Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
medyamız; bir yenilik diye Çiller’in iktidara
gelmesini, başbakanlığını avuçları patlarcasına
alkışladı.
Çiller’in sorunların çözümünde kafasındaki
öngörüler nelerdi? Düşünen, arayan olmadı.
Bugün de Kılıçdaroğlu’nun kişiliğini övenler,
destekleyenler... “Kral öldü, yaşasın kral” diye
sütunlarda, ekranlarda, köşelerde yazıp
konuşanlar... genel başkan ve başbakan adayı
Kılıçdaroğlu’na temel konulardaki düşüncelerini
sormuyorlar.
Zaten bugün de soran yok, araştıran da!
Kılıçdaroğlu kamuoyundaki ününü kimi
yolsuzluk olayları üzerine gitmesine, belgeli
muhalefet yapmasına borçlu.
Önceki gün hemen her TV’de açıklamalar yaptı.
Örneğin işsizliğe son vermek için düşündüğü
çözümler nelerdi? Yoksulluk artık sorun
olmayacaktı. Yolsuzlukla savaşacaktı.
Dokunulmazlıkların kalkmasına, siyasetçileri
bağlayacak ahlak kuralları getirecekti.
Kuşku yok bu ve benzeri konular ve sorunlarla
ilgili saptamaları kulağa hoş geliyor.
Fakat liderliğe hazır olduğu varsayılan bir
siyasetçinin sorunlara “projeler hazırlanacağını”
vaat etmekle yetinmesi doyurucu bir izlenim
vermiyor.
Dün Güncel’de, Kılıçdaroğlu’nun medya ile
konuşmalarında tek bir cümleyle; “Her konuya
değindiğini, fakat nedense Atatürk ilkeleri
doğrultusunda, laik Türkiye ekseninde toplumla
kaynaşacak bir ‘yeni’ CHP’den söz etmediğini”
yazdık.
Medya ile söyleşilerinde CHP’nin temel,
değişmez ilkelerine örneğin laikliğe yine hiç
değinmedi...
Oysa -Oktay Ekşi’nin Hürriyet’te dün sorduğu
gibi- “Cumhuriyet’in kurucu değerlerine ne kadar
bağlı” olduğunu açıklaması gerekmiyor mu?
Halka gideceğim derken İstanbul İl Başkanı
Gürsel Tekin’in yerel seçimlerindeki “buluşlarına”
benzer partinin kimi ilkelerine aykırı yeni bir CHP
yaratmayı düşünmüyorsa...
...başta laiklik, PKK terörü ile Kürt açılımı
üzerinde izleyeceği politikaların temel hatlarını...
...üniter-ulus devletle ilgili düşünce ve
görüşlerini ya bugünden ya da en geç genel
başkan seçildiği gün yapacağı konuşmada
açıklamak zorundadır.
Önemli değişikliklerden sonra yayımlanan
anketler her yeni genel başkanın oy tabanında
partiyi hızla yükselttiğini gösterir. Bu kez de
gelenek değişmedi.
Son genel seçim sonucunu doğru tahmin ettiği
için yıldızı parlayan (veya parlatılan) bir kamuoyu
araştırma şirketinin başkanı Adil Gür ilan etti:
Kılıçdaroğlu genel başkan olursa CHP’ye oy
verecekler yüzde 32.3.
Bu seçim sistemi ile bu oranda oyla Kılıçdaroğlu
tek başına iktidar!
Fakaaat! Sonuçları ayrıntılı tablolarla yayımlayan
Milliyet, Kılıçdaroğlu’nu yüceltirken...
...Adil Gür’ün yaptığı son değerlendirmeyi
özenle gözlerden kaçırıyor.
Adil Gür son değerlendirmesinde; “Ankete göre
Kılıçdaroğlu başkanlığında CHP’deki olası oy
artışının AKP’nin ‘oylarını etkilemediğini’, yeni
CHP’ye ‘desteğin kararsızlar ve Meclis dışı
partilerden’ geldiğini” söylüyor.
Medya, siyasi çevreler, herhalde CHP kamuoyu
Deniz Baykal’ın ne yaptığını, ne yapacağını merak
ediyor.
“Sükûnetle bu dönemi yaşamayı” temel ilke
yapmış, gelişmeleri evinde dikkatle, özenle izliyor.
Baykal gibi bir politikacının yazıldığı gibi
siyaseten emekliye ayrıldığını irdelemek ancak
amaçlı düşünenlerin bir isteğidir ve kuşku yok,
abesle iştigal etmektir.
Kuşku yok Baykal için “partinin zaafa
uğratılmaması” birinci sorundur...
Elbette “yeni parti yönetiminin CHP’nin bugüne
dek vazgeçmediği, vazgeçemeyeceği temel konu
ve sorunlarda mücadeleye devam edip
etmeyeceğini” ön planda izlemeye devam ediyor
ve edecektir.
Elbette partinin dün olduğu gibi yeni dönemde
de Cumhuriyet’in temel konularında sürdüğü
mücadeleden vazgeçmeyeceğini ummakta ve
beklemektedir.
Ergenekon... hukuk devleti savaşımı... laiklik gibi
konularda partinin yıllardır sürdürdüğü savaşımda
geriye düşmesini asla kabul etmeyecektir.
Baykal ne mi yapıyor? Dün ve bugünkü
davranışlara bakarak parti içi gelişmeleri
değerlendiriyor.
CHP’nin mücadelesini verdiği sorunlardaki
duyarlılığını korumakta, Cumhuriyet’in kurucu
değerlerini savunmakta geriye düşüp
düşmeyeceğini görmeye çalışıyor.
Baykal yazılıp söylendiği gibi evine kapanmadı.
Dünyaya açık. Kimi gelişmeleri “sükûnet içinde
yaşayıp görmeyi” bekliyor.
SAYFA 20 MAYIS 2010 PERŞEMBECUMHURİYET
8 HABERLERİN DEVAMI
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 20 Mayıs
Oslo Y 19
Helsinki B 21
Stockholm Y 23
Londra Y 21
AmsterdamB 17
Brüksel Y 19
Paris B 21
Bonn B 17
Münih Y 19
Berlin Y 18
Budapeşte Y 18
Madrid B 26
Viyana Y 17
Belgrad Y 15
Sofya B 17
Roma PB 20
Atina Y 22
Zürih Y 15
Moskova B 21
Aşkabat PB 34
Taşkent PB 30
Bakû Y 23
Bişkek PB 30
Tiflis Y 27
Kahire B 27
Şam A 27
İstanbul Y 20
Edirne Y 20
Kocaeli Y 22
Çanakkale Y 20
İzmir PB 25
Manisa Y 25
Denizli B 25
Zonguldak Y 20
Sinop Y 20
Samsun Y 20
Trabzon Y 16
Giresun Y 17
Ankara Y 20
Eskişehir Y 19
Konya B 22
Sivas Y 18
Antalya B 26
Adana Y 26
Mersin Y 26
Diyarbakır PB 26
Şanlıurfa PB 28
Mardin PB 23
Siirt PB 26
Hakkâri B 19
Van Y 18
Kars Y 16
Ülkemizin gene-
li parçalı çok bu-
lutlu, Marmara’nın
doğusu, Karade-
niz, İç Anadolu,
Doğu Akdeniz,
Doğu Anadolu’nun
kuzey ve batısı ile
Edirne, Kırklareli,
Çanakkale, Afyon,
Kütahya ve Ispar-
ta çevreleri sağa-
nak ve gök gürül-
tülü sağanak ya-
ğışlı geçecek.
İleriye umutla bakmak güzel
şey. İnsanın içinin ısınması,
demokrasiyi sımsıcak
hissetmesi ne hoş. Bu tür
şeyleri unutmuş gibiydik sanki.
Halkın sesi, halkın
mutluluğu, halkın sağduyusu
ortaya çıkınca her şey olumlu
yönde ne güzel değişebiliyor.
- Ahlak, hukuk, demokrasi
ve insanlıktan yana köşe
yazarları umutlarını ona
bağlıyorlar.
- Partinin yerel
yönetimlerinin hemen hemen
tamamı ona destek vererek
parti içi demokraside önemli
bir adım atıyorlar.
- İşçi, köylü, memur, esnaf,
işsiz ona bakınca, kendi
sorunlarına çözüm
aranacağına inanıyorlar.
Yaklaşık bir buçuk yıl kadar
önce, bu köşede ona, Gandi
Kemal yakıştırmasını ilk
yapanlardan biri ben
olmuştum. Gandi, sömürge
Hindistan’ın bağımsızlığını
İngiltere’ye karşı kazandıran
bir önderdi. Ona ışık tutan
insanların başında Mustafa
Kemal geliyordu.
“Gandi Kemal”
bütünleşmesi, Cumhuriyetin
Kemal’i ile Hindistan’ın
Gandi’sini bir araya getiren
eşsiz bir tamamlaşmadır.
Önce halk sevdi
Liderler gökten, önder
olarak düşmezler. Onları lider
yapan halktır. İnsanlar
kaybolan umudunu onda
görür. Özlediği ahlakı,
dürüstlüğü, içtenliği onda
hisseder.
Köşe yazarları, yorumcular,
aydınlar halk aracılığı ile bunu
görürler. Ve destek yazıları ile
halkın düşüncelerini yansıtırlar.
Esas seçici halktır.
Gandi Kemal, halkın ortaya
çıkardığı bir insandır, bir
liderdir. Onun elinden halk
tutmuştur, onu ana muhalefet
partisi başkanlığına itmiştir.
- Halk onda ahlakı,
dürüstlüğü ve içtenliği gördü.
- Halkçılığı ve toplumsal
barışı hissetti.
- Halk onda
alçakgönüllülüğü öğrendi.
- Ve onda umutlarının
yeşerdiğini gördü.
Onca köşe yazarı ve yerel
yönetim bu nedenle ona
destek vermek zorunda
kaldılar. Baykal’a çok bağlı
olanlar bile bu zorunluluğu
hissettiler.
Gandi Kemal’in işi zor
- Dürüst olmak, ahlaklı
olmak, içten olmak ve bütün
bunları uygulamak çok zor
iştir; hele siyasette
- Hukuktan, haktan ve
gerçek demokrasiden yana
tavır koymak ve dayatmak
büyük beceri ve güçlü irade
ister.
- İşçiyi, köylüyü, memuru,
esnafı, sanayiciyi korumak ise
bıçak sırtında dolaşmak
gibidir. Karşında hiç
ummadığın çevreleri bulursun.
- Üstelik, Yedi Düvel’le de
baş etmek zorundasın.
Sen aslında kurultayın
değil, halkın seçtiği bir
lidersin. Arkanda partiden çok,
halkı görmen gerekir, hatta
halk için partinle kavga etmen
bile...
Ne kadar Kemal, ne kadar
Gandi olduğunu yalnız sen
değil, çevrendeki koşullar da
belirleyecek. Ve de tekerine
çomak sokmak isteyenler
çokça bulunacak.
Gandi Kemal, halk
tarafından seçildiğini sakın
unutma. Seni ne köşe yazarları
ne de kurultay seçti. Seni işçi,
köylü, memur, esnaf ve yerli
sanayici çekip getirdi, sakın
unutma.
Aksi halde yandın gitti...
www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali
BIÇAK SIRTI
EROL MANİSALI
Gandi Kemal’i Kim Seçti?
Belgelerin
bir kısmı muska
? Diyanet İşleri Başkanlığı
Ankara’da
vahşet: 4 ölü
? Arazi kavgası kanlı bitti
‘Toplumsal
şiddet durmalı’
? Demirtaş-Atalay görüşmesi
İstanbul Haber Servisi - Diyanet İşleri
Başkanlõğõ, Birinci Ergenekon davasõ ile bir-
leştirilen Danõştay’a saldõrõ dosyasõ sanõklarõn-
da bulunan Arapça yazõlarõn bir kõsmõnõn
“muska” olduğu şeklinde görüş bildirdi.
1. Ergenekon davasõna bakan İstanbul 13.
Ağõr Ceza Mahkemesi’nin talebi üzerine, tu-
tuklu sanõk Alparslan Arslan, tutuksuz sanõk-
lar Salih Kurter ve Süleyman Esen ile soruş-
turma kapsamõnda ifadesi alõnan Teoman Ek-
şioğlu’ndan elde edilen Arapça yazõlarõn içe-
riklerine ilişkin açõklama gönderildi. Din İşleri
Yüksek Kurulu Başkanõ Prof. Dr. Hamza Ak-
tan’õn mahkemeye gönderdiği yazõda, “Bu
yazılar ‘vefk’lerden, hadis ve dua metinleri-
nen oluşmaktadır. ‘Vefk’ kelimesi dini ter-
minolojide ‘tesirli dua’ demektir. Vefklerin
en çok bilinen çeşitleri tılsım, muska, boyla-
ma, koruyucu, bitkisel tılsımlar, hayvansal
tılsımlar, doğal taşlardır” denildi.
Sel nedeniyle belgeler yok oldu
Mahkemenin bazõ sanõklarõn telefon görüş-
me trafiğine ilişkin bilgiler istediği Vodafone
şirketi, 9 Eylül 2009 tarihindeki sel felaketin-
de teknik sistemlerin zarar görmesi nedeniyle
mahkemenin bazõ isteklerinin karşõlanamadõğõ
kaydedildi. Mahkemeye İstanbul Emniyet
Müdürlüğü’nden gelen yazõda Cumhuriyet ga-
zetesine bomba atõlan 10 Mayõs 2006 günü
polisin cadde üzerinde bulduğu cep telefonu-
nun satõn alõndõğõ yerin tespit edildiği, ancak
sel nedeniyle zarar gören işyerinde istenilen
belgelerin kaybolduğu anlatõldõ.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anka-
ra’nõn Kalecik ilçesinde hayvanlarõn araziye
girmesi nedeniyle çõkan silahlõ kavgada 4 kişi
ölürken 1’i ağõr 3 kişi de yaralandõ.
Kalecik Kaymakamõ Mustafa Dalkılıç, il-
çeye bağlõ Gölköy köyünde, eski muhtar Yu-
suf O’nun, hayvanlarõn araziye girmesi mese-
lesinden çõkan tartõşma sonucu silahla ateş aç-
tõğõ Mustafa Koç ve Satılmış Koç’un olay
yerinde, Nizamettin Yılmaz’õn ise kaldõrõldõğõ
hastanede öldüğünü söyledi. Dalkõlõç, saldõrõ-
da Refik Demirtaş, Güngör Koç ve Muam-
mer Yılmaz’õn da yaralandõğõnõ belirtti. Dal-
gõlõç, saldõrõnõn ardõndan kaçan zanlõ Yusuf
O’nun, yaylaya giderek Ömer Koç’u da vur-
duğunu, bu kişinin olay yerinde hayatõnõ kay-
bettiğini söyledi. Kaymakam Dalkõlõç, cep te-
lefonu sinyallerinden yeri tespit edilen zanlõ
Yusuf O’nun, Elmadağ sõnõrlarõnda yakalandõ-
ğõnõ belirterek “Zanlı yakalandıktan sonra
teslim olacağını söylemiş” diye konuştu.
AYŞE SAYIN
ANKARA - BDP Genel Başkanõ Selahat-
tin Demirtaş, İçişleri Bakanõ Beşir Atalay’õ
ziyaret ederek son dönemde tõrmanan “top-
lumsal gerginlik ve şiddet ortamı”nõn dur-
durulmasõ için önlem alõnmasõ isteğini iletti.
Atalay’õn ise son dönemde toplumsal gerginli-
ğin “birileri eliyle tırmandırıldığı” görüşünü
dile getirdiği öğrenildi.
Demirtaş, dün Grup Başkanvekili Ayla
Akat Ata ile birlikte Atalay’õ ziyaret ederek
son dönemde üniversitelere de sõçrayarak tõr-
manan toplumsal gerginliğin, “etnik çatış-
maya dönüşmesi” kaygõsõnõ ilettiler. Daha
sonra genel merkeze geçerek parti yöneticile-
riyle kõsa bir değerlendirme toplantõsõ yapan
Demirtaş, “Türkiye’de yaşanan son siyasi
gelişmelerin, Güneydoğu’daki gerilimin ve
öğrenci olaylarıyla ilgili yaşanan sürecin”
konuşulduğunu belirtti. Edinilen bilgiye göre
görüşmede Atalay da şiddetin ortadan kaldõ-
rõlmasõ için yoğun çaba harcadõklarõnõ savu-
narak toplumsal gerginliğin “birilerinin eliy-
le tırmandırıldığı” değerlendirmesinde bu-
lunduğu bildirildi. Atalay’õn bu konuda ortak
tavõr ortaya konulmasõnõ istediği belirtildi.
‘Güçlenerek çõkarõz’ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Genelkurmay Başkanõ
Orgeneral İlker Başbuğ, Türk Si-
lahlõ Kuvvetleri’nin (TSK) ken-
disine yönelik yõpratma faaliyet-
lerinden güçlenerek çõkacağõnõ
söyledi. Başbuğ, “Büyük Ata’ya
en büyük saygıyı ve bağlılığı na-
sıl göstereceğiz diye düşünü-
yorsanız, elbette ilk önce onun
eserlerine sahip çıkacaksınız.
Elbette onun düşünce sistemi-
ni anlayacaksınız, anlamaya
çalışacaksınız ve anlatmaya ça-
lışacaksınız” diye konuştu. Baş-
buğ, herkesin anayasanõn laiklikle
ilgili 24. maddesine uygun hare-
ket etmesi durumunda hiçbir so-
runun kalmayacağõnõ kaydetti.
19 Mayõs Atatürk’ü Anma,
Gençlik ve Spor Bayramõ nede-
niyle Genelkurmay Karargâhõ’nda
“Doğumunun 129’uncu Yıldö-
nümünde Asker ve Devlet Ada-
mı Atatürk” başlõklõ bir panel ya-
põldõ. Prof. Dr. Hikmet Özde-
mir’in yönettiği panele Ata-
türk’ün yaveri Kılıç Ali’nin oğ-
lu Altemur Kılıç, Prof. Dr. Ge-
orge W. Gawrych, Prof. Dr. Fe-
roz Ahmad ve Prof. Dr. Ethem
Ruhi Fığlalı katõldõ. Kõlõç, ko-
nuşmasõnõn başõnda asker çocuğu
olduğunu, kendisini asker olarak
gördüğünü dile getirdi. TSK’ye
yönelik yõpratma faaliyetlerin-
den ve iç düzeni bozma girişim-
lerinden duyduğu üzüntüyü dile
getiren Kõlõç, “Her asker tu-
tuklandığında canımdan can
gidiyor. Ordu-milleti kaybe-
dersek geri almamız mümkün
değil” diye konuştu. Kõlõç, daha
sonra Atatürk’le anõlarõnõ anlattõ.
Atatürk’ün “Zabit ve Ku-
mandan ile Hasbihal” adlõ kita-
bõ çerçevesinde değerlendiren
ABD’li Prof. Dr. Gawrych, “Ata-
türk, bir arkadaşına yazdığı
mektupta ‘Askerliğin her şeyden
ziyade sanatkârlõğõnõ severim’
diyor” diye konuştu. Atatürk
için savaşõn “beklenilmeyen na-
dir olay” olduğunu belirten
Gawrych, “Ona göre komutan-
lar, milletin evlatlarını bir sürü
olarak değil, şan ve şeref olarak
idare etmelidir” diye konuştu.
‘Ege’de uçuşlar azalmaz’
Panele verilen arada Başbuğ,
gazetecilerin Yunanistan ile iliş-
kiler konusundaki sorularõnõ ya-
nõtladõ. Kendisinin Yunanistan’a
planlanan ziyaretinin bu ülkede
Genelkurmay başkanõ değişikliği
nedeniyle gerçekleşmediğini be-
lirten Başbuğ, davet gelmesi du-
rumunda seve seve bu ülkeye
gideceğini söyledi.
Başbuğ, Ege’de uçan Türk
uçaklarõndan yalnõzca koruma
görevi olanlarõn silah taşõdõğõnõ,
Yunan savaş uçaklarõnõn ise ta-
mamõnõn silahlõ uçtuğunu kay-
detti. Başbuğ, Yunanistan’a uçuş-
larõn tamamen silahsõz yapõlma-
sõ yönünde öneri götürüldüğünü,
sonuç alõnamadõğõnõ söyledi.
Başbuğ, soru üzerine, uçuşlarõn
azaltõlmasõnõn söz konusu ol-
madõğõnõ, bunlarõn eğitim ek-
sikliğine yol açacağõnõ kaydetti.
TSK’yi yıpratma girişimi
Panelde son olarak söz alan
Başbuğ, kendisinin tespit ettiği
Atatürk’ün 9 özelliğini yaptõğõ bir-
çok atõfla anlattõ. Altemur Kõlõç’õn
TSK’yi yõpratma girişimleri yö-
nündeki ifadelerine katõldõğõnõ
ve saygõ duyduğunu belirten Baş-
buğ, şöyle konuştu: “Sayın Al-
temur Kılıç bize Atatürk’ün
emaneti. Bu arada konuşması-
nın başlangıcında haklı olarak
bir konuya ilişkin görüşlerini de
ifade etti. Yaşanan bazı olay-
lardan dolayı TSK’ye yönelik
üzüntü duyduklarını ifade etti.
Üzüntüsünü saygıyla karşılı-
yorum ve paylaşıyorum. Ancak
şundan da emin olmalarını is-
tiyorum ki, TSK bu süreçten
daha güçlü olarak çıkacaktır.”
Anayasaya bağlılık
Konuşmasõnda, Türkiye’de her-
kesin anayasanõn 24. maddesine
bağlõ kalmasõ durumunda hiçbir
sorun yaşanmayacağõna dikkat
çeken Başbuğ, “Büyük Ata’ya
en büyük saygıyı ve bağlılığı na-
sıl göstereceğiz diye düşünü-
yorsanız, ilk önce onun eserle-
rine sahip çıkacaksınız. Elbet-
te onun düşünce sistemini an-
layacaksınız. Anlamaya ve an-
latmaya çalışacaksınız. Onun
bizlere, yani Türk ulusuna ar-
mağan ettiği bu Cumhuriyetin
demokratik, laik sosyal bir hu-
kuk devleti nitelikleriyle son-
suza kadar yaşamasında pay
alarak, rol alarak gerçekleşti-
rebilirsiniz” dedi.
Panelde yaptığı konuşmada
TSK’nin Atatürk’ün açtığı
yolda ulusunun kendisine olan
güveninden güç alarak yürü-
meye devam edeceğini belirten
Başbuğ, “Kim ne yaparsa yap-
sın hiçbir zaman Türk ulusu
ile Türk ordusu arasındaki ba-
ğı kopartamaz. Bu bağı ko-
partmaya çalışan bazıları ola-
bilir. Ama bunlar yanıltıcı, ge-
çici süreçlerdir. Türk ulusu ile
TSK arasındaki bağ, güven
duygusu yükselerek devam
eder, hiçbir zaman düşemez.
En büyük gücümüz de budur.”
Başbuğ, panele katılan Alte-
mur Kılıç’a bir plaket sundu.
Başbuğ, herkesin anayasanõn 24. maddesine uymasõ gerektiğini söyledi
‘ORDU İLE ULUS ARASINDAKİ
BAĞI KİMSE KOPARTAMAZ’
Genelkurmay Başkanı Başbuğ, “Doğumunun 129’uncu Yıldönü-
münde Asker ve Devlet Adamı Atatürk” başlıklı panelde konuştu.
TSK’den Atatürk CD’si
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Si-
lahlõ Kuvvetleri (TSK), ulu önder Atatürk’ün
yurtiçi gezilerindeki görüntülerini CD’de top-
ladõ. 19 Mayõs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve
Spor Bayramõ dolayõsõyla hazõrlanan CD’de
Atatürk’ün Adana, Afyonkarahisar, Balõkesir,
Bilecik, Diyarbakõr, Edirne, Elazõğ, Mersin, İz-
mir, Konya ve Trabzon gezileri yer alõyor.
Fotoğraflar:AA