Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
27 MAYIS 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 13ekonomi@cumhuriyet.com.tr
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Medya Çağında
Demokrasi Rüzgârları
soner@cumhuriyet.com.tr
Medya çağında, emperyal tekellerin elindeki
medya gücüyle, bütün dünyada, demokrasinin
beşiği, birikimi, örgütlenmeleri güçlü olan ülkelerde
bile gerçek demokrasinin işlediğinden söz etme
lüksümüz yok. Bilimsel teknolojik devrimlerle
çatışan insan hakları aleyhine büyük geriye gidiş,
yoksullaşma, yoksunlaşma, ağır insan hakları
ihlalleri, kanlı çıkar çatışmalarının ekseninde
elbette medya gücü ile insanın kendi çıkarlarına
yabancılaştırılması, gerçekle sanalın yer
değiştirilmesinin etkisi büyük. Geçmişte feodalizm,
krallıklar, padişahlıklar, diktatörlükler eliyle zulüm
düzeni, günümüzde bireyin kendine, çıkarlarına
yabancılaştırılması, güdülenmesi, haklarını
savunacağı sınıfsal örgütlerinden koparılması,
medyatik yönlendirmelerle sağlanıyor.
Güçlü neoliberal rüzgârlarla ülkemiz için
öngörülen model, biçilen roller için, medyatik
güdüleme yetmemiştir; ülkemiz insanının
Cumhuriyet birikimleri üstüne 1961 Anayasası, 63
yasaları ile eklediği sol, sosyal devlet, sendikal
haklar, meslek örgütlenmeleri birikimini kırmak için,
12 Mart yetmemiş, 12 Eylül darbesi eklenmiştir.
Yeri gelmişken siyasal İslam, AKP iktidar
kadrolarının askeri darbelere karşı durma medyatik
vitrinlerine, bunun üzerinden siyaset yapmalarına
karşın, 12 Mart-12 Eylül ile barışık olduklarının, 12
Mart ve 12 Eylül darbecilerinin 27 Mayıs’ı
reddetmelerinin ortak kimlik reflekslerini
sorgulamak gerek...
27 Mayıs’ın askeri darbe olmasına karşın, 1961
Anayasası, 63 yasaları ile Türkiye’nin sosyal devlet,
sol, çağdaş demokrasi, ideolojik çıkar
örgütlenmelerine kapı açmış olması ile ilişkisi
olabilir mi? 12 Mart-12 Eylül’ün Türkiye’de gerçek
demokrasi, solu silindir gibi ezmek, neoliberalizmin
Türkiye’ye biçtiği dona uygun, örgütsüz, kavram
kargaşası içinde teslim alınmış toplum yaratma
tuzağı hafife alınabilir mi? Irk ve din ayırımcılığı
tuzağında siyasal toplumsal örgütlenmelerle
Türkiye’nin hızla yoksullaştırılıp, yoksunlaştırılması,
istenen emperyal projelere biat eden iktidarlara
teslim edilmesi projeleri yok sayılabilir mi?
12 Eylül yasaklı düzeni ile neoliberal rüzgârlar
batağında siyasal partilerden, sendikalara, meslek
örgütlerine uzanan halkada, toplumsal
örgütlenmelerimizde demokrasinin d’sinin
işlemediği bir düzende, geriye sürüklenişte dur
durak yok. Yine de Türkiye’nin geçmiş toplumsal
birikimleri, kazanılmış refleksleri hafife alınacak gibi
değil. Zengin kuzey dünyasında halk zorlandıkça,
toplumsal patlamaların havası, gerçekleştirilen
lider, iktidar değişiklikleri ile anılıyor. Günümüzde
“değişim” kavramının kutsanmasının nedeni bu.
Neoliberalizm, kapitalizmin kaçınılmaz krizlerinde
sistem değişimin sihirli anahtarına sarılıyor.
Yoksul güney dünyasında sanal demokrasi,
diktatörlükler kadar vahşi sivil iktidarlar eliyle
işletilebiliyor. Yüz binleri sokağa döken renkli sivil
darbeler, sandık oyunları, güdülemesinin ardından
kirli emperyal çıkarlar eliyle kirlenme çok daha hızlı,
acımasız yaşandığından umutlar çabuk tükenip,
parlak liderler kirli sivil diktatörlerle dönüşüveriyor.
Ukrayna, en son Kırgızistan örneği modeller
bizde geçerli olmuyor. Örneğin neoliberalizmin en
güçlü iktidarı Özalizm, 12 Eylül’e yaslanmışken iki
dönem iktidarda kalabildi. Geçmişin sendikal
örgütlülük güçlerinin eseri olmasa da belleği taze
kamu işçilerinin bahar eylemleri, Zonguldak
madenci direnişi, yaz eylemleri ile uçtu gitti.
Çalışanların yıllar içinde gaspedilmiş, kazanılmış
haklarının önemli bir kısmını geri vermiş olarak...
Neoliberal rüzgârlar, medya gücünün
güdülemesinde dünya başka yerlere kaymayı
sürdürüyor. Türkiye de kendi koşulları içinde başka
yerlere sürükleniyor.. Ecevit koalisyon hükümetinin
deprem, ekonomik krizle çok ağır vurulduğu,
sermayenin güçlü iktidar arayışlarının halkın
özlemleri olarak pazarlandığını atlamadan, son
darbe olarak ABD’nin Irak işgali, Ortadoğu
projelerine karşı durduğu için son darbe ile
düşürüldüğünü görmek gerek. AKP’nin, Erdoğan
liderliğinin aynı eksende gökten zembille
inercesine, tam da Erdoğan’ın son değerlendirmesi
“medya manşetleri” ile iktidar yapıldığını da...
Elbette toplumsal refleksler yok olmuyor.
Dönemin koşulları içinde demokrasi rüzgârlarının
estirilmesinin yolları bulunuyor. Bu rüzgârlar tek tek
algılanamasa, güçlü estirilemese de birbirlerine
eklemleniyor... TEKEL direnişi, Zonguldak
gelişmeleri, CHP’de Kılıçdaroğlu yönetimi
rüzgârlarını böyle okumak gerek..
TOBB Başkanõ, Anadolu’da en çok şikâyet edilen konunun vergi cezalarõyla ilgili olduğunu kaydetti ve eleştirdi:
Denetimde terör estiriliyor
Ekonomi Servisi - Türkiye Odalar
ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanõ
Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’yi
olumsuz etkileyecek noktalardan bi-
rinin ihracat performansõnõn ithalat per-
formansõnõn altõnda kalmasõ olduğu-
na dikkati çekerek, “Türkiye sana-
yisinin ara malını ithal etmeye baş-
ladı. Bu tehlikeli” dedi. Türkiye’de
yapmasõ gereken yapõsal reformlara
değinen Hisarcõklõoğlu, Anadolu’da en
çok şikâyet edilen konunun vergi de-
netiminde terör estirilerek kesilen ce-
zalar olduğunu belirtti.
Hisarcõklõoğlu, Dõş Ekonomik İliş-
kiler Kurulu’nca (DEİK) Güney Af-
rika Cumhuriyeti Devlet Başkan Yar-
dõmcõsõ Kgalema Motlanthe onuru-
na düzenlenen çalõşma yemeğinden
önce Anadolu Aslanlarõ İşadamlarõ
Derneği toplantõsõna katõldõ. TOBB ve
DEİK Başkanõ Hisarcõklõoğlu, ko-
nuşmasõnõ şöyle sürdürdü: “2010’un
ilk 3 ayında ihracatımız 2 milyar
dolar artarken ithalatımız 9.5 mil-
yar dolar artmış. İthalat nereden
kaynaklanıyor? Toplam ihracatı-
mız enerji hariç yüzde 5 artarken
toplam ithalatımız enerji hariç yüz-
de 37 artmış. İthalattaki artış ne-
reden kaynaklanıyor? Sanayide
kullanılan işlenmiş maddeler yüz-
de 44... Türkiye aslında sanayisinin
ara malını ithal etmeye başladı.
Bunun imalatı Türkiye’de var mıy-
dı? Vardı. Maalesef bu tesisleri
kaybediyoruz, bunun yerine sana-
yi ara malı ithal etmeye başladık.
Türkiye, önümüzdeki dönemde ya-
tırım teşvik politikalarını yaparken
işsiz insanlara iş bulmak istiyorsa,
refah düzeyini arttırmak istiyorsa
sanayide kullanılan ithalat ara ma-
lı artışını önleyecek, kendi tesisle-
rini çalıştıracak formülü ortaya
koyması lazım. Eğer bunu ortaya
koymazsa önümüzdeki dönemde
işimiz zorlaşacak.”
Türkiye’nin yapmasõ gereken ya-
põsal reformlara da değinen Hisarcõk-
lõoğlu şöyle devam etti:
“İstanbul’da iki farklı mahke-
mede aynı davada farklı sonuç alı-
nıyorsa burada bir problem var.
Onun için gerekli kanunun çıkma-
sı lazım. Vergi sisteminin yenilen-
mesine ihtiyaç var. Anadolu’yu ge-
zerken en çok şikâyet şu; ‘Bir de-
netim geliyor, bir memur benim ge-
leceğimle oynayabiliyor.
Maliye Bakanlõğõ’ndan mukteza al-
mõşõm. Denetim elemanõ geliyor, ben
bunu tanõmõyorum, sana ceza yazõ-
yorum diyor. Ben yazarõm sen git
mahkemede düzelt diyor.’ Eğer ben
mahkemede aklandıysam bana ce-
za yazan da cezasını görmesi lazım.
Kafasının estiği gibi ‘Ben istediğim
terörü estiririm, sen git hakkõnõ ara.’
Türkiye’de en haklı dava 2 senede
bitiyor. Her şeyin adalet üzerine ku-
rulması lazım.”
Vergi sistemi yenilenmesi
gerektiğini belirten TOBB
Başkanõ, denetimde keyfi
uygulamalar olabildiğine dikkat
çekti. Hisarcõklõoğlu “Ben
terörü estiririm, sen git hakkõnõ
ara anlayõşõ adil değil” dedi.
ŞİMŞEK: STANDARTLARI İYİLEŞTİRİYORUZ
Maliye Bakanõ Mehmet Şimşek, TBMM’ye sevk edilen
ve çeşitli kanunlarda değişiklik öngören Maliye Tasa-
rõsõ ile mükellef haklarõnõ korumaya ve denetim stan-
dartlarõnõ iyileştirmeye yönelik devrim niteliğinde
adõmlar atõldõğõnõ bildirdi. Türkiye-Kuveyt KEK top-
lantõlarõ için Kuveyt’te bulunan Bakan Şimşek, AA’nõn
sorusu üzerine “Eskiden bir denetim elemanõ bir şirke-
te gider, defterlerini alõr ve uzunca bir süre incelemeye
tabi tutardõ. Bu da mükellefte sõkõntõ yaratõyordu. Şimdi
buna sõnõr getiriyoruz. Eskiden Maliye Bakanlõğõ’nõn
çõkardõğõ tebliğlere, sirkülerlere, resmi görüşlere rağ-
men, denetim elemanlarõ rapor yazabiliyordu. Şimdi
tebliğ ve sirkülerler bağlayõcõ olacak. Denetim eleman-
larõ bunlara aykõrõ rapor düzenleyemeyecek” dedi.
Seçim psikolojisi
reformlarõn
önüne geçmemeli
Ekonomi Servisi - İş Bankasõ Genel
Müdürü Ersin Özince, Türkiye’ye
ilişkin siyasi tereddüt taşõyanlara ka-
tõlmadõğõnõ kaydederek, “Seçim de
olsa burada bir tereddüt doğuraca-
ğını düşünmem. Ancak sürekli seçim
psikolojisinde olmak ve seçime en-
deksli yaşamak Türk toplumunun
her açıdan çok ihtiyacı olduğu re-
formları da erteletmemelidir. Benim
endişem bu. Siyasi gündem bunu en-
gellememeli” dedi.
Yassõ Çelik İthalat, İhracat ve Sa-
nayiciler Derneği’nin (YİSAD) top-
lantõsõ sonrasõnda gazetecilerin soru-
larõnõ yanõtlayan Özince, Avrupa ve
ABD’de henüz tartõşõlan sermaye ku-
rallarõ zorlaştõrõldõkça gelişmiş ülkele-
rin bankalarõnõn risk azaltmalarõnõn
gerekebileceğini, bunun da Türkiye’ye
yatõrõmcõ olarak girme iştahlarõnõ olum-
suz etkileyebileceğini kaydetti. Özin-
ce, Avrupa’daki krizin Türkiye’yi et-
kileyecek seviyede büyümesi halinde
bu durumun sadece İş Bankasõ’nõ de-
ğil, herkesi etkileyebileceğini ifade
etti. Türkiye’nin büyüme potansiyeli
yüksek bir piyasa olduğunu belirten
Özince, bankanõn Balkanlar’da, Türk
cumhuriyetlerinde, Rusya’da ya da
Ortadoğu’da çok fazla sermaye ge-
rektirmeyecek yatõrõmlar peşinde ola-
bileceğini söyledi.
İşsizliğin Türkiye gibi nüfusu genç
olan bir ülkede önemli sorun olduğu-
nun altõnõ çizen Özince, “İstihdam ko-
nusunda daha çok eksiğimiz var.
Çok daha iyi olmamız lazım. Özel-
likle de katma değerli alanlarda is-
tihdam imkânlarını açmamız lazım.
Ama çuvaldızı ken-
dimize de batırıp
hepimiz üstümüze
düşeni yapmalıyız.
Biz İş Bankası öze-
linde bu yıl 1500 ci-
varında istihdam sağ-
lamayı öngö-
rüyoruz”
diye ko-
nuştu.
Milli Piyango
açõk eksiltme
yoluyla satõlacak
Ekonomi Servisi - Özelleştirme
portföyünde yer alan Milli Piyango
İdaresi’ne ait şans oyunlarõnõn satõ-
şõ için yasa değişikliğine gidildi ve
özelleştirme yöntemi değiştirilerek fi-
yat düşürme yarõşõ diye bilinen “açık
eksiltme” yöntemine karar verildi.
Milli Piyango İdaresi Genel Mü-
dürlüğü’nün Kuruluş ve Görevleri
Hakkõnda Kanun Hükmünde Ka-
rarname’nin ek ikinci maddesini de-
ğiştiren ‘Torba Yasa Tasarısı’,
TBMM Başkanlõğõ’na önceki akşam
sunuldu. Buna göre, şans oyunlarõ-
nõn düzenlenmesiyle ilgili belirlenen
iş ve hizmetler özel hukuk sözleş-
meleriyle Türk Ticaret Kanunu hü-
kümlerine göre kurulmuş anonim şir-
ketlere yaptõrabilecek. Açõk eksilt-
meye, yazõlõ olarak sunulan mali tek-
liflerdeki en düşük pay yüzdesi tavan
alõnmak suretiyle başlanacak. Ek-
siltmeye, tek istekli kalõncaya kadar
devam edilecek.
Ekonomi Servisi - Migros 1.5
milyon TL bütçe ile çocuklarõ şid-
detten uzaklaştõrmak ve onlara birlik,
beraberlik ruhunu aşõlamak için ha-
rekete geçti. Şirket, Türkiye Eğitim
Gönüllüleri Vakfõ (TEGV) ile yü-
rüttüğü “Genç Formalar Projesi”
ile bir yõlda 80 takõm kurarak futbol
aracõlõğõyla çocuklarõn “fair play” ru-
hunu öğrenmelerini destekledi. Pro-
jeyle 3 bin çocuğa ulaşõlmasõ hedef-
lenirken 2009’da 6 eğitim parkõnda
başlayan ve yõl içinde toplam 9 par-
ka yayõlan proje, haziranda Türkiye
çapõnda 11 TEGV parkõna ulaşmõş
olacak.
Proje, TEGV Başkanõ Cengiz So-
lakoğlu ve Migros Yönetim Kurulu
Başkanõ Bülend Özaydınlı’nõn ka-
tõlõmõyla tanõtõldõ. Solakoğlu, “Baş-
ta çocuklara el uzatmayı sosyal so-
rumluluk olarak görmüştük. An-
cak bunun sosyal bir zorunluluk ol-
duğunu görüyoruz. 15 yılda 1 mil-
yon çocuğa el uzatmışız. Savunma
harcamalarının eğitim harcama-
larını geçtiği ülkemizde her şeyin
devletten beklenmeyeceğini gör-
dük” dedi. Özaydõnlõ da, “Türkiye
parlamentodan futbol sahalarına,
evlerden sokaklara kadar her or-
tamda bir anlayışsızlık, kavga ve
sevgisizlik sergiliyor. Bunun önü-
ne geçmeliyiz” yorumunu yaptõ.
Orta ve Güneydoğu Avrupa’da 16
ülkede 27 bin kilometrelik optik fiber
ağõ ile hizmet veren Invitel’i alan Türk
Telekom’un anlaşmasõ Türkiye’yi
Ortadoğu ile Avrupa arasõnda karadan
ses ve data köprüsü haline getirecek.
Ekonomi Servisi - Türk Telekom Genel
Müdürü Paul Doany, Türk Telekom
Grubu’nun Invitel International satõn
almasõyla aynõ hedeflere karadan ulaşacak
daha kaliteli ve güvenilir bir hatta sahip
olduğunu belirterek, “Bu da Türkiye’nin
dünya telekom piyasasındaki stratejik
önemini arttıracak” dedi.
Paul Doany, satõn almaya ilişkin olarak AA
muhabirinin sorularõnõ yanõtladõ.
Orta ve Güneydoğu Avrupa’da 16 ülkede 27
bin kilometrelik optik fiber ağõ ile hizmet
veren toptan data ve kapasite servis
sağlayõcõlarõ arasõnda yer alan Invitel
International’õn hisselerinin yüzde
100’ünü 221 milyon Avro karşõlõğõnda
satõn alõmõna ilişkin anlaşmayõ geçen hafta
imzalayan Türk Telekom, bu alõm için
yaklaşõk 197 milyon Avro ödeyecek.
Anlaşma, Türkiye’nin Ortadoğu ile
Avrupa arasõnda karadan ses ve data
köprüsü haline gelmesi açõsõndan önem
taşõrken, Türk Telekom içinse Avrupa ve
küresel pazara atõlan güçlü bir adõmõ
oluşturuyor.
Doany, “Türkiye’nin tıpkı boru hatlarında
olduğu gibi telekomünikasyon alanında
da bulunduğu coğrafi bölgede merkez
ülke haline gelmesi ve İstanbul’un
gelecek nesil bölgesel hizmetler için
potansiyel bir hub olma potansiyelinin
güçlendirilmesi açısından önemli bir
fırsat sunuyor. İstanbul, bu alanda
Frankfurt’a rakip olacak” dedi.
Turkmall’dan Gürcistan’a yatõrõm
GÜLŞAH DURAK
BATUM - Turkmall tarafõndan Batum’da
yapõlacak olan Forum Batumi Alõşveriş ve
Yaşam Merkezi’nin temeli Gürcistan Cum-
hurbaşkanõ Mihail Saakaşvili tarafõndan tö-
renle atõldõ. 120 milyon dolarlõk yatõrõmla ta-
mamlanacak olan Forum Batumi’nin 2012 yõ-
lõnda bitirilmesi planlanõyor.
Turkmall Üst Yöneticisi Levent Eyüboğ-
lu, Gürcistan’da 500 milyon dolar tutarõnda
toplam 7 alõşveriş merkezi yapmayõ planla-
dõklarõnõ belirterek Forum Batumi’nin bu pro-
jelerin ilk ayağõ olduğunu kaydetti.
Eyüboğlu, ikisi Libya’da, biri Çin’de ol-
mak üzere 500 milyon dolar tutarõnda 3 pro-
jenin devam ettiğini, 1 milyar dolar tuta-
rõndaki 8 projenin de geliştirilme aşamasõnda
olduğunu belirterek, yurtiçinde ve dõşõnda
50’şer alõşveriş merkezine ulaşmayõ hedef-
lediklerini söyledi.
Saakaşvili de Forum Batumi’nin Gürcistan
ekonomisine avantaj sağlayacağõnõ ifade
ederek, Trabzon ya da başka yerlere alõşve-
riş yapmak için gidenlerin bundan böyle ken-
di ülkelerinde bu fõrsatõ bulacağõnõ söyledi.
Ekonomi Servisi - The Green Park Oteller Gru-
bu, İstanbul Taksim, Merter, Bostancõ ve Kocae-
li Kartepe Kayak Merkezi’ndeki dağ otelinin ar-
dõndan, Pendik’teki 5 yõldõzlõ kongre otelini hiz-
mete açtõ. 150 milyon dolarlõk yatõrõm yapõlan otel-
de 1000 kişiye istihdam sağlanacak.
538 odasõ, 55 toplantõ ve organizasyon mekânõ
ile hizmet veren otelin 1700 kişi kapasiteli odi-
toryumu da bulunuyor.
The Green Park Hotels & Resorts Yönetim Ku-
rulu Başkanõ Adil Üstündağ, “10-15 Nisan’da ya-
pılan Dünya Ralli Şampiyonası’na sponsor ol-
duk. Bu olay, hizmet kalitemizin ispatı oldu. İs-
tanbul’da kongre turizminde ciddi bir eksikli-
ğe çözüm ürettik. Birkaç aya kadar Ankara’da
da bir otelimizi hizmete açacağız.
Ayrıca bu yıl içerisinde Yunanis-
tan’a da bir otel yatırımı-
mız olacak” dedi.
150 milyon dolar yatõrõmla
1000 kişiye iş verecek
İstanbul’u telekom merkezi
yapacak Türk Telekom Genel Müdürü Doany: Türkiye, doğusundaki
ülkeleri Avrupa’ya karadan fiber hatla bağlayan üs olacak
Saakaşvili ve Turkmall yöneticileri, Forum Batumi Alışveriş ve Yaşam Merkezi’nin
temelini sembolik olarak kazık çakarak attı.
TEGV ile Migros
çocuklara el verdi
‘Genç Formalar Projesi’
ile futbol aracılığıyla çocukların
okul dışı vakitlerini centilmenlik,
dostluk ve sağlıklı yaşam üçge-
ninde geçirmeleri hedefleniyor.