04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

T 22 EKİM CUMARTESİ ürkçe Günlükleri FEYZA HEPÇİLİNGİRLER doğru yol, yürüdü, ben de yürüdüm. Fakat kaş altından bir kere baktı, gözlerini süzdü. Allah diye bayılayazdım. Acaba Allah bizi ne zaman mesut eder? Hiç ümit etmiyorum. 24 EKİM PAZARTESİ Van’da deprem… Acılar hep üst üste mi gelecek? Bu ülkenin başı dertten hiç mi kurtulmayacak? na // Huysuz çıkarsa avrat / Bir bardak su vermezse evlat / Ölü evinde ne işin var / Gir ağla, çık ağla” Kerim Yalçınkaya, Söke’de yoğurtçuluk yaparmış. Araştırıcı ruh, mesleğe, uğraşa bakmıyor işte. Oturmuş Söke’nin büyük ailelerinin soyağacını çıkarmış. Araştırmış, bulmuş, yazmış, ortaya, büyük boy, 370 sayfalık bir kitap çıkarmış: Ağalar Memleketi Söke. Nilüfer Açıkalın’ın Yoldan Çıkmış Öyküler’ini (Phoenix Yayınevi) okumuştum en son. Söke’de Çıldırtan Öyküler’i (Marjinal Kitap) imzalayıp verdi. Nilüfer’in öykülerini her okuduğumda hak ettiği ilgiyi görmediğini düşünürüm. Zaten bizde genellikle öyle değil midir? Bir “şey” olarak benimsenmişseniz başka bir “şey” olmanıza izin verilmez. Açıkalın da oyuncu ya, bir de güzel; yazar olarak kendinden söz ettirmesi çok zor. Arife Kalender, Gül Küstü ve Suçlu Fırtınalar (İlya Yayınevi) adlı, yaklaşık 400’er sayfalık iki kitapta toplamış şiirlerini. İkisi de çok güzel olmuş. Seçtiğim dizeler “Deli Bal”dan: “bir leylâydım, bin ademden / nice mecnun yarattım // ecel bendim, iksir bendim, huri ben / merak arkadaşım, ateş ruhuma bela / göze candım, köre mana / gizlendiğim tenhalarım buldular / asi hayvanlarım evcil odalarda / tufanlarımdan habersiz uyudular”. Geç Kalan Sezgi (Karya Yayınevi), Hatice Altunay’ın şiir kitabı. Ondan da tadımlık birkaç dize aktarayım: “Sorgulamaktayım sorumsuzca yaşananları / Sırıtkan yüzlerindeki iki yüzlü pis bakışları / İnsan hakları adına işkencecilere çanak tutanları / Sorgulamaktayım.” Ünsal Dinçer, Söke Hilmi Fırat Anadolu Lisesi öğrencilerinin yazılarını Genç Bakış adı altında derlemiş, yayına hazırlamış. Ne iyi yapmış. Öğrenciler için ne büyük deneyim… Çok ilginç bir kitap: Devecinin Günlüğü. Deveci Mehmet Üzüm’ün 1943’te topçu eri olarak bulunduğu asker ocağında tuttuğu günlük… Gerçek yaşam öyküsü. El yazısıyla tutulmuş günlüklere Cevdet Üzüm o yıllarda çekilmiş fotoğrafları da ekleyip yayımlamış. İşte o günlikten bir sayfa: “25. 7. 945” diye tarih atıp şöyle yazmış M. Üzüm (Yazım ve noktalamayı biraz düzelttim): “Bugün öyle bir rasgeliş oldu ki sorma. Akşamüstü ben saman basmaya giderken sevgilim ve nişanlım M. C.’ye nasıl rastgelmeyeyim. Oh öyle oldu ki kaçacak yer de yok, istikamet 26 EKİM ÇARŞAMBA “Nine, nene” sözcükleri yaşlandırıyormuş gibi geldiği için olmalı son zamanlarda pek kullanılmıyor. Bunların yerini “büyükanne” aldı. Ayvalık’ta bizim Giritliler “kadinine” derlerdi. Nece ki bu sözcük? “Hanım nine” de İstanbul ağzı olmalı. Dr. M. Ali Işıksoluğu: “Ege’nin kırsalında büyükanneye ‘ebe’ denir” diyerek “ebe” sözcüğünü de anımsatmıştı; ama Işıksoluğu’nun asıl söylediği şuydu: “Son yıllarda sıkça kullanılan bazı sözler var. Örneğin ‘Hayırlara vesile olmak’. ‘Hayır’ sözcüğü zaten çoğul değil mi? Ayrıca ‘şiddetle tavsiye ederim’ kullanımı var. ‘Şiddet’ sözcüğü genellikle olumsuzluk bildiriyor. Buradaki kullanım şekli hatalı değil mi? Başka bir sözcük ise ‘mana’; güzelim “anlam” dururken, hemen herkes ‘mana’ sözcüğünü kullanıyor. Son yıllarda gençler arasında Arapça kökenli sözcük kullanımı giderek artıyor. Sanırım öğretmenlerden, ders kitaplarından kaynaklanıyor.” Öğretmenlerden, ders kitaplarından da kaynaklanıyordur; ama en başta R. Tayyip Erdoğan’dan kaynaklanıyor. İngilizce sözcük kullanmayı modalaştıran Turgut Özal’dı; Arapçaları hortlatan Erdoğan oldu. “Hayır” sözcüğü çoğul değil. “Hayırlara vesile olsun” kalıbı dinsel çağrışımlı olduğu için kullanılıyor; en çok da Tayyip Bey tarafından. “Şiddet” sözcüğüne olumsuzluk anlamı da sanırım sonradan yüklenmiş; çünkü sözcüğün temel anlamı, “Bir hareketin, bir gücün derecesi, yeğinlik, sertlik”; “rüzgârın şiddeti” derken “hız” anlamı kazanıyor. “Şiddetle” dendiğinde de anlamı, “güçlü bir biçimde” oluyor. TDK Türkçe Sözlük öyle diyor. ahsin Yücel, İnci Aral’la birlikte onur konuğuymuş, gelemedi Söke’ye. Rahatsızmış. Aman Tahsin Hocam, sakın! Bu yılki, Söke Sanat, Edebiyat ve Kitap Günlerinin sekizincisiydi. 19 Ekimde başladı, dün bitti. Tema, “edebiyat ve tarih” olarak belirlenmişti. Her gün birkaç oturum, her oturumda ayrı konuklarla şiirden öyküye, resimden romana her konu konuşuldu, tartışıldı. Söke kendi yetiştirdiği değerlere sahip çıktığını da gösterdi. O. Zeki Özturanlı, oğlu Ö. İskender Özturanlı ve dostları tarafından anıldı. Kerim Yalçınkaya, Ağalar Memleketi Söke’yi anlattı. Söke’nin en ünlü ve en köklü ailelerinden Kocagözlerin, Samim ve Halil Kocagöz’ün yeğeni, Ferzan Gürel’in oğlu Ziya Gürel, resim ve seramikleriyle olduğu kadar resim bilgisiyle de bu günleri renklendirdi. Şadan Gökovalı engin mitoloji bilgisiyle bu kez Heraklia’yı anlattı. Ayla Algan yüce gönüllülüğüyle, sanatın her alanındaki doluluğuyla yeniden hayranlık uyandırdı. Nilüfer Açıkalın bu kez oyuncu olarak değil, sekizinci öykü kitabını çıkarmış bir yazar olarak oradaydı. Söke Belediyesi ile birlikte Beşparmak dergisinin ev sahipliği, bütün konukları hoşnut etti. Yunus Bekir Yurdakul, sunuculuk çıtasının ne kadar yükseltilebileceğini gösterdi. Beşparmak dergisinin genel yayın yönetmeni de olan Talat Avcı, Sina Akyol, Arife Kalender, Namık Kuyumcu, edebiyat günlerinin şairleriydiler; anlatılmaz güzellikteki günbatımlarına şiirleriyle iz düşürdüler. T 31 EKİM PAZARTESİ Cadılar bayramı yaklaşıyormuş. Aras bebeğe de bir aslan giysisi alınmış bayramlık. Dün gece görüntülü konuşmamız sırasında ben de gördüm yavru aslanı. Bizim Amerikalı damat, “Niye sizin bayramları kutlamıyoruz? Sizin bayramları da kutlayalım.” diyesiymiş. Karısına haksızlık etmek istemiyor besbelli. İyi de bizim hangi bayram, nasıl kutlanır ki Amerika’da? Aldı mı beni bir düşünce! ? [email protected] [email protected] www.feyzahepcilingirler.com 23 EKİM PAZAR Etem Oruç, şimdikilerin, (ne demekse?) “pozitif elektrik” aldıklarını söyledikleri, insanlara sevinç aşılayan, güleç yüzlü bir insan. Yazısı da öyle. Sıcacık. Nazilli Cumhuriyeti’nde (Berfin Yayınları) işgal yıllarında Aydın Nazilli dolaylarında yaşanan yiğitlikleri, özveriyi, çekilen acıları anlatmış. Kurtuluş Savaşı anılarını derlemek için adım adım dolaşmış yöreyi. Dağın başında karşılaştığı çobandan, babasının sevdiği deyişi derleyivermiş. Ne dermiş çobanın babası? “İyi huylu olursa avrat / Bir bardak su verirse evlat / Düğün evinde ne işin var / Gir oyna, çık oy BULMACA Önce aşağıda tanımları verilen sözcükleri bulmaya çalışın ve her bir harfi bir yatay çizgi üzerine gelecek biçimde yazın. Sonra çizgilerin altlarındaki sayılara göre bu harfleri bulmacadaki aynı sayılı karelere aktarın. (Kara kareler iki sözcük arasını gösterir. Bir satırın sonunda kara kare yoksa bu, sözcüğün alttaki satırın başına sarktığını gösterir.) Bulmaca tamamlanınca, sorulan tanımların karşılığı olan sözcüklerin ilk harfleri yukarıdan aşağıya doğru bir şairin adını oluşturacak; bulmaca karelerindeyse, aynı şairin dizeleri ve şiir kitabının adı ortaya çıkacaktır. 10 B 11 20 A 21 1 J 2 D 3 L 4 B 5 B 6 E 7 A 8 F 9 A Hazırlayan: İLKER MUMCUOĞLU 19 A B 12 B 13 G 14 H 15 C 16 G 17 I 18 A K 22 J 23 A 24 A 25 D 26 G 27 D 28 A 29 E I. “Akşama doğru Gökbel’den kurtulmuşlardı ama ... işleri yine ters gitti.” (Halikarnas Balıkçısı). 30 E 31 E 32 E 33 B 34 H 35 L 36 C 37 D 38 K 39 G 17 78 69 65 80 J. Bez, beze. 40 A 41 B 42 L 43 G 44 L 45 G 46 B 47 B 48 D 49 G 50 G 1 22 59 41 66 51 B 52 K 53 G 54 A 55 B 56 H 57 G 58 G 59 J 60 K 61 G Tanımlar ve sözcükleriniz: A. Güzel Avrat Otu, İmbAtla Dol Kalbim ve Ona Sevdiğimi Söyle adlı hikâye kitapları da olan yazar. 62 B 63 B 64 A 65 I 66 J 67 B 68 D 69 I 70 G 71 D K. “Elli, altmış günlük bir ayrılık için bu kadar telaş ... değil mi” (R. N. Güntekin). 72 E 73 G 74 A 75 F 76 F 77 F 78 I 79 L 80 I 52 21 60 38 L. “Onlar kahve, süt, hatta kışın salep içmeyi, zeytin, peynir ... ve ekmek yemeyi tercih ederler.” (Abdülhak Şinasi Hisar). 7 18 40 54 28 74 24 64 23 20 9 19 B. Kan Dökülecek adlı romanı da olan, Pulitzer ödüllü yazar. 25 2 71 68 37 48 27 E. “Kan ...” (Serdar Akinan yönetmenliğinde hazırlanan belgesel). G. Çocukluğun Soğuk Geceleri ve Yaşamın Ucuna Yolculuk adlı romanları da olan, müntehir yazar. 79 42 3 44 35 1134. sayının çözümü: A. BORGES VE 53 39 61 70 45 49 57 13 50 58 26 73 43 16 33 51 4 11 12 C. Yüz, çehre. 10 46 47 67 63 5 55 31 30 6 29 32 72 F. “tefeciler ... koymuşlar” (İzzet Yasar). H. “... Baydar” (Elveda Alyoşa ve Kedi Mektupları adlı yapıtları da olan yazar). 15 36 D. Ölü, ölmüş. 77 75 76 8 34 56 14 17 BEN, B. ORTA DİREK, C. ŞİST, D. LEVİ, E. UYLSSES, F. Ğ, G. AZIK, H. İHTİRAS, I. NÜKHET J. EVİ, K. NUTUK, L. AHDİ, M. YAKUP, N. EROS, O. TEZHİP. Metin: “Herkes bozuk saat gibi kendini / taşıyor kesik bileğinde / tül ve siyah, ruh ve süret ve tuz. Artsshop” CUMHURİYET KİTAP SAYI 1135 KASIM 2011 ? SAYFA 39
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle