10 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Akdeniz’in çok özel yemeklerinin bitkisi: Gölevez Gölakaz’ın anavatanının Anamur ve Kıbrıs olduğu söylenir. Bir söyleme göre ise yıllar önce Hindistan’dan gelmiş. Gölevez ya da Gölakaz Kıbrıs ile AlanyaAydıncık ilçeleri halklarının sofralarının vazgeçilmez yemeği. Gölevez eskiden derelerde, sulak alanlarda kendiliğinden yetişen bir bitkidir. Yaprakları geniş ve parlaktır. Yapraklarını suya batırıp çıkardığınızda su tutmaz. Bu nedenle Anamur ve dolayında müsrif insanlara "Gölevez yaprağı gibi adam" denir. Boyu 11. 50 m’dir. Sebze yemeği olarak sofraya konulan Gölevez, köklerinde, patates gibi oluşan yuvarlak yumrulardan yapılır. Son 810 yıldan bu yana tarlalarda üretiliyor, sulak yerlerde üretileni ise artık ilgi görmüyor, tat bakımından beğenilmiyor. Gölevez’in tarlada üretimi aile tarımı özelliği taşıyor. Dışarıdan işçi çalıştırmaya gerek duyulmuyor. Çünkü, tarlada üretilen bitki yalnızca su ve gübre istiyor. Bu da fazla bir işçilik gerektirmiyor. Evde bulunan eş ve çocuklar bu işleri kolaylıkla yapıyorlar. Yani üretim için yüksek bir gidere gerek kalmıyor. Konu ile ilgili olarak Gölevez üreticisi Bozyazı ilçesinden Hüseyin Ünal şunları söylüyor: "Gölevez’i 810 yıldan bu yana tarlalarda üretiyoruz. Fazla masraflı bir üretim değil. Suluyoruz, biraz gübre veriyoruz, bir de otunu alıyoruz. Bu işi kendi eşimiz, çocuklarımız yapıyorlar. Dolayısıyla üretim için fazla bir masraf yapmıyoruz. İşçi de çalıştırmıyoruz. Gölevez üretimimiz, örneğin muz üretimine göre çok az. Fiyatı ise aşağı yukarı muz fiyatına yakın. Toptan fiyatı 100140 YTL’yi buluyor. Şunu da söyleyeyim, Gölevez muzdan daha ağır geliyor. Ben Gölevez filizi de ihraç ediyorum. Kıbrıslı işadamları Gölevez filizi istiyorlar. Yılda ortalama 5060 ton filiz satıyoruz onlara. Onlar da filizleri Kıbrıs’ta tarlada üretip İtalya ve İngiltere’ye ihraç ediyorlar. İç piyasamız geniş değil. Antalya’nın Alanya ve Gazipaşa ilçeleriyle Mersin’in Anamur, Bozyazı ve Aydıncık ilçeleri Gölevez’i biliyor ve yiyorlar. Bazen Mersin’den de gelip gölevez isteyenler oluyor. Gölevezi ancak buralarda pazarlayabiliyoruz. Umuyorum, Kıbrıs bu konuda bizim en iyi pazarımız olacak. " Gölevez, bir kış yemeği. Pişirme biçimleri patates yemeklerini andırıyor. Anamurlu hanımların anlatımlarına göre, Gölevez özellikle etli ve nohutlu pişirilip yeniliyor. Bir de aynı pateaes gibi ince doğranıp kızartılıyor. Kızarttıktan sonra bol limon, ama daha çok sumak ekilerek yeniyor. Gölevez’in küçüğüne "Filloz ya da Hülük" deniyor. Filloz ya da Hülük özellikle içki masalarının en geçerli mezesi. Filloz ya da Hülük haşlanıyor, bol limon sıkılıp sumak, maydanoz ve bol zeytinyağı ile destekleniyor. Gölevez yemeklerinden önde geleni patates gibi ince kıyılıp kızartılması. Gölevez kızartıldıktan sonra bol limon sıkılıyor, üzerine cevizli zeytinyağlı sos konulup da yenilebiliyor. Bozyazılı Emekli Büyükelçi Burhanettin Muz "Gölevez, neredeyse fasulyeden sonra bizim ulusal yemeğimizdir. Özellikle dış ülkelerde kaldığım uzun sürelerde en çok özlediğim yemek anamın gölevez yemeği olmuştur" diyor. Gölevez üreticisi Hüseyin Ünal Güngör TÜRKELİ A A NAMUR Gölevez, adı sözlüklerde, ansiklopedilerde bulunmayan bitki. Adı bilinmese de, bulunmasa da, kış yemeği olarak güney kıyılarımızdaki küçük bir alanda yaşayan halkımızın özel yemeklerinin bitkisi Gölevez. Gölevez ya da Kıbrıs halkının dediği gibi Şekerİş’ten özelleştirmeye karşı eylem ihtiyaçlarının iki katı kadar pancar şekeri NKARA (Cumhuriyet Bürosu) Şekerİş üretmektedirler. Dünyada pancar şekeri üreten ülkeler Sendikası, şeker işçisi, pancar çiftçisi, arasında bu sektörü desteklemeyen tek ülke Türkiye’dir. özelleştirilmesi istenen şeker fabrikalarının Maalesef ülkemizde; pancar ve şeker üretim kotaları bulunduğu bölgelerdeki esnaf ve halkın da yıldan yıla azaltılarak, üretim maliyetleri düşük, karlı katılımıyla 28 ilde sürekli eylem kararı aldı. fabrikaları özelleştirmek suretiyle satılarak ve kalan Şekerİş Başkanlar Kurulu, 16 17 Nisan fabrikaların kapanmasına zemin hazırlanarak pancar tarihlerinde olağanüstü gündemle toplanarak şeker şekeri sektörü yok edilmek üzeredir." sektöründeki özelleştirme uygulamalarını Özelleştirme Yüksek Kurulu kararı ile birim üretim değerlendirdi. Toplantı sonunda yayınlanan bildiride, maliyetleri düşük, kâr oranları yüksek Bor, Ereğli ve pancar tarımı ve pancar şekeri sektörü en fazla Ilgın şeker fabrikalarının özelleştirme programına istihdam yaratan, yan sektörlere büyük katkı sağlayan, alındığı kaydedilen bildiride, "Öncelikle kârlı en fazla çiftçi geliri sağlayan sektör olduğu belirtilerek, fabrikaların özelleştirilmesi halinde; kamu şeker şu görüşlere yer verildi: fabrikalarının maliyetleri 2 2,5 YTL ’ye kadar "Bu sektör ülkemizde yılda yaklaşık 3 milyar dolar yükselecek, pazar avantajlarını kaybedeceklerinden katma değer yaratmakta, taşımacılık sektörüne yılda 20 şeker satmaları mümkün olmayacak, bu durumda milyon ton iş hacmi sağlamaktadır. Geçimini doğrudan gümrük duvarları da veya dolaylı olarak sektörle Şekerİş, fabrikalarda sürekli sektör açısından ilişkilendirmiş 10 milyon eylem kararı aldı. koruyucu olamayacak ve insanımızın iş ve ekmek yanlış şeker politikaları kapısıdır. Bu özellikleri yüzünden 15 ile 18 nedeniyle sektör tüm arasında fabrika dünyada desteklenip kapanmak zorunda korunmaktadır. Dünyanın kalacaktır" denildi. en büyük pancar şekeri Bildiride, şöyle denildi: üreticileri olan Fransa ve "Bunların kapanması Almanya, sektörün sosyal halinde; pancar tarımı ve ve ekonomik faydaları şeker üretimi % 40 – 50 nedeniyle mevcut stoklarına oranında, sektörel rağmen her yıl istihdam % 50 – 60 oranında azalacak, yan sektörler de bu durumdan olumsuz etkilenecek, bölgesel kalkınma sekteye uğrayacaktır. Ulusal şeker sanayimiz çökecek, Türkiye pancar şekeri üretiminde stratejik önemini yitirecek ve dev uluslar arası şirketlerin pazarı haline gelecektir. Doğrudan ve dolaylı şekilde 6 milyon kişi bundan olumsuz etkilenecek, köyden kente göç önlenemez boyutlara ulaşacak, büyük kentlerde güvenlik sorunları artacak, kırsal kesimde ise terör olağanüstü boyutlara ulaşacaktır. AB şeker reformu ile pancar şekeri üreticisi ülke sayısının kademeli olarak 6’ya düşürülmesi hedeflendiğinden, dünya piyasasında şeker açığı oluşacak ve borsa fiyatları yükselecektir. Bu durum, Türkiye için özellikle Ortadoğu ve Orta Asya ülkelerine coğrafi yakınlığı açısından büyük bir avantaj oluşturacaktır. Türkiye, mevcut pancar şekeri üretimini koruyabildiği ve maliyetlerini düşürebildiği ölçüde kazançlı olacaktır. Aksi takdirde AB’ye tam üyelik durumunda ülkemiz mevcut şeker kotasını da kaybederek sektörden çekilmek zorunda kalabilecektir." Şeker fabrikalarının özelleştirme kapsamından çıkarılarak özerkleştirilmesi istenen bildiride, "Bunun yapılamaması durumunda mülkiyet devri yerine işletme hakkının devri yöntemi benimsenmelidir. Devir sözleşmelerine en az 10 yıl süresince pancar ve şeker üretim zorunluluğu, fabrikaların modernizasyonu ve mevcut istihdamın korunmasına ilişkin garanti hükümleri konmalıdır" önerilerinde bulunuldu. 29
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle