19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Kitap İçin LII Selçuk ALTUN “Tüm dünya Batılılaşırsa, güneş nereden doğacak?” arada yaşadık.” Lili Brik'in (18911978) Kitaba Yazdığı Önsöz’den. 1281 Şair Sergey Yesenin (18951925) intihar edince, Mayakovski onu korkaklıkla suçlar. Beş yıl sonra kendisi de korkmadan edemez. 1282 Sergey Yesenin'in otuz yaşında intihar etmesinin üç gizil nedeni; ilk karısı aykırı balerin Isadora Duncan'dı, ikincisi yönetmenaktör V.E. Meyerhold'la evlendi ve sonuncusu Tolstoy'un torunuydu… 1283 Soliman Şalom'un 1958 yılında hazırladığı İspanyolca Diez Poetas Turcos Contemporaeos'u (Yedi Çağdaş Türk Şairi), Oktay Rifat aşkına aldığımı, yedi şairden Rüştü Onur'un adını, bu vesileyle ilk kez duyduğumu da yazmıştım. Sonra Rüştü Onur'un (19201942) şiirlerini okuma fırsatım oldu. Bazıları Behçet Necatigil'in erken dönemini anımsatan şiirlerin, Onur 1922 yaşındayken yazdığı göz önünde tutulursa umut veren bir şairmiş. İki ay önce sahafımda, Salâh Birsel'in hazırladığı bir Rüştü Onur (Yeditepe Yayınları, 1956) anı kitabı buldum; bir avuç şiirin yanı sıra, Necati Cumalı ve Salâh Birsel'e mektuplarıyla onun ardından Behçet Necatigil, Nurullah Ataç, Oktay Akbal, Oktay Rifat, Cavit Yamaç ve Muzaffer Tayyip'in yazdıklarından mürekkep. Rüştü Onur 1938'de vereme yakalanır. 1942'de hastanede tifodan yatan bir kızla tanışır, nişanlanır. Zonguldak'tan gelip onun İstanbul'daki evine yerleşir. Nişanlısı kasım, o aralık ayında ölür. Onur'un can dostu şair Muzaffer Tayyip Uslu'ydu. O da veremden dört yıl sonra öldüğünde 24'ündeydi. Hastanede yan yana yatarken aynı hastabakıcıya mı âşık olmuşlardı? (Kitabı bitirince, şiir soluyarak ölen OnurUslu'nun yaşamöykülerinden bir nitelikli film veya dizi üretilebileceğini düşündüm.) 1284İSİMSİZ Size bulutları verebilirim Ve hatta yatağımı bile. Bana yalnız kocaman gemiler verin. O kocaman gemilerle Bir üstüva memleketinden Bir pula satın aldığım Baharı getireceğim. Rüştü Onur 1285KAN Önce öksürüverdim Öksürüverdim hafiften Derken ağzımdan kan geldi Bir ikindi üstü durup dururken Meseleyi o saat anladım Anladım ama iş işten geçmiş ola Şöyle bir etrafıma baktım Baktım ki yaşamak güzeldi hâlâ Muzaffer Tayyip Uslu (“Şiirden” ilk iki dörtlük) 1286 Taksim'de bir dev binanın yıkılması elzemse Park Otel'in yıllar önce durdurulan inşaatı ne güne duruyor? Kentin mimari siluetini bir kaşalot leşi gibi kirleten karkas yoksa İstanbul'un, Avrupa'nın Kültürel Başkenti olacağı 2010 yılı için mi (s)aklanıyor? Grotesklik anıtı niyetine… 1287 Saatin Gizli Yüreği (Elias Canetti, Çev. Ahmet Cemal): “Sadece satın aldıklarını öğrenen biri.” “Şarkılar söyleyen kirlilik.” “Bir tarikatı tam ortasından kesip ikiye ayırmak.” “Okumanın ürünlerinin öcü.” “Bir karınca yuvası olmak. Bu yuvanın insanlar hakkında bildikleri.” 1288 Biz altı milyar canlı, aynı anda görmekte olduğumuz düşte kendimizi ne demekse insan sanmışız. Aynı anda silkinerek uyandığımızda, düşteki dil, din, mezhep, ırk olguları bazında taraf olup……başlamışız. “Derya Eren'in Anısına ve Filiz Eren İçin” 1 276 25.03.2007 gecesi! YunanistanTürkiye maçında kan ter içindeki Mehmet Aurelio'ya odaklanmışken aklıma Türk Edebiyatı dergisindeki (Mart, 2007) “Plevne'den Çanakkale'ye” başlıklı araştırma geldi. Bibliyofil Prof. Dr. Haluk Oral'ın yazısında, “Plevne Ryan” takma adlı Sir Charles S.Ryan'ın (18531926) yaşamından epik bir dönem özetleniyordu. …Arıburnu sırtlarındaki çatışmada, TürkAnzak kuvvetleri 19.05.1915'te şehitleri gömmek ve yaralıları toplamak için ateşkes ilan ederler. İşlem sırasında, 60 yaşlarında Avustralyalı bir askeri doktor Türklerin dikkatini çeker. Onun göğsünde bir sürü Osmanlı nişanı vardır. (Yoksa onlar şehitlerimizden mi apartılmıştır?) Hayır onları Plevne Muhasarası'nda Gazi Osman Paşa'nın yanında savaştığı ve 20 yıl sonra askeri doktor olarak Erzurum'daki OsmanlıRus Savaşı'na katıldığı için Dr. C. S.Ryan bizzat almıştır. Çanakkale'de de Türk dostlarına yardımcı olur. Yazdığı cephe süreci anılarının (Under The Red Crescent) ana konusu, Türk askerinin yiğitliği ve fedakârlığıdır… Plevne Ryan'a (veya Türk Charlie) “Sir” unvanı özgülenir. 1919'da general rütbesiyle emekli olunca Osmanlı İmparatorluğu'nun Melbourne Konsolosluğunu üstlenir. Karşılaştığı her Türke hemşerisi yakınlığı gösterir. Aynı zamanda ciddi bir “Çanakkale” araştırmacısı olan Haluk Oral yazısını, “Türkçe literatüre birkaç kere değişik giriş yapan; ama çok da anılmayan bu dostun ismi bir yerlerde hiç olmazsa bir sokağa verilemez mi; ya da Türk askerlerinin tedavi edildiği bir revire “Plevne Ryan Reviri” denilse, ne iyi olur “ diyerek noktalamış. Bence onun anılarından müthiş bir film kotarılır. TürkAvustralyaY.Zelanda ortak yapımı… 1277 Under The Red Crescent'tan (s.112): “Bütün doktorluk hayatımda en büyük acılara, azaplara tahammül eden Türk askerlerine benzeyen insanlar görmediğim gibi, korkunç, ağır yaralardan onlar kadar olağanüstü tarzda iyi olup kurtulan adamlara da rastlamadım. Türk erleri doktorun, operatörün üzerinde çalışacağı, çok elverişli, muhteşem materyaldiler, yani içki, ispirto ve başka sefahatlerle bozulmamış, mükemmel vücutlu, tam sıhhatli insanlardı.” 1278 06.04.2007! Enis Batur'un annesi Leman Batur Hanımefendi'nin (19212007) cenaze törenine katılmak için yola çıkarken aklıma onun, oğlunun önce lise ve üniversite diploması alabilmesi, sonra yazar olmaması için verdiği uğraşlarla ilgili anekdotları geldi. Levent Camii'ne yaklaşırken içimi bir huzursuzluk kapladı. İki gazetede ölüm ilanı ve bir gazetede haberi yer almıştı. Cami'de benimsemediğim nice edebiyat bezirgânıyla da karşılaşacaktım. Avluya duhul edince gözlerime inanamadım. General Sir Charles S. Ryan (Plevne Ryan veya Türk Çarli). YKY'deki bazı emektarlar dışında neredeyse edebiyat âleminden kimsecikler yoktu. Derken Enis Batur'un artık YKY'de kültür ve sanat işlerinden sorumlu murahhas yönetim kurulu üyesi olmadığını anımsadım. O artık iş veya proje kopartılacak bir konumda değildi. Leman Batur Hanımefendi, Hava Kuvvetleri'nin sembol komutanlarından rahmetli Org. Muhsin Batur'un eşiydi ve Hava Kuvvetleri gerektiği şekilde oradaydı. 1279 Cool Memories V'den Jean Bandrillard (19292007) “Barthes: Dil faşisttir, sürekli konuşmamızı buyurur… Alman dili Alman kentleriyle aynı zamanda yıkılmıştır (Sloterdijk).” “Türk siyasi mahkumlar kolektif hücrelerinden olacaklarına açlıktan ölmeyi yeğlerler. İzolasyon ölümden beter.” “Felsefe ölüme, sosyoloji intihara sürükler.” “Tüm dünya Batılılaşırsa, güneş nereden doğacak?” 1289 Keşke Şunları Söylemeseydiniz: “Arap ve Yahudilerin İsrail sorununu Hıristiyanlığa yakışır bir şekilde çözmeleri gerekir.” ABD'nin Birleşmiş Milletler Delegesi War1280 Lili Brik'e ren Austin, 1948 Mektuplar Vladimir Fidel Castro için : Mayakovski (1893“Castro bir yıl daya1930) nabilir. Daha fazla de“Mayakovski mekğil.” tuplarının çoğunda OsEski Küba diktatörü sip M. Brik'ten söz etFulgencio Batista, miştir. Ossip Brik ilk 1959 kocamdı… Mayakovs“Castro birkaç ay ki'yle seviştiğimizi söyiçinde kovulacaktır.” lediğim zaman, üçüKiplinger Washingmüz oturup birbirimizton Letter, 1961 den ayrılmamaya karar “Castro rejiminin verdik. Mayakovski'yle çözülmeye başladığına Brik daha o zaman ortanıklık ediyoruz.” taklaşa bir edebiyat Us News and World çalışmasıyla, ortaklaşa Report, 1966 fikirlerin yarattığı bağla “Demokrasinin ulaçok yakın dosttular. şacağı yeni nokta KüBöylece hem iç, hem Tarihi bin an; Simone de Beuavoir ile Jean Paul Sarrtre Che Guevara’nın ofisinde (Havana, ba'dır. Sana söylüyode dış dünyamızda bir 1960) (From Cubas: A. Karda) CUMHURİYET KİTAP SAYI ? SAYFA 8 903
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle