19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 11 HAZİRAN 2010 CUMA 10 DIŞ HABERLER [email protected] KAVŞAK ÖZGEN ACAR Erdoğan’ın ‘Hayır’ında Hayır Yok! Nev York’taki 38 katlı Birleşmiş Milletler (BM) binasının ön cephesi “1. Cadde’ye”, arkası “Doğu Nehri’ne” bakar. BM binasının karşı kaldırımında ise Dışişleri Bakanı iken İhsan Sabri Çağlayangil’in satın alıp Türkiye’ye kazandırdığı bir gökdelen “Turkish Center (Türk Evi)” adını taşır. 11 katlı binada, BM’deki Türk temsilciliği, başkonsolosluk ve çeşitli devlet kuruluşlarının daireleri vardır. BM’den 1. Cadde’ye çıkan 200 ülkenin diplomatları “Türk Evi’nin” önünden geçerler. BM Güvenlik Kurulu’nun (BMGK) toplantısına katılanlar, salondan çıkınca tam karşı duvardaki Türkiye Cumhuriyeti’nin BM’ye hediyesinin önünden geçerler. Bu hediye, Hititler ile Mısırlılar arasında Kadeş Savaşı sonrasında İÖ 1280’de Nevşehir’de imzalanan barış anlaşmasının çivi yazılı tabletinin dev boyutta bakırdan bir kopyasıdır. Dünyada şu ana kadar bilinen en eski “barış anlaşması”dır. ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa’nın oluşturduğu “beş daimi” üyeliğe son yıllarda “artı bir” tanımlamasıyla Almanya da eklenmiştir. 15 üyeli kurulun öteki üyeleri geçici olup iki yıllığına seçiliyor. 48 yıllık aradan sonra tekrar seçilen Türkiye’yi 1 Ocak’tan beri kurulda temsil eden Büyükelçi Ertuğrul Apakan da toplantı sonrasında yabancı meslektaşları gibi Kadeş Antlaşması’nın önünden geçer ve binadan çıktıktan en fazla yüz adım sonra Türk Evi’ndeki makam koltuğuna oturur. Apakan önceki gün, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşma metnine bizzat yaptığı eklemeleri de okuduktan sonra oylamada “hayır” dedi. “Evet” oyu kullanan kurulun beş daimi patronu Erdoğan’ı “evet” demeye ikna edemediği için Apakan “hayır” derken utancından yere bakıyordu! Yeni geçici üye Brezilya da “hayır” derken “İran” ve “Arap Dünyası” arasında binamaz Lübnan ise “çekimser” kaldı! Oylama “nükleer silahlanan” İran’a yeni “yaptırımların” uygulanması ile ilgiliydi ve 12 oyla kabul edildi. Apakan şimşekleri üzerine çektikten sonra Türk Evi’ne yürürken herhalde “Mesleğimin son günlerinde bunu da mı yapacaktım?” diye düşünüyor olmalıydı! İran için BM’nin kabul ettiği bu “yaptırım” ilk değildir. Daha önce; Aralık 2006, Mart 2007 ve Mart 2008’de de üç yaptırım kararı alınmış, ama İran’ın imamı yine bildiğini okumuştu. Yaptırımlar etkili olmamış, Batı, İsrail’in nükleer silahlarına toz kondurmadığı için İran “Kendi atom bombanı kendin yap” uygulamasını sürdürmüştü! Yeni yaptırım kararı İran ile iş yapan 40 şirketi “kara listeye” alıyor. İran’a alışılmış türde; örneğin tank, top, savaş uçağı, saldırı helikopteri, savaş gemisi, füze sistemi satılmayacak. Balistik füze ve teknolojisi sağlama, uranyum ikmali yasaklanacak. Nükleer silah bağlantılı mali para akımı uluslararası bankalarda izlenecek. İran’a mal götüren gemilere baskınlar düzenlenilecek. Rusya Başbakanı Vladimir Putin oylamadan önce “Yaptırımlar etkili olmaz. Şimdiye değin etkisini gösteren tek bir yaptırım örneği yok” demişti. Ancak BMGK kararının daha mürekkebi soğumadan ilk uygulama Rusya’dan geldi. Moskova, İran’a “S-300” füze sistemlerinin satışına ilişkin sözleşmeyi dondurduğunu dün açıkladı. Önümüzdeki haftalarda İran’ın gemi trafiğinin yoğun olduğu Hürmüz Boğazı’nda ve Türkiye’nin İskenderun Limanı açıklarında ABD donanmasının yapacağı gemi denetlemelerinin bazı sorunlara gebe olacağını şimdiden söyleyebiliriz. Oylama öncesinde Ankara- Vaşington arasında önemli bir telefon trafiği yaşandı. Erdoğan ile ABD Başkanı Barack Hussein Obama birkaç kez telefonla konuştular. Dışişleri Bakanları Vaşington’da yüz yüze iki saati aşan konuşmalarla yetinmeyip çeşitli kereler telefon diplomasisine de başvurdular. Nükleer silahların yayılmasını önlemeyi amaçlayan ve Viyana Grubu denilen ABD, Rusya, Fransa, Türk Hükümeti’ne ayrı ayrı mektup göndererek İran-Brezilya-Türkiye arasında imzalanan ve uranyum takasını öngören “Tahran Anlaşması’nın” yetersiz olduğunu ısrarla bildirdiler. Putin, İstanbul’da hafta başında Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e, Rusya’nın neden “evet” oyu kullanacağını anlattı. 1974 Kıbrıs olayında bile yaşanmayan Türkiye ile bir diplomasi trafiğine AB üyeleri de katıldı. Ankara “hayır” dedi, “peygamber” demedi. Türk dış siyasasında eksen kayması 1 Mayıs 2009’da parlamento dışından Ahmet Davutoğlu’nun Dışişleri Bakanlığı’na atanması ile başladı. Davutoğlu, Başbakan’ın “monşer” dediği kadroyu değiştirdi. 4 Ağustos’ta bu köşede “Diplomasi Ortadoğu’da yoğunlaşıyor” başlıklı yazımızda “Pergelimizin sivri ucunu Telaviv’e koyup bir yarım daire çizersek” dedikten sonra, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarlığı’na atanan büyükelçi Feridun Sinirlioğlu dahil, yeni yardımcılarının İsrail ve Ortadoğu ülkelerinden Ankara’ya dönen büyükelçiler olduğuna, Davutoğlu’nun “Ortadoğu ağırlıklı bir dış siyasa” izleyeceğine dikkati çekmiştik. Bir resmi kabulde karşılaştığımda Davutoğlu, “yazımı okuduğunu, gözlemimin ilginç ve doğru olduğunu” söylemişti. Ondan sonra olanları hepimiz biliyoruz. Suriye ile görüşmeler, Irak ile çeşitli düzeyde ziyaretler, İran ile nükleer silahlanma konusunda anlaşmalar, öteki Arap ülkelerinin bile rejimleri için tehlikeli gördükleri terör örgütü Hamas ile kucaklaşmalar, Filistin’e yardım adı altında İsrail ile ipleri koparmak, tam bir yıl içinde gerçekleşti. Şimdi Batı’nın yöneticileri ve basını tutturmuş şu tür yayınlar yapıyorlar: “Türkiye’de eksen kayması var.” “Türkiye Batı’dan koptu.” “Erdoğan konusunda artık kaygılanmak gerek.” “ABD’nin uysal müttefiki diken oldu.” “Davutoğlu’nun partisi İslami dayanışmayı ilerletmekten çok iş çıkarlarına bağlı olan tüccarlardan oluşuyor.” “Türkiye uygarlıklar arasında çatışmayı körüklüyor.” “Yalnız İsrail’e değil, ABD ve AB’ye cihat açılıyor.” Bu sözlere karşı söyleyeceğim tek bir söz var(!): “Günaydın!” Bu gazete, Erdoğan ve takımının daha ilk gününden beri iç ve dış siyasada “takıyye” yaptığını savunagelmiştir. AKP’nin gerçek yüzünü sürekli anlattığı için Cumhuriyet gazetesi çalışanları ile okurları adına sözde “tutuklu” Mustafa Balbay’a 463 gündür “ceza” çektirilmektedir. Eski Başkan George V. Bush’un “ılımlı İslam” söylemi ile kullanmaya çalıştığı Erdoğan’a Obama “model ortak” diyerek güvenmişti. Ancak son oylamadan sonra Erdoğan’ın dış siyasadaki takıyye maskesi ile birlikte ABD’de jeton yeni düştü. Şimdi ABD sorumlu arıyor! ABD Savunma Bakanı Robert Gates Türkiye’nin Batı’dan uzaklaşmasında AB’nin sorumlu olduğunu söylüyor. Sonuçta Obama’nın “model ortaklık” tanımlaması da çöküyor! “Türkiye nereye gidiyor” sorusunun yanıtlarını eski “monşerler”den alalım: Eski Vaşington Büyükelçisi Nüzhet Kandemir: “Türkiye Batı’dan koptu!” Daha önce Apakan’ın koltuğunda oturan Büyükelçi İnal Batu: “Türkiye Başbakan’ın kişisel kararı ile yalnızlığa itiliyor!” Eski Vaşington Büyükelçisi Faruk Loğoğlu: “Türkiye bu oyuyla yaptırımlara uymayacak anlamı çıkıyor.” Eski Dışişleri Müsteşarı Büyükelçi Onur Öymen: “BMGK’nin bu kararıyla üçlü Tahran anlaşmasının hiçbir anlamı kalmadı.” Şimdi bakalım İran’ın komşusu Türkiye’nin Kasımpaşalı diplomatı BMGK yaptırımlarını uygulayarak tükürdüğünü yalayacak mı, yoksa uygulamayarak tüm dünyayı karşısına mı alacak? Elmek: [email protected] Faks: 0312. 442 79 90 Erdoğan AB ve ABD’ye çattõ MERVE ARKAN Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konse- yi’nin (BMGK) İran’a yönelik yaptõrõm kararõnõ eleştirerek, “Tahran’da biz bu anlaşmayı madem ki yaptık, bu im- zaların arkasında durmak zorun- dayız. Eğer hayır dememiş olsaydık, imzalarımızı inkâr etmiş olurduk. Bu onursuz bir davranış olurdu” dedi. İstanbul Four Seasons Otel’de dün dü- zenlenen “5. Türk Arap Forumu Dış- işleri Bakanları 3. Toplantısı ve Eko- nomi Forumu”nun ortak açõlõşõnda ko- nuşan Erdoğan, İran’la uranyum takasõ konusunda imzalanan mutabakat önce- sinde, konuyu BMGK daimi üyelerinin tümüyle müzakere ettiklerini belirterek, “Sürecin önünü yaptırımlarla kesme yoluna gittiler. Ama biz Brezilya’yla beraber Tahran Anlaşması’nın ma- sada kalması için gayret göstereceğiz” dedi. BMGK’nin yaptõrõm kararõ için “Biz böyle bir yanlışa ortak olmak isteme- yiz. Çünkü tarih bizi affetmez” ifade- sini kullanan Erdoğan, Tahran Mutaba- katõ konusunda BMGK daimi üyesi ül- kelerin hepsinin Türkiye’yi kutladõğõnõ belirterek “Ancak dün ne dediler? Ha- yır. Niye hayır? Niye acele ediyorsu- nuz? Eğer İran sözünde durmazsa, on- dan sonra bu adımı atın. Ama şu ana kadar sözünde durdu” diye konuştu. ‘Eksen kayması iddiaları kötü niyetli’ Türkiye’nin “eksen kayması” yaşa- dõğõ eleştirilerine karşõ çõkan Erdoğan, “Türkiye’nin Batı’dan koptuğunu iddia edenler, art niyetli, kötü niyet- li bir propagandanın taşeronları- dır” dedi. AB’yi de eleştiren Erdoğan, Türkiye’nin o zamanki adõyla Avrupa Ekonomik Topluluğu’na üye olmak için 1959’da ilk başvuruyu yaptõğõnõ, an- cak 50 yõlda hiçbir ciddi, somut adõm atõlamadõğõnõ söyledi. AB içinde kimi ülkelerin müzakere- leri yavaşlatmaya çalõştõğõnõ kaydeden Erdoğan, “Gizli ajandalarının far- kındayız aslında. Yine de reformla- rımızı kararlılıkla yapıyoruz. Aslın- da bu bir testtir. AB bir teste tabi ol- duğunun hâlâ farkında değil. Sami- mi mi değil mi, bunu göreceğiz” di- ye konuştu. ‘Şov yapmıyoruz’ 100 yõl boyunca Türkiye ve Arap dünyasõnõn bu art niyetli propaganda ne- deniyle birbirine sõrtõnõ döndüğünü söyleyen Erdoğan, silahla, ambargo- larla, dõşlamayla