03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

¥ Tesadüf bu ya yolda karşıdan karşıya geçerken bir kaza geçirir. Dolayısıyla bu türbe ziyaretinden haberdar olan Ahmet Bey, yıllardır yaşamını paylaştığı kadını, “Dinimizin gereği kadın yerini bilmeli” deyip evden kovarak, bir süreliğine baba evine göndermekten geri kalmaz. Necip Mahfuz o dönemin Mısır’ında toplumdaki kadının yerini anlatırken, bugünün Mısır’ına baktığımızda kadın adına hiçbir şeyin değişmediğini görüyoruz. Ahmet Abdülcevat Bey’in ilk karısından olma oğlu Yasin, toplumsal olaylardan ve ülkesinde fırtına gibi esen bağımsızlık mücadelesinden bihaber, kendi zevk’ü sefa âleminde yaşamaktadır. Kadına olan düşkünlüğü ve bitmek tükenmek bilmeyen açlığı had safhadadır. Öyle ki bir gece, evlenmeden önce yıllardır evlerinde Emine’nin (annesinin) yardımcılığını yapan, hizmetçi Hanefi kadına gözü kırpmadan tecavüze yeltenir. Hastalık bu ya, bir süre sonra evlenir, karısı Zeynep’in yardımcılığını yapan kadına, güzel ve alımlı eşine rağmen gecenin bir vaktinde kaldığı çatı katında acımasızca tecavüz eder. Bu durumun duyulması üzerine, Ahmet Abdülcevat Bey’in ve küçük burjuva ailesinin toplumda küçük düşmesine neden olan Yasin, kadına bağlılığı hastalık düzeyde bir tiptir. Ailenin bir ferdi de, hukuk fakültesinde okuyan ve İngiliz sömürgeciliğine karşı, adalet sisteminin en üst düzey yöneticilerinin (özellikle yargıç Said Zaglul’un) başı çektiği Mısır bağımsızlık direniş örgütünde yer alan Fehmi. İngiliz askerlerinin hâkim olduğu Mısır’daki yönetime karşı, Mısır’ın bağımsızlığı için direnen Said ve tayfası büyük bir ¥ kitleyi arkasına almasına karşın sürgüne gönderilince, öğrenci hareketi yanı sıra halk ayaklanması yaşanması kaçınılmaz olur. Gelişmekte olan her ülkede olduğu gibi Mısır’da da bu direniş harekâtı provoke edilerek, yüzlerce kişinin ölümüyle sonuçlanır. Tam bağımsızlık ilan edilecekken, İngiliz veya Mısır ajanları öğrenci ayaklanmasının büyük bir gösterisinde arbede çıkarıp bir çok kişiyi öldürürler. Ahmet Bey’in üzerine titrediği, “Hayatımın en mutlu yanı” dediği, hukuk okuyor olmasıyla her fırsatta övünerek dile getirdiği oğlu Fehmi de ölenlerin arasında yer almaktadır. Bu olayla birlikte başta Ahmet Bey olmak üzere tüm aile, büyük bir darbe yiyerek, yaşam tarzları az da olsa sarsıntı geçirir. Artık ne Emine eski Emine’dir ne de Ahmet eski Ahmet. Tabii romanın en dikkat çekici yanından söz etmeden bu tanıtım yazısına son noktayı koymak istemem doğrusu. Mısır bağımsızlık savaşı verirken; sık sık Atatürk’ün Türkiye’de başardığı büyük işlerinin ve çağdaş bir yaşam için, topluma hitaben “Nutuk”ta dile getirdiği sözlerinin Nobel ödüllü Mısırlı yazar Necip Mahfuz tarafından işlenmesi, örnek gösterilmelidir. Arap edebiyatının bu başeserini okuyunca, hem Arap edebiyatını tanıma fırsatını elde edeceğiz hem de Mısır’ın o dönemini Türkiye’nin Cumhuriyet devrimi ile karşılaştırma bugün gelinen noktayla tartma fırsatını. Bence okunması gereken bir roman. ? * Saray Gezisi/ Necip Mahfuz/ Çeviren: Işıl Alatlı/ Hitkitap/ Mart 2008/ 528 s. gözlülüğü, tükenmez hırsı, barışın, kardeşliğin ve aklın önüne set çeker, kavga, kan dökme ve acıların önünü açar: patırtı gürültüleriyle “insan”, müzik, edebiyat, dünya olaylarıyle ilgilenişleri bakımından “medeni”ydiler. Bugünün modern tavrı ile liberal toplumdaki işini bilen akıllı Topal Nuri’ler ile hayat felsefesiyle yaşama tarzını seçmiş deli Hakkı Bey’leri görünce Orhan Kemal’in nasıl keskin bir toplum analizcisi olduğu da ortaya çıkar. Yazar, diğer yandan Çukurova’daki sözü geçen toprakların üzerinde yaşayan insanların kendilerini bu toprağın bir parçası gibi görmeleri ve onu kaybetmemek için canları pahasına nasıl savunduklarını, ölümü bile göze aldıklarını gösterir. Çünkü toprak, onlar için yaşamın ta kendisidir. Orhan Kemal, Hakkı Bey’e söylettiği şiirinde, bu verimli toprakların dünü ve bugününü anlatır. İnsanın aç İnsandan önce topraklar vardı, Sert rüzgârlar, Tohum. İnsandan sonra rahatı kaçtı sert rüzgârların, tohumun, bereketli toprakların! Pay pay oldu topraklar, Ev ev bölündü dünya, Kana bulandı topraklar Kardeş sofraları bozuldu. ? [email protected] Kanlı Topraklar/ Orhan Kemal/ Everest Yayınları/ 378 s. Orhan Kemal ¥ CUMHURİYET KİTAP SAYI 949 SAYFA 27
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle