22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Tarım yön arayışında Ebru TOKTAR NKARA Türkiye, tarımda yön arayışına girdi. Tarım sektörü temsilcileri, pamuk ve narenciyeye yeterli destek vermeyen hükümetin Türk üreticisinin dünya piyasalarındaki rekabet şansını azalttığını belirtirken, hükümet çiftçiye yönelik destek araçlarını değiştiriyor. Patatese karşı alternatif ürünlere ve sertifakalı tohumculuğa büyük destek ayıran hükümet, Doğrudan Gelir Desteği’nin bütçe içindeki payını da azaltıyor. AKP iktidarı döneminde 1000 köye atanan ‘‘1000 Tarımcı Projesi’’nin birinci yılı Ocak ayında Büyük Anadolu Oteli’nde değerlendirildi. Tarım sektörünün önde gelen temsilcilerini biraraya getiren toplantı, Başbakan Tayyip Erdoğan’un oy kaygısına dayanan ‘‘çiftçiye yeni destek paketini’’ açıkladığı gösteriye de dönüştü. Toplantı, son dönemde iktidarca unutulan tarım sektörünün yaşadığı üretim bunalımına vurgu yaparken, Türkiye’nin diğer ülkelere göre çiftçisine verdiği destekte sınıfta kaldığını ortaya koydu. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar, pamuk ve naranciyede Türkiye’nin rekabet şansının ortadan kalkmaya başladığına işaret etti. Tarım Şurası kararlarının uygulanmadığından yakınan Bayraktar, tarımsal girdi maliyetlerinin yüksekliğine dikkat çekti. Bayraktar, çiftçinin zarar etse bile sattığı ürün üzerinden stopaj vergisi ödemek zorunda olduğu örneğini verdi. Tarımsal girdilerde KDV’nin düşürülmesini isteyen Bayraktar, çiftçinin ödediği KDV stopaj vergisi toplamının, tarıma sağlanan desteklerin tutarına ulaştığına işaret ederek, ‘‘Çiftçilerimiz aslında, tarımsal destek olarak devlete yük olmamaktadır’’ dedi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı A Rıfat Hisarcıklıoğlu ise, AB sürecinde üzerinde en çok fırtına koparacak sektörlerin hayvancılık ve tarım olacağını söyledi. Türkiye’de tarım sektörünün temel sorununun verimsizlik ve doğru üretimin yapılamaması olduğunu kaydeden Hisarcıklıoğlu; AB, ABD ile Türkiye tarımı arasında verim açısından 510 kata varan verim farkı bulunduğunu vurguladı. Başbakan Erdoğan ise sektör temsilcilerinin tarıma verilen desteğin yetersizliğine yönelik eleştirilerine tepki gösterdi. Hükümetini savunan Erdoğan, gerçekçi olmayan örnekler verdi. Erdoğan, Suriye’nin tarıma yönelik destiğini görmezden gelerek, ‘‘Aklı selim ile olaya bakılmak yerine tribüne oynanıyor. Türkiye ile ABD’nin ve AB’nin tarımı sübvanse etme gücü şu anda tabii ki aynı değil, olamaz da zaten. Adil olmaz zorundayız. O oranda sübvanse edecek gücü bulduğumuzda biz de o rekabetin içinde yer almak isteriz’’ görüşlerini ortaya koydu. Başbakan Erdoğan, yeni süreçte yapılacakları da şöyle özetledi: Enerji Barışı: Tarımsal sulamada kullanılan elektrik nedeniyle çiftçilerin 1995 yılından bugüne kadar 660 trilyon liraya ulaşan anaparalarının faizi silinecek. Faizlerin silinmesinin ardından bu borç, Türk Lirası olarak dondurularak, tarımsal TEFE uygulanacak. Borçlar, 36 taksite bölünecek. Gübre ve Mazot Desteği: Bu konudaki uygulama esasları en kısa zamanda kesinleşerek, kamuoyuna açıklanacak. (Gübrede KDV , mazotta Özel Tüketim Vergisi indirimi planlayan hükümet, bu vaadini gerçekleştirme yönünde henüz sonuca ulaşamadı. Tarım Bakanlığı’nın bu önerisine Maliye Bakanlığı direniyor. Tarım Bakanı Güçlü, son kararı bürokratların vereceğini belirtirken, siyasi iradenin yetersizliğini de ortaya koyuyor.) Sertifikalı Tohumculuk Desteği: Arpa, buğday, tüm sert iklim tahıl ve yemeklik tane baklagiller, yem bitkileri, yağlı tohum ve sertifikalı fidan kullanımı destek kapsamına alınacak. Kaliteli tohumluk kullanımına 55 trilyon lira (55 milyon YTL) destek verilecek. Tarımsal Kredi Faizlerine Yeniden Yapılanma: 2005 yılında kullandırılacak tarımsal kredi hacmimiz, Ziraat Bankası aracılığıyla 1.3 milyar YTL, Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığıyla da 1.2 milyar YTL olmak üzere, toplam 2.5 milyar YTL olacak. Vadeler ise işletme kredilerinde 2 yıl, yatırım kredilerinde 5 yıl olacak. Pamuğa Destek: 411 trilyon liralık prim ödemelerinin yüzde 68’i pamuğa ayrıldı. Pamuk üreticisi, kilo başına 190228 bin lira prim desteği alacak. Sert tohum kullanan pamuk üreticisine kilogram başına 228 bin lira destek verilecek. (Eski prim oranı kilo başına 9099 bin lira) Doğrudan Gelir Desteği (DGD): Ödemeler, Şubat ayında başlayıp Nisan ayında bitirilecek. Ödemeler, bir kerede yapılacak. DGD’nin toplam desteklemeler içerisindeki payı yüzde 80’den yüzde 45’e indirilecek. DGD artık toprağa değil, üreticiye, ürüne ve yeni teknolojilerin uygulanmasını teşvik edecek şekilde verilecek. Et Balık Kurumu (EBK): Hayvancılığın desteklenmesi için EBK’ya ait Erzurum, Kars, Bingöl, Diyarbakır, Ankara, Sincan ve Sakarya kombinalarını Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bünyesine alınacak. Tarım Gönüllüleri: Tarım Gönüllüleri sayısı bu yıl 2 bine, gelecek yıl 3 bine çıkarılacak. Patatese karşı alternatif ürün: Patateste görülen hastalık toprakta 3070 yıl yaşıyor. Mücadale edilmesi zor olan bu hastalığa karşı patates alanları sınırlanıyor. Patates yerine yem bitkileri eken ya meyveciliğe geçen üreticilerimizin uğradıkları zararı karşılamak üzere, 15 trilyon lira destek ayrıldı. Ayrıca tohumluk yardımı da sağlanacak. Hayvancılığa destek:Hayvancılığın desteklenmesi için ayrılan kaynağı yüzde 70 arttırarak, 900 milyon YTL ’ye çıkarıldı. 26
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle