10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Tarım tarihi, Osmanlı Dev- letinin tarım siyaseti gibi konularda in- celemeleri bulunan ve Türkiyede yeterince ta- nınmasa da çok değerli bir araştırmacı olan Faruk Ta- bak'ın Jonh Hopkins üni- versitesi tarafından 2008 yılında yayımlanan eseri {The vvaning of The Medi- terranean 1550-1870 A Geohistorical Approach) Nurettin Elhüseyni'nin çe- virisiyle Solan Akdeniz: 1550-1870 Coğrafi-Tarihsel Bir Yaklaşım adıyla yayım- landı. Solan Akdeniz, söz konusu dönem Akde- niz'ine tarihçi Fernand Braudelin lounge duree kavramı temelinde yükse- len tarihsel coğrafya bakış açısıyla yazılmış kapsamlı birkitap. • Nazlı PİSKİN "Akdeniz, 14. yüzyûdan 16. yüzyılın dönümüne kadar kendi başma bir dün- yaydı, yani bir dünya ckonomisiydi. Bu dünyanın ekonomik dokusu ilk başta îtal- ya yanmadasmm kuzey kıyıları boyunca dizli kent-devletlerce örülmüştü ve onla- rm sayesinde "bütün deniz aynı sonuçları doğurmasa bile aynı sorunlann ve genel yönelimlerin belirlediği ortak bir kadere sahipri. " "Madeira 'daki şekerkamışı tarla- Lmndan îskenderiye'dcki baharat pazarı- na ve Bohemya nuı gümiiş madenlerinden el-Takrur'un alun madenlerine kadar Ak- deniz'in tarihi en parlak döncminde böy- leydi." {Solan Akdeniz, s. 9) F aruk Tabak'ın, Immanuel Wallerstein'ın dünya siste- mi bakış açısına katık ede- rek oluşturduğu eleştirel düşünceleri, Tabak'ın tarihren, t .. coğrafyaya, iklimbilimden etnobo- Faruk Tabaktan 'Solan Akdeniz1 Akdeniz'in çalkantılı dünyası taniğe kadar çeşitli bilim dallanndan yararlanarak ortaya çıkardığı, Akdeniz konusunda tenıel kaynak niteliğindeki eserine yansımış. Ne yazık ki Tabak, bu kapsamlı ve kuşatıcı eserinin yayımlan- masından birkaç hafta sonra hayatını kaybetti. Geçen yıl Bilgi Üniversitesi tarafın- dan Faruk Tabak anısına düzenlenen sempozyumda tebliğ sunan katılımcılar arasında yer alan Immanuel Wallerste- in, Reşat Kasaba, Çağlar Keyder, Scott Redford, Ariel Salzman ve alanında otorite kabul edilen daha pek çok bilim insanı, Faruk Tabak'ı hayal dolu bir in- san, kadirşinas bir dost ve tutkulu bir araştırmacı olarak andığı gibi Solan Ak- deniz \ BraudePin II. Felipe Dönemin- de Akdeniz ve Akdeniz Dünyası adlı muhteşem eserinin tamamlayıcısı, hatta bazı açılardan onu aşan bir eser olarak nitelendirdi. Kitap, iki kısım ve sonuç bölümünden oluşuyor. Üç bölüm- den oluşan birinci kı- sımda kent devletle- rinin yükselişini, par- layışmı ve güçten dü- şüşünü hazırlayan koşulların yanı sıra bu "deniz" devletle- rinin çoğunlukla bir- birlerininkiyle çatı- şan gereksinimleri doğrultusunda içde- nizi nasıl şekillendir- digi inceleniyor. Iki bölümden olu- şan ikinci kısım ise Akdeniz işılusmın son döneminde ve Akdeniz'in sonbaha- rında etkili olan bü- yük tarımsal döngü- yü ve bu uzun dön- günün, havzanın gö- rünüşünde yerleşim ve tarımsal üretim biçimleri açısından nasıl bir değişikliğe neden olduğu ince- leniyor. Faruk Tabak, kısmî tarih araştırmala- rmın ve tek tek ülkeler, imparatorluklar üzerine yapılmış incclemelerin 17. ve 18. yüzyıllarda Akdeniz havzasındaki genel değişimin anlaşılmasına yönelik bütüncül bir yaklaşım içermediğini be- lirtiyor. Bu nedenle, Akdeniz'dcki kent dev- letlerinin güçlerini yitirmeleri ve özel- likle de baharat ticaretinin zayıflaması sonucunda Akdeniz'deki iktisadi bağ- daşıklığın kaçınılmaz şekilde bozulduğu yönündeki tarihyazımının Akdeniz araştırmalarını bölgenin en parlak dö- nemine odaklamakla yetinen bir bakış açısını beraberinde getirdiğini