02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

? yiciliğinden bahsediyor, bunu babasının yaşamından örnekler vererek anlatıyordu. Öykü yayımlanmadan birkaç ay önce Özgür babasını kaybetmişti. Yedi yıldır cezaevindeydi, yedi yıldır sarılamamıştı babasına. Öyküyü yazarken babasını nasıl düşünmüştü.. düşünmüş müydü?.. Öyküyü okuduğumda böyle bir tesadüfün çarpıcılığıyla irkilmiş, yaratıcılık ne kadar sezgiden beslenir diye sormuştum kendime. “ÇOCUKLUK ÖYKÜCÜNÜN MADENİDİR” 2006 Ekimi’nde Özgür Soylu’nun ilk öykü kitabı “İyi Yolculuklar” Evrensel Yayınları’ndan çıktı. Kitap dokuz öyküden oluşuyor. 96 sayfa. Kitabın başında bir atıf sayfası yer alacaktı, fakat bir yanlış anlamayla bu sayfa yok. Özgür kitabı babasına adıyor. Modern edebiyatta baba oğul ilişkisi düşünülürse bu özel tercih daha iyi anlaşılıyor. Öykülere tek tek bakıldığında da arka planda yazarın babasıyla ilişkisi belli belirsiz kendini gösteriyor. ‘Çocukluk öykücünün madenidir’ sözünü ispat etmek için yazılmış sanki öyküler. Yazar kendi geçmişine bakıyor ben anlatıcısıyla. Fakat geçmişe bakışı anılara özlem olarak çıkmıyor karşımıza. Yazar, tanıklığını çağının gerçekleriyle yeniden oluşturuyor. Yaşananlar neden öyle yaşanmış onu araştırıyor. Gülizar Kadının Şenliği’nde çözülen büyük bir aileye, Bir Eski Fotoğraf’ta kuşaklar arası çatışmaya tanık oluyoruz. Ama daha yakından baktığımızda sıradan insanların yaşamı bu minvalde akıp giderken dünya değişmektedir. Gülizar Kadın’ın küçük oğlu devrimci fikirlerle tanışmış fakat anasının yanına dönmüştür. Bu yıllar yetmişler olmalı. Dünya dönüyor ve yetmişlerde fikirleri için dayak yiyen babanın oğlu Bir Eski Fotoğraf’ta öğrenci olaylarından ötürü tutuklanıyor. Kitaptaki öyküler bize yazarın öyküler arasındaki bağlantıyla bir üst kurgu oluşturduğunu da gösteriyor. Kitabın üçüncü öyküsü “İyi Yolculuklar Dilerim”de, zenginliğin nasıl el değiştirdiğine, seksenlerden sonra hâkim olan vurgunculuğun, iş bitiriciliğin öyküsüne tanık olan, kaybettiklerine hayıflanan bir yaşlı kadının yanındaki koltukta otururuz. Bu öykü kitaba da adını vermiştir. Hemen yanımızdaki koltukta başka bir şehirde yatılı okula giden küçük bir çocuk vardır. O çocuğun babası sadaka almayı onuruna yakıştıramaz. Çocuklarına, tüm yoksunluklarına karşı onurlu olmayı öğretmeye çalışır. Hasret bu çocuğun öyküsüdür. Öykülerin yazarıyla bu çocuğun bir akrabalığı vardır belki. Bundan sonraki üç öykü değişen, içe kapanan, yeni üretim ilişkilerine uyum sağlayan insanların öyküleridir. Yazar, seksenlerin yükselen değer lerine, o bozucu değişimin hızına gönderme yapar. “İbo Büyüdü” çocukluğa yakılmış bir ağıt. İbrahim “Herhangi Birileri”nde hapishane kapısında evlatları için nöbet bekleyen anaların yanında yer almıştır yine de. Kaldırımdakiler bir İstanbul fotoğrafını hatırlatıyor bana. Yanılmıyorsam Ara Güler’in fotoğrafı; Kaldırım üzerinde iş bekleyen insanların doldurduğu siyah beyaz bir kare. Bugünkü Türkiye’de işsizlik almış başını gidiyor, sınıf çelişkilerinin yeri egemenlerce başka şekillerde dolduruluyor. Umut mu?... İRONİK ÖYKÜLER Yazdıklarıma baktım da ne kadar ciddi anlatmışım, oysa bu kitap gülümseten bir kitap. İronik öyküler… Öykülerin insana dair yanları sıcacık. Kahramanların hemen hepsi çok tanıdık. Çünkü yaramaz bir çocuğun gözünden bakıyoruz onlara. Ama bu kitaptakiler geçip giden hayatın altında kalmışlıklarını da içten içe seziyorlar. İlk kitap olmasına karşın usta işi öyküler bunlar. Çok düşünülmüş, belirli bir öykü anlayışına yaslanan öyküler. Klasik tarzda yazılmışlar diyebiliriz. Çehovcu bir tarafları var. Hem anlayış olarak hem de taşraya el uzatmaları bakımından. Yazının başına aktardığım Çehov’un sözü de aslında kitaba ait bir söz. Yazar bu öykülerde hiçbir şeyi tam olarak anlatmıyor. Bazen araş tırmacı okuyan için gerektiği kadar bile anlatmıyor. Ama öykünün gerektiği kadar anlattığı kesin. İyi Yolculuklar güzel bir kitap ismi olmuş. Sanıyorum şimdiye kadar da kullanılmamış bir isim. Kitabın kapak tasarımı da çok iyi. Ama beni en çok etkileyen bu ismin cezaevinde yazılmış öyküler için düşünülmüş olması. Tıpkı “Ne güzeldir yollarda olmak şimdi”(*) diyen o şarkıdaki gibi. İyi okumalar. Yoksa iyi yolculuklar mı demeliyim?.. ? (*) Mamak TürküsüYeni Türkü İyi Yolculuklar/ Özgür Soylu/ Evrensel Basım Yayın/ Ekim 2006/ 1. Basım/ 96 s. SAYFA 26 CUMHURİYET KİTAP SAYI 886
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle