29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
CMYB C M Y B 3 HAZİRAN 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU ‘Yeni Nasır’ Erdoğan... Amiral gazetenin “amiral yazarı” nihayet dün “Biraz da iğneyi kendimize batıralım mı?” diye yazdı. “Önceki akşam bir gazeteci topluluğu ile birlikteydim” diye başlayan yazı şöyle devam ediyor: “Her görüşten insan vardı. Kendimi de dahil ederek, şöyle bir soru sordum: ‘Bugün acaba kaçımız görüşlerini yazdı?’ Birkaçı içinden gelen her şeyi yazamadığını söyledi. Ötekiler sessiz kaldı… Dün gazetelere baktım. Aşağı yukarı hepsinin tavrı benzerdi…” Yani… Manşetler ve köşe yazılarında ortaya koyulan tavrı yazar “ulusal tepki” sözleriyle betimliyor ama işin içine böyle gard alarak itiraf edilen “otosansür” girince, konu saf “ulusal tepki” olmaktan çıkıyor, “hamasete” giriyor… İsrail basını, “ulusal tepki” adına Netanyahu hükümetinden hesap sormaktan çekiniyor mu? Neler yazıyorlar… Bizde “her görüşten gazetecinin bulunduğu topluluktaki” yazarlar -sessiz kalarak da olsa- kalemlerini “serbestçe oynatamadıklarını” itiraf etmek zorunda kalıyor. Neden? Çünkü korku dağları bekliyor. Korku dağları beklediği için “otosansürle hizaya giren” Türk basını; ülkenin bu en kritik, en tarihi virajında, “koro halinde” hep bir ağızdan kendisini aynı duygusal cümleleri kurmaya mecbur hissediyor... “Türkiye ‘sivil toplum inisiyatifidir!’ deyip işin içinden bu kadar kolay çıkabilir mi?” “Gemide çocukların, kadınların ne işi var?” “Sıfır sorun, bu angajmanla bağdaşır mı?” ya da “Onca Arap ülkesi dururken bize ne oluyor?” misali.. en bariz soruların dahi böyle “amiral yazarlar” tarafından gündeme getirilmesi -Good morning!- günler alıyor. O da “Bunlar katı sorular değil mi? İnsanın boğazından zor geçiyor!” ibaresiyle... ‘Girişim neden engellenmedi?’ Okur bloglarını bu nedenle artık köşe yazılarından daha büyük iştahla okuyorum. Okurla yazar arasında açılan bir makas var. Okurlar, yazarlardan daha cesur. Okur blogları, basınımızda gündeme taze taşınan bu soruları “gemi krizinde” hiç dakika sektirmeden dile getirdiler: “BM, Kızılay dururken, Mavi Marmara da nereden çıktı?” “Bir yardım gemisinde 400’ü Türk 581 kişinin ne işi var? Diğer gemiler askere karşı çıkmazken, neden Türk gemisi çıkıyor? İsrail gibi tehlikeli, tekin olmayan bir ülkeye neden silahsız siviller gönderiliyor? İsrail’in kim olduğu, neler yapabileceği bilinmiyor mu? Girişim niye engellenmedi?” “Adamlar, gelmeyin vururuz, önce gemileri kontrol edeceğiz diyor! Bunlar yollarına devam ediyor! Kader mi bu? Provokasyon mu? Ne yapmak istiyorlar?” “Başbakan’ın bu Arap hayranlığı ile Gazze aşkının içyüzü ne?” ‘Ankara ve Tel Aviv on gün önce anlaşmıştı!’ Ulusal medyanın şartlanmalarına tabi olmadığı için, bu soruların yanıtlarını dış basında takip etmek nispeten daha kolay... “Corriere della Sera”da dün yer alan bir haber, örneğin “Yardım gemilerinin Kıbrıs’tan ‘hareket etmemesi’ için İsrail ve Türk tarafının operasyondan on gün önce aralarında mutabakata vardıklarını ancak (her nasılsa?) Türk tarafının ‘fikir değiştirdiğini’ ” yazıyordu. (2 Haziran, s. 5) İtalyan TÜSİAD’ı “Confidustria”nın gazetesi “Il Sole 24 Ore” de (2 Haziran, s. 17), “Corriere della Sera” gibi, “Ankara’nın işbirliği sayesinde”… “konvoyun KKTC’nin Magosa Limanı’nı kullanarak hareket ettiğini” belirttikten sonra “meşru (Güney!) Kıbrıs hükümetinin tanımadığı bir limandan hareket eden konvoyun uluslararası denizcilik hukukuna aykırı bir durum” yaratmış olmasından dem vuruyor. Ancak buna karşın Ankara’nın -kısaca- bir taşla iki kuş vurduğu söyleniyor: 1. İçeride “krize giren AKP hükümetinin düşüşe geçen oylarının toplanması”.. 2. Dış politikada dikkatleri İran’dan başka yana çekmek arayışı… Yardım konvoyunun -özetle- “uluslararası diplomaside dikkat dağıtmak adına araçsallaştırıldığını” vurguluyor “Il Sole”. Gazze aşkı neden galip geldi? Gelelim.. en can alıcı soru “Başbakan’ın Gazze aşkına…” İtalyan medyasındaki kanı, Başbakan Erdoğan’ın “Gazze bayrağını” “İslam dünyasının liderliği” için kullandığı şeklinde… Yaygın değerlendirme; a. Ankara’nın AB tarafından reddi üzerine Ortadoğu’ya savrulduğu, b. Bunu fırsat bilen Erdoğan’ın, dostlar alışverişte görsün hesabına yapılan ve laik yapıyı sarsan “AB müzakerelerini” amaçları doğrultusunda kullanarak, rotayı “İslam liderliğine” çevirdiği şeklinde. Erdoğan “Gazze bayrağını” dışta, Ortadoğu kitlelerini harekete geçiren bir kaldıraç olarak kullanıyor. İçeride, “ulusal kimliğin” “ümmet kimliğine” dönüşmesini “meşrulaştırma aracı” yapıyor…. Bu bağlamda gündeme getirilen çeşitli yazıların yanı sıra; Berlusconi TV’si “Canale 5”te dün gece bir de açık oturum (“Matrix”) izledim. Katılımcılardan biri, Erdoğan liderliğindeki bu devasa kabuk değişimi için -mealen- şunları söyledi: “Ortadoğu’da geçmişte bu role soyunan Nasır, Kaddafi, Saddam, Ahmedinejad gibi liderler yanında, Erdoğan Batı için yeğdir. Bir ayağı NATO’daki Erdoğan’a nazımızı geçiririz!” Ankara ile Washington ayrõ telden çalõyor ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - ABD, Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davuoğlu’nun telkinlerine karşõn Gaz- ze’ye yardõm götüren filoya yönelik saldõrõyõ İs- rail’in soruşturmasõna destek verdi. İsrail’i açõk bir biçimde kõnamaktan kaçõnan ABD Dõşişle- ri Bakanõ Hillary Clinton olaylarla ilgili tüm ta- raflarõ “dikkatli ve düşünceli tepkiler ver- meye” çağõrdõ. ABD Başkanõ Barack Obama ise Başbakan Tayyip Erdoğan ile yaptõğõ telefon görüşmesinde “Gazze’ye yardımların İsrail’in güvenliğine zarar vermeden ulaştırılması için yollar aranması” mesajõnõ verdi. Beyaz Saray’dan yapõlan açõklamada, Oba- ma’nõn Erdoğan’a İsrail’in askeri operasyonu so- nucu meydana gelen ölümler için derin başsağlõğõ dileklerini ilettiği belirtildi. Obama’nõn Erdo- ğan’a tüm yolcularõn serbest bõrakõlmasõ için İs- rail ile yakõn bir biçimde çalõştõklarõnõ ilettiği ifa- de edildi. Obama’nõn “trajediye yönelik ger- çeklerin güvenilir, tarafsız bir biçimde so- ruşturulması konusunda destek verdiği” be- lirtilen açõklamada, “Başkan İsrail’in güven- liğine zarar vermeden Gazze halkına insani yardım sağlanması için daha iyi yolların bulunmasının önemine dikkat çekti” denildi. Başbakanlõk’tan yapõlan açõklamada, Erdo- ğan’õn da görüşmede, Akdeniz’de gerçekleşen saldõrõnõn yalnõzca Türkiye ile İsrail arasõnda de- ğil, İsrail ile 32 ülke arasõnda, dolayõsõyla bütün dünyayla olduğunu ifade ettiği belirtildi. Er- doğan, “İsrail bölge barışına bugüne kadar en büyük katkıyı yapan bölgedeki tek dostunu kaybetme tehlikesi ile karşı karşıyadır. Önü- müzdeki günlerde atacağı adımlar, bölgede- ki konumunu belirleyici olacaktır” dedi. Washington’da önceki gün yaklaşõk 2.5 saat süren Davutoğlu- Clinton görüşmesinin gergin bir ortamda geçtiği iddia edildi. Görüşme ön- cesinde görüntü alõnacağõnõn açõklanmasõna karşõn, iki bakanõn birlikte görüntü vermediği dikkati çekmişti. Davutoğlu, ABD yönetimin- den İsrail’de tutulan Türk vatandaşlarõnõn ser- best bõrakõlmasõ konusunda destek istedi. ABD yetkililerinin ellerinden geleni en kõsa sürede ya- pacaklarõ konusunda kendilerine teminat ver- diklerini ifade eden Davutoğlu, tutumlarõnõ net bir şekilde ABD tarafõna ilettiklerini söyledi. ABD’nin olaylara yönelik ilk açõklamasõnda bek- ledikleri desteği bulamadõklarõnõ söyleyen Da- vutoğlu, “Ama bugünkü (önceki gün) görüş- melerimizde birbirimizi çok daha iyi anla- dığımızı sanıyorum” dedi. Görüşmede sal- dõrõlara yönelik bağõmsõz uluslararasõ bir so- ruşturma yapõlmasõ yönündeki taleplerini de gündeme getirdiklerini ifade eden Davutoğ- lu, “İsrail’in yapacağı soruşturmayla ye- tinmeyiz. Çünkü bunun sağlıklı olacağını düşünemeyiz” diye konuştu. Davutoğlu ayrõca Clinton görüşmesini ya- rõda keserek Erdoğan ile bir telefon görüşmesi yaptõklarõnõ da ifade etti. BM Güvenlik Kon- seyi Başkanlõk açõklamasõnõn “güçlü” oldu- ğunu söyleyen Davutoğlu, Türkiye’nin talep ettiği unsurlarõn açõklamada yer aldõğõnõ sa- vundu. Davutoğlu, Clinton’õn yanõ sõra Oba- ma’nõn Ulusal Güvenlik Danõşmanõ James Jo- nes ile de görüştü. Davutoğlu’nun açõkla- malarõna karşõn Clinton ilerleyen saatlerde BMGK açõklamasõnda, “acil, tarafsız, gü- venilir ve şeffaf” bir soruşturma yürütülme- si ifadelerine dikkat çekerek “Bu kriterleri yerine getiren bir İsrail soruşturmasını des- tekliyoruz” dedi. Uluslararasõ katõlõmõn da da- hil olacağõ güvenilir bir soruşturmaya yöne- lik farklõ yollara da “açık” olduklarõnõ belir- ten Clinton, İsrail ve uluslararasõ ortaklarõy- la bu görüşleri tartõşacaklarõnõ ifade etti. Davutoğlu gündeme getirmemiş İsrail’i açõkça kõnamayan ancak BMGK baş- kanlõk açõklamasõna atõfta bulunarak “bu trajediye yol açan eylemleri” kõnadõklarõnõ söyleyen Clinton, İsrail’e tüm ülkelerin ölü ve yaralõlarõnõ alabilmesi için izin vermesi çağ- rõsõ yaptõ. Clinton “Bizim açımızdan durum çok zor ve tüm ilgili taraflardan dikkatli ve düşünceli tepkiler gerektiriyor” dedi. Öte yandan yabancõ basõna ABD’den İsra- il’i açõkça kõnamasõnõ isteyeceği açõklamasõ- nõ yapan Davutoğlu’nun Clinton ile görüş- mesinde bunu gündeme getirmediği öğrenil- di. ABD Dõşişleri Bakanlõğõ sözcüsü Philip Crowley, Davutoğlu’nun Clinton ile görüş- mesinde bunu özel olarak talep etmediğini söy- ledi. Davutoğlu’nun Türk vatandaşlarõnõn geri gönderilmesi konusuna öncelik verdiği- ni ifade eden sözcü, ABD’nin Türk hükü- metinin kaygõlarõnõ İsrail’e ilettiğini aktardõ. DOĞU AKDENİZ’E TANSİYON AYARI ‘Savaş uçaklarını dolarlar besliyor’ İsrail’in Gazze’ye yardım götüren gemilere saldırmasının ardından, dünya çapında pro- testo gösterileri dün de devam etti. En geniş katılımlı protesto gösterilerinden biri ABD’nin New York kentindeki İs- rail Başkonsolosluğu önünde ya- pıldı. Aralarında Yahudilerin de bulunduğu kalabalık bir grup “Gazze’deki ablukaya son verin”, “Amerikan Do- ları, İsrail’in savaş suçlarını besliyor”, “Ellerinde beyaz bayrak vardı, sopa değil”, “İsrail katliamı”, “Gazze’ye özgürlük” yazılı pankartlar taşıdı. Bir grup Ortodoks Ya- hudinin ellerinde “Yahudilik Gazze’deki siyonist vahşeti kınıyor” yazılı pankartlar, yakalarında ise “Bir Yahudi siyonist değildir” yazılı rozetler taşımaları dikkat çekti. Türkiye ve Filistin bayrakları da yine gösterilerde yer aldı. Öte yandan Birleşmiş Milletler (BM) önündeki diğer bir eylemde, İsrail taraftarı grup ile aralarında Türkler ve Ortodoks Yahudile- rin de bulunduğu bir başka grup arasında sözlü sataşma- lar oldu. New York polisinin sıkı güvenlik önlemleri altında gerçekleşen gösteriler olaysız sona erdi. Ortodoks Yahudi- ler, Mesih gelmeden önce Yahu- dilerin devlet kurmaması gerekti- ği inancında oldukları için İsrail devletini dinen geçersiz sayıyorlar. Dış Haberler Servisi - BM İnsan Haklarõ Konseyi dün İsrail’in Gazze’ye gitmekte olan yardõm gemilerini engellemesiyle ilgili uluslararasõ bağõmsõz soruşturma açõlmasõyla ilgili ilke kararõnõ kabul etti. İsviçre’nin Cenevre kentinde toplanan BM İnsan Haklarõ Konseyi tarafõndan dün yayõmlanan İsrail’in saldõrõsõnõ kõnayan karar tasarõsõ 32 ülkenin desteğiyle kabul edilirken; ABD, Hollanda ve İtalya tasarõya karşõoy kullandõ. Fransa, Belçika, Burkino Faso, Macaristan, Japonya, Slovakya, Ukrayna, İngiltere, Güney Kore çekimser kaldõ. Kamerun, Madagaskar ve Zambiya ise oylamaya katõlmadõ. Arap ülkeleri öncülüğünde hazõrlanarak BM İnsan Haklarõ Konseyi’ne sunulan tasarõda, İsrail’in uluslararasõ sularda gemilere müdahale ederek uluslararasõ hukuku çiğneyip çiğnemediğinin araştõrõlmasõ istendi. Kararda ayrõca işgal altõndaki Gazze’de derinleşmekte olan insanlõk krizinden kaygõ duyulduğu kaydedilerek İsrail’den gõda, yakõt ve tõbbi malzeme içeren insani yardõmõn Gazze’ye ulaştõrõlmasõnõ engellememesi istendi. ABD’nin konsey nezdindeki büyükelçisi Eileen Donahoe, meydana gelen şiddetten rahatsõz olduklarõnõ ve kayõplardan üzüntü duyduklarõnõ belirtti ancak gerçekler ortaya çõkmadan bir yargõda bulunulmasõnda acele edildiği gerekçesiyle metnin altõna imza atmadõklarõnõ söyledi. BARKIN ŞIK ANKARA - Gazze’ye yardõm götüren Mavi Marmara gemisi- ne yapõlan askeri saldõrõ sonra- sõnda gerilen Türk-İsrail ilişki- lerinde yeni bir krizin patlak vermemesi için taraflar tansiyon düşürücü tutum izliyor. Türk ve İsrail Hava Kuvvetleri, Doğu Akdeniz üzerinde karşõ karşõya gelmemek için uçuşlarõ- na kõsõtlama getirdi. Diyarbakõr Ana Jet Üs Komutanlõğõ’nõn Do- ğu Akdeniz üzerinde kriz önce- sinde planlanan rutin uçuşlarõnõn da bu kapsamda gerçekleşmedi- ği öğrenildi. Mavi Marmara krizinin ar- dõndan Türkiye’nin güney sõnõ- rõnõ koruyan ve Doğu Akde- niz’deki uçuşlarõ gerçekleştiren Diyarbakõr Ana Jet Üs Komu- tanlõğõ’ndaki Scramble (Göreve Hazõr) uçaklarõnõn sayõsõnda bir artõşa gidilmedi. Türkiye, son dö- nemde Scramble uçaklarõnõn sa- yõsõnõ, özellikle İran’a yönelik olasõ bir askeri operasyon sin- yallerinin güçlendiği dönemler- de arttõrõyordu. Son gelişme son- rasõnda ise Türkiye’nin Scram- ble uçaklarõnõn sayõsõnda artõşa gitmediği öğrenildi. Ağırlık yaptırımda Diyarbakõr’da konuşlu 2. Ha- va Kuvveti Komutanlõğõ bünye- sinde Türk Hava Kuvvetleri’nin en vurucu uçaklarõ yer alõyor. Di- yarbakõr’a bağlõ olarak, 3 ana jet üssü, 1 tanker üssü, bu üslere bağlõ 2 Av-Önleme filosu, 3 Av-Bombardõman filosu, 1 Ha- vada Yakõt İkmal Filosu ve kuv- vet komutanlõğõna doğrudan bağ- lõ 1 irtibat ve Arama-Kurtarma fi- losu bulunuyor. Diyarbakõr’daki F 4 2020 uçaklarõndan oluşan 171. Korsan Filo ile F-16 uçaklarõndan oluşan 181. Pars Filo her türlü hava ko- şulunda gece/gündüz uçabilme yeteneğine sahip. Ankara, 9 ki- şinin öldürülmesi, onlarca kişi- nin yaralanmasõnõn faturasõnõ İs- rail’e öncelikli olarak diploma- tik ve ekonomik alanda kesme- yi planlõyor. ABD kõnama tasarõsõnõ reddetti Knesset’te gerginlik Dış Haberler Servisi - İsrail Parlamentosu Knes- set’te dün sağcõ ve İsrailli Arap milletvekilleri arasõnda büyük gerginlik yaşandõ. Likud milletvekili Miri Re- gev, durdurulan Gazze’ye yardõm gemilerinde bulunan Balad partisinden Hanin Zoabi’ye atfen “Gaz- ze’ye git hain. Knesset’te Truva atlarına ihtiyacımız yok” dedi. Ulusal Birlik Partisi’nden Ben Ari, otu- rumda filodaki İsrailli Araplarõ destekleyen Hadaş- Taal milletvekili Muhammed Barake’ye “Hain, se- nin de günün gelecek” diye bağõrdõ. ARAP VEKİLE ‘HAİN’ DEDİLER Silivri’de “Duruşmaları İzleme Eylemi” ? Hukuk çiğnenerek ? Özgürlükleri ellerinden alõnan ve yargõlanan tüm insanlarõmõzõn ? Silivri’deki duruşmalarõna TANIK olmamõzõ isteyen M. Balbay ve T.Özkan’õn çağrõsõna uyalõm, “Duruşmaları İzleme Eylemi”ni sürdürelim. • Resmi tatil günleri dõşõnda her Cuma günü olacaktõr. • Saat: 08.15’de c’in bahçesinde olalõm. • Başvuru : 0535.636 59 11-0506.787 40 67-0532.713 22 43 T.C. BEYOĞLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ İLAN ESAS NO: 2010/211 Davacõ HAKAN SERTMAN tarafõndan açõlan çek iptali davasõnda verilen tensip kararõ gereğince; Asya Katõlõm Bankasõ AŞ Karaköy Şubesinin 39864307 numaralõ hesabõna ait keşidecisi Erkuşlar AŞ Olan; Çek No Meblağ Keşide Tarihi 1206405 14.000,00 TL 30.06.2010 Türkiye İş Bankasõ AŞ Arapcamii Şubesi’nin 1003 174123 numaralõ hesabõna ait keşidecisi Verel Ltd.Şti olan; Çek No Meblağ Keşide Tarihi 3382782 16.000,00 TL 31.05.2010 3381898 9.250,00 TL 05.06.2010 3382781 15.000,00 TL 31.06.2010 3381895 15.000,00 TL 15.07.2010 3381894 14.500,00 TL 31.07.2010 3382786 16.820,00 TL 31.07.2010 3382790 23.000,00 TL 18.09.2010 Vakõfbank Karaköy Şubesinin 037-00158007286462097 numaralõ hesabõna ait keşidecisi Verel Ltd. Şti. olan; Çek No Meblağ Keşide Tarihi 11015 20.000,00 TL 31.07.2010 11023 10.500,00 TL 31.07.2010 11016 32.000,00 TL 31.08.2010 11017 32.500,00 TL 31.09.2010 tarihli oniki (12) adet çekin çalõndõğõndan bahisle iptaline karar verilmesi istenmiş; mahkememizce de iddianõn doğ- ruluğu kuvvetle muhtemel görüldüğünden durumun ilan edilmesine karar verilmiştir. Karar gereğince çekleri eline geçirenlerin ilan tarihinden itibaren üç ay içinde mahkememize getirmeleri aksi tak- dirde iptaline karar verileceği ilan olunur. 31/05/2010 (Basõn: 37419) nilgun@cumhuriyet.com.tr ABD yönetimi, Ankara’nõn telkinlerine karşõn, yardõm filosuna yönelik İsrail saldõrõsõnõ İsrail’in soruşturmasõ konusundaki desteğinde õsrarlõ Fotoğraflar:REUTERS/AFP Netenyahu yine operasyonu savundu Dış Haberler Servisi - İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, dünyayı ayağa kaldıran ve 9 sivilin ölümüyle sonuçlanan yardım filosuna yapılan ope- rasyonu savunmaya devam ederek “O gemidekiler şiddet ve terör destekleyicisiydi” dedi. Basın toplantısı düzenleyen Netanyahu, “Gemide bir grup aşırı güç sergileyen, terör örgütü Hamas’ı destekleyen bir grup vardı ve askerlerimizi bunlar karşıladı. Bu bir yardım gemisi değildi; terör des- tekleyicilerini taşıyan bir gemiydi” dedi. Bir İsrail askerinin gemiden atıldığını, askerlerin silahları- nın ellerinden alındığını ve o silahlarla askerlere öldürme amaçlı ateş edildiğini iddia eden Netanya- hu, “Herkese sormak istiyorum. Bu gelişmelere ba- karak, gemidekilerin barış eylemcisi olduğu söyle- nebilir mi? Bu insanlar şiddet ve terör destekleyi- cisidir. Açıkça ortaya koymak gerekir ki, askerle- rimiz hayatlarını korumaya çalıştı ve ben onların yaptıklarıyla gurur duyuyorum” dedi. “Gazze ku- şatması, emniyetimiz için şart” diyen Netanyahu, baskına karşı dünya kamuoyunun büyük tepkisini de “ikiyüzlülük” sözüyle tanımladı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear