Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Kitap İçin... LXII SELÇUK ALTUN Bir beyaz kâğıt alınarak üç ihlâs bir fatiha okunup üzerine üflenir, bu kâğıt parçası siyillere sürülür ve sulak bir yere gömülür. Kâğıt parçasına hiçbir şey yazılmamış olması şarttır. 1537 Gündemle de örtüşen öz çağrışımlar (İmza: Bir Dos Metin Üstündağ, 1998): Cinnet: Postmodem ata sporu / Örtülü ödenek: Tesettürlü kapital / İkitelli: Kalkınmada öncelikli yöreler / Laiklik: Mamullerimizde domuz yağı yoktur / KİT: Kim İstiyorsa Tokatlayabilir / Demokrasi: Ya Sev Ya Terket / Trend: Öpsün Seni Zeki Müren’d / Sivas: Vasati 37 çöp / Darbe: Kaza geliyorum demez / Regl: Kanlı Nigâr... 1538Roman projeleri: i) Biri yalnız alıntı, diğeri aforizmalarla konuşan çiftin evliliklerini sorgulaması, ii) Beşi Biryerde başlıklı ve her cümlesi beş sözcükten mürekkep ve ellibeş sayfa uzunluğunda. 1539 Küresel Yazma Ritüelleri: Tennessee Williams yazdıklarını yüksek sesle yineler/ Henrik Ibsen sabah dörtte başlar/ Isaac Asimov günde onsekiz saat çalışır ve elli daktilo sayfası doldurur/ Alexandre Dumas her şeyi kafasında yazdıktan sonra önüne kâğıt alır/ Noel Covvard The Times’ın ölüm haberlerinde adını görmeyince masasına koşturur/ Jane Austen aniden biri odasına girerse saklayabilsin diye minik kâğıt parçalarına yazar ve sokakta ilham gelirse G.K. Chesterton duvarlarına da yazardı derler... 1540 Çanakkale Savaşı’ndan belgesel öykülerle mücehhez Arıburnu 1915’in bir önemli özelliği de nicesi kullanılmamış fotoğraf, harita ve objelerle belgelenmesidir. Ve onların neredeyse tümü, yazarı Prof. Haluk Oral’ın (doğ.1957) koleksiyonundan çıkmadır. Matematikçi Haluk Oral aynı zamanda ülkenin seçkin imzalı kitap koleksiyonerlerindendir. Orhan Veli belgeseliyle de edebiyat tarihimize katkıda bulunacaktır. O, Annemin Öğretmediği Şarkılar’ın da sessiz kahramanlarındandı. 1541 Arı çobanı... 1542 Renkli gazetecilerden Şinasi Nahit Berker’in (19201996) anı kitabı Matbuat Hazretleri’ni 02.07.07 tarihli sahaf safarimde edinmişim. 1953 ürünü kitabın ön kapağında “Bu bir kitaptır” ve “Fiatı: 150 kuruştur” yazıyor. 74 sayfa süren anekdot demetinin arkasında, 14 sayfa tutan reklâm ve ilan bölümü var. (Kızılay’daki Ekspres Birahanesi abone olan memurlara yüzde 25 tenzilat uyguladığını muştularken, Baba Karpiç Şehir Lokantası, “Ye İç Keyfine Bak” demektedir. Tahran Kitabevinin ilanına komşu sayfada M.K.E., “Yeni Av Mevsiminde Sağlam ve Emniyetli M.K.E. Tüfeğini Tecrübe Ediniz” ricasında bulunmaktadır.) Kitaptan iki anekdot: ÇETİN ALTAN Kasaba bile minnet etmez, biliriz amma, Çetin uslu değil, akıllı çocuktur... Hele Ulus’ta son fıkraları dillere destan...Ne var ki, Çetinin fıkralarını Çetin’i tanımadan okuyacaksınız ki, zevkine varacaksınız.. Zira Çetin, biraz şom ağızlıdır... Meselâ der ki: Şu memlekette üç kişiyiz doğru dürüst fıkra yazan: Ben, Falih Rıfkı, Bedii Faik... Eh Falih Rıfkı yaşını başını almış, nasıl olsa yakında ölecek, Bedii Faik ise ümitsiz... Kala kala ben kalacağım gene!... ORHAN VELİ Allah gani gani rahmet eylesin, Orhan Veli, “Karşı”yı çıkarmış... Meyhanede rastlaştık... Ben: Uğurlu kademli olsun, kitabın çıkmış... Alacaktım ama meteliğim yok... Kitaptan varsa bir tane veriver... Bir kadeh de şarap ısmarla... Orhan o sevimli gülümseyişi ile bir güldü: Otur bakalım dedi, garson Mustafa’ya da seslendi: ¥ CUMHURİYET KİTAP SAYI 946 “Bizdeki cehalet çok onur kırıcı. Kimse bir şey okumuyor. Yazarlar? Onlar sadece yazıyorlar.” “Rebecca O’Connor için” Hüseyin Alemdar’ın (doğ. 15261962) kişisel çabalarıyla Orhon Murat Arıburnu şiir ödülüne hamilik yapmasını takdir etmişimdir. Bu yüzden, ödülü önemsemesem de, YKY’deyken bir yıl sponsorluğunun üstlenilmesini onaylamıştım. Şairin, Vakitler İncelikler başlıklı son kitabının biyografi sayfasında, “Kurduğu Hera Şiir Kitaplığı ile ellinin üzerinde kitap yayımlayarak, genç şairleri kitap yayımlamaya özendirdi” denilmiş. Metin Celal bu bilgiyi doğrulayınca Alemdar’a sempatim arttı. Emek ve tutkuya saygı, edebiyat tarihine hakbilir dipnotlar düşme adına bu minval bilgilerin de biyografi sayfalarında yer almasından yanayım. Bir Allah’ın kulu çıkıp da şairin girişimini bir yazıda taçlandırsaydı, eminim Alemdar’ın biyografisinde o cümle yer almazdı. Aynı nedenlerle, Senelerce Senelerce Evveldi’de Selçuk Altun için, “...Yönetim Kurulu Başkanlığı döneminde, YKY edebiyat sektörünün nitelik ve nicelik lideriydi” denilmiştir. Bu bağlamda Alemdar’ı kendimden şanslı sayıyorum; hiç olmazsa benmerkezcil bir kişi çıkıp, hakbilmez anılarında onun katkılarını inkâr etmedi. 1527 Remzi Kitap Gazetesi’ne (Ocak, 2008) göz gezdirirken en çok satan kitaplar listesinin, “kurgu” ve “kurgudışı” diye ikiye ayrıldığını; Emin Çölaşan ile Zülfü Livaneli’nin anı kitaplarının kurgudışı olarak kategorize edildiğini görünce yeniden aklıma takıldı. Radikal Kitap (R.K.) ekinin de listelerinde “edebiyat” ve “edebiyat dışı” yerine “kurgu” ve “kurgu dışı” diye bir ayırım yapmasını önermiş, Livaneli’nin anılarının neden “edebiyat”, Çölaşan’ınkinin “edebiyat dışı” bellendiğini sorgulamıştım... Afarozmanım R.K. kitaplarımla ilgili yazı yayımlamayı reddeder ama onların “yeni çıkan kitaplar” arasında tanıtımını yapardı. Senelerce Senelerce Evveldi çıkınca onu tamamen görmezlikten geldi. R.K. eki ha? 1528 (Z)arif Mehmet H. Doğan (19312008) şiiristanımın genel valisiydi. YKY’nin yazar ve çevirmenleri arasında olduğu için gurur duyardım. Şiire en önemli katkısının, kalıcılaştırdığı “şiir yıllıkları” olduğunu düşünürüm. Tanışmamış ama telefonda sohbet etmiştik. New York’ta mukim müthiş yazar ve insan Erje Ayden’le ilgili yazılarımı takip etmiş olmalı ki geçen yıl Ayden’in Samim Kocagöz’e imzaladığı kült kitap The Crazy Green Of Second Avenue’sını bana armağan etmişti. “Sevgili Samim Kocagöz’ün kitaplığından bana kalan bir anı...Artık sizin M.H.D” notunu iliştirerek. 1529Şiir Antolojileri mi? “Antolojilerin en gözde şiirinizi ıskalayacağı evrensel bir gerçektir.” Dana Gioia SAYFA 8 Bir edebiyat akımına bağlı değildi; Andre Breton ve Jules Verne’in ilham perileri olduğunu söylediğine inanamıyorum. 1534AZİZ NESİN! Ali Nesin? (Has ressam Sali Turan anlatmıştı; Aziz Nesin Türk Milletinin %60’ı aptaldır söylemiyle gündeme oturduğu günlerde onu arabasıyla Taksim’den Nişantaşı’na götürmüş. Nesin yolda, “Aslında Türk milletinin %90’ı aptaldır diyecektim ama çekindim” diyecektir.) 1535 Seçmenlerin %46’sı AKP’ye oy verdi ve Türk milletinin %60’ı aptal... (Haydaaa, hesap yine tutmadı.) 1536 Kentimiz folklorunda “siville” savaş: (İstanbul Folkloru, M. H. Bayrı 1946) İlk nikâhlıdan yağ ve tuz çalınır, birbiriyle karıştırılarak “kefareti budur” diye siyil üzerine sürülür. At kılı ile dibinden boğulur. Yüz yirmi beş gram üzüm sirkesi içine limon kabuğu konur, bir hafta ayazda bırakılır. Sonra bu mayi siyil üzerine sürülür. Bir miktar tuz alınarak okunur siyil üzerine sürüldükten sonra bir bez parçasına bağlanarak kullanılmayan bir kuyuya atılır. Bir incir dalına elde ne kadar siyil varsa o kadar çentik yapılır, dal ocak içine asılır, orada kuruyunca siyil de dökülür. Akşam ezanı ile yatsı ezanı arasında dışarıya çıkılır, yıldızlara bakılarak “Bu gece hem siyil, hem yıldız, yarın ne siyil, ne yıldız” denir ve bu üç gece tekrarlanır. Pilav yenirken sofraya dökülen pirinç tanelerinden yedisi alınarak siyillere sürülür ve sulak bir yere gömülür. Mehmet H. Doğan “Antoloji yapmaya kalkışan herkes herhalde tescilli delidir.” Paul Muldoon ”Kıskançlık, nefret, kayırma, Balkanvari fitne/fesat sürtüşmesi evett, bir çağdaş şiir antolojimiz daha dünyaya geldi.” Harvey Porlock 1530 10 Kasım 2007’de yitirdiğimiz küresel yazar Norman Mailer için üçüncü karısı Jean Campbell, “Tüm yaptığımız annesiyle birlikte akşam yemeklerine çıkmaktı” diyecektir. 1531 Şubat nitelikli kitaplar açısından verimli bir aydı: FEKLAVYE Semih Poroy, SEL / Kaleydoskop Selçuk Demirel, YKY / Biı Defterden Melih C. Anday, Everest / Babalar ve Oğullar Nazmi Ağıl, YKY / Zamana Yazılan Sözler Feridun Andaç, Doruk / Arıburnu 1915, Haluk Oral, İş Kültür / En İyi Adamlar Yalnızken Güçlüdür, Charles Bukovvski (Çev.Avi Pardo), Parantez... 1532 06.02.08 (Cuma, saat 12.50) Çizginin heykeltıraşı Semih Poroy’un FEKLAVYE’de yer alan yapıtlarından mürekkep sergisini izlemek üzere Galata’daki Schneidertempel Sanat Merkezi’ne gittim. Sinagogtan devşirme sergi mekânının kapısına dili de yetersiz bir not iliştirilmişti; “camideyim saat 13.30 açacağım.” 1533 Önemli yazar Julien Gracq’ı (19102007) Noel arifesinde yitirdik. O, takma adla başyapıtlar kotaran coğrafya öğretmeni Louis Poirier idi. 1951’de Goncourt ödülünü reddetmişti. Reklâm ve şöhretten ürkerdi.