14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
g mümkün. Burada, derlenen malze- ^ * meyi ayrıntılı ve kullanılabilir bir katalog formatmda düzenleyen Gül Cephaııecigil'in de emeğini ve çabasını takdir etmemek mümkün değil. Katalo- ga entegre edilmiş yapı envanterini var olan binalarla karşılaştırdığımız zaman, Osmanlı mimarhk tarihi açısından bu kadar zengin olan bir belge koleksiyo- nunun bile aslında ne kadar eksik, bir- çok binanın nasıl kayıtsız ve belgesiz kalnıış olduğunun da farkına varıyoruz. Katalogun bir diğer önemli katkısı da Mimar Kemalettin'in Evkaf ldaresi baş mimarı olduğu dönemde kurum bünye- sinde üretilen başka projelerden seçki- lere yer verilmesi. Burada özellikle Ke- malettin Bey'in yanında inşaat müdür muavini olarak çalışan (ve onunla bera- ber 1926 yılında Fenn-i Mimari isimli kitabı yazmış olan) Ali Talat Bey'in pro- jelerini görmek okuyucuya o dönemde Vakıflar bünyesinde oluşturulmuş çalış- ma ortamını ve tasanm yaklaşımını bir nebze olsun değerlendirme imkânı veri- yor. Üçlemenin ikinci kitabı Mimar Ke- malettin üzerine en yetkin isim olan Yıl- dırım Yavuz'un monografîk çalışması. Aslında merakbsına bu çalışma çok da yabancı değil - Yavuz'un 1981 yılında yayımlanmış ve çoktan baskısı tükenmiş olan Mimar Kemalettin ve Birinci Ulu- sal Mimarhk Dönemi adlı kitabının yeni belgeler ışığında (Vakıflar, ÎTÜ ve aile arşivlerinden ve dönem gazetelerinden edinilmiş bulgular) ve zengin .görsel malzeme ile genişletilmiş ve güncellen- miş yeniden basımı. Kitap iki bölümden oluşuyor. "Mimar Kemalettin ve Sabiha Hanım" başlıklı ve ek niteliğinde olan ikinci bölüm 1925-27 yıllan arasında Ankara'da olan mimarla ikinci eşi Sabi- ha Hanım'ın birbirlerine yazdıklan 116 mektuptan oluşuyor. Sabiha Hanım'ın ancak ölümünden sonra yayınlanmasına izin verdiği ve ilk defa okuyucuyla bu- luşan bu mektuplar o dönemde yeni imar edilen Ankara'daki yaşam koşulla- n ve mimari üretimi etkileyen sosyal ve siyasal dinamikler üzerine duyarlı göz- lemler banndınyor; aynı zamanda da kısa bir ömre çok iş sığdıran hünerli bir mimann gündelik heyecanlanna, tasala- rına, özlemlerine ve son demlerinde ya- şadığı derin yalnızlığa yakından tanıklık etmemizi sağhyor. Kitabın birinci bölü- münde ise Mimar Kemalettin'in yaşamı ve tasanm yaklaşımı değerlendirümiş. Burada öncelikle mimarın tasanmları- nın kurgusal ve yapısal açıdan detaylı olarak irdelendiği ve projelere ilişkin belgelerin katalog formatmda sunuldu- ğu son kısım dikkat çekiyor. Özellikle Vakıflar Arşivi'nden gelen malzeme bu noktada kitabı zen- ginleştiriyor; örne- ğin bu kısımda Ke- malettin Bey'in bel- gelenmiş en eski projesini (1899 yı- lında Almanya'day- ken lstanbul için yaptığı bir cezaevi tasarmıı) veya eski hocası (ve Sirkeci Garı mimari) Jas- mund'a nazire ya- parcasma katıksız bir Oryantalizm ile tasarladığı Evkal-ı Hümayun binası projesini (1911) bul- mak mümkün. Kitabm belgesel değeri- ni arttıran bir başka unsur da Vakıf- lar'ın Abide ve Yapı îşleri Dairesi Arşi- vi'nden alınmış ve Kemalettin Bey'in kendi objektifinden çıkma, önemli bir CUMHURİYET KİTAP SAYI 1058 kısmı tstanbul'a ait çok sayıda fotoğraf. I BİR MİMARİ ANLAMANIN EŞİĞİNDE Yıldırım Yavuz'un kitabı kuşkusuz Mimar Kemalettin ve dönemiyle ilgile- nen herkes için temel ve vazgeçilmez bir nirengi noktası olma niteliğini taşı- yor. Titiz ve uzun soluklu bir araştırma- nın ürünü olan bu kitap yeni ulaşılan birincil kaynaklar ve etkileyici görsel malzemenin de eklemlenmesiyle doyu- rucu şekilde genişletüip yenilenmiş. An- cak, belgesel açıdan bu derece zengin- leştirilmiş çahşmanın beUi yerlerinde, muhtemelen orijinal metnin kurgusu ve merkezi anlatınm özündeki mukayemet dolayısıyla, yeniden tartışılıp ele alınma- sı gereken kimi tespit ve önermeler sor- gulanmadan yerinde bırakılmış gibi gö- rünüyor. Örneğin Kemalettin Bey'in mimarlık kariyerinin Türk milliyetçili- ğiyle birebir ilişkisinin yazar tarafından j koşulsuz olarak varsayılması kaynaklar- i da hissedilen çeşitliliğin tek yönlü bir tartışma mecrasında mühürlcnmesine yo açıyor. Oysa, tttihat ve Terakki dö- neminde imparatorluğun bekasıru he- defleyen birçok farklı siyasi projenin ve kimlik tasavvurunun girift şekilde örtü- şüp bir arada var olduğu düşünülürse, burada mimarlık-milliyetçilik bağlantı- sının muğlak ve değişken olana vurgu yapılarak açılması metni çok daha ve- rimli tartışmaların odağına taşıyabilirdi. Yine aynı kabullerle bağlantıh olarak, metinde tepkisel olarak ortaya çıktığı varsayılan "ulusal" mimari akımın ken- dinden önce gelen seçmeci ve tarihselci yaklaşımlardan ne derece aynştırılabile- ceğinin de daha ucu açık bir tartışma ekseninde ele alınması mümkündü. As- lında yazar metnin belli yerlerinde bu tür akışkanlıklara ve nüanslara dikkat çekmiyor değil, ama kitabın genelinde orijinal anlatınm dokusu hep baskın ka- lıyor. Yıldırım Yavuz'un temel anlatısı 1980'lerden sonra mimarlık tarihi ala- nında edinilmiş birikimler ve günümüz kültür tarihi yazımmdaki yeni algı ve te- mayüller göz önünde bulundurarak da- ha derinlikli olarak güncelleştirilebilsey- di, klasik olarak addedilmesi gereken bu çalışma özellikle mimarlık alanı dı- şındaki okuyucular için etkisini ve cazi- besini daha da arttırabilirdi. Serinin sonuncu kitabı 2008 yılında gerçekleştirilen "Mimar Kemalettin ve Çağı" adlı sempozyumun Ali Cengizkan tarafından derlenen bildirilerinden olu- şuyor. Bu derlemeye katkı yapmış olan birçok araştırmacı, bir önceki paragraf- taki tespitler ekseninde, Kemalettin Bey dönemindeki mimari üretimin Türkçü- lükle ilişkisini sorunsallaştırmak gereği- ne dikkat çekiyor — bu bağlamda özel- likle tlhan Tekeli ve Uğur Tanyeli'nin makaleleri öne çıkıyor. Bunun dışmda, Oya Şenyurt'un son dönem Osmanlı in- şaat örgütlenmesi ile ilgili çalışması, Ya- vuz Sezer'in de 20. yüzyıl dönümü ls- tanbul'undaki "atîkacı" temayüller (an- tiquarianism) üzerine yazdığı makale- sinde örneklendiği üzere, son dönemde beliren yeni yaklaşımlar ve bulgularm bize Mimar Kemalettin döneminin dü- şünsel ve profesyonel iklimine dair çok farklı ve çarpıcı perspektifler kazandır- PAftATORLUIOAN CUMHURİYtTTE MİMAR KEMALETTİN 1870-1927 MİMAR KEMALETTİN Vf. ÇAĞ! M«nniii'v/To)*jmwl YAvvn /Pofıuh.ı n dığı gözlemlenebiliyor. Bu derlemede Kemalettin Bey'in çalışma ortamı ve çevresiyle ilgili en özgün malzemeyi kapsayan çalışma ise Ali Cengizkan'ın Mehmet Nihat Nigisberk(1880- 1945) üzerine yaz- dığı makale. Bu yazı, Kemalettin Bey'in Evkaf lda- resi'nde şantiye iş- lerinden sorumlu muavini olan Mehmet Nihat Bey'in yazışmaları, anıları, fotoğral ve projelerini kapsa- yan zengin kişisel arşivi üzerine Cengizkan'ın yürüttüğü araştırmanm ilk etabıni tenısil ediyor. Varoluş mücadelesi veren bir impara- torluğun ürettiği türlü vakıt projeleri peşinde Istanbul'dan Anadolu'ya, Ku- düs'e ve Mekke'ye uzanan bir coğrafya- da bitmeyen bir telaşla hareket eden bu miman yakından takip edebilmek, dö- nemin tasarım pratikleri, kurumsal pro- tokolleri ve mesleki dönüşümleri hak- kında okuyucuya derinlikli olarak dü-- şünme imkanı tanıyor. Bu arşiv çalışmasmın en kayda değer tarafı, geleneksel tarih yazımmda şöh- retlerin ve muktedirlerin tantanası ara- smda sesi duyulmayanlardan birine, Cengizkan'm tabiriyle Kemalettin Bey'in etrafındaki "ikinci halka"yı tem- sil eden tanınmamış bir ferde söz hakkı vermesi. Bu vesileyle, bir taraftan Evkaf Idaresi'nde örgütlenme ve işbölümü- nün sistematiğine dair fikir yürütebili- yor ve Mimar Kemalettin'in kurumsal bir ekolü nasıl oluşturduğuna şahitlik edebiliyoruz. Diğer taraftan da, Ali Cengizkan'ın dikkat çektiği gibi, Mimar Kemalettin ye Mehmet Nihat arasında zaman zaman yüzeye vuran çatışmalar- dan ve nükseden gerginliklerden, Va- kıflar bünyesindeki mimarlarm tasarım- lardaki katkı seviyelcri ve projelerin müelliflik hakları konusunda ortada belli çelişki ve belirsizHklerin olduğunu çıkarsayabiliyoruz. Son tahlilde, Mimar Kemalettin üzerine yayınlanmış bu üç- lemenin en önemli katkılarından biri de kesin ve basmakalıp kabullerin teyidiyle yetinmeyerek bu tür çelişki ve müp- hendikleri tartışmanm merkezine taşı- yabiliyor olması. Yani bu konuda ken- dimizden emin olmadığımızı görmek rahatlatıcı ve bu da daha bereketli bir tartışma ortammm habercisi. Eğer ta- rih, değişmez doğruların onaylanıp ni- hai olarak sabitlendiği bir mahkeme de- ğil, gerçek anlamda kamusal, açık ve güncele ilişkin bir tartışma alanı ise, o zaman bu kitaplar Kemalettin Bey bah- sinde doğru yolda ilerlediğimizin delili olmalı. • Afife Batur (der.), lstanbul Vakıflar Bölge Müdiirlüğü Mimar Kemaleddin ProjeKataloğuiAnknra: TMMOB Mi- marlar Odası ve Vakıflar Genel Müdür- lüğü, 2009). 340 sayfa. Ali Cengizkan (der.), Mimar Kema- lettin ve Çağı: Mimarlık / Toplumsal Yaşam /Politika (Ankara: TMMOB Mimarlar Odası ve Vakıflar Genel Mü- dürlüğü, 2009). 251 sayfa. Yıldırım Yavuz, Imparatorluktan Cumhurivete Mimar Kemalettin, 1870- 1927 (Ankara: TMMOB Mimarlar Odası ve Vakıflar Genel Müdürlüğü, 2009). 536 sayfa. SA Y FA 19
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle