlenen esaslar da-
hilinde izin verilecek.
Sularda maden tehlikesi: İçme ve
kullanma suyu rezervuarõnõn maksi-
mum su seviyesin-
den itibaren 1000-
2000 metre mesafe
genişliğindeki şe-
ritte, galeri usulü
patlatma yapõlma-
masõ ve alõcõ orta-
ma arõtma yapõl-
madan doğrudan
su deşarj edilme-
mesi şartõyla madencilik faaliyetlerine
izin verilebilecek.
2000 metreden sonraki koruma alanõ
içinde, çevresel etki değerlendirme ra-
poruna göre uygun bulunan maden is-
tihracõ ve her türlü tesis yapõlabilecek.
İmar Yasası hükümsüz: Maden
sahalarõnda yapõlacak tüm yapõlar İmar
Yasasõ hükümlerinden muaf tutula-
cak. Eskiden yapõlacak binalar için in-
şaat ruhsatõ alõnmasõ gibi imar hüküm-
leri uygulanõrken şimdi işletmeciler
madenlerde istedikleri binayõ, istedik-
leri gibi yapabilecekler.
Ruhsatlar yerel yönetimlerden:
Maden üretim faaliyetleriyle bu faali-
yetlere dayalõ ruhsat sahasõndaki tesisler
için işyeri açma ve çalõşma ruhsatlarõ il
özel idareleri tarafõndan verilecek. İmar
alanlarõ içinde kalan madencilik faali-
yetleri ise ilgili yerel merciden izin alõ-
narak yapõlabilecek.
Zeytinlikler kurtuldu: Zeytinlik
alanlardaki maden faaliyetlerine ilişkin
düzenleme içeren hüküm, verilen öner-
gelerle tasarõ metninden çõkarõldõ.
OZAN YAYMAN
İZMİR - Maden lobisinin uzun yõllardan
bu yana göz diktiği zeytin alanlarõ, üretici-
nin kararlõ duruşu sonucu korundu. Yenile-
nen Maden Yasasõ kapsamõnda, zeytinlik ve
yaban hayatõ koruma sahalarõyla ilgili dü-
zenlemelerin “son anda” çõkarõlmasõ sevinçle
karşõlandõ. Zeytincilik Yasasõ’nda yer alan,
“Zeytin alanlarının 3 kilometre yakının-
da, zeytinyağı işliği dışında hiçbir endüs-
triyel tesis işletilemez” hükmü, yenilenen
Maden Yasasõ’yla değiştirilmek istenmişti.
Ancak TBMM Genel Kurulu, bu isteme “ha-
yır” dedi.
TBMM Genel Kurulu’ndaki gelişmeleri
yerinde izleyen Ulusal Zeytin ve Zeytinya-
ğõ Konseyi (UZZK) Başkanõ Mustafa Tan
ile yönetim kurulu üyesi Murat Narin, ka-
zanõmlarõnõ koruduklarõnõ, ancak yeni sal-
dõrõlara karşõ da hazõrlõklõ olduklarõnõ bil-
dirdiler.
Tan, bazõ kesimler tarafõndan zeytin üre-
ticisinin “Kızılderili” gibi görüldüğünü
söyleyerek “Zeytincilik konusunda yeni dü-
zenlemelere gitmek istediler ve bu süreç-
te zeytincilerin görüşlerine başvurmadı-
lar. Türkiye’deki 10 milyon insanı yok say-
dılar. Ancak kararlı duruşumuz ve ya-
pılmak istenen yanlışı anlatmamız sonuç
verdi ve kazanılmış haklarımızı koru-
duk” diye konuştu.
Narin de “Maden lobisinin istemlerinin
karşılığını bulsaydı, zeytin anayurdundan
sürgün gidecekti” dedi. Narin, Türkiye’nin,
Uluslararasõ Zeytin ve Zeytinyağõ Birliği’ne
yeniden katõldõğõnõ da anõmsatarak “Son
gerçekleştirilmek istenen değişiklik, ya-
şamsal karşılığını bulsaydı, Türkiye ulus-
lararası alanda da güç durumda kalacak
ve yapılan yanlışı anlatamayacaktı” dedi.
Küçükkuyu Belediye Başkanlõğõ’nõn yanõ
sõra Kazdağlarõ ve Madra Dağõ Belediyeler
Birliği Başkanlõğõ’nõ da yürüten Cengiz
Balkan, kararlõlõklarõnõn sonuç verdiğini
söyleyerek “Haklı olduğumuza inanıyor-
duk” diye konuştu.
Ege’deki zeytin üreticileri mücadelelerinin sonuç vermesinden çok mutlu
‘Haklarımızı koruduk’
NURPERİ DEĞİRMENCİ
B
ODRUM - Mimarlar
Odası Bodrum Temsil-
ciliği, Milas’ın Boğazi-
çi köyündeki Tuzla Gölü çevre-
sinde yapılmak istenen golf tesi-
si için verilen olumlu ÇED rapo-
ru ve hafriyat izninin iptaline
ilişkin açtığı davayı kazandı. Bod-
rum Mimarlar Odası Başkanı
Mahmut Yıldırım, “Çok acil ön-
lem alınması gereken bir yerle il-
gili 6 yıl sonra karar verildi. Tam
gecikmiş bir adalet” dedi. 2003 yı-
lında Milas Tuzla Sulak Ala-
nı Koruma Çalıştayı’nda bölgeyle
ilgili sıkıntıların ve çözüm öneri-
lerinin belirlendiğini bildiren Yıl-
dırım, özellikle yapılmak istenen
golf tesisine dikkat çekildiğini
anımsattı.
Projeye Çevre ve Orman Ba-
kanlığı tarafından 23 Temmuz
2004 tarihinde olumlu ÇED ra-
poru verildiğini ve 5 Ağustos
2004’te buna karşı dava açtıkla-
rını bildiren Yıldırım, “Bu dava
sürerken ÇED olumlu raporuna
dayanılarak inşaat ruhsatı olma-
dan hafriyat izni verildi. Bunun
üzerine eylülde de hafriyatın dur-
durulması için ayrı bir dava açtık.
2006’da da ÇED’in uygunsuz-
luğuna dair bilirkişi raporu gel-
miş. Bölge idare mahkemesi ön-
ce bizim burada ehliyetimizin ol-
madığına karar vermişti. Fakat biz
kararlılığımızı devam ettirdik. Bu
kez Danıştay’a dava açtık 2007’de.
Bugün bu dava ‘yürütmenin
durdurulması’ şeklinde sonuç-
landı” dedi.
Gemik’in ölümü
KAPTAN ŞOKA GİRDİ
Polisin
cezasına
bozmaistemi
Tuzla’da
geciken
adalet
Emeklilerden oturma eylemi
İstanbul Haber Servisi - DİSK’e bağlõ
Tüm Emekliler Sendikasõ (Emekli-Sen),
sağlõk hizmetlerinden alõnan katkõ paylarõnõn
iptali istemiyle oturma eylemi yaptõ. Taksim
Tramvay Durağõ’nda toplanan Emekli-
Sen’liler adõna konuşan Hasan Kaşkõr, mua-
yene ücreti, katkõ, katõlõm payõ ve ilaç ücret-
lerini yargõya taşõyacaklarõnõ belirtti.
Allianoi’de yargı ‘dur’ dedi
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Ber-
gama’daki Allianoi Antik Kenti’nin mille
kaplandõktan sonra Yortanlõ Barajõ’nõn sula-
rõ altõnda bõrakõlmasõnõ öngören İzmir 2 Nu-
maralõ Kültür ve Tabiat Varlõklarõnõ Koru-
ma Kurulu kararõ, yine yargõ tarafõndan dur-
duruldu. İzmir 4. İdare Mahkemesi, bölge-
nin mille kaplanmasõnõn, giderilmesi güç
zararlara neden olacağõnõ bildirdi.
Agos’a tehdide 3 yıl hapis
İstanbul Haber Servisi - Hrant Dink cina-
yetinden sonra Agos gazetesine mail atarak
tehdit ve hakarette bulunan Yasin Yõldõz,
Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki du-
ruşmada suçlamalarõ kabul etti. Mahkeme,
savcõnõn da talebi doğrultusunda sanõk Ya-
sin Yõldõz’õ tehdit suçundan 3 yõl hapse
mahkûm etti. Yõldõz’õn cezasõ ertelenmedi.
Arınç ve Şahin’e ziyaret
İstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazete-
ciler Cemiyeti (TGC) Başkanõ Orhan Erinç
ve beraberindeki heyet basõndan sorumlu
Devlet Bakanõ ve Başbakan Yardõmcõsõ Bü-
lent Arõnç ve TBMM Başkanõ Mehmet Ali
Şahin’i ziyaret ederek basõnõn sorunlarõyla
ilgili görüşlerini aktardõlar. Bu arada
TGC’nin kurucu başkanõ, gazeteci-karikatü-
rist Sedat Simavi Çemberlitaş’taki Basõn
Müzesi’nde düzenlenen panelle anõldõ.
Asker silahıyla vuruldu şüphesi
DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) -
Diyarbakõr’õn Lice ilçesine bağlõ Abalõ Jan-
darma Karakolu’nda şehit olan Teğmen Ah-
met Altunoğlu’nun vücudundan çõkan mer-
mi çekirdeğinde yapõlan kriminal inceleme-
de, çekirdeklerin karakolda görevli askerle-
rin silahlarõna ait olduğu tespit edildi. Bunun
üzerine savcõlõk soruşturmayõ genişletti. Te-
rör örgütü PKK saldõrõnõn kendileri tarafõn-
dan gerçekleştirilmediğini ileri sürmüştü.
Antalya’daki ‘çete’ operasyonu
ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) - An-
talya, İzmir, Ankara ve Adana’daki bazõ be-
lediyelerin temizlik ihalelerine fesat karõştõ-
rõldõğõ iddiasõyla düzenlenen operasyonda
gözaltõna alõnan 55 kişiden 6’sõ savcõlõğõn
talimatõyla serbest bõrakõldõ. Operasyon
kapsamõnda gözaltõna alõnan Manavgat Be-
lediye Başkanõ Şükrü Sözen, Korkuteli Be-
lediye Başkanõ Hasan Gökçe’nin de yer al-
dõğõ 27’si kamu görevlisi toplam 49 zanlõ da
dün Antalya Adliyesi’ne sevk edildi.
Ailelerin kavgasında 15 yaralı
IĞDIR (AA) - Ağrõ Dağõ’ndaki Gülyurt
Yaylasõ’nda yer anlaşmazlõğõ yüzünden da-
ha önce aralarõnda husumet olduğu öğreni-
len Aras ile Beyazõt ailelerinin fertleri ara-
sõnda çõkan tartõşma kavgaya dönüştü. Pom-
palõ tüfek ve sopalarõn kullanõldõğõ kavgada
15 kişi yaralandõ. 11 kişi gözaltõna alõndõ.
Fotoğraf:VEDATARIK
Gemide
garipölüm
MADRİD (AA) - İs-
panya’nõn güneyindeki
Cadiz kenti açõklarõnda
bitkisel yağ yüklü
“Kemal Ka” adlõ Türk
gemisinin 7 metre
uzunluğundaki depo-
sunda 3 Türk mürette-
bat üst üste yatõrõlmõş
halde bulundu. En alt-
taki kişinin öldüğü, or-
tadakinin ağõr, üstteki-
nin hafif yaralõ olduğu
belirtildi. Yaralõlarõn
hastaneye kaldõrõldõğõ,
geminin kaptanõnõn
şokta olduğu kaydedil-
di. Gemide tanklardan
birinde küçük bir patla-
manõn olduğu ya da
gaz zehirlenmesi ya-
şandõğõ sanõlõyor.