26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

"Klasik Batı Müziğinde Dönemler ve Besteciler/Barok Dönem" Müziği okumak isteyenlere "Müziği Yaratanlar" dizisinde, çoksesli Batı müziği tarihini, yüzlerce yıllık süreç boyunca öne çıkan yaratıcıların yaşamları ve yapıtları çerçevesinde incelemek amaçlanıyor. Beş cilt olarak tasarlanan dizinin aslında ikinci cildi olacak ilk cildi "Klasik Batı Müziğinde Dönemler ve Besteciler/Barok Dönem" başlığı altında Dünya Kitapları tarafından yayımlandı. Mercek altına alınan bestecilerin dönemleri için bir çıkış noktası oluşturmalarına özen gösterildiği kitapta, bestecilerin yaşamöyküleri çerçevesinde, yetiştikleri dönemin tüm özelliklerini ve adları daha az duyulmuş yaratıcılarını da olabildiğince ayrıntılı anlatabilmek hedefleniyor. Bu ciltte belirli bir tarih, coğrafya ve sosyal sınıfın müziği ele alınıyor. Claudio Monteverdi’nin doğumundan (1567), Georg Friedrich Handel’in ölümüne (1759) dek olan süreyi kapsayan ve "Barok Dönem" alt başlığı ile tanımlanan yıllar inceleniyor. Kitaptaki örneklerin grafik tasarımı ve nota yazımı İpek Mine Altınel’e ait. "Müziği Yaratanlar" dizisinin diğer kitaplarının, "XVI. Yüzyıl Sonuna Dek Çoksesli Müzik"; "Klasik Dönem", "Romantik Dönem" ve “XX. Yüzyıl" alt başlıklarıyla yayımlanması planlanıyor. Aydın Büke ile "Müziği Yaratanlar"ı konuştuk. Dek Çok Sesli Müzik" daha sonra çıkacak. Neden Barok Dönem’den başladınız? Üzerinde daha çok çalıştığımız bir dönemdi. Nispeten daha çok bildiğimiz ve özellikle de notalarını bulması daha kolay bir dönemdi. "Müziği Yaratanlar" da, kilometre taşı olmuş bestecilerden yola çıksanız da, o bestecilerin yaşamlarıyla koşut gelişen bilmediğimiz başka usta bestecilere de yer veriyorsunuz satır aralarında. Müziğin yaratılmasına en çok katkıda bulunan insanlar belki de o arka planda gibi görünenler çünkü. Buna, başta sizin de belirttiğiniz kitabın o yapısı müsaade ediyor. Yüzyıllar içinde öyle ya da böyle birbirlerine değmiş, müziğe kendi büyük katkılarının yanı sıra efsane diye nitelediğimiz bestecileri beslemiş, onlara etki etmiş çok özel insanlar bunlar. Onlara büyük bir yer ayrılamasa da asla es geçilmediler. BİRBİRİNE EKLENEN HALKALAR Hemen her dönemde yaratıyı ve sanatçıyı derinden etkilemiş din, siyaset, felsefe üçlüsünün Barok dönemdeki konumunu daha doğrusu nüfuzunu sormak istiyorum. Kitabınız bu konuda bize yetkin bir tarihi arka plan da sunuyor. Yaratıcıların, sanatçıların yaşadıkları dönemden hiçbir zaman kopuk olmadığına, olamayacağına inanıyorum. Her ne kadar bu incelediğimiz dönemde müzik, sarayın, kralların hâkimiyetinde, çevresinde gelişen bir müzik olsa da yani bugün anladığımız anlamda halktan kopuk bir sanat üretiliyor olsa da, o saraydaki yaşam da genel siyasi tarihten ve halkın yaşamından kopuk değil. Öyle ya da böyle bağlantılı. Bilindiği gibi müzik tarihi ile sanat tarihi sürekli bir etkileşim içinde, sürekli birbirine eklenen halkalar halinde bir zincir oluşturuyor. Bu dönemle ilgili çalışmamızı yaparken de Avrupa’da henüz yatışmakta olan KatolikProtestan savaşlarının sonrasını veya, bugün Almanya diye tabir ettiğimiz ama o zaman sadece Almanca konuşan küçük kent devletleri birliği olan Kuzey Almanya’daki siyasi durumu, yine sadece İtalyancanın bir arada tuttuğu İtalyan küçük kent devletlerinin durumunu, ortadaki Kutsal Roma Germen İmparatorluğu’nun hâkimiyetini gözardı edemezdik. Avrupa’nın tüm bu siyasi tarihi, kültürel tarihini ve müzik tarihini doğrudan etkiliyor çünkü. Bir de hemen şunu bağlayarak söylemek isterim, başvurduğum tarih kitapları arasında yabancı dillerden kitaplar olmakla birlikte birinci tarih kaynağım Server Tanilli’nin "Yüzyılların Mirası ve Gerçeği"dir. Bir JeanBaptiste Lully’nin yaşamı aynı zamanda Avrupa’nın en güçlü merkezi yönetimlerinden biri olma yolunda hızla ilerleyen Fransa’nın siyasal tarihinin öyküsüdür. Bir Henry Purcell (1659–1695), 36 yıllık kısa yaşamına karşın, pek çok müzik tarihçisi tarafından, en büyük İngiliz bestecisi olarak kabul edilir. Onun yaşadığı yıllar, ülkesinin siyasi ve ticari alanda giderek güçlendiği bir döneme rastlar. Purcell’in yapıtları arasında önemli bir yer tutan KİTAP SAYI İpek Mine Altınel Aydın Büke ? Gamze AKDEMİR arok kelimesinin orijininden bahsederek başlayalım mı söze? Barok, Portekizce kıvrımlı, düz olmayan inci anlamına geliyor. 1700’lü yılların ortalarında Fransız yazar Noel Antonie Pluche tarafından müzik yapıtlarının sınıflandırılması için kullanılmış. Pluche 1746’da yayımlanan "Spectacle de la nature" ("Doğanın Gösterisi") adlı yapıtında, eserleri artık ülkelerine göre sınıflamak yerine "Musique Chantante" ("Şarkılı Müzik") ya da "Musique Baroque" olarak ikiye ayırmak gerektiğini belirtiyor. Burada "baroque" kelimesini "kaba", "biçimsiz" anlamında kullanıyor. Ayrıca iki müzisyenin çaldığı eserleri karşılaştırırken, fazla ağdalı ve geçmiş dönemin zevkine uygun bulduğu yapıt için "Yeryüzündeki pırlantalar yerine, denizin dibindeki eğri (barok) incileri zorla sökmeye uğraşıyor" ifadesine yer veriyor. Değerlendirmenin özünde bir küçümseme ve fazla ağdalı bulma var. Barok B sözcüğü bugün anladığımız anlamda, müzik tarihinde bir dönemi adlandırmak için, ancak 19. yüzyılın sonlarına doğru kullanılmaya başlıyor. Barok sanatın tüm dallarında detay işçiliği, süsleme önde. Doğaçlamanın çok fazla olduğu bir çağ, herkes başta Bach olmak üzere büyük doğaçlama ustaları. Kendi başlarına bir tema üzerine çeşitlemeler, varyasyonlar yapıyorlar bolca. Sanatçı sayısı anlamında da bereketli bir dönem değil mi? Çok. Saraylarda, kiliselerde çalışan sanatçılar kesimi bu dönemde oluşuyor. Diğer müzik kitaplarından farklı bir yapıda ilerliyor "Müziği Yaratanlar". Müziği okutuyor, başarılı grafik çalışmaları da çalışmada önemli bir yapıtaşı. Bu yapıda nasıl karar kıldınız? Müziği okutmak dediniz, çok doğru amacımız buydu. İpek ile birlikte farklı bir müzik tarihi kitabı formatı tasarladık. 2003 Aralık’ında, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde müzik tarihi dersleri vermeye başlamıştım. Bu derslerde öğrencilere müzik tarihini ansiklopedik tarzın dışında daha farklı nasıl bir yolla verebiliriz diye düşünüyordum. Bu düşüncemi İpek ile paylaştım. İpek Mimar Sinan Üniversitesi’nde müzik analizi ve teori dersleri veriyordu ve bana yaptığı birtakım çizimleri göstermiş, derslerimde kullanabileceğimi söylemişti. Dolayısıyla birlikte öğrencilere müzik tarihinde biraz daha böyle müzik analizleri verilebilir mi diye düşündük. Bu konseptte bir kitaba, müzik tarihi ile müzik analizini bu kadar birleştirmiş bir kitaba çok fazla rastlamadım, yabancı dillerde de rastlamadım. Çünkü genelde ya yaşamöyküsü anlamında kitaplar oluyor ya da benim Bach kitabımda yaptığım gibi yaşamı ve eserleri sıralamasıyla ilerliyor. Ya da çok teknik, sadece yapıtlar, stiller üzerine gidiyor. "Müziği Yaratanlar"da önce bütün müzik tarihi bir arada olsun istedik fakat sonra gördük ki çok fazla detay çalışmak hoşumuza gidiyor o zaman da uzun soluklu olmasına karar verdik. 5 ciltte karar kıldık. Fakat Barok dönem aslında ikinci cilt oluyor. İkinciden başladık yani. İlk cilt "Başlangıçtan 16. Yüzyıl Sonuna ? SAYFA 10 CUMHURİYET 887
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear