Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 11 HAZİRAN 2010 CUMA
14 DİZİ
12
Mart’õ iz-
leyen ay-
l a r d a
Erim’in kurduğu hü-
kümetlere partiler ker-
hen üye verdiler.
Partilerin üzerinde
asker baskõsõ 1961
Anayasasõ’nõn kimi
maddelerinin değişti-
rilmesini öngörüyor-
du.
Başbakan Erim de
aynõ kanõdaydõ. TBMM’de çoğunluktaki
Adalet Partisi (Genel Başkan Demirel) 61
Anayasasõ’nõn kimi maddelerinin daha sağ
anlayõşla değiştirilmesinin şampiyonluğunu
yaptõ ve… 27 Mayõs’õn çağdaş 61 Anayasasõ
makaslandõ.
AP doğrultusunda bir biçimsellik aldõ. Hü-
kümetle partiler özellikle hem Millet Mec-
lisi’nde hem de Cumhuriyet Senatosu’nda ço-
ğunlukta olan AP ile hükümet arasõnda sü-
rekli çekişmeler izlendi.
9 Ekim 1971 günü Cumhurbaşkanõ Cev-
det Sunay, AP Genel Başkanõ Demirel’le par-
ti yöneticilerini toplantõya çağõrdõ.
Toplantõnõn nedeni AP genel merkezinin
AP’li bakanlarõ hükümetten çekmesiydi...
Toplantõ tam anlamõyla bir 12 Mart man-
zarasõydõ:
Masasõn bir tarafõnda AP heyeti, diğer ta-
rafõnda ise toplantõya başkanlõk eden Cum-
hurbaşkanõ Sunay ve yanõnda Genelkurmay
Başkanõ Orgeneral Memduh Tağmaç otu-
ruyordu. Bu fotoğraf sivil bir hükümetle açõk
bir parlamentonun var olduğu iddia edilen,
ancak askerlerin güdümündeki demokratik
bir ülkeyi, Türkiye’yi yansõtõyordu.
Resmi tutanaklardan öğrendiğimize göre
Köşk’teki bu toplantõ; parlamentonun seçtiği,
ne ki askerle yan yana oturan, askerin söz-
cülüğüne soyunan bir cumhurbaşkanõnõn
çoğunluk partisine kimi dayatmalarla di-
rektifler verdiği bir toplantõydõ.
Bu tutanaklarõ bu yazõ dizisi içinde aynen
yayõmlamak olanaksõz; ama Cumhurbaşka-
nõ Sunay’õn taraflõ, tabii askerin düşüncele-
rini, dayatmalarõ içeren konuşmalarõndan ki-
mi söylemleri almak, hem o günlere õşõk tu-
tacak hem de Cumhurbaşkanõ’nõn asker
sözcülüğüne soyunduğunun bir kanõtõ olacak.
Sunay, toplantõyõ bir konuşmayla açtõ.12
Mart darbesine neden gerek olduğunu yi-
neledi.
Darbenin ana hedefleriyle yapõlmasõnõ
öngördüğü reformlarõn listesini veren uzun
konuşmasõnda Meclis’te sõkõyönetim uzat-
ma görüşmeleri sõrasõnda AP sözcüsünü
dinlediğini söylüyor ve “Bugüne bizi geti-
ren şartları hiç hesaba katmadan, çeşitli
yorumlara yol açan kindar hava yaratan
uzun beyanata üzüldüm. Taşlamaların he-
defi hükümet olamazdı. O hükümeti iş-
başına getiren kuvvetler olduğunu anla-
mak güç değildi… Ben, devlet başkanı ola-
rak Adalet Partili üyelerin hükümetten çe-
kilmesini uygun bulmam” diyordu.
Darbeleri savunuyordu. “Zaman zaman
yurdumuzu ve Cumhuriyetimizin bekçi-
si Silahlı Kuvvetlerimizin duruma mü-
dahale etmesini gerektiren bazı buna-
lımlar da doğmuştur.”
7 Nisan 1971’de kurulan Erim hüküme-
tinin programõnda yer alan, öncelikle as-
kerlerin gerçekleşmesini istediği reformla-
rõ, toprak ve tarõm reformundan başlayarak
12 maddede topladõ.
Ve sonra Sunay ile Demirel arasõnda ko-
nudan konuya sõçrayan tartõşma başladõ
Tartõşmalarõn sonuna doğru Sunay; “Ümit
ediyorum ki AP memleketin yüksek men-
faatlarını her şeyin üstünde tutarak ortaya
çıkmış bugünkü düzensiz durumu önle-
mek için üyelerinin hükümetten çekilişi-
ni durduracaktır. Memleket endişesi ile dı-
şarıya karşı meydana gelecek itibar açı-
ğımızın kapatılmasını AP’nin sağlaması-
nı rica ederim” dedi.
Demirel: “Müsaade etmediğimiz üye-
lerimizin hükümetteki görevlerine dön-
meleri mümkün değildir.”
Sunay: “Bir istifanın geri alınması ko-
nusunu zorlaştırmayınız.”
Demirel: “Bu hükümet içinde AP’nin
üye bulundurması mümkün değildir. Üç
bakan istifa etmiştir. Diğerleri çekilmez-
se parti tüzüğüne göre AP’den ihraç edi-
lirler” deyince, Sunay “Nasıl bir tüzük
hükmüdür bu?” dedi ve böylece partilile-
ri bağlayan tüzük de neymiş demeye gelen
bir mantõk sergiledi.
S
unay ordu komuta heyetiyle
birleşmişti. Çok ilginç, hõzla
değişen siyasal olaylarõn
birbirini kovaladõğõ bir süreç başlamõştõ.
Hükümet istifa etmişti. Yeni
hükümeti kimin kuracağõ, hükümette
hangi partilerin görev alacağõ
bilinmiyordu.
AP’ye sessizlik egemendi. Genel
Sekreter Bülent Ecevit’in “12 Mart
bana karşı yapılmıştır” gerekçesiyle
görevinden istifa etmesi CHP’yi siyasal
olaylarõn odağõna yerleştirdi
İnönü ile Ecevit arasõnda 12 Mart
1971’de başlayan anlaşmazlõk (çatõşma)
yirmi ay sürdü. 5 Kasõm 1972 günü sona
erdi. Kurultay’daki seçimle İnönü’nün
yerine CHP Genel Başkanlõğõ’na Bülent
Ecevit geldi.
Bu dizide yeri olmayan ayrõ bir öykü.
15 Mart günü Cumhurbaşkanõ -
elbette askerlerin görüşlerini yansõtan-
bir bildiri yayõmladõ. “Millet huzurunu
bozan anarşik olayların süratle yok
edileceğini. Yeni bir Bakanlar
Kurulu’nun dinamik tutumla
sorunların üstesinden geleceğini”
açõkladõ.
Fakat o günden itibaren sürekli şu
soruya yanõt arandõ:
12 Mart darbesi niye yapõldõ?
ŞİPŞAK BAĞIMSIZ
ŞİPŞAK BAŞBAKAN
Askerler başbakanlarõnõ buldu:
Nihat Erim! Ne var ki Erim’in
başbakanlõğõna “ufak bir engel” vardõ.
CHP milletvekiliydi, partiliydi. Oysa
askerler bir bağõmsõzõn başbakan
olmasõnõ istiyor, hatta dayatõyorlardõ.
Askerler Erim’i başbakan görmek
istiyor. Erim de başbakan olmaya can
atõyordu.
Cumhurbaşkanõ Sunay, genel
sekreteri vasõtasõyla Erim’e gönderdiği
mektupta hem askerlerin nasõl bir
hükümet istediğini yazõyor hem de
Atatürkçü, devrim kanunlarõnõ
uygulayacak, kuvvetli ve inandõrõcõ bir
Bakanlar Kurulu’nun başõna da geçmek
istiyorsa.. CHP’den istifasõnõ gerekli
gördüğünü (görüldüğünü) bildiriyordu.
OLAYLAR DURMADI
Erim tek koşullu “buyruğu” alõr
almaz soluğu İsmet İnönü’nün tarihsel
Pembe Köşk’ünde aldõ
“Durumu” anlattõ. Paşa istifasõnõ
uygun gördü ve Nihat Erim şipşak
bağõmsõz, şipşak başbakan oluverdi.
Meclis’te değil Çankaya Köşkü’nde
basõnla konuştu. En kõsa zamanda
reformcu bir hükümet kuracaktõ!
Erim çoğunluk partisi AP’den kimi
milletvekillerini alarak hükümeti kurdu.
7 Nisan 1971’de Millet Meclisi’nden
güvenoyu aldõ.
Önce İnönü görüştü. Sonra İhsan
Sabri Çağlayangil’in düzenlediği bir
öğle yemeğinde TBMM’de çoğunluğun
başkanõ Demirel’le konuştu.
AP lideri Erim’e “Bizden aday
istediniz, sonra başka AP’lileri
seçerek gösterdiğimiz adayları neden
hükümete almadınız” diye sordu.
Şaşõrtõcõ bir yanõt aldõ Erim’den:
“Ben zaten haysiyetli bir işin içinde
değilim!”
Bu yanõt, bakanlarõ Erim’in değil,
askerlerin saptadõğõnõ gösteriyordu.
Hükümetin kõsa sürede üstesinden
geleceğini ilan ettiği anarşik olaylar
durmadõ.
ABD Başkanõ Nixon, Erim
hükümetinden Türkiye’de haşhaş
ekimini durdurmasõnõ istiyordu.
İddiasõna göre Amerikan gençlerini
zehirleyen uyuşturucu Türkiye’den
gidiyordu... Daha önceki hükümet,
haşhaş ekimini yasaklamasõna isteyen
ABD’ye karşõ durmuştu.
Erim, ABD’ye gitti. Başkan Nixon’un
övgüleriyle karşõlaştõ. Öyle ki Nixon,
Erim’e aynõ ayda doğduklarõnõ
söyleyerek büyük yakõnlõk
gösteriyordu.
Erim, Türkiye’de haşhaş ekimini
yasakladõ!
BİR
CUMHURBAŞKANI
Asker-sivil çatõşmasõ...
Sunay’la Demirel ters düşüyor
N
ihat Erim’in istifasõnõ Sunay övgü
dolu bir yazõyla kabul ettiğini
bildirdi ve daha sonra asaleten
atadõğõ Başbakanlõk’a Milli Savunma Bakanõ
Ferit Melen’in vekâlet etmesini uygun
gördü.
Erim’in istifa ettiği gün cumhurbaşkanõ
seçimine on bir ay kalmõştõ ve partiler ve
ordu artõk bu seçime odaklanmõştõ.
Fakat Melen’le hayli eğlenceli fakat
günün koşullarõnda anlamlõ bir olay yaşandõ.
Sunay “bağımsız” Erim’den sonra bu kez
“tarafsız” bir aday aramaya girişti. Bu
nitelikteki aday Suat Hayri Ürgüplü idi.
Dõşişleri’nde -şimdiki Başbakanlõk-
konutunda çalõştõ. Hazõrladõğõ hükümet
listesini Cumhurbaşkanõ’na götürdü. Her
bakan ismini inceleyen ve ismin yanõna (K),
kabul harfi koyan Sunay, listeyi kapõ önünde
okumasõna izin verdi.
Ürgüplü, Bakanlar Kurulu listesini basõna
okuduktan, radyo yeni kabineyi kamuoyuna
13.00 haberlerinde duyurduktan yedi saat
sonra.. 20.45’te radyo bu kez Ürgüplü
hükümetinin Cumhurbaşkanlõğõ’nca
onaylanmadõğõnõ ilan etti.
Ürgüplü ve kamuoyu şaşõrdõ.
Cumhurbaşkanõ Sunay ise tarihe en kõsa
süreli hükümet diye adõnõ yazdõran hükümeti
önce kabul ama sonra neden onaylamadõğõnõ
soran Senato Başkanõ İbrahim Atasagun’a
şu yanõtõ verecekti:
“Doğru önce K’leri koyduk fakat
sonradan ‘iş’ çıktı.”
İşi çõkaran Ürgüplü hükümetinin
onaylanmasõnõ istemeyen orduydu!
‘BEN YOKUM’
Başbakanlõğa atanan Ferit Melen,
hükümeti kurmadan önce parti liderleriyle
görüştü.
Hükümetinin ilk işini durmak bilmeyen
anarşiyle mücadele etmek olduğunu
öncelikle belirttikten sonra 12 Mart
muhtõrasõnda mevcut reformlar konusuna
değindi.
Fakat partilere durumuna açõklõk getiren
bir güvence verdi: “Seçim yapılamaz gibi
bir durum hasıl olursa, ben zaten yokum”
dedi.
Melen hükümeti 5 Haziran’da güvenoyu
aldõ. 6 Nisan 1973’te Fahri Korutürk
cumhurbaşkanõ seçildikten sonra 9 Nisan
1973’e kadar görevde kaldõ.
Melen dönemi cumhurbaşkanlõğõ seçimine
damga vuran bir dönem diye adlandõrõlabilir.
Bu dönemde Kara Kuvvetleri Komutanõ
Orgeneral Faruk Gürler, emekliye ayrõlan
Tağmaç’õn yerine Genelkurmay Başkanõ
oldu.
Melen’in başbakanlõğõ döneminde
Cumhurbaşkanõ Sunay, ilki 13 Temmuz
1972’de Florya Köşkü’nde, ikincisi 2 Ocak
1973’te Çankaya Köşkü’nde iki önemli
toplantõ düzenledi.
Bu toplantõlarõn özelliği İsmet İnönü
gibi dev bir devlet ve siyaset adamõnõ
yenerek CHP Genel Başkanlõğõ’na gelen
Bülent Ecevit’ti.
Florya Köşkü toplantõlarõ Melen
hükümetinin kurulmasõndan sonraya
rastlõyor.
Cumhurbaşkanõ hükümetin seçim ortamõnõ
geliştirmek, anarşi önlemek, reformlarõ ve en
önemli hedef toprak reformunu
gerçekleştirip uygulamaya koymak, Seçim
Yasasõ’nõ yapmak gibi görevleri yerine
getirdikten sonra “seçim ortamının
doğacağını ve seçimlerin normal
zamanında yapılacağını” söyledi.
Arkasõndan -tabii ordunun partilerden
reformlara ve hükümete destek beklediğini
söyledi. Reform konularõnõ yine sõraladõ.
Parti liderleri de görüşlerini açõkladõlar.
Ecevit’in yanõ sõra AP’den kopanlarõn
kurduğu yeni bir partinin lideri Ferruh
Bozbeyli de katõldõğõ ikinci toplantõda,
Çankaya’nõn açõkladõğõna göre, yapõlan
görüşmelerde reform tasarõlarõ ve asayiş
sağlayacak önlemlerle DP’lilere siyasal
haklarõnõn iadesi üzerinde duruldu.
T
oplantõnõn sonuna doğru baştan be-
ri hiç konuşmayan, Sunay’la De-
mirel arasõndaki çoğu yerde birbi-
rine ters düşen tartõşmalõ görüşmeyi dikkatle
izlemekle yetinen Genelkurmay Başkanõ
Orgeneral Tağmaç konuştu:
(Resmi tutanaklardan) Org. Tağmaç: Di-
ğer reformlar ve bilhassa toprak reformu
için bizim parti programımıza ve parti fel-
sefemize uymayan kanunlara ‘evet de-
memiz mümkün değildir’ diyorsunuz. Bu-
gün memleketin içinde bulunduğu durum
herkesin kendi felsefe, program ve inanç-
larından fedakârlık etmesini zorunlu kıl-
maktadır. CHP de kendi felsefesine uygun
olmayan anayasanın değişikliğine işti-
rak etmiştir. Kendilerine rica edildi, du-
rum anlatıldı, feragat ettiler. Meclis’in
müştereken çalışması ile de bu kanun çı-
karıldı. O halde reformlar için siz de par-
ti felsefenizden feragat etmeye mecbur-
sunuz. Bu memleket böyle kurtulur. Ak-
si halde memleket bir felaketin eşiğine gi-
decektir.”
KÖŞK’TE REFORMLAR
Sunay’õn partisel ve kişisel görüşleri bir ya-
na bõrakarak ‘reformları’ elbirliğiyle çõ-
karmayõ öneren kõsa konuşmasõndan sonra
Orgeneral Tağmaç yine söz aldõ:
“Meclisler, bütün partileriyle kanunları
desteklemelidir. Şayet bu destek olmazsa
bizim ısrarla üzerinde durduğumuz de-
mokrasi yürümez. Bir düşüncede sağ
vardır, sol vardır. Amma ikisinin ortası-
nı bulmak her zaman mümkündür. Ku-
rulacak partiler arası komisyonlarda
anayasa değişikliğinde olduğu gibi re-
formların da bir neticeye ulaştırılması ka-
bildir. Tabii Adalet Partisi’nin bu çalış-
malara katılması da şarttır.”
13 Ekim 1971’de Sunay’õn çağrõsõ üzerine
Köşk’te reformlar konusunda ikinci bir top-
lantõ yapõldõ. İlerleme olmadõ.
26 Ekim 1971. Gece. Üçüncü toplantõ.
Cumhurbaşkanõ, Başbakan’õn (ordunun) da-
yattõğõ AP desteğine değindi ve “AP bunu
yapacaktır” dedi.
Ona (ve askere) göre “bilhassa çoğunluk
partisi” parlamentoyu ve hükümeti çõk-
maza sürüklemeyecekti, bundan emindi.
Bu son toplantõnõn bir özelliği Tağmaç’õn
yine katõlmasõ kadar Başbakan Erim’in de ha-
zõr bulunmasõydõ.
Demirel daha önce açõkladõğõ görüşlerini
yineleyen bir konuşma yapõnca Orgeneral
Tağmaç konuştu ve:
“12 Mart öncesi ülke felakete sürük-
lenmişti. Siz siyasetçiler her şeyi berbat
ediyor, sonra bize temizletiyorsunuz.
Hem memleketi bu hale getirdiniz hem de
bu durumdan çıkılmasına yardımcı ol-
muyorsunuz” dedi.
‘HÜKÜMET İSTİFA ETMELİ’
Demirel: “Farz edelim ki ‘vahim’ du-
rumlar hasıl oldu. Bu durumlar hasıl olur-
ken siz Sayın Cumhurbaşkanı, cumhur-
başkanı olarak ve Milli Güvenlik Kuru-
lu’nun Başkanı olarak; siz Sayın Tağmaç,
Genelkurmay Başkanı ve Milli Güvenlik
Kurulu’nun üyesi olarak, nerelerdeydiniz?
Seyirci miydiniz? Hangi teklifte bulun-
dunuz da hükümet bunları icra etmedi ve-
ya ettirmedi? Niye bütün bu olup biten-
ler karşısında siz sorumlu değilsiniz de hep
siyasetçiler yani bizler sorumluyuz?”
Org. Tağmaç: “Doğru, biz de sorumlu-
yuz”
Nihat Erim: “Yapacak bir şey olmadığı
kanaatindeyim. Hükümetin istifasından
başka çare yoktur.”
Org.Tağmaç: “Doğrudur. Hükümet istifa
etmelidir”. (Tutanaklardan)
O gece toplantõ sona erdikten sonra Or-
general Tağmaç Başbakan Erim’e; “Hadi gi-
delim Nihat Bey” dedi. Ayrõldõlar.
27 Ekim Çarşamba günü Erim, göreve baş-
ladõktan dört buçuk ay sonra 2. hükümetinin
istifa ettiğini açõkladõ.
Sunay, 7 Aralõk 1971 günü Nihat Erim’i
tekrar hükümeti kurmakla görevlendirdi.
Erim’in ancak dört buçuk ay süren 2. hü-
kümeti Cumhurbaşkanõ’nõn siyasal partile-
re gönderdiği bir yazõyla başladõ.
Sunay bu yazõsõnda partilere “yapılacak
işleri” bildiriyordu. Yazõ; eğitimle ilgili re-
formlardan söz ediyor. Siyasal Partiler Ya-
sasõ’nõn aksak yönlerinin değiştirilmesini is-
tiyor. Parti içi demokratik denetimlerin da-
ha etken kõlõnmasõnõ, parti paralarõnõn parti
amaçlarõ doğrultusunda kullanõlmasõnõ, Ana-
yasa Mahkemesi’nin partilerde hesap dene-
timi yapmasõnõ, milletvekillerinin yapama-
yacağõ işlerin süratle belirlenmesini, Seçim
Yasasõ’nõn vakit yitirilmeden değiştirilme-
si gibi daha birçok istek ve dayatmalar içe-
riyordu.
Tabii Cumhurbaşkanõ basõnõ da unutma-
mõştõ. “Her çeşit basın ve yayın organının
zararlı eğilimler ve eylemler açısından ulu-
sal yararlara yararlı yolda yürümelerini
öngören incelemeler yapılmalı, önlemler
alınmalıdır.”
Cumhurbaşkanõ bu yazõsõyla parlamen-
tonun çalõşma programõnõ düzenliyor. Bir ba-
kõma demokrasiye geçişin koşullarõnõ sõra-
lõyordu. Çankaya’dan partilere bir yazõyla bil-
dirilen istekler ve dayatmalar; kuşkusuz,
Cumhurbaşkanõ’nõn değil, sözcülüğünü yap-
tõğõ ordunun istek ve dayatmalarõydõ.
1972/73 yõlõnõn ilk aylarõ siyasal olaylarõn
doruğa çõktõğõ aylardõ. Hemen her olayõn baş-
langõcõnda veya ortasõnda gelişmelere göre
yeni bir darbeden söz ediliyordu.
1973 yõlõnõn ilk ayõ ocaktan itibaren 13 Ni-
san 1973’te yedi yõllõk görevi sona eren Cev-
det Sunay yerine kimin seçileceği araştõr-
malarõ, tartõşmalarõ başlamõştõ. Gelişmeler
gün ve gün çeşitli aşamalardan geçecekti.
Kimi isimler değildi söz konusu. Ocak
ayõndan itibaren ordunun Genelkurmay Baş-
kanõ Orgeneral Faruk Gürler’i Sunay’õn ye-
rine Cumhurbaşkanõ seçtirmek istediği ya-
vaş yavaş kulislere inecek, asker isteği (da-
yatmasõ) yoğunlaşacak ve… bir sonuca va-
rõncaya dek sürecekti.
Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay oy kullanıyor.
...ARTIK
YOK!
S Ü R E C E K
Başbakan Nihat Erim