Katalog

Çetin YİĞENOĞLU Nirvana şarabını yudumlamak Böylece, polen kokusunun oraya neden egemen olduğunu anlarsınız... Her an, binlerce anlam kıymığında yeni bir evrenin, nice dünyaların kurulduğunu görerek bir kez daha şaşırırsınız... Çoktan, gerçeğin külleri altında yitmiş bir dünyada naylon çiçekleri, naylon kızları kanıksamış başlarsınız kızların saçlarına... Bir de bakarsınız ki, kızların çiçekli saçlarını uçuran rüzgâr göğün yelesinde çiçekler açar, üstelik pampal pampal açar... Birdenbire, gelinciklerin, nergislerin, sümbüllerin, kardelenlerin, menekşelerin, sarı çiğdemlerin arasında olduğunuzun farkındalığını yaşarsınız sevinçle... Teveklerin arasında tas gibi açmış sarı kabak çiçekleri size de gülümser, dünyaya gülücükler dağıtırken... Burcu burcu kokan yarpızların mor çiçeklerine inat, çakır dikenleri de mor çiçekler açar orada... Çiçek sağanağına tutulmuş ışıklı bir uykudan uyanmışçasına koklamağa uzandığınız binbir çeşit çiçek, önce dudaklarınızdan öper sizi, "Seni seviyorum," diyerek... Bu öpücüklerin yarattığı coşkuyla sevgi, barış ve umut yüklü yıldızların arasına gülen çiçekler dikmeye kalkarsınız bu kez... En sihirli an o andır... Çünkü, nedenini bilemeseniz de, elinizde bir nirvana gülü bulursunuz an... Elinizdeki güle şaşkın şaşkın bakarken vazo mahkumlarının yarattığı hüzünle algıladığınız bir hipergerçeklik ortamında ulaştığınız hiç kusursuzluğundaki duygularınızla ardınızda hiç gibi iz bırakmadan yaşayıp gittiğinizi sanırsınız... İşte o an yudumlamaya başlarsınız nirvana şarabını... ise çiçekten hemen ayrılması gerekir. Bunları dikkatlice uyguladığınızda sevdiğinizden aldığınız çiçeğin ya da çiçeklerin uzun süre dayanmaları bir nebze daha düzgün olacaktır. Havası serin olan salonlarda çiçekli bitkiler uzun süre tazeliğini sakladığı gibi, üzerinde ki koncalar bile yavaş da olsa gelişecek, ayrı bir görünüm ve haz verecektir. Çiçeklerin ne kadar süre taze olarak kalabildikleri konusunda yapılan deneyler ise bize şu bilgileri verebilmektedir. Örneğin; bir beyaz gül çeşidi olan druşkiler 22 gün, karanfiller ise 17 gün vazoda tazeliğini kaybetmeden korunabilir. Koyu renkli çiçeklerin açık renklilerden daha az dayandığı ise bir gerçektir. Çiçek yaprakları kalın olanlar ise tazeliklerini, incelerden daha çok korurlar. Yaprakları sert ve kalın bitkilerin çiçekleri de fazla yaşar. Kasımpatı, saraypatı, vapurdumanı, papatya, Amerikan güzeli, kadife, kirli hanım en az bir hafta taze kalır. Peygamber çiçeği, yıldız 4 5 gün, sümbül, kuzgun kılına, teşbih çiçeği, zeren, fulya, süsen, zambak, lâle, inci çiçeği, Manisa lâlesi gibi soğanlı çiçekler en çok bir hafta yaşarken, ağaç şekayiki, Acem lâlesi, aslanağzı, hezeran ya da zeyneti bostan 10 gün; büyük çiçekli kasımpatları, karanfil ve güller de cinslerine göre bir haftadan 15 güne dek tazeliklerini korur. dilküşa çiçeği bir ay, ölmez çiçeği dedikleri "her dem baki" bir kaç ay dayanabilir. Çiçekçilerin ve sevgililerin gözdesi orkidenin dayanma süresi de bir aydır. B ir gün, menopoza girmiş bir toplumda olduğunuzu farkederek vazo mahkumu çiçeklere bakıp da hüzünlenirseniz eğer, aldırmayın, geçer; yeter ki düş kadar gerçek, zaman kadar umursamaz bir dünyaya özgü, ılgın yanıltıcılığındaki pastoral görüngülere ruhunuzu teslim etmesini bilin... Böyle duygulandığınıza göre siz de çoğu insanın zaman zaman yaşadığı zaman yanılsamasının etkisiyle mekânını yadırgayarak şaşırdığı, belki de yadsıdığı dönemlerden birinden geçiyorsunuz demektir... Bu, kurgusallıktan uzak bir evrene gereksiniminiz var, anlamına gelir... Bu durumda, içinde bulunduğunuz dünyadan hemen uzaklaşarak alıp başınızı gitmeniz gerekir... Hâlâ gaspedilmemiş, çiğnenmemiş, tüketilmemiş bir dünya bulmalısınız kendinize... Böyle bir yer mi kaldı dünyada, diye düşünmeyin, ararsanız bulursunuz mutlaka... Sonunda çabalarınızın karşılığını şaşırarak görürsünüz ki, bu boyutta kirlenmeye karşın, nice mikro evren varlığını sürdürmektedir... Oraya, keşfettiğiniz ilk evrene gitmelisiniz hemen! Giderseniz, çiy tadındaki imgelerin hâlâ çiçek sessizliğinde uçuştuğunu görürsünüz orada... biri olarak ilk şaşkınlığı kızların göğüslerinde nergislerin, karanfillerin açtığını görerek yaşarsınız, büyük olasılıkla... Bunun üzerine, ürkek devinimlerle pembesi, moru, mavisi ve kırmızısıyla siz hatmiler ekmeye Çiçekler cinslerine, renklerine göre bakım istiyor Sevgimizin sembolü çiçeği ne kadar yaşatabiliriz? Savaş KÜRKLÜ DANA Durup dururken kimse cebindeki paraya kıyıp çiçek almaz. Nedendir bilmiyoruz, ama çiçek özel günlerin özel armağanıdır kimileri için. Hal böyle, konu da sevdiğimiz, sevgilimiz olunca hiç acımayız paraya pula. Hele "Sevgililer Günü", "Anneler Günü", "Babalar Günü" hatta doğum günü, nişan nikah, düğün olunca söz konusu demetle, sepetle alırız en iyisini. İşte bundan dolayı önemli bir armağandır çiçekler. Ama ne kadar para saydıysanız sayın, ne yaparsanız yapın çok dayanmazlar bu rengarenk güzellikler. İstedikleri suyu, güneşi, hatta yeterli havayı alamazlarsa boyunlarını büker, sararmaya, kurumaya başlarlar hemencecik... İşte bu çok değer verdiğimiz günlerde, çok sevdiklerimize sunduğumuz çiçekleri biraz daha olsun yaşatmak için yapılması gerekenleri irdelemek istedik bu yazıda. Diyelim ki sevdiklerinizden güzel bir çiçek demeti yada aranjman aldınız. Bunların olduğundan daha uzun süre dayanmasını istiyorsanız uymanız ve yapmanız gerekenler var elbet. Şimdi gelin isterseniz bunları kısa kısa irdeleyelim: "Öncelikle vazoya yerleştirdiğiniz çiçeklerin yapraklarının suya değmemesine dikkat edin. Çiçekleri koyduğunuz vazo içindeki suyu 2 günde bir A dinlenmiş su ile değiştirin. Her değişimde büyük bir yemek kaşığı kadar ozon suyu yada çamaşır suyunu vazo içine koyun, bu suyun mikroplardan arınması ve çiçeğin sap kısmının erken çürümesini önler. Ayrıca her su değişiminde çiçek sapı 5 cm. kadar yan çapraz olarak kesilmeli ve çürüyen sap kısmı alınmalıdır. Çiçek, direk güneş ışığı vuran yere konulmamalıdır. Çünkü sıcaklık çiçeğin çabuk açmasına sebep olacağı gibi, sararıp, solmasını da hızlandıracaktır. Çürüyen ve solan kısım var 7