Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
bilir mi?" diye inanmayan çıkabilir; ama bazen hepsi gerçekten yalnızca bu kadardır. "Neden sen, neden bütün ötekiler, scndcn ödcekiler ve sonra gelecekler, neden hep arandımz, anladın mı şjmdi? Neden ne pahasına olursa olsun arandınız, anladın mı? Ve neden ikimizin bu odada böyle bir geceyi paylaşabilmemiz elbette sonsuzluktur, anladın mı?" (s.88) Erkck düşmanı üç kadın: annesi ve annesinin biri dul, diğeri hiç evlenmemiş iki kadın arkadaşı bir tarafta; asla ulaşamadığı babası vc babasının Asmalımescit meyhanelerinde sabahlara kadar birlikte içki içtiği madamlar diğer tarafta. Hepsini sevmek istiyor, izin vernıiyorlar. Hepsinden ncfret ediyor; anıa iyi bir ailenin çocuğu için nefret? Yok! Ayıp olur. Tek çare kalıyor: Kendini sevmek ve kendinden nefret etmek. Hem çok sevmek hem çok nefret etmek. Çocuklukta zarar gören kimlik, günbegün kıyıya sürüklüyor onu. Sanata tutunuyor. Tiyatro egitimi alıyor. Herkesin tanıdığı bir oyun yazarı ve oyuncudur artık. Yaşamla baş edebilmek için de hcp 'oynamıştır' zaten. "Erkekliği, kadınsı duygularının ne de olsa bir erkek bedenine sürgün edilmiş olması nedcniylc oynamak zorunda oluşu gibi, dişiliği de gerçekte hiçbir zaman bir kadın göriinümüne sahip olmayı istememiş bir yaradılıştan ötiirü, oynamak zorunda kalmıştı." (s.127) Sanat alanındaki başanlarının gerçek bir yaratıcılık içerip içerrnediğine, bu başarıda iç dünyasındaki bölünmüşlüğün ne derecede etkili olduğuna karar veremiyor bir türlü. " anımsayamadığım kadar erken bir dönemde içimde tek bir kişilik yerine bir ikiz barındırmaya başlamış olmamdı. Bunlardan biri, olan bendim. Yani mutsuz çocuk. Ötekisi ise, olmak istediğim bendi. Birincisinin tüm özlemlerinin varış noktası. tkizinin tüm zayıflıkJarına nefretle bakan, onun her şeye karşın içinden çıkarıp atamadığı sevme gücünden iğrenç bir sapıklık sayıp tiksinen ve nefret eden, cinselliğini her ne ise o olarak yaşayabilen yeniyetme." (s.l 14) Istanbul'un Asmalımescit, Beyoğlu, Tünel civarında yaşayan Levantenleri... Çardaş, Şato Lokali, Viyana Lokantası... O mekânlara nıh veren Madam Edith, Madam Mimi, Madam Greda... "Hep Batı'dan bir şeyler çağrıştıran, ama yarım kalmış simgeler." NU Lokantası'nda, arkaköşedeki masa: "Stammtish" devamlı müşterilerin masası, babası ve Almanca kadın kahkahaları... "Öncesiz ve sonrasızbirhüzün." (s.78) Babaevini ziyarete gider gibi gidiyor Asmalımescit'e; sokaklarında, meyhanelerinde babasının izinden artakalan güveni kokluyor. Annesi tarafından ona yasaklanmış babasını ölümünden sonra da olsa tanımak isteğiyle, gecenin sabaha döndüğü saatlerde üşüyerek dolaşıyor. Dolaşmış. Biz her şevi, perdeleri sıkı sıkı kapatılarak zamanla ifişkinin kesildi ği bir odada yaşamtnı gözden geçiren, o gün altmış bir yaşına girmekte olan, tanınmış bir oyuncu, başanlı bir çevirmen, oyun yazarı ve şair olan kişinin düşünce akışından öğreniyoruz. Aramaktan, bulmaktan, inanmaktan vazgeçmiş. Kıyıda yaşamış. Hem ortalamadan farklı olduğu idn kıyıda hem de yaşamla ölümün iç içe dunışunu bildiği için kıyıda geçmiş, ömrü. Rengini açıkça belli etmiş, yaşadıklarının ahlakmı savunmuş. Bu deöerleri benimsediklerini varsayarak sevdikleri, ilk bedelde kıyıdan kaçıp ortalamanın girdabına atmışlar kendiJerini. KATtL İFŞA EDİÜYOR: 'SEVDİKLERİMKentin göbeğinde, çatı katındaki bir odada, külrengi bir yalnızlığın ıssız kıyısında ölmekte olan birisi tarafından yazılmış bu kitap. Son cümledc katil ifşa edüiyor: "sevdiklerim". 'Kıyıda Yaşamak' yüz altmış yedi sayfalık bir kitap; ancak, sayfa sayısma bakıp kısa sürede okunabileceğini sanmak yanılgı olur. tmge, efsane, teoloji, mitoloji, şiir ilc yoğunlaştırılmış bir metin 'Kıyıda Yaşamak'. Sayfa sayısı, okurun birikimi ölçüsünde değişken bir kitap. Romanın zamanı kâh Vergilius'la MS 79'a uzanıyor, kâh üzerinde efsaneler taşıyan kanlı çarmıh imgesiyle iki bin yıl aynı paragrata sığdırılıyor. Zamana dair bürün hesaplar kıyıya vurdurularak sonsuza cşitleniyor. Sabaha karşı meyhane aruğı bir Istanbul sokağı, silahlann gölgesindeki o Italyan kasabası, Odysseus'un Ithakası, kirası ödenemeyen çatı katı, tirşe yakamozlu Adriyatik Denizi, külrengi bir yalnızlık, hepsi bu romanın mekanJarı. Ahmet Cemal, romandan beklenebilecek tatları hazır pakette, öyle kolaycacık venniyor okuruna. Emek sarf ederek, tutkuyla okunulduğunda, okurunda kalıcı etki yapan, okurun görme alanını genişleten, okurun elinden tutup onu girmeye korktuğu kendi iç dünyasına sokabilen bir kitap 'Kıyıda Yaşamak'. Roman mı? Yaşam öyküsü mü? Itirafname mi? tnanç ve ideoloji kaleleri yıkıldığından bu yana, o değerleri ölçüt alarak yaptığımız tanımlar eskisi kadar kesin değil artık. Insan zihni, sığınaklanndan yoksun, kendisiyle yüz yüze kaldığından beri belirsizlik sürüyor. Yine de soruyorlar: Bu roman kimi anlatıyor? Ipuçları, bağlantılar... Bir roman iç dünya sınınndan içeri girdiği andan itibaren, o roman artık herkesi anlatmaktadır. îç dünyalann üzerinde isimler, unvanlar yazılı kartvizitleri yoktur. Belli temel unsurların, sonsuz kombinasyonda etkileşimiyle oluşur iç dünyalar. Benzersiz ve bir o kadar da aynıdır. Yazar, hiç kimse ve herkes olmak için yazma serüvenine çıkar belki de; üstelik her yeni yapıtında, 'müebbet yalnızlık' cezasının olmadığı bir dünyaya doğabilmeyi düşler. • Kıyıda Yaşamak/ Ahmet CemaU Can Yayınları/ 2004/ 168 s. üstcıı KITAPYAYIN TARİHİN ve MİTOLOJİNİ4 ROMANLARINIYAYIMLA Efsancden ..ıcrçege..* KUTSAL KITAPLARI ! KAYNAĞI * GILGAMES DESTANI'NIN RÖMANI TTT A h ı ı u ı (.<Lin.il kl\IU\ e'deki Tek Gılgameş Romanı!.. YURT TAPYAYIN ,i'. Dağıtıın Pazarlanıa CUMHURİYET KİTAP SAYI 765 Dost (0.312) 432 48 68 Bili^i (0.312) 229 18 66 SAYFA 17