bir sonuç elde edile- mediğini belirterek “Irak’ta, Afga- nistan’da hâlâ bedel ödüyoruz. Irak- ta yüz binlerce dul kadın var. Bun- ların sorumlusu kim? Bu soruya ce- vap bulmamız lazım. Bunlara karşı susacak mıyız? Bu coğrafyayı bu hale getirenler, tarihe bunun hesa- bını vermek durumundadır” dedi. Başbakan Erdoğan, bölgede rol kap- manõn ve şov yapmanõn peşinde ol- madõklarõnõ söyledi. İsrail’in Gazze’ye yardõm götüren gemilere saldõrõsõyla il- Amr Musa ve Velid Muallim de, Erdoğan’ın sert konuştuğu toplantının katılımcıları arasındaydı. Dış Haberler Servisi - Resmi ol- mayan kesin sonuçlara göre Hollan- da’da yapõlan genel seçimlerde mer- kez sağda yer alan Liberal Parti (VVD) birinci oldu. Seçimlerde hiç- bir parti tek başõna hükümeti kura- bilecek çoğunluğu yakalayamadõ. Temsilciler Meclisi’nin 150 üyesini belirleyen seçimlerde VVD’nin 31 milletvekili çõkarmasõ bekleniyor. Amsterdam valisi olan Job Cohen liderliğindeki Sosyal Demokrat İş- çi Partisi seçimlerde ikinci parti olarak büyük başarõya ulaştõ. So- nuçlara göre Sosyal Demokrat İşçi Partisi parlamentodaki milletvekili sayõsõnõ 30 sandalyeye çõkaracak. İslam ve yabancõ karşõtõ tutu- muyla tanõnan aşõrõ sağ Özgürlük Partisi (PVV) oylarõnõ ikiye katla- yarak üçüncü oldu. ‘‘Hollanda’nın İslamlaşmasını önleyin’’ sloganõ al- tõnda birleşen Özgürlük Partisi ku- rulacak koalisyon hükümeti çalõş- malarõnda önemli rol oynayacak. Öz- gürlük Partisi seçimlerde milletve- kili sayõsõnõ 9’dan 24’e çõkardõ. Göçmen karşõtõ politikalarõ savunan parti lideri Geert Wilders Türki- ye’nin AB üyeliğine karşõ çõkmasõyla da tanõnõyor. Başbakan Jan Peter Balkenen- de’nin lideri olduğu Hõristiyan De- mokrat Parti ise 4. oldu. Hollanda’da ‘Fitne’nin büyük çıkışı İslam karşıtı Fitne filmini çeken Geert Wilders Türkiye’nin AB üye- liğine de karşı çıkıyor. (AP) Avrupa Birliği için ‘Samimi mi değil mi bunu göreceğiz’ diyen Başbakan Erdoğan ‘Irak’ta, Afganistan’da hâlâ bedel ödüyoruz. Bunlarõn sorumlusu kim?’ sorusunu yöneltti gili olarak da “Filistin’deki drama, insanlık dışı uygulamalara sessiz mi kalacağız? Bu devlet terörünü onaylamak olmaz mı? Yıllarca uluslararası toplum bu insanlık dı- şı uygulamalara göz yumdu, hat- ta alttan alta teşvik etti” diyen Başbakan, Arap ülkelerine de bu ko- nuda daha fazla inisiyatif alma çağ- rõsõ yaptõ. Musa: Türkiye’yi takdir ediyoruz Açõlõşta konuşan Arap Birliği Ge- nel Sekreteri Amr Musa, Gazze’ye insani yardõm götüren gemilerde ya- şananlarla ilgili olarak “Bir cinayet işlenmiştir. Bizler bölge insanları ve Arap dünyası olarak Türki- ye’nin tavrını takdir ediyoruz. Türkiye’nin şehitleri hepimizin şehitleridir” dedi. Musa, İsrail’i Ortadoğu’nun “kara deliği” olarak nitelendirdi. Kadeş Antlaşması. Apakan (EPA) REUTERS/EPA ANMA Çok sevgili hayat arkadaşım, Nilüfer KUNT’un biricik annesi, Yasemin KUNT’un sevgili anneannesi, NATALYA ORAL’ı vefatının 40’ıncı gününde saygı ve özlemle anıyoruz. 12 Haziran 2010 Cumartesi günü saat 13.30’da Şişli Rum Ortodoks Mezarlığı’ndaki (Mecidiyeköy Cevahir Alışveriş Merkezi Karşısı) kabri başında Peder Foti Zografidis’in yöneteceği ayini takiben Müslüman din adamları tarafından Yasin-i Şerif okunacaktır. Ayin töreni ile okutulacak Yasin-i Şerif’e tüm dost ve sevenlerimizi bekliyoruz. Eşi gazeteci Metin Oral T.C.KARŞIYAKA 1. SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MEMURLUĞU’NDAN GAYRİMENKULÜN SATIŞ İLANI Dosya No: 2010/1 - Satõş. Satõşõna karar verilen taşõnmaz; İzmir ili, Karşõyaka ilçesi, Şemikler Mahallesi, 6221/3 Sokak No: 13 adresinde olup, tapunun Karşõyaka ilçesi, Şemikler Mahallesi, 32273 ada, 56 parselde kayõtlõ, 150-m2 miktarlõ, iki katlõ kârgir ev vasfõnda taşõnmazdõr. Parsel üzerinde hissedar Mus- tafa Pop’a ait olan, taban alanõ 80 m2 olan iki katlõ, her katõnda halen ikamet edilmekte olan, 2. kata arka bahçe tarafõndan dõşardan merdivenle çõkõlan, üzeri kiremit çatõ örtülü eski bir bina vardõr. Her kat iki oda, salon, koridor, mutfak, banyo+tuvaletten ibarettir. İmar durumuna göre, gayrimenkul imar tahakkukundan sonra bitişik nizam, 3 m. arka bahçe mesafeli, 5 katlõ, H=15.80 m. gabarili konut adasõna isabet etmektedir. 102.924,00.-TL muhammen bedelli işbu gayrimen- kul İİK’nun ilgili maddeleri gereğince açõk arttõrma suretiyle satõlacaktõr. Gayrimenkulün 1. açõk arttõrmasõ 09.08.2010 Pazartesi günü saat:14.30 - 14.40’ta Karşõyaka 1. Sulh Hukuk Mahkeme- si Duruşma Salonu’nda yapõlacak ve l. açõk arttõrmada teklif edilen bedel taşõnmazõn muhammen bedelinin %60’õ ve masraflarõ dahil bulmadõğõ takdirde ihalede en çok arttõranõn taahhüdü baki kalmak kaydõ ile 2. açõk arttõrma tarihi olan 19.08.2010 Perşembe günü aynõ saate bõrakõlacak ve bu arttõrma dahi aynõ yerde yapõlacak olup, 2. arttõrmada teklif edilen bedel taşõnmazõn muham- men bedelinin %40’õ ve masraflarõ dahil bulduğu takdirde alõcõsõ adõna ihale olunacaktõr. İhale damga vergisi, tapu alõm harcõ ve %18 KDV alõcõya aittir. İhale peşin para ile olup, isteyene on günü geçmemek üzere süre verilecektir. İhaleye iştirak için %20 nispetinde (20.584,80-TL) te- minatõn satõş dosyasõ adõna Vakõflar Bankasõ Karşõyaka Şubesi’ne yatõrõlõp dekontunun ibrazõ veya kesin ve süresiz teminat mektubu ibrazõ gerekmektedir. Şartname ilan tarihinden itibaren herkese açõk olup, ihaleye iştirak edenler şartnameyi okumuş ve münderecatõnõ aynen kabul et- miş sayõlõrlar. İlan olunur. 31.05.2010 (Basõn: 39836) T.C. İSTANBUL 16. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ’NDEN İLAN DOSYA NO: 2009/87 KARAR NO: 2010/15 Sahte Sürücü Belgesi Kullanmak suçundan mahkememizin yukarõda 2009/87 Esas ve 2010/15 karar numarasõ yazõlõ 21/01/2010 tarihli ilamõ ile 204/1 maddesi gereğince 1 YIL 8 AY HAPİS, BELİRLİ HAKLARI KULLANMAKTAN YOKSUN BIRAK- MA(TCK 53/1) cezasõ ile cezalandõrõlan İbrahim ve Güley oğlu, 01/01/1966 doğumlu, Şanlõurfa, Siverek, Karakeçi Mah/köy nüfusuna kayõtlõ HÜSEYİN GÜRLER tüm ara- malara rağmen bulunamamõş, yakalama emri tebliğ edilememiştir. 1- 7201 sayõlõ Tebligat Kanunu’nun 29. maddesi gereğince hüküm özetinin YURT GENELENİNDE İLANEN TEBLİĞİNE 2- Hüküm fõkrasõnõn ilan tarihinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayõlacağõ- na karar verilmiş olup, İLAN OLUNUR. 03/06/2010 (Basõn: 39717)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle