Katalog

CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada vardır. Hayal meyal belirsizlik belirir öteden. Kader payı aralar kapıyı... Hangisini selamlamalı derken tel örgü ormanındaki serçeler insanın gönlünü çeler. Gündoğumunu onlar haber verir. Elini uzattığında ranzanın demir borusuna tutunursun. Soğuktur ama, içindeki sıcaklığa iyi gelir. Yatağın hemen yanındaki yarım metrekarelik plastik sehpanın üzerindeki fotoğraf bahçesi iyi bir gezinti yeridir. Alır götürür, ruhunu yıkar, gönlünü açar getirir. Sabahları iyi bir sohbet saatidir aynı zamanda. Sevdiklerinle bir güzel sınırsız konuşmalara dalarsın... Geçenlerde İlhan Abi’yle konuştuk, uzunca. Tümünü istemeyin, her şeyi anlatmam! Söze törenlerle başladı. Lütfi Kırdar’daki, gazetenin önündeki, Hacıbektaş’taki bütün törenleri beğenmiş. “Törenler hem içeriğiyle, hem katılımcılarıyla çok iyiydi ama, canım sıkıldı yaa” dedi. - Niye canınız sıkıldı abi? “Herkes bir aradaydı. Yan yana gelsin dediğim herkes gerçekten yan yanaydı...” - İyi ya abi... “İyi de, sadece cenazelerde mi buluşacağız, bir araya geleceğiz yav...” - Abi çok haklısın ama, bu sefer biraz farklı. Sizin hep sözünü ettiğiniz büyük buluşma gerçekleşecek gibi... “Öyle mi diyorsun, bu senin iyimserliğin olmasın...” - Yok abi, anımsarsanız kimi konularda ben sizden daha kötümser oluyorum... Bu sefer farklı dediğim şu; örneğin Mustafa Sarıgül parti kurmaktan vazgeçti, CHP’yi destekleme kararı aldı... “Yapma.. yav, bak şimdi daha çok sevdim keratayı.” - Abi Rahşan Hanım da CHP dedi... “Deme... Bu heyecan verici bir şey... Sen beni kalpten öldüreceksin...” Sohbetimiz doğal olarak gazeteyle devam etti. İlhan Abi umutlu, hatta emin ama, endişeleri de yok değil... Söze doğrudan girdi: “Kaç zamandır hepinize söylüyorum, İlhan Abi dönemi bitsin, gözünüzü seveyim. Ekip çalışması yaparsanız bu kervan yürür.” - Abi kervan yürüyecek. Kim ne derse desin... “Aman aranızda bir şey çıkmasın...” - Abi beş parmağın beşi bir mi? Değil. Ama hepsi bir arada. Ayrılabilirler mi? Ayrılamazlar. Biz öyleyiz işte. Sağduyulu, gelenekleri olan bir ailede, baba dünyadan ayrılmadan evlatları, babamızdan sonra ne olacak diye sormazlar birbirlerine. Soramazlar. Ama o gün gelince sağduyu varsa, akıl galip gelir. “Bak bir kere daha söylüyorum: Aranızda hır gür olursa, bir patron gelir, canınıza okur. Ama bu gazete o patrona da yaramaz. Para sahibi biri satın alırsa Cumhuriyet, Cumhuriyet olmaktan çıkar. Değeri de düşer. Patron enayi mi; bir yere para yatırıp değerini düşürsün, para kaybetsin. Akıllı medya patronu, Cumhuriyet’le Cumhuriyet’in bağımsızlığı çerçevesinde ilişki kurar. Bağımsız bir Cumhuriyet hem Türkiye’ye, hem medyaya hem de medya patronlarına gerekli. Şu İlhan Abi döneminin bittiğini kavrayın, ona göre hareket edin...” - Bütün söylediklerinize aynen katılıyorum abi. Ama son cümlenize bir kelime oyunum var. “Nedir o? Sen kelimelerle oynamadan duramazsın.” - İlhan Abi “döneminin” en çok “d”si bitebilir. Ben bundan sonraki bütün zamanlar için İlhan Abi D-önemi diyorum! GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Hukuksal kimi değerlendirmeler yapılıyor. Anayasa Mahkemesi idare-i maslahatçı bir davranış sergiledi. HSYK’ye, Anayasa Mahkemesi’ne üye seçim yöntemlerinin iptali dışında yargı erkine, yargının bağımsızlığına iktidarın elini sokmasını amaçlayan maddelere dokunmadı bile. Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, kararı şöyle açıklıyor: “İptal ettiğimiz ifadeler, anayasanın değiştirilmesi teklif edilemez maddeleri arasında olan 2. maddesindeki ‘demokratik hukuk devleti ilkelerine aykırı bulundu’.” Anayasa Mahkemesi’nin benimsediği bu temel ilkeye göre; demek ki pakette yargıyı iktidara bağımlı duruma getiren… ….örneğin Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na Adalet Bakanı’nın örtülü bağlantısını kesmeyen, güçlendiren.. yürütmenin yargı üzerindeki etkisinin devamını sağlayan maddeler… …demokratik hukuk devleti ilkelerine aykırı değil! Yüksek mahkeme üyelerini kutlamak gerek. Kutlamak gerek; zira mahkeme üyeleri anayasa değişiklik paketini incelemeye öyle dalmışlar ki, neredeyse yemek saatlerini unutmuş… …raportörün raporunu vermesinden iki gün sonra.. üstelik dokuz saat çalışarak yargı bağımsızlığını RTE’nin kucağına atan maddeleri bir yana bırakmışlar; çoook önemsedikleri HSYK, Anayasa Mahkemesi’ne üye seçim yöntemlerine yoğunlaşmışlar! Tabii AKP’nin bozuk çaldığı, her başvuruya karşı oy kullanmakla ünlü (örneğin bu partinin laiklik karşıtı hareketlerin odak noktası olduğu kararına bile karşı çıkan) Başkan Haşim Kılıç; HSYK ve Anayasa Mahkemesi’ni iktidara teslim eden maddelerin iptaline de oy vermedi. Serruh Kaleli, Çankaya’dan gelme Engin Yıldırım ve Askeri Yargıtay kökenli Nuri Necipoğlu gibi sürekli birlikte görünen üyelerle… Yandaş, yalaka medyayla birlikte aynı sınıfta yer alan Prof, doçent sıfatlı kimileri dışında Yargıtay, Danıştay, HSYK gibi yüksek yargı organları, paketin Anayasa Mahkemesi’nden döneceğini… Hiç değilse iki maddenin iptal edilerek yargı erkinin bağımsızlığının korunacağını savundular ve yanıldılar. Hukuksal serüven iktidarın, yandaşların Anayasa Mahkemesi’nin iptal başvurusunu esastan görüşemeyeceği dayatmasıyla başladı... Oysa yargıyı cendereye aldığı açık seçik olan paketin 7/4 oyla iptal edilmesi bekleniyordu. Ama sonra… Kulise gelen haberlerden 7/4 dengesinin bir üyenin Kılıç vs’ler gibi düşünen cepheye kaydığı öğrenildi ve... …Haşim Kılıç, yaşamının mutlu günlerinden birini yaşadığını duyumsatan, güller açan bir yüzle.. anayasa paketinin iptal isteminin 6/5 oyla reddedildiğini duyurdu. Sonuç: Ne yasanın iptali gerçekleşti ne de yargı bağımsızlığıyla ilgili maddeler paketten çıkarıldı... Sonuç: Yüksek mahkeme açıkladığı hiçbir beklentiyi yanıtlamayan kararıyla idare-i maslahat eylediğini kanıtladı. Mahkeme de ne şiş yansın ne kebap deyişiyle örtüşen bir kararla hukukun dış etkilere göre içerik değiştirebileceğine parlak bir örnek verdi. CHP milletvekili Attila Kart’ın cesaretle söylediği gibi karar, “bürokratik ve eyyamcı bir şeyler yapmış olmak için yapıldığı” duygusu uyandırıyor. Karar 20.30’da açıklandı. Kararın açıklanmasından on beş dakika geçti geçmedi; TV açık oturumlarından, gazetelerdeki köşelerden eksik olmayan kimi yazarlar -örneğin Milliyet’ten Mehmet Tezkan- kararı olumlu bulduğu yetmiyormuş gibi.. …paketin iptali başvurusunu yapan CHP’nin referandumda iktidar anayasasına evet oyu vermesi gerektiğini savundular ve bu kararı Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun açıklamasını istediler. Kılıçdaroğlu dün sabah parti il ve belediye başkanları toplantısında bu abuk subuk, paketin içeriğinde yatan sakıncalara, üstelik demokratik hukuk devletine aykırı bulmayarak göz yuman söylemlere, önerilere yanıt verdi. CHP’nin Anayasa Mahkemesi kararını yeterli ve doyurucu bulmadığını söyledi.… Kılıçdaroğlu böylece, parti içinde de karar üzerine her kafadan çıkan seslerin giderek yoğunlaşmasının önünü kesti. CHP’nin referandumda hayır oyu kullanacağını açıkladı. [email protected] SAYFA 9 TEMMUZ 2010 CUMACUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 9 Temmuz Oslo PB 22 Helsinki B 20 Stockholm B 24 Londra B 25 AmsterdamPB 28 Brüksel Y 31 Paris PB 32 Bonn PB 31 Münih PB 34 Berlin PB 32 Budapeşte B 27 Madrid B 34 Viyana B 28 Belgrad B 26 Sofya Y 20 Roma B 26 Atina Y 28 Zürih B 30 Moskova Y 26 Aşkabat A 35 Taşkent A 36 Bakû B 34 Bişkek B 29 Tiflis B 38 Kahire A 34 Şam A 36 İstanbul Y 24 Edirne Y 28 Kocaeli Y 23 Çanakkale Y 29 İzmir PB 29 Manisa Y 31 Denizli PB 32 Zonguldak Y 26 Sinop Y 29 Samsun Y 29 Trabzon Y 28 Giresun Y 30 Ankara Y 28 Eskişehir Y 26 Konya Y 33 Sıvas PB 33 Antalya PB 29 Adana Y 33 Mersin PB 31 Diyarbakır B 39 Şanlıurfa B 39 Mardin B 35 Siirt B 38 Hakkâri B 34 Van B 29 Kars B 32 Ülkemizin kuzey ke- simleri parçalı ve çok bu- lutlu, Marmara, Kuzey ve İç Ege, İç Anadolu’nun kuzeybatısı, Batı ve Orta Karadeniz, Doğu Kara- deniz kıyıları, Göller Yöresi ile Doğu Akdeniz kıyıları sağanak ve gök gürültü- lü sağanak, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Yağışların; İstanbul’da sa- bah saatlerinde aşırı, Mar- mara’nın doğusu ve Batı Karadeniz’de kuvvetli ol- ması bekleniyor. Hava sı- caklığı Marmara’nın do- ğusu, Ege, Batı Karadeniz ve İç Anadolu’nun ku- zeybatısında 3-5 derece azalacak. Anayasa Mahkemesi kararının, hukuki açıdan en önemli sonucu, yüksek mahkemenin bundan son- ra yapılacak tüm anayasa deği- şikliklerinin ‘esastan görüşülme- sinin yolunu açan’ bir içtihat oluş- turma yoluna gitmiş olmasıdır. Ancak bu kez yapılan uygula- manın, üniversitelerde türban ya- sağını kaldıran 2008’deki anaya- sa değişikliklerinin esastan ipta- line benzemediğinde herkes hem- fikir. Yüksek mahkeme yargıyla il- gili maddelerle getirilen temel de- ğişikliklerde bir sorun görmezken madde metinlerinin içinden ade- ta cımbızla seçerek bazı cümle ya da cümlecikleri iptal etti. Bu du- rum, mahkemenin hukuki değer- lendirmeler kadar ve hatta onlar- dan ziyade oluşan siyasi denge- leri gözeterek “esasa girmiş gibi hareket ettiği ancak esasa do- kunmadığı” değerlendirmelerinin ön plana çıkmasına zemin hazır- lıyor. Nitekim AKP sözcüleri esa- sa girilmesini eleştiriyorlarsa da mahkemenin daha evvelki parti kapatma ve türban konusuna iliş- kin kararlarındaki tutuma gös- terdikleri tepkilerden farklı biçim- de, bu kez memnuniyetlerini giz- leyemiyor. Değiştirilemez ilkeler korundu mu? Mahkeme kısmi iptal kararları- nı anayasanın ilk 3 maddesinde- ki “değiştirilmesi teklif dahi edile- meyen” ilkelere gönderme yapan 4. maddesine aykırı bularak aldı. Başkan Haşim Kılıç da, “demok- ratik hukuk devleti ilkesine aykırı düzenlemeler” olarak gördükleri için bu kısmi iptalleri yaptıklarını söylüyor. Yani yargı mensupları- nın Anayasa Mahkemesi ve HSYK’ye üye seçiminde tek bir adaya oy vermeleri zorunluluğu “değiştirilemez” ilkelere aykırı bu- lunurken bu zorunluluğun kaldırı- larak birden çok adaya oy veril- mesinin sağlanmasıyla “hukuk devleti” ilkesi korunmuş oluyor. HSYK’ye iktisatçı ve siyaset bi- limcilerin üye seçilmesine ilişkin düzenlemenin iptalinde de aynı gerekçe kullanılıyor. Anayasa Mahkemesi’nin ve HSYK’nin yapılarının tamamen değiştirilmesine ilişkin maddelerin hukuk devleti ilkesine aykırılığı konusunda gerekli 7 oya ulaşa- mayan mahkeme, aynı maddele- rin içinde adeta teferruat gibi yer alan cümlecikleri ise 11 üyenin oy- birliğiyle devletin değiştirilemez ilkelerine aykırı bulmuş durumda. Mahkeme, daha önce yasalarda çok kez “virgül” işareti ya da “ve” kelimesi yüzünden iptal kararları verdi ama bir anayasa değişikli- ğinde madde içine girilerek bazı cümleciklerin tırnak içiyle iptali belki de ilk kez yaşanıyor. Anka- ra’da genel kabul bulan görüş, mahkemenin “iktidarı ve muhale- fetiyle herkesi memnun edecek bir denge arayışı” sonucunda tari- hinde ilk kez böyle bir uygulama- ya gittiği yönünde. Kılıçdaroğlu’nun zor sınavı Eleştirsek de saygı duymak zo- runda olduğumuz bu kararla 12 Eylül’de anayasa değişiklikleri re- feranduma sunulacak. Paketin Anayasa Mahkemesi’nden geçe- rek referanduma gitmesinin ‘evet’ cephesine ve dolayısıyla AKP’ye psikolojik avantaj sağladığını ka- bul etmek gerekir. AKP bundan sonra “Hukuki olarak sorunsuz paket” tezini işleyecektir. Refe- randum sonuçları en çok CHP ve yeni lideri Kemal Kılıçdaroğlu açısından önem taşıyacak. Ana- yasa Mahkemesi’nin kısmi iptalle de olsa referanduma vize ver- mesi, Kılıçdaroğlu için bir deza- vantaja işaret ediyor. Çünkü CHP lideri ilk sandık sınavını, parti oy- larını ne kadar arttırdığının net bi- çimde görülebileceği bir genel seçim yerine; ancak seçmenlerin ‘yüzde 50’sinden bir oy fazlası’nı elde etmenin ‘başarı’ sayılabileceği bir referandumda vermek zorun- da kalacak. Siyasette bir süredir esen ‘Kı- lıçdaroğlu rüzgârı’nın farkında olan AKP, uzun vadeli stratejile- rini de yeni CHP’nin gücünü ilk kez ortaya koyacak referandum sonuçlarına göre belirleyecek. Bu nedenle de iktidar partisi re- ferandumda ‘hayır’ oylarının mümkün olduğunca düşük çık- ması için var gücüyle çalışacak- tır. Çünkü ‘evet’ oylarının tama- mı siyasi olarak AKP’ye yazılırken, ‘hayır’ oyları esas olarak CHP, MHP ve BDP arasında bölüştü- rülecek. ‘Hayır’ oyları ne kadar düşük kalırsa, Kılıçdaroğlu’nun payının da o kadar düşük oldu- ğu tezini AKP’nin güçlü biçimde işleyeceğini bilmek için münec- cim olmaya da gerek yok. ANALİZ UTKU ÇAKIRÖZER Hukuk Devletine Cımbızlı Koruma [email protected] Askeri araç devrildi: 1 şehit Haber Merkezi - Van’õn Başkale ilçesinde askerleri taşõyan araç şarampole yuvarlandõ. Kaza- da Asteğmen Mehmet Talha Dinleyici şehit oldu, 5 asker de yaralandõ. Bitlis’in Güroymak ilçesinde güvenlik güçlerine saldõran PKK’li teröristlerle çõ- kan çatõşmada 3 asker yaralandõ. Muş Varto’da po- lis karakoluna terör örgütü PKK üyelerince taciz ateşi açõldõ. Saldõrõda, 4 polis yaralandõ. Mayına basan çocuk yaralandı İSKENDERUN (Cumhuriyet) - Hatay’õn Belen ilçesinde Amanos Dağõ eteklerinde, baba- sõyla bitki toplayan Mustafa Şen (13), teröristler tarafõndan yerleştirildiği belirtilen mayõna bastõ. Ayağõ kopan çocuk, hastanede tedavi altõna alõndõ. Tutuklu sanõk Serdar Öztürk: Delil sayõlan belgeleri büroma polis yerleştirdi Plan iyi, oyuncular çaylak CumhurbaşkanõAbdullahGül’den‘KuzeyIrak’tasözünbittiğiyerdeyiz’eyanõt: ‘Bazõkonularkonuşuluncaolmaz’ HATİCE TUNCER “İrtica ile Mücadele Eylem Planı” davasõnda tutuklu sanõk Serdar Öztürk, belgeye ilişkin İstanbul Cumhuriyet Savcõlõğõ’na gönderilen ihbar mektubunu ha- zõrlayanlar arasõnda savcõ Zeke- riya Öz’ün bulunduğunu iddia et- ti. Ankara’daki avukatlõk büro- sunda, Adnan Hocacõ iki kadõnõn keşif yaptõğõnõ anlatan Öztürk, İr- tica ile Mücadele Eylem Planõ belgesinin fotokopisi ve 300 adet gizli belgenin baskõndan bir ge- ce önce bürosuna polis tarafõndan yerleştirildiğini öne sürdü. İstanbul 13. Ağõr Ceza Mah- kemesi tarafõndan Silivri Cezaevi bitişiğindeki duruşma salonunda görülen davanõn 6. oturumunda tutuklu sanõk, malulen emekli üsteğmen ve avukat Serdar Öz- türk savunmasõnõ sürdürdü. Öztürk, arama görüntülerine işaret ederek şöyle konuştu: “Bakın polisin tuttuğu bu belge insanların Alevi, Sünni diye fişlendiği belge. Polis bu belgeyi almıyor, ama ne koy- duklarını bildikleri için beni ki- şisel veriler bulundurma ile suçlamışlar. Ben kimseyi fişle- medim. Benim ortaklarımın hepsi Alevi. Hıristiyan, Arap, Alevi arkadaşlarım var. Planı iyi yapmışlar, ama oyuncular çaylak.” Fethullah Gülen’in açõklama- larõna dikkat çeken Öztürk, şu id- dialarda bulundu: “Fethullah Gülen ‘Bu ülke- nin evlatlarõ kendi kurumlarõna sõzmaz. Kurumlara girmek ül- kenin evlatlarõnõn hakkõdõr. Ha- yatõn bütün birimlerine çocuk- larõnõz girsin’ dedi. Fethullah Gülen cemaati dünyanın en büyük casusluk örgütlerin- den biridir. Terör örgütü de- ğil Vatikan’ın ‘Opus Dei’ teş- kilatı gibi bir cemaat...” ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, Genel- kurmay Başkanõ Orgeneral İlker Baş- buğ’un Kuzey Irak’a yönelik “Sözün bittiği yerdeyiz” sözleriyle ilgili olarak “Bazı konular açık konuşulur, bazı konular çok açık konuşulunca, olacak şeyler de olmaz açıkçası” dedi. Önceki gün Nijerya’ya hareketinden önce gazetecilerin sorularõnõ yanõtlayan Gül, “Genelkurmay Başkanı Orgene- ral İlker Başbuğ, Kuzey Irak’a yöne- lik olarak ‘Sözün bittiği yerdeyiz’ dedi. Türk kamuoyunun bunu nasıl oku- ması gerektiğini düşünüyorsunuz?” sorusunu da şöyle yanõtladõ: “Bazı konular açık konuşulur, bazı konular çok açık konuşulunca, ola- cak şeyler de olmaz, açıkçası. O ba- kımdan bu konuyla ilgili fazla bir şey söylemek istemem. Ama Türkiye’nin terörle mücadeledeki kararlılığı çok açıktır ve terörle mücadelede Türki- ye asla taviz vermeyecektir. Bu konu- da mücadelede içerde olduğu gibi dı- şarda, uluslararası işbirliği de kaçı- nılmazdır ve bu herkesin görevidir. Sadece Türkiye’nin beklentisi değil, herkesin gö-revidir. Şüphesiz ki terör örgütü Irak’taki otorite boşluğundan çok faydalandığı için en çok bizimle işbirliği içerisinde olması gereken ve bununla ilgili yeni bir dönemin başla- tılması da söz konusudur. Bu konuda önemli mesafelerin de alınmakta ol- duğunu buradan söylemek isterim. Ama bu konuların detaylarını doğru- su basınla konuşmayı da çok doğru bulmam. Çünkü bizim amacımız ne- tice almaktır.” Başbuğ, İtalyan meslektaşını ağırladı: İtalya Genelkurmay Başkanõ Orgeneral Vicenzo Camporini, Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İl- ker Başbuğ’u ziyaret etti. Orgeneral Başbuğ, Orgeneral Comporini’yi, Genelkurmay Karar- gâhõ’na gelişinde resmi törenle karşõladõ. Töre- nin ardõndan görüşme basõna kapalõ gerçekleşti. Polisi beklemeden imha etti!: Erzurum’da polis ekipleri bir köprünün üzerine bõrakõlan Bond tipi çantanõn etrafõna güvenlik şeridi çeke- rek önlem aldõ. Polisin kurduğu barikatõ aşan al- kollü Hanifi Arslan, çantaya koşarak köprüden attõ. Bir süredir işsiz olduğu öğrenilen Arslan sa- dece polislere yardõm etmek istediğini söyledi. Kendini kesmeye kalktı: Eski hükümlü oldu- ğu bildirilen Ramazan Polat, Başbakanlõk mer- kez bina yanõndaki Vekâletler Caddesi’nde kesi- ci aletle kendisine zarar vermeye çalõştõ. Uyuştu- rucu bağõmlõsõ olduğu belirtilen Polat’õ, Başba- kanlõk korumalarõ etkisiz hale getirdi. İşsiz oldu- ğu ve iş istediği bildirilen Polat’õn, daha önce de benzer eylemlerde bulunduğu ifade edildi. Çağlayan Meydanı genişletiliyor: İstan- bul’da birçok büyük mitingin gerçekleştirildiği Çağlayan Meydanõ, trafiğin yer altõna indirilme- si ile 22 bin metrekarelik bir alanla kentin en büyük meydanõna dönüştürülecek. İBB’den ya- põlan açõklamada, çalõşmanõn 4 ayda bitirileceği ve adliyenin açõlõşõna yetiştirileceği kaydedildi. Süper Loto çekildi: 3, 9, 15, 26, 49, 52 TeröristcenazesindePKKpropagandası DİYARBAKIR (Cumhuriyet Büro- su) - Şõrnak’ta öldürülen bir teröristin ai- lesini karşõlamak için Şanlõurfa’da düzen- lenen törende terör örgütü sempatizanlarõ, Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ’un BDP milletvekillerine yönelik sözlerine karşõlõk “Başbuğ dağa çıkarız, hesabını sorarız” pankartõ açtõ. Şõrnak’õn Beytüşşebap ilçesinde geçen hafta çõkan ça- tõşmada öldürülen PKK’li “Zagros Urfa” kod adlõ 24 yaşõndaki İbrahim Başak’õn cenazesi terör örgütü PKK’nin gösterisine dönüştü. Sõk sõk “İntikam” diye bağõran ve PKK lehine sloganlar atan kalabalõk, Bü- yük Ağaççõ köyüne geçerek Başak için açõ- lan taziye çadõrõnõ ziyaret etti. Siirt’in Pervari ile Hakkâri’nin Şem- dinli ilçesinde güvenlik güçleri ile girdik- leri çatõşmalarda öldürülen PKK’lilerin cenazelerinin teslim edilmemesini protes- to etmek için Hakkâri’nin Yüksekova il- çesinde kepenkler kapatõldõ. BDP ilçe bi- nasõ önünde toplanan yaklaşõk 3 bin kişi slo- ganlarla Özgürlük Meydanõ’na doğru yü- rüdü. Buradaki basõn açõklamasõnõn ar- dõndan kalabalõk dağõlõrken Cengiz Topel Caddesi’ne çõkan bir grup yollara barikat kurarak ateş yaktõ. Göstericilere çevrede gü- venlik önlemi alan polis müdahalede bu- lundu. Göstericiler, göz yaşartõcõ bomba, ba- sõnçlõ su kullanarak dağõtõlmaya çalõşõldõ. Olaylar sõrasõnda 1 polis taşla yaralandõ. Balyoz’da emekli Albay Aktaş tahliye edildi İstanbul Haber Servisi - “Balyoz Planı” iddialarõ soruş- turmasõ kapsamõnda tutuklu bulunan emekli Albay Kubilay Aktaş’õn avukatõnõn talebini değerlendiren İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi heyeti, Aktaş’õn tahliyesine karar verdi.