vurgulu- yor. Tabak'a göre, "Akdeniz'in ihtişamını kaybetmesinden sonraki ekonomik do- kusunun parçalı ve kopuk bir yapı ola- rak sunulması, havzayı doruğundaki ha- liyle tasvir eden Braudel'in belirlediği kahbauymaz." Akdeniz tarihinin tek tek tarihler şek- linde yazılması, bu deniz etrafındaki topraklarda birliği sağlayan unsurların neler olduğunu belirlemeye yönelik de- ğildir. Bunu aşmak için havzanın iktisa- di yapısının bozulduğu önkabulüyle yo- la çıkmak yerine, Cene\ozÜler ve Vene- dikliler'in Akdeniz'deki birliği ortaya çıkaran genel akımlar ve kolektif kader- lerin oluşmasına nasıl katkıda bulundu- ğu ele alınabilir; ancak araştırmalar bu iki kent devleti üzerine yapılan incele- melerle sınırlı tutulamaz. Tabak'm sunduğu modelde, Akde- niz'de kapitalist dünya-ekonomisinin merkezinin Italya yanmadasmın kuze- yindeki kent devletlerinden Baltık'a kayması esasen üç temel iktisadi süreç üzerinden açıklanıyor: Doğuya özgü tarım ürünleri olan şe- ker kamışı ve pamuğun batıya kayması, 17. yüzyılda başta yünlü kumaş imalatı olmak üzere imalat sektöründeki kay- ma, Venedik ve Cenova'da ana işkolla- rında yaşanan değişiklik nedeniyle, dal- gaların imparatoru Venedik'in karayolu ticaretine yönelmesi. Tabak, Akdeniz'deki değişimde etkili bu üç sürece bağlı olan bazı geçici et- kenler olduğunu belirterek bunları da 14. yüzyıl sonunda hissedilmeye başla- yan Küçük Buz Devri'nin 1500'lü yıllar- da ekolojik bir kaymaya neden olması; 1590-1815 arasında kapitalist dünya- ckonomisindeki hegemonya; azalan nü- fusa bağlı olarak tahıl talebinin düşmesi sonucu 1620 ve 1650-1750 arasında meydana gclen iktisadi yavaşlama ola- rak nitelendiriyor. • Solan Akdeniz: 1550-1870 Coğrafi- Tarihsel Bir Yakkşım/ Faruk Tabak/ Çeviren: Nurettin Elhüseyni/ Yapı Kre- di Yaymhrı/ 422 s. Hülya Bay- gın'ın Şehzade romanında II. Bayezid zama- nındaki bütün tarîhsel olay- lar, gerilimler bireylerin ya- şamlarından kesitler sunu- larak anlatılıyor. Tabii ki olayların merkezinde Baye- zid'in Amasyada bulunan oğlu, yani romana adını ve- ren şehzade Ahmet bulunu- yor. Romanın en güçlü yön- lerinden birisi, salt hayal ürünü bir kurgu yerine ger- çek zaman ve mekânlardan faydalanılmış olması. SAYFA 34 Hülya Baygın'dan 'Şehzade' Biryırtıcının pençesindeki çalınmış hayatlar Nilay USLU I ^ r Tredi yüz yıllık Osmanlı ^L/ Imparatorluğu'nunözel- | likle yükseliş dönemin- JL. den sonra bir şehzade ol- ' duğunuzu düşünün. Yani muaz- zam topraklara hükmeden kosko- ca bir devletin padişahı olacak ve- liahtlardan biri olma ihtimalinizi. Padişahın cariyelerinden olan erkek ço- cuklarından sadece bir tanesi... Saray ve haremin iktidar hırsı dolu entrikala- rından sağ kalıp büyüme şansınız varsa bu sefer de bir yandan pamuk ipliğine bağh hayatınızı korumak diğer yandan da gelecekte ferasetli bir yönetici olaca- ğınızı kanıtlamaya çahşmanız gereke- cek. Ne üvey ne de öz kardeşlerinize bile asla güvenrncyin. Çünkü Fatih dö- neminden sonra kardeş katli yasal hale geldi. Şimdi bir de Fatîh'ten hemen sonraki dönemde olduğunuzu hayal edin: II. Bayezid döneminin sonları. On beşinci yüzyıl biterken Osmanh împa- ratorluğu. Bir yandan şehzadeler ara- sındaki çekişmeler, haremde cariyelerin ve hatta haremağalarının bile dahil ol- duğu hain planlar, her zamanki iç karı- şıkhklann yanı sıra Anadolu'da Türk- men beylerinin isyanları. Diğer yan- <: dan Fatih döneminde bin bir zah- h.-5 C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 1057
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle