25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
HP ürkçe Günlükleri I FEYZAHEPÇİLİNGİRLER 20 MAYIS PERŞEMBE " I W I a k i n e " m i - " m a k i n a " mı? Bilgisayannızda otomatik dü- I V I zeltme programı varsa "makina" yazdığınızda son harfi hemen "e" yapıyor; direnirseniz sözcüğün altını kırmızıyla çizi- yor. Çiziyorya, iş bununla bitmiyor. Konuyason değindiğimde yazım biriiğini sağlamak için, yazım kılavuzlannın söylediğine uymak ve sözcüğü "makine" diye yazmak gerektiğinden söz et- miştim. "Makina mühendisi bir okurunuz olarak" diye söze baş- layan Sezai Oktay bu konuda bana katılmamış: "Sözcük Yu- nanca kökenliymiş. Türkçeye hangi dilden, ne zaman geçmiş bilmiyorum. BelkiRusya'dan gelen göçmenler 'maşina' diyor- lardı. Etimoloji biryana, kelimenin kullanılışına bakarsak, MKEK (Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu), MTE (Makina - Takım Endüstrisi), öznur Makina gibi resmi ve özel kurum ve kuruluş isimlerinde; okuduğumuz derslerde ve kitaplarda (Pistonlu Ma- kinalar Dinamiği, Makina Elemanlan, Kaldırmave lletme Maki- nalan, Buhar Makinalan gibi) 'makina' biçiminde yazıldığını gö- rürüz. Sözlüklere ne zaman, nasıl 'makine' diye geçti bilemem; ama bu sözcük, çok değetii, bir kısmı rahmetli olmuş hocalan- mızın yazdıklan yüzlerce kitapta, üniversitede okuduğumuz derslerde, MKE gibi eski ve köklü bir kurumun adında 'makina' diye yazılmış ve telaffuz edilmiştir. Odamızın, fakültelerimizin adında ve diplomalarımızda da 'makina' yazar. Görebileceğiniz gibi bir diretme söz konusu değil. Sözlükler ve yazım kılavuzlan bir tür derleme kabul edilirse, 'makina'nın bazı işgüzarlarca, güya inceltilerek, kullanılanın aksine 'makine' diye kayıtiara ge- çirilmiş olması ihtimal dışı mı?" Sözcüğün Italyâncaya Latinceden (macina) ve Yunancadan ("mekhos": araç, alet) geçtiği belirtiliyor; bize Italyanca "macchi- na"dan gelmiş.llk zamanlar "makina" diye kullanılmasının nede- ni bu olmalı. Şu anda hemen bütün yazım kılavuzlanmız sözcü- ğün doğru yazımını "makine" diye gösteriyor; ama Sezai Oktay haklı, "makina" sözcüğü daha çok kullanılmakta. Google arama motoru, "makine" için yaklaşık 5120 000 sonuç gösterirken "makina" için 10 700 000 sonuç veriyor. Her ikisi de doğrudur, demek fazlasıyla kestirme bir yanıt olur. Birinden birini seçme konusunda da yetkili kişi ben değilim. Benzer bir durum, "mey- ve" ve "meyva" sözcükleri arasında da var; ama orada yazım kı- lavuzlan ile genel kullanım az çok örtüşmüş gibi görünüyor. Doğru yazım kabul edilen "meyve", kullanım sıklığı bakımtndan da "meyva"yı geçmiş. ("Meyva" diye arandığında 479 000 sonuç çıkıyor Google'da; "meyve" diye arandığında 5 200 000 sonuç.) 22 MAYIS CUMARTESİ panakkale Kitaplığı (ÇNK) tarafından yayımlanan kitaplann Vhiçbirinden söz etmedim bugüne kadar. Oysa ne güzel ki- taplar yayımlanmış. Selçuk Kızıldağ'ın "Bir Hayalmiş Çanakkale - Gelibolu Çıkmazı" adlı tarih kitabı ve "Biz Yabancı Değiliz" adlı romanı; Yusuf Ay'ın "Kayıp Efsane" alt başlığını taşıyan "Tro- ya'nın Gelini Helene"; Halil Özçelik'in romanı: "Uzunyaşarlar Ül- kesi - Büyük Ceza"; Ömer Gözükızıl'ın Çanakkale Masallannı deıiediği büyük boy resimli kitabı: "Masal Masal Içinde - Ça- nakkale Masal Içinde". Çizimlerle, fotoğraflarla, alıştırmalarla zenginleştirilmiş küçük, ince; ama çok yararlı bir kitap: "Diksi- yon -10 Derste Güzel Konuşma Sanatı". Yazan Mehmet Kap- lan, 1962 Hınıs doğumlu; şu anda Çanakkale Onsekiz Mart Üni- versitesi'nde diksiyon dersleri vermekte. Güzel konuşmak iste- yen herkes için, özellikle radyo ve televizyonda sunuculuk, spi- kerlik yapanlar ve yapmak isteyenler için bir el kitabı. Birkaç sa- atte bile insana öğreteceği çok şey var. Mehmet Kaplan, Yunus , Emre ile bir selam vermiş okuruna; biz de bir kez daha anımsa- { yalım: "Söz ola kese savaşı / Söz ola kestire başı / Söz ola ağu- I lu aşı / Yağ ile bal ede bir söz". Sözü hazır Türkçe kitaplanna getirmişken nicedir beklettiğim birkaç kitaba daha değineyim. Celâl Taşkıran'ın "Türkçenin Üç Temel özelliği" adlı kitabı hiç göz korkutmuyor; çünkü yalnızca ; 32 sayfa. Bir öğıencinin yanm saatte, bilemedinizbirsaatte j baştan sona okuyabileceği ve çok şey öğreneceği bir kitap. Üç ; temel özellik şöylece sıralanmış: 1. Sona ulantılılık 2. Sona ba- i ğımlılık 3. Ses uyumluluğu. "Ulantı" sözcüğünü okuyunca, dil- i bilgisi terimleri konusunda bir dil birliği sağlayamadığımızı gö- | rüp üzüldüm. "Ulantı" sözcüğünün eşanlamlısını, ayraç içinde, ! bir yerde "ek", bir yerde "takı" diye vermiş Taşkıran. Kendi ken- ! dime, o zaman niye "ulantı"; "ek" demek yetmez mi, diye sor- i madan edemedim. j Yusuf Çotuksöken Türkçeye çok emek vermiştir. "Türkçe : Üzerine Değinmeler"ini "Dilce" (Toroslu Kitaplığı) adlı bir kitapta toplamış. Yaklaşık 50 başlık altında kümelenmiş dil yazılan, me- raklısına hem zevkli bir okuma hem de bilgi vaat ediyor. I Yunus Bekir Yurdakul kitabını bana ileteli bir yıldan fazla ol- '< muş. Imzanın altındaki tarihe bakınca çok utandım. Türkçe ile ilgili konular hep önceliği alıyor; kitaplara, (Türkçe kitaplanna bi- le) sırayı kolay kolay getiremiyorum. Yurdakul'un ilk kitabı "Sö- zün Doğru Desene" adını taşıyordu; bu ikinci kitabının adı: "Ne ı Varsa Dilimde" (Kanguru Yayınlan). Öyküler ve anılar eşliğinde anlatılan Türkçe yanlışlan zevkle okunuyor. "Türkçenin Büyük Unlüleri" adlı kitap, Ali Çaylı tarafından ha- zırlanmış; Sadabad Eğitim Kurumları tarafından yayımlanmış. Bu kitabı da ne çok beklettim; oysa geldiğinde nasıl da sevin- dirmişti beni. "Yokumdurya," diye kendimi aramıştım kitapta ve şaşılacak şey, bulmuştum. Üstelik ne için uğraştığımı, ne yapmaya çalıştığımı çok iyi anlamış bir zihin tarafından özetlen- mişti görüşlerim. Türkçeye verdiğim emeğin karşılığında ne kimse ödül verdi bana şimdiye kadar ne de ben kimseden ödül bekledim. Ama emekler boşa gitmiyor işte. Adımın, "'Ses Bay- rağı'mızın Bayraktarlan" arasında, Ahmet Yesevi'lerle, Gaspıralı Ismail Bey'lerle birlikte anılmasından daha büyük ödül mü olur? Kitapta bu bölüm dışında "Türk Şiirinde Türkçe", "Dersimiz / Derdimiz Türkçe" ve Prof. Dr. Mustafa S. Kaçalin'in Türkçe gü- zel metin ömekleri de yer alıyor. Her yaştaki, her düzeydeki in- sana sesleniyor kitap. 26 MAYIS ÇARSAMBA Ali UysaPın beş yaşındaki torununun, "fren" yerine "durduraç" sözcüğünü nasıl uyduruverdiğini aniatmıştım birkaç hafta önce. Dicle Üniversitesi'nden Prof. Dr. Emrullah Güney, bu söz- cükle ilgili bir anısını anlatmış ve öyle tatlı anlatmış ki! "1950'le- rin başında, atlanmız satıldı. Anamın, halamın altınlan bozdurul- du. Toplam 6 bin 500 TL'yi biraraya getirmekte zorlandık. Güya ABD, Türkiye'ye yardım etmişti General Marshall planıyla. Ama biz Massey Harris markalı apal traktörü para vererek almıştık. Ben o zaman 3 yaşındaydım. Traktör gelmiş bizim köye (Göre - Nevşehir). Fakat teslim eden yetkili, göslermiş nasıl çalıştınlaca- ğını, nasıl ileri, geri gidileceğini, nasıl durdurulacağını, sonra ay- nlmış gitmiş. Bir kez göstermekle olmaz elbette. Denemek ge- rekir. Gözü pek bir genç binmiş traktöre. Çalıştırmış, deneye deneye yürütmeyi de becermiş. Fakat durdurmak istemiş; bile- memiş bunun için hangi aygıtı kullanacağını. Korku, panik için- de bağırmağa başlamış: 'Kaçın, kaçın! Bu moturun durduracı bozulmuş, kaçın!'" Emrullah Bey'in anısında geçen "apal" sözcüğüne de deği- neceğim; ama haftaya artık! • www.feyzahepcilingirier.com / feyzahep@gmail.com YıldızTeknik Üniversitesi, Türk Dili Bölümü Çukursaray Binası Kat: 2, Barbaros Bulvan-34349 Yıldız/lst. B U L M A C A önce aşağıda tanımları verilen söz- cükleri bulmaya çalışın ve her bir harfi bir yatay çizgi üzerine gelecek biçimde yazın. Sonra çizgilerin altlarındaki sayı- lara göre bu harfleri bulmacadaki aynı sayılı karelere aktann. (Kara kareler iki sözcük arasını; bir satınn sonunda ka- ra kare yoksa bu, sözcüğün alttaki sa- tınn başına sarktığını gösterir.) Bulmaca tamamlanınca, sorulan ta- nımlann karşılığı olan sözcüklerin ilk harfleri yukandan aşağıya doğru Hera Şiir Kitaplığı tarafından yayımlanan Sessizliğin Bekçisi adlı şiir yapıtının yaratıcısının adını oluşturacak; bülma- ca karelerindeyse, aynı şiir kitabından bir alıntı ortaya çıkacaktır. Tanımlar ve sözcükleriniz: A. Alfred Jarry'nin bir oyunu. 6 4 39 16 10 17 33 B."... Kabacah" (PEN Yazarlar Demeği- nin başkanlığını da yapmış olan araştır- macı yazar). 15 76 71 5 11 C. "Kalktı göç eyledi Avşar illeri / Ağır ağır giden iller bizimdir / Arap atlar yakin eyler ırağı / Yüce dağdan aşan yollar bi- zimDir" diyen şair. 64 75 7234266655 24 D. Amazon'daki sık ormanlar. 8079776912 E. Briçte iki manştan oluşan bölüm. 57 51 81 4913 F." nar kırmızı, sonbahar" (Cahit Sıtkı Tarancı). 72 74 58 70 50 56 78 41 G. Metin Kaygalak'ın ilk şiir kitabı. 1845466248635436 38 22 31 28 H. "Büyük Romulus" ve Tizikçiler" adlı oyunlan da yaratan Isviçreli oyun yazan. 40 44 27 60 59 42 19 53 21 73 Hazırlayan: İLKER MUMCUOĞLU I. Diyalektik. 30 43 23 65 9 82 68 J. "Buyunın içelim birer kadeh/ Güzeldir öğle rakıları efendim/ Unutulmaz/ Bir ka- dından söz eder gibi/ Utangaç, gizli ya- sak/ Burası Amavutköy efendim/ Eski- den ne güzel yerler vardı/ Bir şilep geçi- yor, bir tanker" diyen şairi simgeleyen harfler 47 52 K. Damıtıcı. 18 29 35 67 14 L. Patricia Highsmith'in polisiye roman- lanndaki temel karakter. 37 20 3 32 61 25 1058. sayının çözümü: A. ORFİZM, B. SV, C. MİŞIMA, D. AĞRI ETEKLE- RİNDEKİATEŞ, E. NBC, F. HÖYÜK- TEKİ NAR AĞACI, G. AŞİL. H. KUS- DİU, L AYBAY, J. NUZZAR, K. AŞ- DOD. Metin: "Ey işkenceci zaman! Konuşmak faydasız!.. Herşey bittiL Şimdi ölü dağ- lar korumak... Dağlar ve Biz Şiir Adı". C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 1059 SAYFA 31
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear