10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
iir Atlası CEVATÇAPAN Erich MÜHSAM/ Şiirler/ Çeviren: Danyal NACARLI 'Haykıracağım insanlara: özgür ol! Silinsin akıllarınızdan boyun eğmek! Yalan söylemektir boyun eğmek! } J\ Iman şair ve oyun yazan Erich / \ Mühsam 1978'de Berlin'de # 1 doğdu Derarme Teufel (Friedrichshagen, 1902), WeckrufÇLürih, 1905) ve Kain (Münih, 1911-1919) gibi anarşist dargileryayımladı. Bavyera'da sol akımlarda önemli görevler üstlendiği için 1919'da altı hapis cezasına çarptınldı. Daha sonraki çeşitli devrimci etkinlikleri bir Nazi toplama kampında ölmesine yol açtı. DieVVüste, 1904; Der Krater, VVolken, 1914; Brennende Ende, 1920; Revolution, 1925 gibi şiirleh ile Die Hochstapler, 1906; Die Freivermahlten, 1914;Judas, 1921; Staatsrason, 1928 gibi oyunlannda anarşist ve ekspresyonist tekniklerden yararianarak toplumsal eleştirinin başanlı örneklerini verdi. Çeşitli manifestolar ve kuramsal yazılan da yayımlanan Mühsam 1934'te Oranienburg'da öldü. Bir Hacıyım... Bir Hacıyım, hedefini tanımayan; ateş görse de yanan yeri bilmeyen; elinden dünya yad güneşlere kaçan. Bir hayalciyim, bir parıltıya kanan; güneşin ışınında altın kazıyan; ve iple çektiği o uyanıştan kaçan. Bir yıldızım, ilahını aydınlatan; ışığını karanlık ruhlara salan; ve bir gün solgun sonsuzluklara düşen. Suyum, denizlere dökülmeden akan; C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 1 0 5 7 çiylerden sel gibi bulutlara yağan; öpen, götüren, ağlayan.tadına varan. Hani ner'de özümün adını koyan? Ner'de dünyamı hasretimden ayıran? Bir Hacıyım, hedefini tanımayan. Sevgi Sancısı Damla damla akıyor gözyaşım kırışık çarşafına yatağın. Takılıyor korkulu düşüncelerin kancası ruhumun ağırlığına. Bükülüyor ağrıdan bacaklarım; ve damlayan gözyaşlarımla sallanıyor hüzünle sakalım - ve akıyor burnum ayrıcalıkla... Hülyasıdır, ah, sevginin ruhumla süzgeçlediğim. Sevginin sancısıdır, ah, beni tepeden tımağa cimdikleyen. Zavallı yüreğim. Rüyalar seziyor uzak teselliyi. Dikiyorum kulaklarımı - ve titreyen ruhumun arasından düşlere dalmış, fısıldayarak mırıldıyor sevdiğim iki dudak seni yorgun köpek! Tanrı olmak istiyorum... Tanrı olmak istiyorum ve dualar duymayı ve himayemi esirgeyebilmeyi, ateşle insan yüreklerini yok etmeyi ve kurban edilmiş ruhları arzulamayı. Ve yok etmeyi dünyayı, alemi, evreni ve üst üste yığmayı enkaz yığınlarını. Doğmalıydı o zaman bir yeni ve onu da eylerdim yeniden fani. Tek başıma dolaşmak istiyorum üstünde dağların Tek başıma dolaşmak istiyorum üstünde dağların, ve olmasın hiç kimsenin haberi yollarımdan; kim görmüşse çünkü patikasını doruklarımın, aşağı çekip düşürmüştür beni doruklarımdan. Tek başıma yürümek istiyorum üstünde dağların, sönsün kayalarda şarkım kimseler işitmeden, götürsün feryadımı rüzgâr tenhasına uzakların;- kendi kalbine şarkı söyieyen, söylüyordur gerçekten;- kendi kalbine yakınan, yakınabiliyordur ancak; kendi kalbini tanıyan görebiliyor ancak yürekten;- Yanıma çıkın! Vazgeçmek istiyorum dünyadan ve istiyorum dağların üstünde tek başına dolaşmak. Mahkûm ömrüm boyunca girmedi şu aklıma bir başkasının zulmüne boyun eğmek. Tıktılar beni karanlık bir zindana, yurdumdan, eşimden ve işimden uzağa. Ama öldürseler de beni döverek: Yalan söylemektir boyun eğmek! Ben mecbur muyum?- hiç de istemem öyle o beyleri güzel güzel eğlendirmek. Itaat etmem angaryacının sözüne. Daha güzel görevler bilir başkaldıran işi değil boyunduruk altına girmek Yalan söylemektir boyun eğmek! Bu devlettir, özgürlüğümü çalan, peşimden gelir, ister beni kandırmak, gelir zindana hiç de utanmadan. Istiyorlar benden, yasadan masadan korkmamı kelepçedeyken bile el ayak Yalan söylemektir boyun eğmek! Dizin isterseniz bu dinsizi kurşuna! Böylece yeter belki size öldürmek. Razıyım ellerimin kurumasına, boyun eğmektense onun kamçısına, yaşarken kölelerin cahilliğinde. Yalan söylemektir boyun eğmek! Ama koparsa bir gün zincirim ikiye, solumlarım en derin soluklarla içime güneşi - zalimin zulmü! Haykıracağım insanlara: özgür ol! Silinsin akıllarınızdan boyun eğmek! Yalan söylemektir boyun eğmek! Yaşama Reçetesi Sakınmadan bak her meyvenin tadına; Asla teslim etme kendini Tanrı ve Şeytan'a; boşver geleceği, olma geçenlere pişman; yorma şimdiki anı ve hiç korkma ondan; seyret hayatı, kıskanma başkasının bahtını; hep oyna çocuk gibi, acıda da duy merakını. yaşa yazgını, yasa kayıtsız kaygısız. Zevk duymaktır yaşam, kutsanmış ve hiç günahsız. Atıyorum her akşam... Atıyorum her akşam arkama bir geleceği, asla bir daha kalkmayan - ancak akıllarda yaşayan. Yeni görüntüler doğup büyüyecek dünya yeni eksenlerde dönecek olmak, ölmek, sevmek, üretmek. Geçmişlerden kalıyor hep bir aralık.— Atlıyor zaman dönerek, azarak mezara. — Haykırıyor yaşamak! • SAYFA 3 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle