14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Yunus Nadi Sosyal Bilimler Araştırma ödülü'nü alan 'Mimar Kemalettin1 kitapları Tarihsel bir kişilik Geçen yıl Mimarlar Odası ve Vakıflar Ce- nel Müdürlüğü'nün ortaklaşa yayımladı- ğı "üçü bir yerde" Mimar Kemalettin kitapları serisi bu yı- lın Yunus Nadi Sos- yal Bilimler Araştır- ma ödülü'nü aldı. Bu üç kitap Mimarlar Odası'nın Kemalettin Bey adına düzenle- diği anma programı çerçevesinde ger- çekleştirilen bir dizi etkinliğin ürünleri olarak bir arada ya- yımlandı (burada, en alayisli etkinlik olan sergiyi ve onun yan- ürünü olarak yayım- lanan Mimar Kema- lettin Yapılan Reh- bertni de anmak ge- rekiyor). Bu girişimin . ana hedeflerinden biri Mimar Kemalet- tin'in gerçekleştiril- miş veya tasarım aşamasında kalmış projelerinin tam ve kapsaml; bir dökü- münü yapmak. • Ahmet ERSOY I ^W~^l ürkiye'de geleneksel mi- I nıarlık tarihi yazımının I yerleşik anlatıları içinde J L Mimar Kemalettin (1870- 1927) ve Vedad Tek'in (1873- 1942) temsil ettiği "milli" akım kayda değer bir dönüm noktası olarak kabul edilir. Osnıanh mi- marisine dair kalıplaşmış ve müzmin al- güar içinden değerlendirildiğinde impa- ratorluğun son demlerinde parlayan bu iki yıldız mimar geç dönem Osmanlı kültürüne egemen olduğu varsayılan SAYFA 18 ağır "yozlaşma" illetinden mü- nezzeh görünür. Tarih boyunea çeşitli Türk (ve- ya Moğol) ha- nedanlann ba- niliğinde üreti- len tüm mimari eserleri Oıta ve Güney As- ya'dan Anadolu ve Balkanlar'a uzanan yekpare bir yol bikâyesi formatında bütünleştiren cesim "Türk mimarisi" anlatısına göre Vedad ve Ke- malettin Bey'ler Osmanlı kültürünü yok olma noktasına getiren hayati bir buh- ranın ertesinde mimariyi milli rayına ye- niden oturtma ülküsüyle ortaya çıkar- lar. 20. yüzyılın sonlarına kadar büyük oranda geçerliğini koruyan bu standart anlatıda, 16. yüzyılın "klasik" üslubu kendine has Osmanlı yaratıcılığının ve kültürel "saflığınm" şahikası olarak ni- telendirirken, 19. yüzyıl mimarisi top- lumsal / kültürel yozlaşmanın garpzede- liğin ve siyasal iflasın bariz emaresi ola- rak sunulur. Köklü çöküş paradigması- na doğrudan eklemlenen bu söylem 19. yüzyıl Osmanlı kültüründeki çarpıcı ve kesif değişimi "taklit" ve "öykünme" kategorisine indirgeyerek geç dönem mimarisini Osmanlı kültüründeki çö- zülme ve yıkımın somut bir ifadesi ola- rak ele alır. Milliyetçi ötekileştirme ref- lekslerinin devreye girmesiyle de bu yı- kımın esas failleri belirlenir: Mimari yozlaşmanın, ve arka planındaki mesle- ki ve kurumsal çöküşün esas müsebbibleri, mesleği 18. yüzyıldan itibaren ele geçirmiş olan gayrimüslim (Ermeni, Rum, Levanten) ve yabancı (bu iki kategori hep bir arada ele alınır) mimarlardır. Doğup bü- yüdükleri topraklarda "yerli" olmadıklan ısrarla vufgulanan gayrimüslim kalfalar, basmakalıp mi- marlık tarihi anlatılannda Osmanlı kültüründe çö- küşü hazırlayan yabancı nüfuzunun esas simsarlan ve estetik sömürgeleşme sürecinin itaatkar aracılan olarak takdim edilirler. Bu meyanda Mimar Kemalet- tin ve Vedad Bey'lerin or- taya çıkışı Osmanlı mi- marlığında kozmopolitli- ğin (bu terim de tutarlı şe- kilde negatif çağrışımlarla yüklü olarak kullanılır) so- nunu ve Uğur Tanyeli'nin ifade ettiği gibi "mesleğin yeniden fethi"ni, yani Türkleşmesini muştulayan önemli bir dönüm nokta- sıdır. Burada, iki mimarın en aktif ölduklan döneme damgasmı vuran Ittihat ve Terakki rejimiyle Cum- huriyet gündemleri arasında gözlemle- nen karâbetin de etkisiyle, Vedad ve Kemalettin Bey'ler sorunsuz ve mesnet- sizce Türkçülük akımına eklemlenerek bu ideolojinin mimarlık alanındaki ilk bayraktarlan olarak ele alınır. Bu saye- de de, örneğin Kemalettin Bey "devleti- ne ve milletine hizmet etmiş" bir mimar olarak T.C. banknotlannda (hakkıyla ve sevindirici biçimde) temsil edilirken, Is- tanbul'daki birçok anıtsal ve resmi ya- pınm müellifi olan Balyanlar bir türlü "bizim" mimarımız olarak anılamazlar. "BÜYÜK ANLATI'YI AŞMAK Bu normatif ve genelleyici tavır çok çalkantılı bir dönemde yaşamış Vedad ve Kemalettin Bey'lerin münferit çalış- ma pratiklerini, değişen algılanm, iki- lem ve çelişkilerini, onlara uzun vadede yön veren çeşitli sâikleri ve birikimleri irdelemeden kesin ve siyaseten kullanış- lı hükümlere varmayı mümkün kılar. îlk bakışta taltif edici görünse de aslın- da bu yaklaşım söz konusu mimarlann gerçek tarihsel aktörler olarak algılan- masını engeller ve onların ürünlerini de derinliksiz ye tekdüze okumalara mah- kûm eder. Özellikle 20. yüzyılm son çeyreğinden itibaren birçok araştırmacı- nın gayretiyle mimarlık tarihindeki bu pürüzsüz ve kendini sürekli teyid eden "büyük anlatı"nın ciddi oranda aşüdığı- nı söyleyebiliriz; tabii belli müziç kahn- tılan ve lokal direniş cephelerini bir ke- nara bırakırsak. Vedad ve Kemalettin Bey'ler söz konusu olduğunda, son dö- nemde yaymlanan bazı önemli çalışma- Aftfe Batur larla birlikte (örneğin îlhan Tekeli ve Selim llkin'in Mimar Kemalettin 'in Yazdıklan (Ankara: Şevki Vanlı Mimar- lık Vakfi, 1997) adlı kitabı veya Afife Batur'un hazırladığı Af. Vedad Tek: Kimliğinin îzinde Bir Mimar (İstanbul: Yapı Kredi Yayınlan, 2003) başlıklı in- celeme) öncelikle bu iki mimann birbi- rinden ayrıştırılarak, titiz belge çalışma- larından ve yeni kuramsal yönelimler- den ivmesini alan derinlikli bir perspek- tif içinde, ayn ve kendine özgü fertler olarak ete kemiğe büründürüldüğünü görüyoruz. Bu çalışmalar, tarihsel dö- nemlerle mimari üretim arasmda öngö- rülen kalıpsal ve kolaycı örtüştürmelere iltifat etmeden, mimarlann hareketleri- ni, sözlerini ve eserlerini dikkatle belir- lenmiş tarihsel bağlamlar çerçevesinde, kendi ufuklan ve gündemleri dahilinde, münferit referanslanyla anlamak ve sor- gulamak yolunda önemli bir mesafe kaydettiler. Diğer bir değişle, son dö- nemde yaymlanan bu tür monografik | çahşmalarla birlikte bahsi geçen iki mi- marın da hayatlarını ve işlerini dakik bir şekilde tarihselleştirmek adına çok cid- di adımlar atılmış oldu. Bu yeni yaklaşımın son örneklerinden biri de geçen sene Mimarlar Odası ve Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün ortakla- şa yayınladığı "üçü bir yerde" Mimar Kemalettin kitapları serisi. Bu üç kitap Mimarlar Odası'nın Kemalettin Bey adına düzenlediği anma programı çer- çevesinde gerçekleştirilen bir dizi etkin- liğin ürünleri olarak bir arada yayımlan- dı (burada, en alayisli etkinlik olan ser- giyi ve onun yan-ürünü olarak yayımla- nan Mimar Kemalettin Yaptlan Rehberi'ni de anmak gerekiyor). Bu gi- rişimin ana hedeflerinden birinin Mi- mar Kemalettin'in gerçekleştirilmiş ve- ya tasarım aşamasmda kalmış projeleri- nin tam ve kapsamlı bir dökümünün yapılması olduğu anlaşılıyor. Bu düşün- ceyle, projeye ortak olan Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün de katkısı sağlanmış ve îstanbul Bölge Müdürlüğü Arşivi'nden envanter kayıtlanna ve daha önce yaym- lanmamış birçok projeye ulaşılarak Afi- fe Batur yönetiminde detaylı bir katalog hazırlanmış. Bahsettiğimiz üçlü serinin bir parçası olarak yaymlanan kitapta Edirne'den Medine'ye birçok Osmanlı kenti için tasarlanan farklı türde binala- nn detaylı şekilde belgelendiğini görü- yoruz. Vakıflar Arşivi'nde muhafaza edilmiş projeler arasmda, örneğin İstanbul Arap Ca- mii veya Gureba Hastanesi gibi ya- pılar için yapılmış eskizler veya de- taylı uygulama projeleri gibi tasa- rımm çeşitli safha- larını yansıtan bir- çok özgün ve ilgi çckici belgeye rastlamak MİMAR KB PROJE KATAL< n • C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 1058
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle