Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
... KISA KISA ... KISA KISA ... KISA KISA ... Tarihimizle Yüzleşmek ? Emre ERDEM smanlı’yı 1683 Viyana Kuşatması’nda bozguna uğratan John Sobieski, zaferinin ardından Papa’nın karşısına çıkar: “Geldim, gördüm…” dedikten sonra şaşalar ve cümlesini “Tanrı yendi” diye tamamlar.* Sezar’ın ünlü sözünden, “veni (geldim), vidi (gördüm), vici (yendim)” esinlenen Sobieski’nin durumu aslında tarihte din, savaş, fethetmek ve yenilmek açısından önemli göndermeler içeriyor. Günümüzde sürmekte olan iktidar savaşları, dinotorite ilişkisi, yaygınlaşan nasyonalist akımlara karşı bireylerin yoksun oldukları bir açık ortaya çıkıyor. Tarihi geçmisten bugüne, bugünden geçmişe özenli, nitel, bilimsel değerlerle ortaya koyan kaynak eksikliği. Tarihimize nasıl yaklaşıyoruz? Çocuklarımıza nasıl öğretiyoruz? Bu bağlamda, bu sene yaşanan MEB yayınları krizi ve öncesinde tarih dersleri ve kitaplarının içeriğine yeniden değinmekte, ivedilikle olumlu, yaratıcı çözümler getirmenin sorumluluğunu başta MEB olmak üzere her aydına, ebeveyne, öğretmene.. düşüyor. Prof. Emre Kongar’ın “Tarihimizle Yüzleşmek” adlı yapıtı yukarıda sözettiğim açığı gideren titiz bir bilimsel ça O lışma örneği. Kongar dünden bugüne bizi, Türkleri mercek altında inceliyor. Şamanizm’den İslama Türkler, Araplardaki İslam anlayışı, Türklerde İslam ve yansımaları, Sunni Alevi ilişkilerini çok çarpıcı örneklerle ortaya koyuyor: “Türkler Müslüman olduktan sonra, Ahmet Yesevi’nin, Hacı Bektaşı Veli’nin ve tabii Mevlana’nın ve Yunus’un hümanist yaklaşımlarından büyük ölçüde etkilenmişlerdir. Bu nedenle Anadolu Müslümanlığı, Arap Müslümanlığından büyük ölçüde degişik ve çok daha hoşgörülü tonlar taşır.”* Anadolu Medeniyeti’nden Osmanlı’ya eserde gelişim süreci şu başlıklar altında toplanıyor: “Türkler Müslümanlığı Kılıç Zoruyla mı Kabul Etmişler?, İslam’da İlk Laiklik Tohumlarını Türkler Ekti, Türk Müslümanlığı Arap Müslümanlığından Farklıdır”. Osmanlı’nın Bizans’ın Emre desteğiyle kurulduğu KONGAR tezinde ise Emre Kon gar, Batı Hıristiyanlığı Katolikler, Doğu Hıristiyanları Ortodokslar arasında kıyasıya rekabeti ve Bizans’ın çöküş sürecinde Osmanlı Beyliği’yle dayanışmasını vurgular: “Osmanlı’nın Trakya’ya geçmesi ise doğrudan doğruya Bizans desteğiyle gerçekleşmiştir; bu anlamda Osmanlı Beyliği’ne imparatorluk yolunu açan devlet Bizans’tır.” KONGAR’IN BAKIŞIYLA ERMENİ SORUNU Öncellikle bu sorun, soykırım ve tehcir kavramlarının terminolojik olarak açıklanmasıyla başlanıyor ve gerekçelerle tarihsel süreç ortaya konuyor. Eski ta rihte Ermeniler, Osmanlı da Ermeniler, komünizm döneminde Ermeniler, Patrikhane ve Ermeni örgütlenmeleri, Bağımsızlık Savaşı’nda Ermenilerin durumu, XX. yy’ın ikinci yarısındaki Ermeni saldırıları ve cinayetleri, bilim adamlarının bu konuda savlarına detaylı bir biçimden yer veriliyor. Çarpıcı kanıtlarla konuya yaklaşan Emre Kongar şu cümleyle nokta koyuyor: “İnanıyorum ki Ermeniler, tarihin karanlık labirentlerinde dolaşarak günümüz Türkiyesi’nin aleyhine gercekleşmesi olanaksız olan “ham hayaller” peşinde koşmak yerine, daha gerçekci politikalar izlemenin kendileri açısından da çok yararlı olduğunu mutlaka göreceklerdir.” Her mikrofonu eline alanın tarihi gaflar yaptığı günümüzde. “Kim, kimdir? Ne, nedir?” polemiği TV karşısında manipüle olan halkımıza bir, iki haftalık malzeme oluşturuyor. Bu tür asparagas açıklamalar, bilgi(sizlik) çatışmasına Emre Kongar çeşitli başlıklar altında yer veriyor. Örneğin: “Vahdettin Hain miydi?, Amerika Birleşik Devletleri Hangi Lozan’ı Neden İmzalamadı?” vb. konulara akılcı yaklaşımlar getiren yazar, bu tür tartışmaların gereğini nedeni ve içeriğini de yansıtıyor. Kurtuluş Savaşı süreci, Atatürk ve hilafetçi silah arkadaşları, devrimler ve toplumsal süreç, yansımaları ve yankıları, tek ve çok partili sistem. Demokrat partinin neden demokrat tutum içinde olmadığı ? SAYFA 24 CUMHURİYET KİTAP SAYI 897