22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
kultur@cumhuriyet.com.tr SAYFA CUMHURİYET 27 MAYIS 2010 PERŞEMBE 16 KÜLTÜR CMYB C M Y B Kültür Servisi - Maslak’taki Galeri Işõk’ta dün açõlan “Yeraltına Yolculuk” adlõ sergi, dünyanõn çeşitli ülkelerinde sergiler açmõş ve atölye çalõşmalarõ düzenlemiş Amerikalõ sa- natçõ Lynn Sures’un, kâğõt hamurundan yap- tõğõ eserlerinden oluşuyor. Lynn Sures ayrõ- ca, Amerika ve Avrupa’da yaygõn olarak kul- lanõlan ‘pulp-painting’ tekniğini, 1 Hazi- ran’da, 10.00-16.00 saatleri arasõnda, Işõk Üniversitesi’nde üniversitenin Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencileriyle ve katõlõmcõlarla pay- laşacağõ bir atölye çalõşmasõ da yapacak. Gü- zel sanatlar öğrencilerine ve konuyla ilgile- nen herkese açõk olacak bu atölye çalõşmasõ, tüm katõlõmcõlara kâğõt hamurunun malzeme olarak kullanõlõp sanat eserine dönüştürülmesi deneyimini sağlayacak. Kâğõt hamuru, sanatta çeşitli yaratõcõ çalõş- malara imkân veren, ufuk açõcõ bir malzeme. Işõk Üniversitesi’nin bünyesinde bulunan “Kâğıt Atölyesi”, 2007’den beri öğrencilere bu çağdaş malzemenin kullanõm ve uygula- nõm alanlarõnõ tanõtõp gösteriyor. Okulda top- lanan atõk kâğõtlar, atölyede çeşitli işlemler- den geçirilip kâğõt hamuruna dönüştürülerek elyapõmõ baskõ ve resim kâğõdõ olarak geri ka- zandõrõlõyor. Öğrenciler kendi ürettikleri bu kâğõtlarla yaptõklarõ ‘özgün baskı’larõn yanõ sõra, kâğõt hamurundan üç boyutlu çalõşmalar ve tasarõmlar da üretiyorlar. Geri dönüşüm- kazanõm ilkesiyle oluşturulan bu çalõşmalar sayesinde öğrencilerin çevre bilinci edinme- leri de sağlanõyor. Washington’daki Corcoran Sanat ve Tasarõm Okulu’nda ve Philadelphia Sanat Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olan Lynn Sures’un “Yeraltına Yolculuk” sergisi 5 Haziran’a dek sürecek. ‘İstanbul Topkapõ Sarayõ’ndan Osmanlõ Sultanlarõnõn Hazineleri’ başlõklõ sergi Moskova Kremlin Sarayõ’nda Saray hazineleri Kremlin’de ERSİN ANTEP B ir tepeden aşağõ süzülen su dere- ciği düşünün. Kendine edindiği küçük bir yolu var. Ancak o yol kendi akõşõna bõrakõldõğõ için bir metruk yere biri- kiyor. Belki de çatlaktan yeraltõna süzülüyor. Du- ran, biriken ve hareket et- meyen su, kõsa zamanda kirlenir. Halbuki o suya ihtiyaç duyan nice alan vardõr. Belki verimli ola- bilecek topraklar, yalnõzca o suyun yolu üzerlerinden geçmediği için, yõllardõr çorak kalmõştõr. Küçükken yağmur yağ- dõğõnda oynadõğõmõz küçük su oyunlarõ vardõ. Elde bir çõrpõ, suyun yönünü bir yere yönlendirmeye çalõşõr, koşuştururduk. Yoluna alõştõğõnda ise su hayli ber- raklaşõrdõ. 29 Mayõs Cumartesi gü- nü Kadõköy Belediyesi Sü- reyya Operasõ’nda Doğuş Grubu, Andante Müzik Dergisi ve Cumhuriyet ga- zetesi desteğiyle düzenle- yeceğimiz “Ulusal Mü- zik ve Müzikoloji Çalış- tayı”, aslõnda bir çeşit çõr- põyla su yolu açma oyunu... Bizim suyumuz ise müzi- ğimiz... Müzikoloji Plat- formu’nun 2008 yõlõnda başlattõğõ, “Bugün, Top- lum ve Müzik” ana baş- lõklõ seminer ve panel zin- cirlerinin bir devamõ olan çalõştayda, müzikoloji, mü- zik eğitimi, bestecilik, şef- lik, icracõlõk, Türk Halk Müziği ve Klasik Türk Musikisi alanõnõn genç ve üretken temsilcileri, müzik yazarlarõ, organizatörler, menajerler, (hukukta mü- zikle ilgili konulara vâkõf olan) avukatlar, sosyal bi- limciler, radyo programcõ- larõ, tiyatrocular, kültür merkezi yöneticileri, kayõt firmasõ yetkilileri, fizikçi- ler, yayõncõlar ve festival yöneticileri ile buluşacak. 100’ü aşkõn değerli katõ- lõmcõ, bugünü bir başlangõç olarak sayacak. Katõlacak olanlar için iki de sürpriz var: Saat 17.00’de Alin Aylin Yağ- cıoğlu (soprano), Gürkan Kırankaya (klarnet) ve Mert Yeşilmenderes (pi- yano) bir Schubert dinleti- si sunacak. Saat 19.00’dan itibaren ise geçenlerde Andante 2010 Klasik Müzik Ödülleri’nde “En İyi Yaylı Çalgı Yorum- cusu Ödülü”nü de alan ünlü keman sanatçõsõ Ci- hat Aşkın, piyanist Meh- ru Ensari ile birlikte en beğenilen albümü olan “Minyatürler” ile özdeş- leşmiş eserlerini seslendi- recek. (www.muzikolo- ji.org www.sureyyaope- rasi.org) Müzik için akan bir yol Kültür Servisi - İstanbul 2010 Avrupa Kül- tür Başkenti Ajansõ’nõn, Topkapõ Sarayõ Mü- zesi ve Moskova Kremlin Sarayõ Müzesi iş- birliğiyle düzenlediği “İstanbul Topkapı Sarayı’ndan Osmanlı Sultanlarının Hazi- neleri” başlõklõ sergi önceki gün Moskova Kremlin Sarayõ Müzesi’nde açõldõ. Moskova Kremlin Sarayõ Müzesi Genel Mü- dürü Dr. Elena Gagarina’nõn ev sahipliğini yaptõğõ serginin açõlõşõ, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansõ Koordinasyon Kuru- lu Başkanõ ve Devlet Bakanõ Hayati Yazıcı, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansõ Genel Sekreteri Yılmaz Kurt, İs- tanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansõ Kültürel Miras ve Müzeler Di- rektörü Suay Aksoy, Kültür Varlõk- larõ ve Müzeler Genel Müdür Yar- dõmcõsõ Nermin Beşbaş, Topkapõ Sarayõ Müzesi Baş- kanõ Prof. Dr. İlber Or- taylı ve Rusya Federasyo- nu Kültür Bakanõ Yardõm- cõsõ A.E. Busigin’in katõ- lõmlarõyla gerçekleşti. Sergi açõlõşõ öncesinde Moskova’daki Türk ve Rus medya temsilcileriy- le bir araya gelen bakan Yazõcõ, köklü bir geç- mişe sahip olan iki kom- şu ülkenin en önemli ka- rarlarõnõn alõndõğõ iki sa- rayõn işbirliğiyle Mosko- va’da bulunmaktan mut- luluk duyduğunu ifade etti. Yõlmaz Kurt ise ser- giyle birlikte Türkiye ve Rusya Federasyonu toplumlarõ arasõnda son yõllarda hõzla gelişen kültürel ilişkilere İstanbul’un da, kültür sanat alanõndaki enerjisiyle katkõda bulunacağõ inancõ taşõdõğõnõ ifade etti. Kremlin Sara- yõ’ndaki sergi, konuşmalarõn ardõndan Kremlin Sarayõ avlusunda düzenlenen Mehteran Bölüğü gösterisi ve Rus Cumhurbaşkanlõğõ Orkestrasõ’nõn din- letisinin ardõndan ziyarete açõldõ. Moskova Kremlin Sarayõ’nda, iki farklõ salonda sergilenen eserler Osmanlõ-Rus ilişkile- rinin 16. ve 17. yüzyõl barõş dö- nemine ilişkin geniş bir resmi ortaya koyuyor. Müzede birinci salonda sergi- lenen eserler arasõnda Osmanlõ sultanlarõnõn saltanat sembolleri, kişisel eşyalarõ, ikinci salonda ise sarayda gündelik yaşama iliş- kin tören kaftanlarõ, hat albüm- leri, sultan portreleri, soyağacõ ve saray yaşamõ ile ilgili eserler yer alõyor. Sergi, 15 Ağustos’a kadar Moskova Kremlin Sarayõ Müze- si’nde. Lynn Sures’ten ‘Yeraltõna Yolculuk’ Kültür Servisi - Fransa’nõn eski Kültür Bakanõ Jack Lang, dün “İstanbul’un Kültürel Yeniliği” başlõklõ bir söyleşiye katõlmak için İstanbul’a geldi. Etkinlik, Yaşar Kemal’in sunumu ve Zülfü Liva- neli’nin de katõlõmõyla Fransõz Kültür Mer- kezi’nde gerçekleşti. Lang’õn yakõn dostu olan Kemal’in an- tropolog Altan Gökalp’õ andõğõ konuşma- sõyla sunduğu söyleşide Lang ve Livaneli, kapitalizm ve ideolojilerin kent kültürüne etkisi, İstanbul’un Avrupa Kültür Başkenti olmasõ ve üçlünün dostluklarõ üzerine ko- nuştu. Avrupa Birliği projesinin Türki- ye’siz tamamlanamayacağõnõ söyleyen Lang, söyleşinin ardõndan Ara Güler, Catherine Izzo ve Bernard Plossu’nun fotoğraflarõndan oluşan “İstanbul - Mar- silya” fotoğraf sergisinin açõlõşõna katõldõ. Lang, bugün İlber Ortaylı’nõn sunu- muyla Galatasaray Üniversitesi Aydõn Do- ğan Oditoryumu’nda saat 14.30’da “Kül- tür, Ekonomi ve Demokratikleşme” baş- lõklõ bir söyleşiye katõlacak. Jack Lang İstanbul’da Saint Pulchérie’de dans Kültür Servisi - Sainte Pulchérie Fransõz Lisesi, 29 Mayõs’ta “Sainte Pulchérie 1. Dans Buluşmasõ”na ev sahipliği yapacak. Modern dans alanõnõn tanõnmõş isimlerinden Candaş Baş’õn katkõlarõyla düzenlenecek olan festivale altõ okul katõlõyor: Sainte Pulchérie Fransõz Lisesi, Cağaloğlu Anadolu Lisesi, Galatasaray Lisesi, Özel Amerikan Robert Lisesi, Özel Üsküdar Amerikan Lisesi, Kartal Anadolu Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi Dans Kulübü. U2 konserinin tarihi değişmiyor Kültür Servisi - İstanbul Kültür Sanat Vakfõ, ünlü rock topluluğu U2’nun, solisti Bono’nun belindeki rahatsõzlõk nedeniyle aksayan 360° adlõ dünya turnesinin İstanbul ayağõnõn planlandõğõ gibi 6 Eylül’de İstanbul’da yapõlacağõnõ açõkladõ. Haziran ve temmuz aylarõnda gerçekleşecek ABD ayağõ ise 2011 yõlõna ertelendi.  Şişli Cevahir Sahnesi saat 20.30 ‘Ölüleri Gömün’  Çıplak Ayaklar Dans Stüdyosu saat 20.30 ‘Ararken’ Kültür Servisi - İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlõğõ Kültür Müdürlüğü’nün gerçekleştirdiği ‘Türk Sinemasında Yeni Bakışlar- 6’ programõnõn sonuncusunda, vefatõnõn beşinci yõlõnda Türk sinemasõnõn önemli isimlerinden Ömer Kavur anõlacak. 31 Mayõs Pazartesi günü saat 18.30’da Tarõk Zafer Tunaya Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilecek programda Ömer Kavur sinemasõ ve filmleri konuşulacak. Oturum başkanlõğõnõ Atilla Dorsay’õn yapacağõ etkinliğe; Prof. Dr. Feride Çiçekçioğlu, Rıza Kıraç ve Sadık Deveci konuşmacõ olarak katõlacaklar. Ayrõca, 30 Mayõs’a dek Tarõk Zafer Tunaya Kültür Merkezi’nde Ömer Kavur filmleri gösterilecek. Ölümünün beşinci yõlõnda Ömer Kavur İSTANBUL TİYATROFESTİVALİ’NDE BUGÜN ÖZLEM ALTUNOK Ona göre dünya büyük bir akõl hastanesi, tüm insanlõk da hasta. Doktor kimliğinde, top- lumu hasta eden politikacõlara ise asla gü- venilmemeli... Peki, bu durumda iyi- leşmek mümkün mü? Dün akşam “Elektra” oyunuyla ti- yatro festivalinin konuğu olan Japon yönetmen Tadashi Suzuki’nin bu- günün dünyasõna dair çizdiği man- zara pek de parlak değil. “Realist olamayacak kadar kaotik bir dünyada yaşadığımızı düşünü- yorum” diyor bu karamsarlõğa is- tinaden. Son oyunu “Elektra”da da öncekilerde olduğu gibi mekan yine bir akõl hastanesi, ama intikamõn en belir- gin simgelerinden Elektra bu kez inti- kam alamayacak kadar umutsuz. Hofmannsthal’õn yorumladõğõ “Elektra”yõ tersine çevirerek aktardõğõ umutsuz hikayenin Muhsin Ertuğ- rul’da sahnelenmesinden önce festivalin “Onur Ödülü”nü de alan Suzuki’yle onun tiyatrosuna dair kõsa bir söyleşi yaptõk. - Diyonisos, Oidipus, İva- nov gibi klasiklerin ardın- dan, şimdi de Elektra’yı sahneye koydunuz. Hem klasikleri tercih edip hem de onları başkalaştırıyorsu- nuz. Klasiklerin büyüsü ne- dir sizin için? Evrensel dertleri konu edi- nen, yüzyõllar öncesiyle bu- günün sorunlarõnõ eşitleyen zengin metinler bunlar. Elek- tra’yõ seçmemin sebebi ise bir ailenin par- çalanmasõnõ ele almasõ. Aile kurumu, bu- günün küreselleşen dünyasõnda da, aynõ parçalanmõşlõğõ, iletişimsizliği taşõyor. Baş- kalaştõrma dediğiniz şeye gelince... Mesela bu oyunda Elektra bir süre Korece konuşu- yor, başka bir oyunumda da karakterlerden biri Rusça konuşuyordu. Oyunculuk ve duygunun gücünün yeterli olduğu yerde dil probleminin ortadan kalktõğõnõ düşünüyorum. Oyunlarõmõ oyuncunun bedeninden çõkan enerjinin kaltesi üzerine kuruyor, bedenlerini bir eşya gibi kullanmalarõ- nõ istiyorum. Gözönün- de bulundurduğum bir diğer şey de birbirinden farklõ ögeleri birleştiri- rerek seyirciye tazelik sunmak, bu yenilik ve yabancõlaşma onlara bir ilk deneyim yaşatõyor. Bütün amacõm, bu de- neyimi sağlayarak in- sanlarõ şaşõrtmak. - Peşinde olduğunuz bu ‘ortak dil’ me- selesi, bugünün küresel dünyasında nasıl bir karşılık buluyor? Şimdiki dünya tam bir akõl hastanesi, bu hastanedeki herkes de hasta ve ortada da işe yarayan doktor yok. Herşey parçalanmõş hal- de. Doktor görevi görmesi gereken politi- kacõlar, bizi iyileştirmesi gerekenler, ama on- lar en hasta olanlar. İşte “Elektra” da bu kao- su anlatõyor. - Pek çok “Elektra” uyarlamasından Hofmannsthal’ınkini tercih etmenizin se- bebi nedir? “Elektra”nõn bu opera versiyonu Japon- ya’da çok iyi biliniyor, ama ben tam tersine çevirerek Elektra’nõn insancõl tarafõnõ orataya çõkarmaya çalõştõm. Oyunda ne Elektra, ne de Orestes intikam almõyorlar, çünkü umut- suzlar, ortada sadece hayali bir intikam var. - Sizden sorgulayıcı ama umutsuz bir oyun daha yani... Böyle düşündüğümü göstermek zorun- dayõm, sanat bu. Ama insanlara “kendinizi doktorlara yani politikacõlara bõrakmayõn kendiniz iyileşmenin yollarõnõ arayõn” da di- yorum. - Çocukken insanlara faydalı olmak için Afrika’da doktor, dağda gerilla ya da bir köyde öğretmen olmak gibi hayalleriniz varmış. Bugünden geriye bakınca faydalı olduğunuzu düşünüyor musunuz? Evet istemiştim ama bunun yanõtõnõ an- cak seyirci bilir. Togadaki köyümde da- ğa tõrmanmõştõm en azõndan. Zaten ben de hastayõm seyirci en azõndan hastalõğõmõ anlayabilir. ‘Elektra’ ile tiyatro festivalinin konuğu olan Japon yönetmen Tadashi Suzuki, festivalin ‘Onur Ödülü’nü de aldõ ‘Bu dünya bir akõl hastanesi’ SAHİBİNDEN Acil Alibeyköy’de 140 m2 arsa 140.000 TL’ye satõlõktõr. Tel: 0212 607 08 76 Cep: 0539 327 04 27 30 MAYIS 2010 PAZAR Saat 11.00’de “50. YILINDA 27 MAYIS DEVRİMİ” KONULU KAHVALTILI TOPLANTIMIZDA, HUKUK ÖĞRENCİSİ BİR GENÇLİK ÖNDERİ ve 1961 ANAYASASI’nı YAPAN KURUCU MECLİS ÜYESİ OLAN Cumhuriyet Vakfı Başkan Yardımcısı Sn. Dr. ALEV COŞKUN’un PAYLAŞACAKLARINI DİNLİYORUZ. LÜFEN YER AYIRTINIZ Yer: ADEN OTEL, Kadıköy Vapur İskelesi Karşısı-İstanbul İletişim: 0555 967 24 97 - 0536 817 18 52 0532 391 11 27 - 0532 556 65 12 - 0536 739 02 29 CUMOK İSTANBUL ÇAĞRISI www.cumokistanbul.org 4 HAZİRAN 2010 Saat 19.30’da YAZ BULUŞMASINDA AKP’nin KORKULU RÜYASI Sayın Tunceli Bağımsız Milletvekili KAMER GENÇ ile buluşuyoruz. Şiir, müzik, saydam eşliğinde düzenlediğimiz yemeğe toplumsal kurtuluş mücadelemizde yeni bir soluk almak için katılmalıyız. Lütfen yer ayırtınız. SEN GELMEZSEN BİR EKSİĞİZ Tarih: 4 HAZİRAN 2010 CUMA Saat 19.30 Yer: ADEN OTELİ Vapur İskelesi Karşısı - KADIKÖY İletişim: 0555 967 24 97 - 0536 817 18 52 0532 404 39 52 - 0532 556 65 12 - 0536 739 02 29 CUMOK İSTANBUL ÇAĞRISI www.cumokistanbul.org 50. Yıldönümünde Diyoruz ki: 27 MAYIS BİR DEVRİMDİR! 27 Mayıs 1960 Devrimi işbirlikçileri mahkûm etti; Devrim’in ürünü Ulus’un önünü açan özgürlükçü, çağdaş 1961 Anayasası’dır! 12 Mart Darbesi ise; demokratik ve özgürlükçü 1961 Anayasası’nı lüks diyerek değiştirerek, daralttı; binlerce aydın, öğrenci ve işçiyi anayasayı bozacaklar yalanı ile işkenceler yaparak hapse attı. Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı astı! 12 Eylül 1980 Darbesi, her türlü özgürlüğü yok ederek, sömürüyü kurumsallaştırarak Türkiye’yi silindir gibi ezdi; değiştirdi. Ulusu, emperyalizme ve gericiliğe teslim etti; borçlanmalar, sınırsız, işkence ve infazları sayısız, 82 Anayasası da ortada... 2008 Sivil Darbesi ile tutuklanan yurtseverler, AYDINLAR, ASKERLER, GAZETECİLER ve sevgili MUSTAFA BALBAY ise, HUKUKUN SÜREKLİ ÇİĞNENDİĞİ BU ORTAMDA ANCAK, GENEL SEÇİMLERLE İKTİDARI DEĞİŞTİRDİĞİMİZDE ARAMIZDA OLABİLECEKLER. ULUSU ve ONLARIN TÜMÜNÜ KURTARMAK İÇİN, GENEL SEÇİMLERİ KAZANMAK GEREK! CUMOK İSTANBUL DUYURUSU www.cumokistanbul.org Kemal ve Livaneli ile söyleşi Fotoğraf: SERDAR ÖNDİN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle