Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
yatta görmemiz muhtemel ıınsurlnrı ede bıyarta da birbirine yakın kılarız ve Borges'in o ünlü deyişiyle kaderin tesadüfle re, simetriyc düşkiin olduğıınu kanıtlamak isteriz. Çünkü hayatm bu özelliği bin kere tanık olsak da bizi her defasında şa^ırtır. Çok sevdiğim bir söz vardıı: "Mümkün ama muhtemcl değil." Benee cdcbiyat rnümküıı ama muhtemcl olma yanı muhtemel kılar ve bızi bunun hcm mümkün hcm muhiemel olduğuna inan dmyorsa, başarılıdır. Sıztıı de dedıg'ınız gıbı her gördüğümüz çıplak kaJına erotik malzeme yakifttrmaft yapartz. Ve bakıp geçerız. Ama siz bıze Şebnem örneğiyle bu kadınlarm da gerçek bayatta bır bedent ve bir hikâyesi olduğu rııı gihteriyorsunuz. Farklı bir hilınce taşıyorsunuz bızi. Bu bır anlamda sall görünü$e güre yargılama alışkanlığımıza karşı bır tepki mı? Bedenlerini teşhir eden kadınların bir hikâyclcrinin olması nc yazık ki şablonların kurbanı olmus, bir meseledir. Bu tür düşmüş kadın/düşürcn adarn hikâyelcri bizim edebiyatımı/da ve özellikle sinemamızda çok işlendi. Ama bu işleme tarzı çuk kaba bir şablon üıetti. Şablon biliyorsıınıız tcknik bır malzemedir, işleyişi kolaylaştınr, bütiin üriinlerin tek tip ol masını sağlar. Ama sanatın cn çok çekinmcsi gereken şcy dc bu tek tip ulma hali ılir. Şablonlar yaygınlıkları ölçüsünde görmeyi engeller, görememek de mesele nin hırkll boyutları hakkında düşünmeyi. (ıcrci günümüzde düşnıüş kadın şablonu eskisi kadar tedavüldc dcğil artlk. Dolayısıyla çıplak kadm bcdcıünc iüşkin bakiş eskisi kaılar klişe malzemclcrden oluşmuyor. Bu romaııda ben kadın bede ııinin erotik malzeme olııp olmamasıyla fazla ilgilenmiyorum, söz konusu şablon lan göz ardı ederek veya edcmeyerek düşünmeye çalışan diğcr karaktcrlerin durumuyla ilgileniyorum. Iirsin ve Sclda çıplak bedcnc ili^kin toplumsal yargılar dan hangi dıırıınilarda ve ne kadar sıyrtlabiliyorları" Sorun bu. Şebnctn "litibci bu son fıisıl" diyerek ıııtikanı mı alıyor? Yoksa onun kapak kızı olmasınm nedeni uılt para ve şrihret mi? liğı'r intikaıma Şehnenı içın başka bir intikam yolu daha olabilir miydi? gında, normalde bu üç kavramın yan yana gclmcsini imkânsiz kllacak bir dıırıım yoktur. Aijkın olduğu ycrdc cinsellik, cin selliğin ulduğu ycrde de çıplaklık vardır. Ama bu çıplaklığın bir teijhir içcrdiğini, hcrkcsc güsteıilen ve başka zihinlerdc de cinsel çağrışımlar uyandıran hatta ilgisiz kiijilcri eylcmc yönelten bir çıplaklık olduğunu düşündü^ümüzdc sorun basit bir toplumsal yaıgıları aşnnı sorıınu ol nıaktan çıkar. Bu sadece Türk zihniyet yapısınm sorunu değil bente, cinsel aızu nesnesi olarak teşhir edilcn bedcniıı sahibinin toplunı içinde var olma biçimı hırklı kültürlerdc de farklı ölçcklcrdc sorun oluijturur. Dolayısıyla güniimüzde ebedi oldu^ıından kuşkıı duyacagımız, ama ezeli bir mcselcdiı teşhir edilen çıp lakllğa duyulan aşk. ORTALAMA BİR HAYAT "Cıiıvenlı bır hayal nteınek urlıilannı bir hayat demektir" dıyorsunuz. Şebnem rısk almakta hıç çekinmezken, Selda, liriin, Bünyanıin düzenli ve sakın yaşamlarını muhafaza etmeye çalışıyorlar. Şebnem btijtun kaybe/tiği içın mı bu denlı göziipekr1 Şebncın çıplak ama özgürken diğer leri edepli ama tutsak değiller mı? Ciüvenli bir hayat istcmcnin ortalama olmak deınek ulduğunu Ersin söylüyor. Şöyle de diyebiliriz, güvenli bir hayat istcycn hcr insan vasat değildir, ama vasat insan önceliği, büyük risklcri göze alarak hayatı tatmaya değil, hayatı garantiye almaya tanır, sonra küçük küçük riskJeri gözc alarak hayatı ucundan kıyısından tadacağını düşüniir vc bencc hayat bir oyun oynamazsa tadamadan ölür. Şebnem'in ne denlı gözüpek olduğunu bil miyoruz, o kaıaıılıkta olan kaıakter, hak kında bildıklerimız diğcrlcrinin yorumla rından ibarct. Belki de hiç gözüpek değildir, belki dc fazla ııysal olduğu, boyun eğdiği için böylc bir hayat yaşıyordur, hatta özgür de olmayabilir, bilmiyoruz. Şebncm diğcrlerinin kendilerine bakma larına yol açan bıri. Karakterler Şebnem'in gözüpek olduğu varsayımından hareket ediyorlar. Roman içinde böyle. Ama okıır olarak bana sorarsanız, evet gözüpek bir kaıakter, görünür olmak, unutulmuşluğunun acısını çıkarmak için yapmayacağı şey yok bu kızın. Ersin ve Selda'nın edepli olup olrnadıklarına gclirsck, kendine karşı ikiyüzlü olmak ahlaksızca bir tutumsa örneğin, edepli bir davranış sayılmazsa, Ersin'in edepli olduğunıı pek söyleyemeyiz. Bünyamin'in cdcbini hiç tartışmayalım, o hemen dıırıırna ııyuyor. ()te yandan, cvct, Ersin de Selda da Şebncm aracılığıyla sorgulamak zorunda kaldıkları halde dcğiştirmcycccklcri kurulu düzenlcrin tutsağıdırlar. Tiim karakterlerin kcndı iç yolculuklarına tanıklık ediyuruz. Haya/Lırı dışandan nıükemmel görünse de aslmda mutsuzlar. Sıstemın dayallıklart karşıstnda bireyin ezilijini görüyoruz bır anlamda. Mesela Ersin üzennden gbrünenlerin allındakileri kazıyorsunuz. Pek çok genan bayalıni süsleyen banka nıufe/lişliğinin sanıldtğı kadar albenili olmaması gıbt. Bu romanı ilk yazdığım sırada banka cılık bir ıneslek olarak yüksclen değerdi. Aradan gcçen on beş yıl içinde bu hızla sivrilen scktör arkasında yığınla batık banka ve binlercc işsiz bankacı bıraktı. Bcn yükselen değerleri değil, kalıcı değerleri yüccltmiş bir edebiyat dünyasının yetiştirdiği bir okurdum, onların da etkisiyle yeni çağın parlak imgelerinden hcp kuşkıı duydum, hâlâ duyuyorum. Bu imgeler göz kamaştırıyor, aslında kör oluyoruz. Kapitalizmin gcldiğimiz aşaması, sistemin işlemesini, çarkların dönmesini sağlayan tüm araçları baş döndürücü bir hızla kullanıyor, bunu biliyoruz artık. Her türlü kitlc ilelişim aracına, hayatm anlam odağını kaydıracak kadar çok çcşitlenmiş olan ürünlcrc, piyasalara, siste mi işleten diğer araçlara vc bütün bunlara tcslim olmuş hayatlanmıza baktığımızda, anlamakta güçlük çektiğimiz bir hızın bizi yöncttiğini görebiliriz. Hayatımıza 7 90 YENI YAYINLAR Kıbns için tarihte 12'ye 5 var! Tüm yaşamını Kıbns Türklerinin mücadelesine adamış simge lider Rauf R. Denktaş işte böyle sesleniyor. Önümüzdeki bu tarihsel 5 dakikayı nasıl değerlendirmek gerektiği sorusu, Ada'nın acı gerçekleriyle bu kitapta yanıtını buluyor. İYİ MALZEME... Şebnem'in ne düşündiiğünü bilmiyoruz, ıntikam olup olmadığı di^er karak terlerin sonlıığu bir sorıı. Bana soruyorsanız, hur ikisi dc degll, varlığı ayak bağı uiıııu^ bir kişinin kendini var kilmasımn bir yoludıır bu secim. Göıünmck, varlı ğın cn büyük kanıtıdır, ulaşılamayan insanlara varlıj^ını hatırlatmaınn cn zor/ko lay yulu da kamuya açık bir biçimde görünmektir. Şcbncm de bunu yapıyor. Ama hayatla bazı eylemleri yapma amacımız başkalannın gözündc farklı anlanılar kazanabiliı, bu edebiyat için iyi malzemedir. Şebnvm romanın kilil ısrni. 1 üm karakterler onun ışığında yollarmı buluyorlar. Ama o hıc kunuşmuyor, açıkluma yapnıtyor. Sadece başk.aları de olan amlarından onu tanıyoruz. Neden Şebnem sessiz kalıyor? liizi onunla tanışttrmıyorsunuz? Onun neler dtişündüg'ünü nicin hiç öğretıemiyoruz? Bu roman Şebnem'in kendini görünür, hissedilir kılmak için attığı bir adımın diğer karakterlcr üstündcki etkisini ckscnine alıyur. ijebnem'i tanırsak başka bir roman olur. Digcr karaktcrleri sarsacak kadar öncmli bir eylemin eyleyenini anlatmak, diğer karakterlerin sarsüma ncdcnlerini gölgelcr, ortadaki mesele değişir. Enın ilk aşkı, liseli Şebnem ile çıplak Şebnem'ıyan yana koyamıyor. Ctnsellık ve çıplaklık neden bu kadar tukaka edilıyor? Bu Türk zihniyet yapısına bir gönderme mi? Sorunıızda yan yana gelen kavramlara bir bakalım: Aşk, cinsellik, çıplaklık. Bunlar birbirinin doğal sonuçlarıdır. RDmandaki karakterler açısmdan bakıldıC U M H U R İ Y E T KİTAP S AY I Yeniden 12'ye 5 Kala Dünden bugünden 12'ye 5 kala gözlemleri ve Kıbrıs'tasondurum... Kofi Annan'a mektup... Kıbrıs'ta eşitlik ve egemenlik kavgası... Sami Kohen, Ali Sirmen, Hasan Cemal ve Toktamış Ateş'e yanıtlar...Söyleşiler... Kıbns Türklerine yapılan mezalime ilişkin Rumların itirafları... RAUF R.DENKTAŞ Remzi Kitabevi SAYFA 25