18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
O K U R L A R A Mlustafa Kemal Atatürk; bedeni naçiz, fikirleri ölümsüz olan bir devlet adatnı. Çocuk, genç, öğren- a, asker, komutan, başko- mutan, cumhurbaşkarn, millikahraman... Adnan Binyazar; usta yazar, dil ti- tizi, eleştirmen, aydm, Ke- malist... Atatürk Anlatıyor adlı kitapta buluştular. Binyazar yeni yapıtı Ata- türkAnlatıyor'da, Mustafa Kemal Atatürk'ün yaşamı- na kronolojik olarak, yaltn dille bir tantklık sunuyor. Onu ve silah arkadaşlannı okurlarla konuşturuyor. Atatürk'ün içindeki o hiç terk etmediği çocuğun sesi- ne kulak veriyor. Kurgusu, içeriği ve diliyle, öğrenale- re olduğu kadar öğretmen- lere de yönelik bir kitap elimizdeki. Adnan Binya- zar, kalemini en evrensele, Mustafa Kemal Atatürk 'e adıyor bu kitabmda. Biun- yazar'la Gamze Akdemir konuştu. Sanat, toplumsal bilincin diğer biçimleriyle aym görevi yerine getirmek zo- rundadır. Bilgisel, ideolo- jik ve eğitsel islevleri, este- tik eylemi içinde gerçekle- şir. Sanat insanlara gerçe- ğin güzelliğini bulup orta- ya koymayt, bu güzellikten tat almayı ve onu yaşamla- rına katmayt, güzelin yasa- lartna göre yaratmayı ö'ğre- tir. Sanatsal imge anlayişt- nın temelinde, bilimsel öğ- retinin bilgi kuramı vardır. Sanat, imgeler araaltğıyla gerçekliğin yeniden-üretil- mesidir. Avner Ziss, Este- tik: Gerçekliği Sanatsal Özümsetnenin Bilimiile ister yaratma süreci ister yapıtların kendileri söz ko- nusu olsun, sanattaki te- mel görünüşlerin estetik, felsefi ve kuramsal çözüm- leme ilkelerini özümsemek isteyen okurlara sesleni- yor. Kitabt Şener Öztop değerlendirdi. Bol kitaplı günler... TURHANGUNAY e-postn: [email protected] [email protected] D.HLawrencetan ÂşıkKadınlaı" Bir tutkunun romanı D.H Lavvrence'ın 1920'de yayımlanan Aşık Kadmlan onun romanlarında karşı- laştığımız kadın ka- rakterlerin anato- misini sunar. Tıpkı Dostoyevski, Tols- toy ya da Balzac gi- bi öylesine derinlikli karakterler yaratır kl, bir çağ bir karak- terin adım atışların- da dahi izlenebilir. SerapöZGÜR D! Lawrence glbl hayatını ve kalemini aska veren bir adamdan askı dlniemek, aş- kın öteslnde bir dene- Vlm. ünya edebiyat tarihinin klasikleri arasına girmiş bir yazann kitabını tamtıyorsanız, giriş cümlenizi yaz- makta hiç zorlanmazsınız; 20. yüz- yıl Ingiliz edebiyatının usta kalemlerinden olan Lawrence, dünya edebiyatmda ise sarsıl- maz bir yere sahip. Ökuyucular onu daha çok, genç bir adamın annesi ve çevresindeki kadınlarla ilişkisinin anlatıldığı Oğullar ve Sevgililer romanı ve bir kadının yasaklarına rağmen toprak işçisi bir erkekle aşkı arama serüvenini an- lattığı Lady Chatterley'nin Sevgilisi adlı romanla- rıyla tanır. D.H Lawrence'ın 1920'de yayımlanan Âşık Kadınlar'ı ise onun romanlarında karşılaştığı- mız kadın karakterlerin anatomisini sunar. Tıpkı Dostoyevski, Tolstoy ya da Balzac gibi öylesine de- rinlikli karakterler yaratır ki, bir çağ bir karakterin adım atışlarında dahi izlenebilir. Öykü, Ingiltere'de yaşayan Ursula ve Gudrun adlı iki genç öğretmenin aşkını anlatır. Ursula, okul müfettişi olan ve hayatının hemen her anını felsefi sorgulamalarla geçiren ve bir kadından sadece a§- kmı değil tüm benliğini isteyen Birkin'e, Gudrun ise kömür madeni sahibi, yakışıklı, en az bir maden işçisi kadar güçlü ve göz alıcı, kendini kelimelerden çok eylemleriyle ortaya koyan Gerald'a âşıktır. Lawrence'ın bu aşk ilişkilerini anlattığı mekân Midlands adında bir madenci kasabasıdır. Mid- lands aynı zamanda endüstri devriminin de başla- dığı yer olarak kabul edilen Birmingham'dadır. Aristokrasinin son kalıntılarının da orta- dan kalktığı ve büyük endüstri serma- yedarlarının henüz palazlandığı, işçi ve patron ayrımının, emek ve ser- mayenin artık keskin çizgilerle ay- rıldığı bu dönem, yeni bir dünya- nın habercisi olduğu kadar, Law- rence için yeni ilişkilerinde kendi- ni var etmesi anlamına gelir. Ya- zar bambaşka iki dünyanın varlı- ğını anlatar; madencilerin yeral- tından çıkardığı isten yarattığı ka- ra bir tül perdesinin kapladığı bir köy ve burjuvazinin tüm çirkinliği- ne rağmen is olmasından korktukla- rı beyaz tülleri. Ursula ve Gudrun işçi sokaklarından her geçişlerinde, işten çıkmış ve kapı önlerinde tulumlarını yarı bellerine kadar sıyınp üzerlerindeki isten kurtulmaya çalışan işçi- lerin utanmazlığın- f dan dem vururlar, " bu işçilerin hiç utanması yok- tur!" Bu iki kız kardeşin saklanarak, oynayarak, gizleyerek yaptıklan her şeyi, işçiler müthiş bir do- ğallıkla; yaşamın bir parçasını içlerinde hissederek yapar. Ama aynı zamanda heykeltıraş olan Gudrun için bu yaşamda kıskanılacak bir şey vardır, o da, " bir işçi kız gibi bir madencinin güçlü kollan arasın- da bir köprü altında delice sevişmek ister." îşte bu onların hiçbir zaman erişemeyecekleri bir hazdır. Bu nedenle Lawrence, Birkin'e şu sözleri söyletir: "Sen kim içinden geleni yapmak kim! Sen ki yeryüzünün en hesaplı kitaplı yürüyen ya da sü- rüngen yaratığısın! Kırk yılda bir içinden geleni yapmaya çalışsan kim bilir önceden nasd inceden inceye düşünür taşınırsın! Çünkü sen busun işte! Her şey iradenin buyruğu altında olup bitsin isti- yorsun! Kafatasını yarsalar, şehvet dolu bir kadın çıkar, oysa şu durumda istediğin pornografiden başka bir şey değil!" Lawrence'tn bu eleştirisi ma- kine çağmadır. Yeni oluşan kasaba ve kentlerde ar- ük her şey makineleşmiş ve beraberinde duyarklığı alıp götürmüştür. Yeni yaşam dokunma değil, gör- me üzerine kuruludur ve bu görme tamamen por- nografiye dayalı bir görme biçimidir. Lawrence bu çağın insanlarda hissettirdiği duy- guyu şöyle tanımlar: "Gudrun, kimi zaman kendi- ni, ağaç değil de makineye dönüşmek üzere olan bir yeniçağ Daphne'si gibi hissediyordu." Maden- deki işçiler nasıl ki artık bedenlerini o makinenin bir parçası olarak görüyorlarsa, bu burjuva sınıfı- nın da kurtulamadığı bir kâbusa dönüşür. Lawren- ce her ne kadar bu dönüşümü kusursuz bir şiirsel- likle anlatmışsa da karakterleri üzerinden bunun güçlü bir yalnızlık duygusu yarattığını da söyler. Çağın çıkmazlarını Birkin'in ağzından anlatan Lawrence, onun bu isyanını şöyle anlaür: "Çünkü sonunda hepimiz yalnızız; sevginin etki alanının dı- şında. Benim içimde sevginin de, bütün öteki insan ilişkilerinin de dışında kalan, kişisel olmayan bir ben var (...) Oysa hepimizin kendi kendimizi kan- dırıp, her şeyin kökü sevmektir, diye aldanmaya can atıyoruz. Yok öyle dava! Sevmek yalnızca ağa- cın dallanndan biridir. Ağacın kökü sevmenin öte- sinde, çırılçıplak bir yalnızlıktır." Bunu hem var oluş sorunu olarak hem de çağın bunabmı açısın- dan ortaya koymak, Lawrence'ın hüneri. Birkin her ne kadar bu kişisel olmayan yalnızlı- ğın aşılamayacağını düşünüyor olsa da, iki insanın aşkın çok ötesinde bir noktada birleşebileceğine ve o zaman özgürleşebileceğine inanır. Ursula ise Bir- kin'den sadece aşkını ister, çünkü o da aşkın yaşa- mı olumlayan gücüne inanır. Gudrun ise daha çok aşkın değil akluı gücüne inanır. Aşkın varlığına ina- nır, ama karşısındaki adamın ona âşık olduğuna bir rürlü inanmaz. Gerald'ın aşkı ise tutkulu bir aşktır, sevdiklerinin canını yakacak ve kendini öldürecek kadar acı çektiği bir aşk. Lawrence âşık kadınlarını anlatmak için bir benzetme kullanır: "Kadın da Opkı at gibidir; içinde iki zıt istek birbiriyle çatışır. Bir yandan kayıtsız şartsız teslim olmayı isterken öbür yandan kaçmak ister, binicisini üstünden aûp parçalamak ister!" Aşk üzerine ya da kadınlar üzerine şüphesiz yüz- lerce benzetme, öykü duymuş ve bir o kadar da ki- tap okumuşsunuzdur, ama Lawrence gibi hayatını ve kalemini aşka veren bir adamdan aşkı dinlemek, aşkın ötesinde bir deneyim. • Âşık Kadınlar/ D.H Lawrence/ Çeviren: Nihal Yeğinobalı/ Can Yaymları/534 s. Imtlyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına llhan Selçuk 0 Genel Yayın Yönetmeni: Ibrahim Yıldız 0 Yayın Yönetmeni: Turhan Günay 0 So- rumlu Müdün Miyase llknurOGörsel Yönetmen: Dilek AkıskalıOYayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş.Oİdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar öktel Sok. No: 2,34381 Şişli- Istanbul, Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0(212) 343 72 64 0 Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri, Hoşdere Yolu, 34850 Esenyurt - ISTANBUL. 0 Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: özlem AydeıV Reklam Mü- dürü: Eylem ÇevikOTel: 0 (212) 25198 74-75-0 (212) 343 72 740Yerel süreli yayın 0 Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir. C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 1 0 4 0 SAYFA 3
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle