22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SÖZDEN YAZIYA SÜHEYL BATUM Bu Gidiş Gidiş Değil, Bu Rejim Demokrasi Değil Ah sevgili dostlar, ah! Bu gidişin tüm bulguları uzun zaman önce ortaya dökülmeye başlamıştı. Hatırlayın Deniz Som, papaz Niemöller’den alınan; “Önce sosyalistleri topladılar, sesimi çıkarmadım, çünkü sosyalist değildim. Sonra sendikacıları topladılar, sesimi çıkarmadım, çünkü sendikacı değildim. Sonra Yahudileri topladılar, yine sesimi çıkarmadım, çünkü Yahudi değildim. Sonra beni almaya geldiler, artık sesini çıkaracak kimse kalmamıştı” sözlerini yazıyordu. Ve bizler, acaba “Hitler faşizmi ya da bir sivil dikta rejimi bizde gerçekleşebilir mi”, yoksa “abartıyor muyuz” diye tartışırken iş buraya vardı. Bir baktık, Başbakan’ın YARSAV için söylediklerine gelmişiz. “12 Eylül’de evet çıkarsa sizi halledeceğim” sözüne. Ve de “yargıda birden fazla dernek, sendika olmaz, tek bir tane kurar, yargıçlar orada örgütlenir” demesine. Hatta karşı çıkıp; “Sayın Başbakan, bu söylediğiniz dernekleşme modeli, zaten ancak faşist rejimlerde olur, devletin kurduğu korporasyonlar ya da resmi meslek birlikleri, faşist modelin örneğidir” diyenlere de çok kızanlar bile oldu; “Ne var canım, biz işadamıyız, zaten YARSAV biraz sert çıkıyor. Canım karşılarındaki de bir Başbakan”. Gerçekten de böyle söyleyenler olmadı mı? Olsun canım, zaten Hitler faşizmi ya da dikta rejimi bize çok uzaktı. Değil mi ya! Ve sonunda, Başbakan’ın dünya demokrasi(!) tarihine geçecek sözüne geldi sıra. TÜSİAD’a, işadamlarına söylediği söz. Hani “Evet oyu vereceğinizi söylemezseniz, karışmam, bitaraf olan bertaraf olur” sözü. Biz tam “dünyada tek bir demokraside bile, bir Başbakan, işadamlarına, derneklere böyle bir söz etmez. Edemez” diye düşünürken daha kötüsü de geldi. Medyanın yüzde 90’ı, sözüm ona liberal aydınların yüzde 90’ı, bu sözü duymazdan geldiler. Duyamadılar, anlayamadılar. Hem de “tevil etmeye, çevirmeye çalışan Başbakan’ın deyimi ile silahşorlarından”, yandaşlardan söz etmiyorum. Tarafsız medyanın yüzde doksanı diyorum. Acaba Hitler Almanyası’nda papaz Niemöller’in söyledikleri, Türkiye’de çoktan gerçek mi olmuştu? Acaba Hitler faşizmi ya da sivil dikta rejimi yerleşmişti de, birileri mi farkında değildi? Gerçi ilk olarak telefonları dinleyerek işe başlamışlardı. Hatta ilk önce “telefonların tümünü dinlemek için” bir yasa değişikliği yapmışlardı. Polis Vazife ve Salahiyetleri hakkında kanun görüşülürken bir anda bir önerge getirdiler. Kimler mi? Şimdi Adalet Bakanı olan Sadullah Ergin ve arkadaşları. Önerge okundu, komisyon katıldı, hükümet katıldı, toplam görüşülme süresi 2 dakika. Ve hop! Tüm Türkiye’nin telefonları dinlenmeye başladı. Hepimizin telefonları, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı dahil herkesin. Hem de Başbakan’ın tek başına seçtiği arkadaşı tarafından. Ama çoğumuz görmezden geldik. Ya da şöyle dedik; “ne var canım, dinlenenlerin bir suçu vardır herhalde, üstelik bize ne, biz işadamıyız, gazeteciyiz”. Sonra Kuddusi Okkır öldü, hem de yargıçların, savcıların, doktorların gözü önünde. Olsun, yine görmezden geldik; “biz Ergenekon’cu değildik ya”! Hem de ne gerek vardı şimdi ihale alma olanağı varken Başbakan ile ters düşmeye. Sonra Başbakan esip gürledi, gazete ve televizyon patronlarına kızdı; “bana bakın” dedi. “Ya benim beğenmediğim adamları atın ya da bir daha yanıma gelmeyin”. Biz yine görmezden geldik. “Bize ne yahu, hem zaten ben iktidarı çok seviyorum, Başbakan çok güzel yürüyor”. Hatırlayın ünlü işadamı, (gerçi 2002’den sonra Allah yürü ya kulum demişti ama olsun, eskiden de TÜSİAD üyesiydi ya) ne diyordu? “Allahım” diyordu. “Ben bu adama âşığım.” Ve görmezden gelmeye devam ettik. Tabii bu görmezden gelmeyi, “iktidarın silahşorları” için söylemiyorum. Başbakan yanağından makas alan sözde gazeteciler için de. Onlar zorunlu idi, haklı idi. Onlar her şeylerini bu iktidara borçlu idi. Yerlerini, makamlarını, paralarını, her şeylerini. Ama ah işadamları, TÜSİAD üyeleri, TOBB üyeleri, sizler tüm bu olup biteni görmezden geldiniz, sizler görmezden gelince, sizin aranızdan televizyon, gazete sahibi olanlar hiç görmediler. “Ne var canım, Başbakan ile ters düşülür mü?” Aynen böyle yaptılar. Bu süreç aynen böyle işledi. Bir bölümümüz ise olup biteni gördü; “Hitler faşizmine doğru gidiyoruz” dediler. Diğerleri bunu eleştirdi. Sonra iktidar daha da kızdı, kızdığını doğrudan cezalandırmaya başladı. Hatırlayın! Örneğin Ruhat Mengi’nin programı yayından kaldırıldı. Kolay mı yahu, Başbakan’ın ve iktidarın çok kızdığı bir programı yapıyorsun, hem de reyting rekorları kırıyorsun. Ama onu da görmezden geldik. “Bize ne yahu, biz gazeteci değiliz, bir de zaten Başbakan ile iyi geçinmemiz elzem, biz işadamıyız!” Ve acaba bu ülkede artık karşı çıkacak olanın kalmadığı bir döneme mi geldik? Göreceğiz, 12 Eylül’de göreceğiz. Türk halkının sadece görmezden gelenlerden, bundan çıkar elde edenlerden oluşup olmadığını göreceğiz. İnşallah “birileri” de ders alacaktır. Isõ ve nem artõşõ psikolojik sorunlarõ tetikliyor. Uzmanlarõn önerisi vücudun kaybettiği su ve tuz dengesini yeniden kurmak Sinirleri gevşetin SİBEL BAHÇETEPE Sõcaklarõn artmasõ ruh sağlõğõmõzõ da olumsuz etkiliyor. Psikiyatrlar, aşõrõ sõcaklarõn duygu-durum bozukluklarõna, ani öfke patlamalarõna neden olabileceğini belirterek “Sıcak havalarda vücudun sıvı dengesi bozulduğu için aşırı öfke durumları görülebiliyor. Sıvı ve tuz dengesini korumak için bol sıvı alınması, mineralli içeceklerin içilmesi gerekmektedir” dediler. Psikiyatr Muzaffer Uyar, õsõ ve nem artõşõnõn birçok psikolojik sorunu beraberinde getirdiğini belirterek “Isı artışı terleme, solunumun hızlanması ve güçleşmesi, kalp atış hızının artması gibi bazı fizyolojik belirtilere neden olur. Endişe, anksiyete bozuklukları yaşayanlar ve panik atağı olanlarda zaten rahatsızlık verici düzeyde bulunmaktadır. Bu nedenle ısı artışı ile birlikte bu iki psikiyatrik bozuklukta bir artış görülebilir” dedi. Öfke patlamaları Uyar, sõcaklar ile birlikte manik depresif bozukluğun da otaya çõktõğõnõ anõmsatarak şöyle devam etti: “Manik bozukluğun bazı türleri ve yaz aylarında alevlenen şizofreni benzeri bozukluklar halk arasında cinnet olarak adlandırılır. Sıcakların artmasıyla birlikte öfke ve tahrip davranışlarında bir artış yaşanmaktadır. Bunu en açık olarak, ülkemizde yaz bastırınca artan trafik kazaları ve trafik kavgalarında gözlemleyebiliriz. Yine yaz aylarında alkol kullanımında artış ve buna bağlı psikolojik sorunlar da artar. Yazla tetiklenen psikiyatrik sorunları olan bireylerin dikkatli olmaları gerekir. Toplumsal anlamda yaz öfkeleri trafik sorunları, öğrenci şiddet davranışlarında artış gibi konuların istatistiksel çalışmalarla daha iyi belirlenmesi ve önlem alınması gerekmektedir.” Psikiyatr Mustafa Güveli ise “Isı ile birlikte ortaya çıkan metabolik değişiklikler kişilerde ani öfke patlamalarına neden olur. Aşırı sıcaklarda bol sıvı alınarak metabolik değişikliğin önüne geçilebilir. Aşırı sıcaklarda mümkünse fazla dışarı çıkılmamalı, bol sıvı alınmalı, terle birlikte kaybedilen tuz oranının dengelenmesi için mineralli içecekler tüketilmeli, tuz dengesi korunmalıdır” uyarõsõnda bulundu. 27 AĞUSTOS 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA SAĞLIK 9 Sağlık alanında çözümsüzlük nedenleri Dr. COŞKUN ÖZDEMİR Yurdumuzda sağlık alanındaki sorunlar azalmıyor. Yanılmıyorsam bugün 145 üniversite 56 tıp fakültesine sahibiz. Bu üniversitelerde iyi bir eğitim verildiğini iddia edebilir miyiz? Tıp fakültelerinde acaba nasıl bir tıp eğitimi ve uzmanlık eğitimi veriliyor? Araştırmalar hangi düzeyde? İyi bir inceleme var mı bu konuda? TUBA raporu bilimin her noktasında önemli eksikler olduğunu, üniversitelerimizin bilimin gereklerini yerine getiremediklerini söylüyor. Hastalarına çare arayan aile bireylerine, dernek üyelerimize güçlüklerimizi, geri kalmışlığımızı anlatamıyorum. Tedavisi bugün için mümkün olmayan binlerce hastalık var. Hastaların bir bölümü sizler niçin bunları bulmak için çabalamıyorsunuz diye bize eleştiride bulunuyorlar. Bakanlığa başvurup kurullar toplanmasına yol açıyorlar. Yeni tedavi çalışma ve araştırmalarının en iyi donatıma sahip dünyanın belli merkezlerinde yapılabildiğini söylüyorum ve elbette bizim de kendi imkânlarımızla çalışmamız gerektiğini ancak bu imkânların bizde sınırlı olduğunu ekliyorum. Onlara, tedavi olanaklarını umutla beklerken bugün yapılacak en doğru şeyin iyi bir bakım ve yaşam kalitesini yükseltmek çabaları olduğunu anlatmak zor oluyor. İlle de acele şifa arayışı içindeler. Öte yandan onları yanıltan türlü çeşitli aldatmaca süregeliyor. Yıllardır onurla bilim savunuculuğu yapan Bilim Teknoloji dergisi 20 Ağustos sayısında iki genç meslektaşımın makalesi ile birlikte bu konuyu işliyordu. TV’lerde hem de profesör unvanlı kişilerden Multipl Skleroz için haşlanmış buğday, maydanoz, limon suyu, unutkanlık için havuç suyu, tiroid hastalıkları için dere otu, siyah kuru karanfil, nefes darlığı için keçi boynuzu, gençleşme için limon suyu maydanoz karışımı tavsiyelerini dinliyorum. Hele TRT’de iki profesörün “Bütün hastalıkların tedavileri için şifreler Kuranı kerim’de mevcuttur mesele bu şifreleri çözmekten ibarettir” fetvası büyük umutlar (!) yaratmış olmalı. Eşitlikten, bilim ve aydınlanmadan uzak yoksunluklar içindeki bir toplum yaratıldı, yazık ki sorunlarımızı kolay kolay aşamayacağız. coskunoz@superonline.com ‘Ölümlere salgın demek için erken’ MANİSA (Cumhuriyet) - Manisa Tabip Odasõ Yönetim Kurulu, Manisa Devlet Hastanesi’nde altõ kişinin yaşamõnõ yitirmesine neden olan hastalõğõn “salgõn” olarak değerlendirilmesi için erken olduğunu bildirdi. Açõklamada hastaneye ateş, kan põhtõlaşmasõ (trombositopeni), bilinç değişikliği ve döküntü şikâyetiyle başvuran 16 hastadan 6’sõnõn yaşamõnõ yitirdiği anõmsatõlarak “Eliza testlerinin ardõndan elektron mikroskobik değerlendirmeler, sorunun nihai olarak tanõmlanmasõna katkõ sağlayacaktõr. Alõnan numuneler õşõğõnda şu ana kadar bu ölüm olgularõnõn ortak bir neden veya ajandan kaynaklandõğõ hakkõnda kesin kanõt bulunamamõştõr” denildi. Şeker çocuklar ‘destan’ı sergiledi İstanbul Haber Servisi - Çocuk ve Adolesan Diyabetikler Derneği tarafõndan İstanbul Üniversitesi Enez Sosyal Tesisleri’nde bu yõl 18’incisi düzenlenen Diyabetik Çocuklar Kampõ, bu sene 100’den fazla “şeker çocuğu” ağõrladõ. Aygaz’õn sponsorluğunda gerçekleştirilen kampõn son gününde çocuklar kamp boyunca edindikleri hünerleri sergilediler. “Kavak Yelleri” dizisinin oyuncularõndan Kadir Kandemir ve Sevrin Uysal Kandemir’in yönettiği, Nâzõm Hikmet’in “Kuvayi Milliye Destanõ”nõ hayranlõk uyandõracak şekilde sahneye koyan çocuklar, ayrõca bale ve dans gösterisi yaptõ. Kanada ve İsveçli bilimciler, laboratuvar ortamında geliştirdikleri sentetik korneayı hastanın gözüne yerleştirdiler ve yeniden görmesini sağladılar. Gözün dış kısmını kaplayan ince bir film tabakası olan kornea, travma, enfeksiyon gibi nedenlerle tahrip olabiliyor ve görmenin kaybolmasına yol açabiliyor. Görme özelliği, organ nakli ile yeniden kazandırılabiliyor. Ancak ilk kez, organ nakline gerek duyulmadan, bio-sentetik kornea, hastalar üzerinde denendi ve başarıya ulaşıldı. Science Translational Medicine adlı tıp dergisinde yayımlanan çalışmaya göre insan kollajeni ile üretilen sentetik madde göze yerleştirildi ve iki yıl içerisinde, korneanın tüm işlevlerini yerine getirebilecek duruma dönüştü. (AA) Sentetik kornea Aklını kullan vücudunu koru İstanbul Haber Servisi - Türk Nöroşirürji Derneği -TND (Beyin ve Sinir Cerrahları Bilimsel ve Mesleki Örgütü) “Önce Düşün” Kurulu, yaz aylarında kazaların arttığına ve bunların da kafa, omurilik yaralanmaları, kalıcı sakatlıklar ve ölümlere yol açtığına dikkati çekti. TND, “Önce Düşün, Vücudunu Korumak İçin Aklını Kullan!” sloganıyla başlattığı kampanyayla, yurttaşları daha dikkatli araç kullanmaya, emniyet kemeri takmaya, kask giymeye, yüzme bilmeyenleri denize girerken can yeleği bulundurmaya çağırdı. T.C. MALATYA 7. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI SAYI: 2006/708 SATILMASINA KARAR VERİLEN GAYRİMENKULÜN CİNSİ, KIYMETİ, ADEDİ, EVSAFI: Mahalle Ada Parsel Niteliği Kıymeti Satış Saati 1- KOYUNOĞLU 4024 3 A Blok 4. Kat 9 Nolu Mesken 50.000,00 TL 14.20-14.30 2- KOYUNOĞLU 4025 1 Zemin Kat 1 Nolu Dükkân 35.000,00 TL 14.40-14.50 3- KOYUNOĞLU 69 178 D Blok Zemin Kat 2 Nolu Mesken 48.000,00 TL 15.00-15.10 4- KOYUNOĞLU 1260 7 1. Kat 6 Nolu Mesken 50.400,00 TL 15.20-15.30 1- Koyunoğlu Mahallesi tapunun 4024 ada 3 parseline kayõtlõ 1.289,00 m2 alanlõ arsa üzerinde bulunan