01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Yunus Nadi 2006 'Karikatür' Ödülü: Muammer Olcay ‘Birçok sanatçının harmanlandığı bir mizah anlayışım var’ alanı. Peki, karikatürlerinizde ele aldığınız konular, hayata bakışınızla, nelerle besleniyorsunuz. Tam olarak politik bir duruş değil oluşturduğunuz... Karikatür, öncelikle konu beni heyecanlandırdığı takdirde gündeme gelir benim için. Bir konu bulduğunuz, bu politik olabilir dediğiniz gibi, sosyal bir konu da. Ancak beni en çok heyecanlandıran, daha çok insanın duygusuyla ilgili konular, sevgi, aşk, sanat içerikli bazı karikatürler, tiyatro gibi resim gibi bunları da karikatür konusu yapabilirim. Politika, politik karikatürler pek tercih etmiyorum fakat bu konuda bir karikatürüme Kanada Basın Kulübü tarafından üçüncülük ödülü verildi, mayıs ayının 15'inde. İnternet üzerinden dijital platformda yayımlandı, ve gazete karikatürü anlamında ilk ödülüm oldu. İNSANLARI ANLATMAK İnsanları anlatmak derken, nasıl bir inceleme, gözlem etkili oluyor ? Var olan değerlerimiz şu anda pek gündemde olamayan... Ekonomideki çalkantılı dönemler ve bunun gibi birçok gündem maddesiyle meşgul olan insanlar bazı şeyleri unutuyor, karikatür bunları gündeme getirebilir oysa. İnsanlar artık para konuşuyorlar, hayatımızda asıl amacımız olması gereken şeyleri bir kenara bırakmışız, bir didişme halindeyiz. Dünyada işgaller ve kötü olaylar karşısında kesin olan şey, çözüm için sevgiye ihtiyacımız olduğu. Karikatürlerimde, insan ilişkilerinde gerekli olan unsurlara değinmek istedim. Karikatürün tabii tehlikeleri de var... Son olarak, biliyorsunuz dini anlamda çok krizler oldu. Aslında karikatür çok güçlü bir silah, bunu kullanmasını iyi bilmek gerek. Karikatür bir eleştiri sanatı, bu anlamda siyasetten uzak kalıyorum. Bana göre karikatürü kirletme politikaları yavaş yavaş gündeme gelmeye başladı. Ne anlamda bir kirletmeden söz ediyorsunuz ? İnsanlar ve kültürler arasında farklılıklar vardır tabii. Hassas konuları karikatüre malzeme ederek kirletmemek gerekiyor, karikatür gerçek anlamda eleştiri sanatıdır, siyasi malzeme olarak gündeme gelmemeli. Yani bir ülkenin inandığı kültürü veya dini kötü anlamda malzeme etmemeli. Çizgi alanında etkilendiğiniz isimler var mı? Çoğunlukla yazısız karikatürler yapıyorsunuz. Karikatürde herhangi bir kavramı ya da saptadığınız bir şeyi anlatırken onu anlaşılır kılmak, karikatüre dönüştürmek nasıl mümkün ? Etkilendiğim dünya çapında herhangi bir sanatçı yok, fakat birçok sanatçının harmanlandığı bir mizah anlayışım var demek yanlış olmaz. Bir çizgiden karikatür sanatçısı olarak etkilenebilirim fakat bu uzun ömürlü olmayabilir. Vermek istediğim duyguya uygun çizgiyi ve yorumu oluşturuyorum aslında. Dramatik bir konuysa ele aldığımı, gerçekçi bir çizgi kullanmak gibi. Bazen de günümüz mizah anlayışına yakın bir tarzı yakalamak gerekiyor, içerik ve çizgi olarak. Kimi zaman, illüstratif veya resimsel çizmemin nedeni, o anda betimlemeye çalıştığım duygudur. Dijital olanakları kullanmanız... Sanatçı orijinal çizmeli, evet, çok doğru. Fakat günümüzde artık bilgisayar ortamında hazırlanan çalışmalar dünya çapında daha çok mesajlar aktarabilir. Bilgisayarda boyayıp, aktarıp orada internet üzerinden paylaşabilirsiniz ve olumlu olumsuz eleştiriler alırsınız. İlişki içinde olduğum linkler var. Biri de İranlı karikatüristlerin, ‘ irankarton.com’. Bienal niteliğinde bir organizasyon, her yıl yarışma da düzenliyorlar. Devlet başkanlarından halka, çok büyük ilgi görüyor karikatür ve bu etkinlik. Buradan güzel eleştiriler aldım, özellikle bu yarışmada ödül alan karikatürüm çok beğenildi. Eleştiriler sayesinde kendinizi, yapmanız gerekenleri görüyorsunuz, sizi besliyor açıkçası. Sizce internet karikatür sanatına katkı sağlıyor... Kesinlikle evet. Bilgi çağındayız ve insanlar artık daha çok kişiye ulaşmak istiyor. Orijinal de yapsanız bunu mutlaka dijital ortama taşımak gerekiyor, çünkü bu bir günlük veya bir aylık düşünce değildir ki. Yıllar sonra, ustalarımızın hâlâ tazeliğini koruyan çizgilerini görüyoruz... DİJİTAL ORTAM Dijital ortamda çizmek... Aslında zor bir çalışma yöntemidir bilgisayarda karikatür yapmak. Daha fazla oynama şansına ihtiyaç duyduğumda bilgisayarı seçiyorum, kolaycılık olarak görülüyor ama hayır, bir işi bilgisayarda yapmak, dokuyu vermek zordur, orijinal havasını vermek de gerekir. Karikatür kirlenmemeli, ama bir yandan da özgür olmalı değil mi ? Karikatürü malzeme ederken insanların kültürel varlıkları, eleştirilmesi gerekirse eleştirilir. Fakat inanç boyutunda olsun kültürel anlamda olsun, bu kirletilmeden yapılmalı. Örneğin İran Kartonun düzenlediği yarışmanın bu yıl konusu ‘Batı'nın özgürlüğü, sınırı nereye kadar’ oldu. Bence, bu, Batı'nın yaptığı yanlışa misilleme niteliği taşıyan, yanlı bir etkinlik oldu. Üzülerek bu yıl katılmadım etkinliğe. İşin içinde birilerine hizmet etmek söz konusu olunca uzak duruyorum. Bir yandan İran gibi bir rejimi olan bir ülkede bile karikatür, yöneticilerden büyük destek görebiliyor. Evet orada da bir karikatür tutkunluğu var, akına uğruyor insanlar tarafından sergiler. Karikatür zaten baskı altındaki kısıtlanan toplumlarda beslenir. Karikatürcü olarak kalmak zor ama... Ülkemizde karikatürü pek destekleyen kuruluşlar yok. Cumhuriyet gazetesi bunlardan biri. Eskiden olduğu gibi, unutulmaz tiplemeler yaratarak çizilecek siyasilerimiz de yok, çizince sonucunu biliyorsunuz ne oluyor. Yeni gelecek olan kuşak için, bu tarz yarışmaların arttırılması gerek. Diğer gazetelerin, kurumların verdiği desteğin de. Devlet de bu yarışmaları desteklemeli. Bu sadece Karikatürcüler Derneği’ne mahsus bir uygulama olmamalı. Çizen insanlar sinema, animasyon gibi endüstrilere kaymaya başladılar. Yurtdışında da çok Türk animasyoncu var. Artık karikatür çizen insanlar yavaş yavaş başka endüstrilere kayıyorlar. Bunu karikatürün desteklenmemesine bağlıyorum. Çok güçlü bir silah elimizde tutuyoruz. Zararı da öncelikle bu silahtan korkanlar veriyor. Gazeteciler, yazarlar, çizerler gibi, karikatürcüler de mahkemeye düşebiliyor. Cumhuriyet gazetesi'nin bu konudaki öncülüğü izlenmesi gereken bir yol. Açıkçası, bir karikatürcü olarak bunu bekliyorum. ? KİTAP SAYI 853 Muammer Olcay, ‘Yunus Nadi Ödülleri'nde karikatür dalında ödül alan isim oldu. Olcay'la karikatür sanatı, kendisinin bir çizer olarak yaklaşımı üzerine konuştuk. ? Selcen AKSEL arikatür yolunda çalışmaya sizi iten ne oldu ? Benim karikatür serüvenim ilkokulda başladı, Yalova Çınarcık'ta yaşıyorduk. İlkokulda öğretmenlerimin desteğiyle, daha çok popüler tipleme ve çizgi romanlardan etkilenerek başladım. Daha sonra, Çarşaf mizah dergisinde 16 yaşlarında karikatürümü gönderdim, Semih Balcıoğlu'ydu sayfayı hazırlayan. İlgilenmiş, eleştirilerde bulunmuştu. Ve ilk karikatürüm Çarşaf mizah dergisinde yayımlandı. O günden bu yana aynı heyecanı içimde taşıyorum. Karikatür yaşamınızın ne kadarını kapsıyor ? Karikatürle yoğun olarak uğraştığım lise sonrası yıllarda, ulusal ve uluslararası yarışmalarda ödüller de kazanmaya başladım. Bir süre sonra okula döndüm, Marmara Güzel Sanatlar'da Grafik Bölümü'ndeki eğitimimi tamamladım. Bu süre içinde karikatürden yoğun tempo nedeniyle uzaklaştım. Fakat bir süre sonra karikatürün verdiği heyecanı yeniden yakalamak istedim, çünkü iş olarak bakıldığı zaman çizgiye, insan yıpranabiliyor. Düşünen, duyarlı insanın bu şekilde duygularını, yeri gelince tepkilerini, eleştirilerini çizmesi gerekiyor. Yeniden yarışmalara karikatürler çizmeye başladım ve olumlu eleştiriler almaya başladım. Karikatür sizin için ayrı bir yaşam K SAYFA 14 CUMHURİYET
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle