Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Türkiye, Uluslararası Zeytinyağı Konseyi’ne dönüyor Evren GÜLDOĞAN (TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Birliği/ACT Danışmanlık) ürk tarımının bütün sektörleri gibi zeytinciliğimizin de önemli sorunları bulunuyor. Tarımsal politikaların, destekleme sisteminin, yayım ve eğitim faaliyetlerinin, kırsal altyapının eksikliği sektörün önünün açılmasını ve dünya piyasasında hak ettiği yere gelmesini engelliyor. Ancak zaman zaman zeytincilerimizin yüzünü güldüren gelişmeler de meydana gelmiyor değil. Uluslararası Zeytinyağı Konseyi’nin (UZK) 29 Kasım2 Aralık 2004 tarihlerinde İspanya’nın Madrid şehrinde gerçekleştirilen 91. dönem toplantısında Türkiye’nin UZK’ya tekrar üye olmak üzere başvurması ve bu başvurunun Konsey tarafından kabul edilmesi bu olumlu gelişmelerden bir tanesi. Merkezi, dünyanın en büyük zeytinyağı üreticisi olan İspanya’nın Madrid şehrinde bulunan UZK Uluslararası Zeytinyağı ve Sofralık Zeytin Anlaşması doğrultusunda 1959’dan beri faaliyetlerini yürütmektedir. UZK’nin faaliyetleri de aşağıdaki şekilde özetlenebilir: . Zeytinyağı kimyası ve standartları: UZK zeytinyağı kimyası alanında araştırmageliştirme faaliyetleri sürdürmekte, zeytinyağlarının fizikokimyasal ve organoleptik (duyumsal) analizleri için yöntemler geliştirmekte, bu yöntemler hakkında eğitim vermekte, laboratuarları akredite etmekte ve uluslararası kalite standartlarını belirlemektedir. . Zeytincilik teknikleri: Konsey zeytin ağaçlarına bakılması, zeytin hasadı, sofralık zeytin işlenmesi ve zeytinyağı ekstraksiyon ve rafinajı işlemlerine yönelik daha verimli ve çevre dostu yöntemlerin geliştirilmesi için çalışmakta, bu konularda eğitimyayım faaliyetleri yürütmektedir. UZK’nin hali hazırda sürdürdüğü çalışmalar arasında zeytin ağacının genetik açıdan iyileştirilmesi ve uluslararası ticarete ta T bi olan zeytin fidanlarının sertifikalandırılması gibi projeler bulunmaktadır. . İstatistikler ve ekonomik analizler: UZK hem zeytinyağı hem de sofralık zeytinlere ilişkin olarak uluslararası istatistikleri derlemekte ve geleceğe yönelik öngörülerde bulunmaktadır. . Promosyon: UZK’nin idari bütçesinin yanı sıra ayrı bir promosyon bütçesi vardır. Bu bütçe aracılığıyla ABD, Kanada, Japonya gibi hedef pazarlarda zeytinyağının tanıtılması ve tüketiminin teşvik edilmesi için kampanyalar düzenlenmekte ve fuarlara katılmaktadır. UZK ayrıca Kalite Kontrol Programı’na katılan birliklerin zeytinyağlarını denetlemektedir. TürkiyeUZK ilişkileri Türkiye 1963 yılında UZK’ye üye olmuştur. Bu sayede Türk zeytinciliğinde özellikle teknik açıdan önemli ilerlemeler kaydedilmiştir. Örneğin, budama yöntemleri konusunda UZK’dan kurs alan yerli uzmanlar bu yöntemlerin Türkiye’de yaygınlaşmasını ve bu sayede verimliliğin artmasını sağlamışlardır. Ancak Türkiye’nin UZK olanaklarından tam anlamıyla yararlanabildiğini söylemek mümkün değildir. Bunun nedeni kısmen konuyla ilgilenen bürokrasinin yetersizliği kısmen de sektörde ortak bir vizyon bulunmamadır. Bir kısım tüccarlar Türk zeytinciliğinin gelişmesine önem vermemekte ve sadece kısa dönemde elde edecekleri kara bakmakta, dolayısıyla UZK’yi gereksiz bir masraf olarak algılamaktadır. Sonuç olarak ülkemiz 1998 yılında UZK üyeliğinden ayrılma kararı almıştır. Değerlendirmeleri yanlış bilgilere dayanan ve duygusal şekilde hareket eden bir grup işadamı ile bunların etkisinde kalan bazı bürokratlarımızın verdiği bu karar dünya zeytinyağı piyasasında arz fazlasının arttığı, zeytincilik politikalarında büyük değişiklikler yaşandığı ve Türkiye’nin zeytinyağı üretiminde rakiplerinin gerisinde kaldığı bir dönemde ülkemiz zeytinciliğinin soyutlanmasına, teknik ve ekonomik gelişmeleri takip edememesine ve rakiplerinden geride kalmasına neden olmuştur. Ayrıca Türkiye’den boşalan komite başkanlıklarına yerleşen bazı komşu ülke uyruklu kişilerin ülkemiz zeytinciliği aleyhinde çalıştığı görülmüştür. UZK’ya ödenen aidatla Türkiye’de zeytinciliğin geliştirilmesi için önlemler alınacağı iddia edilmiş, ancak bu yönde herhangi bir adım atılmamıştır.Zeytincilik sektöründe faaliyet gösteren demokratik üretici örgütleri bu karara en başından beri muhalefet etmişler, muhtelif kamu kurumları ve hükümet nezdinde girişimlerde bulunarak kararın geriye alınması için uğraş vermişlerdir. Öte yandan da Türk zeytinciliğinin soyutlanmaması için UZK ile ilişkileri kendi çabalarıyla sürdürmüşlerdir. Önce TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Birliği, bunu takiben Marmarabirlik UZK’ye gözlemci kuruluş olarak kabul edilmiştir. TARİŞ ayrıca UZK Kalite Kontrol Programı’na girmiştir. TARİŞ ve Marmabirlik’in çabaları geç de olsa ses getirmiş, Sanayi ve Ticaret ile Tarım ve Köyişleri bakanlıklarının desteklemesi sayesinde 2004 yılının Temmuz ayında Dış Ticaret Müsteşarlığı’nda düzenlenen bir toplantıda UZK’ye geri dönülmesine karar verilmiştir. Bu karar doğrultusunda Türkiye UZK’nin 91’inci Dönem Toplantısı’na geniş ölçekli bir katılım gerçekleştirmiştir. Türkiye’nin başvurusu Dış Ticaret Müsteşarımız Sayın Öner Faruk Doğan tarafından Genel Kurul’da yapılan bir konuşma aracılığıyla arz edilmiştir. Genel Kurul Türkiye’nin bu talebini alkışlarla onaylamıştır. Konsey tarafından ülkemize gerekli iç prosedürlerin tamamlanması için Haziran 2005 sonuna kadar zaman tanınmıştır. Türkiye’nin bir an önce Bakanlar Kurulu’ndan gerekli kararı geçirerek UZK’ye resmen dönmesi gerekmektedir; çünkü UZK’den uzakta geçen altı yılda Türk zeytinciliği rakiplerine göre geride kalmıştır. Bu farkın kapatılması için çalışmaların derhal başlatılması gerekmektedir. Ayrıca ülkemizin sürdürülmekte olan son derece önemli uluslararası projelerde yer alabilmesi, yeni Uluslararası Zeytinyağı ve Sofralık Zeytin Anlaşması’nın taslak metni üzerinde müzakerede bulunabilmesi ve zeytincilik alanında UZK’yi referans alan Avrupa Birliği’ne uyum gösterebilmesi için de UZK üyeliğinin derhal gerçekleştirilmesi lazımdır. Ancak böylelikle Türkiye dünya zeytincilik sektöründe hak ettiği yere gelebilecektir. 29