sitede A Blok 4. Kat 9 Nolu meskendir. Mülkiyeti SS Adafi Eğriceget Yapõ Kooperatifi’ne aittir. Taşõn- mazõn adresi Zaviye Mah T.Temelli Cad. İhramcõ Sok. Erkuş Sitesi A Blok K:4 No:9’da bulunmaktadõr. Taşõnmaz Malatya Belediyesi imar hudutlarõ içerisinde her türlü altyapõ hizmetlerinden faydalanmakta olup, imarõ bitişik nizam beş kat inşaat yapmaya elverişli olup, halihazõr durumu Bodrum+Zemin+4 normal katlõ merkezi sistem kaloriferli sitenin 4. katõnda bulunmaktadõr. Taşõnmaz brüt 100m2 alanlõ olup, üç oda bir salon, iki balkon, mutfak, banyo, lavabo, WC, antre, holden oluşmakta olup õslak alanlar seramik kaplõ, oda ve salon tabanlarõ PVC, parke duvarlar saten boyalõ, kapõ ve pencere doğramalarõ ahşap yağlõboyalõ, an- tre ve mutfak dolaplõ kaloriferli mesken olup taşõnmazõn muhammen bedeli 50.000,00 TL’dir. KDV oranõ %1’dir. Satõş Saati: 14.20-14.30 arasõ. 2- Koyunoğlu Mahallesi tapunun 4025 ada 1 parseline kayõtlõ . 1.514.00m2 alanlõ arsa üzerinde bulunan sitenin B Blok Zemin Kat 1/30 arsa paylõ 1 Nolu dükkândõr. Mülkiyeti dosyamõz borçlusu S.S.Adafi Er- giceget Konut Yapõ Koop.’a aitken Malatya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi Hâkimliği’nin 30/12/2009 tarih ve 2007/139 E. 209/642 K. sayõlõ kararõ ile dosyamõz haczi ile birlikte Mahmut Nedim Samanlõoğlu adõna tescil edilmiştir. Gayrimenkulün tapu kaydõ üzerinde dosyamõz haczi devam etmektedir. Taşõnmazõn adresi Zaviye Mah T.Temelli Cad. 11. Sokak Eğriceket Yapõ Koop. Sedir Sitesi Samanlõoğlu Apt No:25/l Ma- latya adresindedir. Taşõnmaz Malatya Belediyesi imar hudutlarõ içerisinde her türlü altyapõ hizmetlerinden faydalanmakta olup, imarõ bitişik nizam dört kat inşaat yapmaya elverişli olup halihazõr durumu bod- rum+zemin+3 normal katlõ merkezi sistem kaloriferli sitenin zemin katõnda bulunmaktadõr. Taşõnmaz brüt 70m2 alanlõ olup dükkândõr. Ve WC lavabosu mevcuttur. Yerler karomozaik kaplõ, duvarlar ve tavanlar plastik badanalõ, dõş cephesi demir doğrama camekân yağlõboyalõ olup taşõnmazõn muhammen bedeli 35.000,00 TL’dir. KDV oranõ %18’dir. Satõş saati: 14.40-14.50 arasõ. 3- Koyunoğlu Mahallesi tapunun 69 ada 178 parseline kayõtlõ 1.833.00m2 alanlõ arsa üzerinde bulunan sitenin D Blok Zemin Kat 1/28 arsa paylõ 2 Nolu meskendir. Mülkiyeti SS Eğriceket Yapõ Kooperatifi’ne aittir. Taşõnmaz Zaviye Mah. T.Temelli Caddesi 12 Sokak Mehteroğlu Sitesi Gül Apt D Blok No:24/2 de bulunmaktadõr. Taşõnmaz Malatya Belediyesi imar hudutlarõ içerisinde her türlü altyapõ hizmetlerinden faydalanmakta olup, imarõ bitişik nizam dürt kat inşaat yapmaya elverişli olup halihazõr durumu bodrum+zemin+3 katlõ merkezi sistem kaloriferli sitenin zemin katõnda bulunmaktadõr. Taşõnmaz Brüt 120.00m2 olup üç oda, bir salon, iki balkon, mutfak, banyo lavabo, WC antre holden oluşmakta olup õslak alanlar seramik kaplõ oda ve salon tabanlarõ PVC parke kaplõ, duvarlar saten boyalõ kaloriferli mesken olup antre ve mutfak dolaplõdõr. Taşõnmazõn muhammen bedeli 48.000,00 TL’dir. KDV oranõ %1’dir. Satõş Saati: 15.00-15.10 arasõ. 4- Koyunoğlu Mahallesi tapunun 1260 ada 7 parseline kayõtlõ 634.00m2 alanlõ arsa üzerinde bulunan sitenin 1. Kat: 1/12 arsa paylõ 6 Nolu meskendir. Mülkiyeti dosyamõz borçlusu S.S.Adafi Ergiceget Konut Yapõ Koop.’a aitken dosyamõz borcu ile birlikte mahkeme kararõ ile Fatma Culum adõna tescil edilmiştir. (Gayrimenkulün tapu kaydõ üzerinde dosyamõz haczi devam etmektedir.) Taşõnmaz Malatya Merkez Za- viye Mah. T.Temelli Cad 7. Sok No: 14/6 da bulunmaktadõr. Taşõnmaz Malatya Belediyesi imar hudutlarõ içerisinde her türlü altyapõ hizmetlerinden faydalanmakta olup, imarõ bahçeli nizam dört kat inşaat yap- maya elverişli olup halihazõr durumu bodrum+zemin+3normal katlõ merkezi sistem kaloriferli sitenin 1. katõnda bulunmaktadõr. Taşõnmaz brüt 120.00m2 olup, üç oda, bir salon, iki balkon, mutfak, banyo lavabo wc, antre holden oluşmakta olup õslak alanlar seramik kaplõ oda ve salon tabanlarõ PVC parke kaplõ, duvarlar saten boyalõ, kapõ ve pencere doğramalarõ ahşap yağlõboyalõ, antre ve mutfak dolaplõ kaloriferli mes- ken olup taşõnmazõn muhammen bedeli 50.400,00 TL’dir. KDV oranõ %1’dir. Satõş saati: 15.20-15.30 arasõ. Satõş Şartlarõ: 1- Satõş 05/10/2010 gün yukarõda belirtilen saatlerde Malatya 7. İcra Müdürlüğü’nde açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen kõymetin %60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ mecmuunu ve satõş masraflarõnõ geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok arttõranõn taahhüdü baki kalmak şartõyla 15/10/2010 günü aynõ yer ve aynõ saatlerce ikinci artõrma- ya çõkartõlacaktõr. Bu artõrmada rüçhanlõ alacaklõlarõn alacağõnõ ve satõş giderlerini geçmesi şartõ ile en çok arttõrana ihale olunur. Şu kadar ki, artõrma bedelinin malõn tahmih edilen kõymetinin %40’õnõ bulmasõ ve satõş isteyenin alacağõra rüçhanõ olan alacaklarõnõn toplamõndan fazla olmasõ ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi lazõmdõr. Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecek- tir. 2- Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kõymetin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanõn teminat mektubunu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir, alõcõ istediğinden 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masraflarõ alõcõya aittir. Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. KDV alõcõya aittir. 3- İpotek sahibi alacaklõlara diğer ilgilile- rin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr. Aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olma- dõkça paylaşmadan hariç bõrakõlacaklardõr. 4- Satõş bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İİK.’nun 133. maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasõndaki farktan ve %10 faizden alõcõ ve kefil- leri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerin tahsil edilecektir. 5- Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup masrafõ verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örne- ği gönderilebilir. 6- Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2006/708 ESAS sayõlõ dosya numarasõyla müdürlüğümüze başvurmala- rõ ilan olunur. 16/08/2010 (İc. İf. K. 126)(*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 58765)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle