18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
CMYB C M Y B 21 OCAK 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EMEK [email protected] TEKEL DİRENİŞİ SENDİKA.ORG’DA Sendika. org TEKEL işçile- rinin direnişini canlõ yayõnda sunmaya devam ediyor. Di- renişin 36. gününde ve açlõk grevinin ilk günü başlayan canlõ yayõn bugün de devam edecek. Önceki gün akşam sa- atlerinden itibaren TEKEL direnişine, direnişte olan iş- çiler ve sendika yöneticileri ile yapõlan röportajlar ve ül- kenin dört bir yanõndan gön- derilen direnişe destek me- sajlarõnõn okunduğu bir prog- ramla destek olmaya çalõştõ- lar. Yayõn 19.00’dan itibaren başlayacak. Tekel işçileriyle dayanõşma mesajlarõnõ 0554 752 45 02 nolu telefona SMS atmak veya bilgi@sendi- ka.org adresine e-posta gön- dermek mümkün. TAŞERONDULAR KADROYA ALINDILAR ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Çukurova Üniversitesi Tõp Fakültesi Balcalõ Hastanesi’nde çalõşan ve 4 yõldõr kadro hakkõ için yoğun uğ- raş veren taşeron işçiler hukuki mücadeleyi kazanarak kadro hak- kõna ulaştõ. Mahkeme kararlarõnõn ardõndan Çalõşma ve Sosyal Gü- venlik Bakanlõğõ, 1200 işçiyi rektörlük kadrosuna aldõ. Devrimci Sağ- lõk-İş üyesi işçiler bu karar üzerine hastane önünde, “Hayal değil gerçek, Balcalõ’dan taşeronu süpürdük” yazõlõ pankart açtõ, işçile- re hemşire ve doktorlarõn yanõ sõra hasta yakõnlarõ da destek verdi. İşçiler adõna konuşan Devrimci Sağlõk-İş Genel Başkanõ Arzu Çer- kezoğlu, “Baskõyla, tehditle karşõlaştõk ama sonunda kazandõk. Bu tüm taşeron işçilere örnek olmalõ. Direnen kazanõyor” dedi. YENİDEN DÜZENLENECEK Kölelik yasası torbadan çıktı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çalõşma ve Sosyal Güvenlik Bakanõ Ömer Dinçer, iş- çi ve işveren konfederasyonlarõndan özel is- tihdam bürolarõyla ilgili düzenlemenin ol- gunlaştõrõlmasõna yönelik talepler olduğunu belirterek, söz konusu düzenlemenin torba ya- sa tasarõsõ metninden çõkarõlmasõnõ önerdi. Dinçer, düzenlemenin yapõlacak çalõşmanõn ardõndan yeniden komisyon gündemine ge- tirileceğini söyledi. Dinçer, önceki gün işçi ve işveren konfede- rasyonu başkanlarõ ile bir araya geldikleri- ni, söz konusu metnin daha da olgunlaştõ- rõlmasõna yönelik talepler olduğunu belirte- rek metnin daha da olgunlaştõrõlmasõ için özel istihdam bürolarõyla ilgili maddenin tasarõ- dan çõkarõlmasõnõ önerdi. Dinçer, söz konu- su düzenlemenin, yapõlacak çalõşmanõn ar- dõndan tekrar komisyon gündemine getiri- leceğini bildirdi. Torba yasa tasarõsõyla ilgili bilgi veren Dinçer, tasarõda özellikle Bağ-Kur ve SSK emekli- lerinden düşük aylõk alanlara yüksek oran- larda artõş yapõlmak kaydõyla bir iyileştir- menin öngörüldüğünü söyledi. Emeklilerin çok daha fazlasõnõ hak ettiğini belirten Din- çer, bütçe imkânlarõnõ zorlayarak onlarõn şart- larõnõ daha da iyileştirmenin çabasõ içinde ol- duklarõnõ anlattõ. Kõsa çalõşma ödeneğiyle ilgili düzenlemeye de değinen Dinçer, programõn süresini uzattõk- larõnõ söyledi. Ekonomik kriz nedeniyle kapasitesi düşen, üretim miktarõnda azalma olan işletmelerin, belirli şartlarõ karşõlamalarõ ve işçilerini çõkartmamalarõ karşõlõğõnda kapasite düşüm oranõ kadar ödenek alabil- diklerini anõmsatan Dinçer, yeni düzenle- meyle sürenin 2010 yõlõ sonuna kadar uza- tõldõğõnõ söyledi. DİSK, emek hareketine yönelik saldırıları kınadı İstanbul Haber Servisi - DİSK’in her hafta çar- şamba günleri Taksim Gezi Parkõ’nda ger- çekleştirdiği bir saatlik oturma eyleminde dün de AKP iktidarõnõn 2009 yõlõnda işçi sõ- nõfõna karşõ düzenlediği saldõrõlar protesto edildi. “Sendikal hak ve özgürlükler için de- mokrasinin takipçisiyiz” sloganõyla her haf- ta düzenlenen oturma eyleminde, işçi sõnõfõna yönelik saldõrõlar kõnandõ. DİSK’in eylemine KESK, TMMOB ve TTB de destek verdi. Taksim’deki eylemde “TEKEL işçileriyle dayanışma içerisindeyiz” pankartõ taşõ- yan grup, “TEKEL işçisi yalnız değil- dir”, “Her yer TEKEL, her yer direniş” sloganlarõ attõ. DİSK Genel Sekreteri Tay- fun Görgün, AKP iktidarõ döneminde sen- dikal hak ve özgürlüklere saygõ gösteril- mediğini belirterek, “AKP, sendikal hare- kete, işçi ve emekçilere karşı düşmanca ta- vır sergilemiş, sendikaların, işçilerin ve emekçilerin en temel haklarını çiğnemiş- tir” dedi. DİSK olarak, ILO sözleşmesi ve Avrupa Sosyal Şartõ’nõ karşõlayacak yasal de- ğişikliklerin bir an önce yapõlmasõ gerekti- ğinin altõnõ çizen Görgün, “Ülkemizde öz- gür, demokratik bir sendikal yaşamın ger- çekleşmesi için bugüne kadar sürdürdü- ğümüz mücadeleye aynı kararlılıkla de- vam edeceğiz” diye konuştu. Türk-İş, başta TEKEL işçilerinin durumu olmak üzere çalõşma yaşamõnõn sorunlar ve çözümüne ilişkin olarak DİSK, Hak- İş, KESK, Kamu-Sen ve Memur-Sen ile birlikte toplantõ düzenliyor. Halil Ergün ve Meral Okay’õn da yer aldõğõ TV filmleri, radyo spotlarõ, gazete ilanlarõ ve açõkhava duyurularõyla işçiler sendikalõ olmaya çağrõlõyor. Petrol-İş Sendikasõ’nõn ilk adõmlarõnõ Düzce’de attõğõ “Sendikalı Ol!” kampanyasõ, işçi nüfusunun yoğun olduğu Bursa ve Gebze’de de başladõ. Alõşõlan ticari reklamlarõn yayõnlandõğõ mecralarda bu defa, Petrol-İş’in tüm çalõşanlarõ sendikalõ olmaya çağõrdõğõ görüntüler, mesajlar yer alõyor. Kampanyada; “sendika” kavramõna karşõ yaratõlmak istenen olumsuz görüşleri etkisiz kõlacak bir yaklaşõm; insani, doğal, güleryüzlü, umut ve barõş vaat eden bir üslûp benimsendi. Halil Ergün ve Meral Okay’õn “kampanyanın yüzü” olduğu bu çalõşma, kolektif bir ruhla oluşturuldu. Petrol-İş “başka bir örgütlenme çalışmasının mümkün olduğunu” gösteren bu kampanyayõ sonraki adõmlarda tüm Türkiye’ye yaymayõ, iletişim çalõşmalarõnõ giderek genel medyaya açmayõ hedefliyor. Bursa ve Gebze’nin hemen tüm yerel gazetelerinde yer alan ilanlar, kentin tüm görünür yerlerinde, otobüs duruklarõnda ve billboardlarõnda yer alõyor. MAHMUT LICALI ANKARA - AKP hükümeti dõşõnda hemen her kesimin sesini duyduğu tü- tün emekçilerinin sorunlarõ bugün tüm işçi ve memur konfederasyonlarõnõn ka- tõldõğõ bir toplantõyla ele alõnacak. Türk- İş’in yaptõğõ çağrõya işçi konfederas- yonlarõ DİSK ve HAK-İş, memur kon- fedarasyonlarõ KESK, Memur-Sen ve Kamu-Sen olumlu yanõt verdi. Bugün saat 15.00’te Türk-İş genel merkezin- de bir araya gelen çalõşan temsilcileri, başta tütün işçileri olmak üzere çalõşma yaşamõ üzerindeki sorunlar ve çözüm önerilerine ilişkin görüşlerini ortaya ko- yacak. İşçileri ziyaret eden KESK Baş- kanõ Sami Evren “Yarınki (bugünkü) toplantıda çıkması gereken sonuç, iş- çilerin günlerdir burada ifade ettik- leri tek sözcük olan grevdir... Artık söz bitmiştir” diye konuştu. Ölüm virajı TEKEL işçilerinin direnişi bugün 38. güne ulaşõrken yaklaşõk 150 işçinin haklarõ verilinceye kadar sürdürecekleri açlõk grevi de 3. gününe girdi. 3 bin iş- çinin açlõk grevi için gönüllü olduğu ifa- de edildi. Sayõlarõ 8 bin 700’e yaklaşan TEKEL işçileri, başta Türk-İş Genel Merkezi’nin önü olmak üzere Sakarya Caddesi ve çevresindeki caddelerde kurduklarõ çadõrlarda yaşamaya çalõşõ- yor. İşçilerin muşambalardan kurduk- larõ bazõ çadõrlara “Açlık grevindeyiz, hakkınızı helal edin. Bugün varız, ya- rını bilmiyoruz” yazõlõ pankartlar asõl- dõ. Açlõk grevinin başlamasõyla Türk- İş Genel Merkezi binasõna da “4-C’li yaşarsam 700 TL, 4-C’li emekli olur- sam 900 TL, ölürsem çocuklarıma bağlanacak maaş 1500 TL. Sizce ne yapalım?” yazõlõ bir pankart asõldõ. Ça- dõrlarõnõ Türk bayraklarõ ve Atatürk posterleriyle donatan işçiler, battani- yelere sarõnarak Ankara’nõn donduru- cu soğuğuna karşõ direnmeye çalõşõyor. Açlõk grevi yapan yaklaşõk 150 işçi Türk-İş Genel Merkezi içinde revire dönüştürülen konferans salonunda ey- lemlerini sürdürüyor. Açlõk grevi ya- panlar arasõnda kadõn işçiler de yer alõ- yor. Açlõk grevini takip eden gazeteciler dün işçilerin yanõna alõndõ. Abdur- rahman Turaç adlõ işçi, elinde “AKP’nin kölelik yasasında sürün- mektense ölümü tercih ettik. Sevgi- li eşim hakkını helal et. Katilimi başka yerde arama, ölümümden AKP sorumludur” yazõlõ dövizle ey- lemi sürdürüyor. Ağzõnõ bantlayan ve başõnõ beyaz bir örtüyle saran Turaç, emekçilerin Ankara’nõn göbeğinde muşamba çadõrlarõn içinde yatmasõna karşõn, ne Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün, ne Başbakan Tayyip Erdo- ğan’õn, ne de bir bakanõn taleplerine ku- lak vermemesine tepki gösterdi. Devlet babalık yapamadı TEKEL işçisi kadõnlar, dün CHP İs- tanbul Milletvekili Çetin Soysal’õ TBMM’de ziyaret ederek iktidarõ pro- testo etti. Soysal, “TEKEL işçileri ekmek, yaşam ve onur mücadelesi ve- riyor. Sorunu iktidar çözecek. Bunu bir inatlaşmaya götürmeyelim” dedi. Birleşik Taşõmacõlõk Sendikasõ (BTS) İzmir Şubesi üyeleri, Ankara’da eylem yapan TEKEL işçilerine destek vermek amacõyla bir günlük açlõk grevi başlat- tõ. Sendika üyelerine, Türk-İş ve DİSK ile bazõ sivil toplum kuruluşlarõnõn temsilcileri de destek verdi. Demokratik Sol Halk Partisi (DSHP) Genel Başkanõ Rahşan Ecevit de iş- çilere destek ziyaretinde bulundu. Ecevit, “Çok utanıyorum. Devlet babalığını yapamıyor” diye konuş- tu. Bağõmsõz Cumhuriyet Partisi (BCP) Genel Başkanõ Mümtaz Soysal yap- tõğõ açõklamada, “Böyle bir durum karşısında kimse daha fazla du- yarsız kalamaz” dedi. Grevdeki işçilerin kefenler giydikleri, alınlarına da siyah kuşaklar taktıkları göz- lendi. Açlık grevindeki işçilerin bitkin oldukları gözlenirken bazı işçilerin ölümü gö- ze aldıkları belirtiliyor. Bitkin olmalarına karşın işçiler “Ölmek var dönmek yok”, “Her yer TEKEL, her yer direniş” sloganlarıyla birbirlerine moral veriyor. K A V E L G R E V İ N İ N Ö Y K Ü S Ü K İ T A P L A Ş T I TEKEL işçilerinin Ankara’daki eylemi, 40. gününe yaklaştı. 17 Ocak’taki mitingden sonra işçiler açlık grevine başladı. Eylemlilik süreci devam ederken 33 kişilik Türk-İş Başkanlar Kurulu’nda tam bir bütünlük yok. AKP yanlısı sendikalar, eylemin bitirilip işçilerin evlerine dönmesinden yana. Sol, sosyal demokrat eğilimli sendikalar ise eyleme önderlik sürecinde ciddi bir zafiyet olduğu kanısında. Bu kesim, Türk-İş içinde bir komitenin oluşturularak eylem stratejisini belirlemesi gerektiğini savunuyor. Ancak tüm bu görüşler Başkanlar Kurulu’nda sağlıklı bir kararın çıkmasına olanak vermiyor. Öte yandan 5 kişilik Türk-İş Yönetim Kurulu’nda da tam bir uyum yok. Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu’nun mitingde yaptığı konuşma TEKEL işçilerini tatmin etmedi, protestoya neden oldu. Tek Gıda-İş Sendikası Genel Başkanı ve Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel ise eylemin genişletilmesinden yana. Türkel, “Önce işçi ve memur konfederasyonlarından bir çekirdek platform oluşturmalıyız. Bu platformda Türk-İş, DİSK, Türkiye Kamu-Sen, KESK ve Birleşik Kamu-İş olmalı. İkinci halkada Türk Tabipleri Birliği, TMMOB, Türk Eczacılar Birliği gibi meslek örgütleri yer almalı. Hak-İş ve Memur-Sen’in hükümet yanlısı tutumu belli olduğu için bu kuruluşlar dışarıda kalmalı” diyor. Mustafa Türkel, işçi ve memurların ortak sorunlarını saptayarak emek kesiminin taleplerinin ortaya konmasını, hükümete belli bir süre tanınmasını, bu taleplerin yerine getirilmemesi halinde genel greve kadar gidecek eylemlilik sürecine başlanması görüşünü savunuyor. Kuşkusuz genel grev ciddi bir eylem. Batı ülkelerinde yapılan genel grevlerde hayat büyük ölçüde duruyor. Bir genel grev eyleminin etkili olabilmesi için özellikle enerji, telekomünikasyon, finans ve ulaşım sektörlerinde yaşamın durması gerekir. Türkiye’de böyle bir eylemin örgütlenmesi, emek kesiminin hazırlanması ve kamuoyu desteğinin sağlanması o kadar kolay gözükmüyor. Bir de ortada yasallık sorunu var. O halde bu verili koşullarda ne yapmalı? Öncelikle TEKEL eyleminin toplumda meşru ve haklı bir zemin kazanması, durgunluk içersindeki emek hareketi açısından bir umut olması, mücadeleci sendikacılık anlayışını harekete geçirmesi son derece önemli. Böyle bir hareketin zaafa ve başarısızlığa uğraması, hükümetin elini çok güçlendirecek ve emeğe yönelik saldırı daha da artacaktır. Bu aşamada, 25 Kasım’daki memur grevini aşan bir genel eylem gündeme gelebilir. 87 sayılı ILO (Uluslararası Çalışma Örgütü) sözleşmesi ve buna ilişkin ILO Sendika Özgürlüğü Komitesi’nin kararlarına dayanarak barışçıl, siyasal amaçlı olmayan ve temel hizmetler dışında geniş bir eylem ve grev hakkı söz konusudur. TC anayasasının 90. maddesinin de verdiği yetkiyle başta TEKEL işçilerinin sorunları olmak üzere somut birkaç talep etrafında başvurulacak böyle bir genel eylem önemli bir etki yapabilir. [email protected] GÖRÜŞ ATİLLA ÖZSEVER TEKEL Direnişi Kritik Dönemeçte Petrol-İş’in “Sendikalı Ol” kampanyası Bursa ve Gebze’de Tüm işçi ve memur konfederasyonlarõ bugün 15.00’te TÜRK-İŞ’te ortak bir anlayõşta buluşabilmek amacõyla toplanõyor “Türkiye Maden-İş Sendikasõ üyesi işçiler 1963 yõ- lõnõn ilk aylarõnda Kavel Kablo Fabrikasõ’nda 36 gün süren bir grev yaptõlar. Bu grev, Türkiye işçi sõnõfõ ta- rihinde önemli grevlerden biri olarak kabul edilir. Gre- vi önemli hale getiren en belirgin unsur, 1961 Ana- yasasõ’nõn işçilere tanõdõğõ grev hakkõnõn nasõl kul- lanõlacağõna ilişkin yasal düzenleme olmadan, üste- lik İş Yasasõ’nda grev yasağõ sürerken yapõlmõş ‘ka- nunsuz’ bir grev olmasõdõr.” Zafer Aydõn tarafõndan kaleme alõnan kitapta Vehbi Koç’un da ortak olduğu fabrikada yaşanan grevin, dö- nemin önemli sosyal olaylarõndan biri olduğu orta- ya konularak, sadece bir grev olmanõn ötesinde an- lam kazandõğõ; etkisi, boyutlarõnõ kat kat aşmõş bir ey- lem olduğu anlatõlõyor. Kitapta, grev üzerinden grev hakkõnõ sõnõrlamak için çaba harcayan işverenlerin tutumu; grev yasasõ görüşülürken konunun Meclis’te önergelere konu olmasõ; grevle ilgili yasaya özel hü- küm konmasõ; grev uygulamasõ sõrasõnda sendikalar arasõnda yaşanan görüş ayrõlõklarõ gibi pek çok ge- lişme Kavel grevini kayda değer kõlõyor. Bütün bu ve benzeri nitelikleri nedeniyle Kavel grevi, emek ha- reketinin hafõzasõnda iz bõrakmõş, “tarihi” diye ta- nõmlanan grevler arasõnda yer alõyor. (Fotoğraf:CİHAN ORUÇOĞLU) Tütünişçisiiçinbiraradalar 1 6 D İ S K Ü Y E S İ İ Ş S İ Z K A L D I YUSUF BAŞTUĞ ADANA - AKP’li Sarõçam Beledi- yesi’nde Devrimci İşçi Sendikalarõ Konfederasyonu (DİSK) üyesi 16 belediye işçisi işten çõkartõldõ. AKP’li Başkan Ahmet Zenbilci çõkõş gerek- çesini “kadro fazla” olarak açõkla- sa da AKP’nin kadrolaşmasõna dik- kat çeken sendika yöneticileri çõkõşõn siyasi nedenlerle gerçekleştirildiği- ni belirtti. Yerel seçimler öncesinde Adana’nõn merkez Yüreğir ilçesinin “Yüreğir” ve “Sarõçam” olarak iki- ye bölünmesinin ardõndan oluşturu- lan Sarõçam Belediyesi’nde AKP’li Başkan Ahmet Zenbilci kadrolaş- maya ağõrlõk verdi. AKP yandaşlarõnõ belediyenin değişik bölümlerinde işe başlatan Zenbilci, “Ekonomik kriz ve fazla kadro” gerekçesiyle 10’u kad- rolu DİSK’e bağlõ Genel-İş Sendikasõ Adana 1 Nolu Şube üyesi ve 6’sõ da geçici işçi statüsünde çalõşan 16 iş- çiye çõkõş verdi. Belediyenin değişik birimlerinde görev alan bu işçilere noter aracõlõğõyla çõkõş kararõ gön- derildi. Karar ellerine ulaşan işçiler Genel-İş Sendikasõ’nda eylem kara- rõ alõnmasõnõ beklemeye başladõ. (Fotoğraflar: NECATİ SAVAŞ)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle