22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Sağlık Sesinize iyi bakıyor musunuz?? Sesimiz en değerli iletişim aracımız olmasına rağmen yanlış ses kullanımı nedeni ile ses tel- lerimizi sık sık yıpratıp suistimal ettiğimizin farkında mıyız? Yanlış nefes alma, yanlış konuş- ma, ve farkında olmadan yapılan suistimaller sonucu ses telleriniz size birşeylerin yolunda gitmediğinin sinyalini verebilir. Ayrıca stresli yaşam koşulları, psikolojik etkenler ve gerginlik de ses tellerinizi etkileyebilir. Sedâ AtillS Şahİn, Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi, Dilve Konuşma Bozukluklan Uzmanı S es bozukluklarınm tedavisi için öncc Kulak Burun Boğaz hekiminin değerlendirmesi gereklidir. Değerlendirmenin sonucuna göre ses terapisine ih- tiyaç olup olmadığı belirlenecektir. Bazı durumlarda ses terapisi tek başma tedavi için yeterli olur. Bazı durumlar- da ise ilaç tedavisi, cerıahi müdahale ve ses terapisi bir- likte gerekli olabilir. Sık sık yüksek sesle konuşmak, bağınnak, çığlık at- mak, seslenmek, bir toplantıda, restoranda arka fonu bas- tırmaya çalışarak konuşmak sesi suistimal eden davranış- lardan bazılandır. Patlamalar yaparak konuşmak, gırtlak- ta gerginlik oluşturacak şekilde konuşmak, sık sık geniz temizleınek de yanlış ses alışkanlıklarına örnektir. Vokal suistimal sonucu sürekli birbirine sertçe çarptı- rılan ses tellerinde zamanla nodül adı verilen nasıra ben- zer lezyonlar oluşabilir. Nodüller genellikle ikiz olup her iki ses telinde de birbirine çarpan simetrik noktalarda bu- lunurlar. Ses kısıklığı, sesi yoğun kullandıktan sonra ağrı, ses tınısında kalınlaşma, çatallı, nefesli ses kalitesi nodül* lcrin sebep olduğu problemlerdir. Nodüller ilk teşhis edil- diğinde boyutları çok büyük değil ise ses terapisi ile teda- visi mümkündür. Ancak başlangıçta yumuşak olan nodüller ses terapi- sine dcvam edilmediğindc ve yanlış ses alışkanlıkları da devam ediyorsa büyür, nasırlaşır vc sonunda cerrahi mü- dahale gerektirirler. Cerrahi müdahaledcn sonra bile yan- lış ses alışkanlıkları devam ediyorsa tekrar oluşabilirler. Bazı durumlarda bir gündc bilc ses tellerinde ciddi ha- sar oluşabilir. Örneğin bir konserde veya maçta çok ba- ğırdıktan sonra ses tellerinde polip denilen içi su dolu ka- barcıklar oluşabilir. Bu durum cerrahi müdahale ve son- rasında ise ses terapisi ile doğru ve hijyenik ses kullanımı bilgilendirmesi gerektirir. REFLÜVESESTELLERİ Ses tellerinde lezyon oluşumuna yol açan bir diğer unsur ise reflüdür. Reflü nıide asidinin yukarı çıkması de- mektir. Ancak eğer asit ses telleri seviyesiıie kadar çıkı- yor ise bu laringofaringeal reflü olarak tanımlanır. Asit gırtlakta tahribat yaratır. Ses tellerinde de asitin yarattığı tahribat gözle görülebilir. Ayrıca, granuloma denilen lez- yonlar da reflü neticesinde oluşabilir. Ses şikâyetleri varsa reflü olup olmadığı mutlaka değerlendirilmelidir. Böyle durumlarda ses terapisi ve reflü tedavisi el ele devam et- melidir. PSİKOLOJÎK ETKENLER Stresli yaşam koşulları, psikolojik etkenler de yanlış ses kullanımma yol açabilir. Sesimiz duygusal durumu- muzdan, gerginlik seviyemizden etkilenir. Yanlış ses kul- lanımına bağlı olarak gözlenen bir ses bozukluğu ise kas gerilim disfonisidir. Ses üretiminde birçok kas hızlı ve mükemmel bir koordinasyon halinde çalışır. Kas gerilim disfonisi ise, ses üretimi aşamasında kasla- rın gerilmesi nedeni ile ideal koordinasyonun oluşama- masından kaynaklanır. Konuşurken farkında olmadan gırtlakta gereğinden fazla gerginlik oluşur. Ses terapisi ile kaslann gevşetilmesini ile doğru ses kullanımının öğre- nilınesi ve uygulanması hedeflenir. Psikolojik etkenlere bağlı olan bir diğer ses bozukluğu ise Mutasyonel Falsetto'dur. Püberfoni olarak da bilinen bu bozukluk ergenliğe bağlı kalınlaşan sesin kişi tarafın- dan yadırganıp ergenlik önceki ses perdesi ile konuşmaya devaın edilmesi ile gözlenir. Ses tellerinde yapısal bir bo- zukluk yoktur. Ancak, ergenlik önceki ses perdesi ile ko- nuşmaya devam eden ergen bir süre sonra kalınlaşmış se- si kendiliğinden çı- karamaz. Cinsiyete ve yaşa uygun olan ses perdesi ses terapi- si ile belirlenir ve konuşurken bu per- denin korunması sağlanır. SİGARANIN TAHRIBATI Sigara ses telleri- nin üzerindeki ince kalması gereken bal- gamı kalmlaştırmak, solunum yolu dokusunda tahribat oluşturmak ve gırtlak kanseri riskini arttırmak dışında Reinke ödemi denilen bir ses bozukluğuna da yol açar. Reinke ödemi sigara kullanımına bağlı olarak ses tel- lerinin üzerini kaplayan reinke dokusunun şişmesi ile olu- şur. Ses tınısında kalınlaşma ve ses kalitesinde sertleşme gözlenir. Sigara kullanımının dunnası ile bu şişlikte azal- ma olur. Aksi takdirde cerrahi müdahale gerektirir. Operasyondan sonra sigara kullanımı devam ederse şişlik tekrar oluşur. Sonuç olarak bahsedilen ses bozukluklan yanlış ses kullanımı, farkında olmadan yapılan ses suistimallcri ve psikolojik etkenler nedeni ile oluşur. Dolayısı ile bu dav- ranışların değişmesi ve ses terapisi ile olumlu gclişmeler görmek mümkündür. Ayrıca nörolojik bazlı ses bozukluk- larında da ses terapisi ile yol katetmek mümkündür. Sese iyi bakmak hangi davramşların ses tellerinde tahribat ya- rattığının bilincinde olmak ve vokal hijyene dikkat edc- rek doğru nefes almayı ve doğru konuşmayı öğrenmekle olur. Ses terapisi deneyimi olan dil ve konuşma bozukluk- lan uzmanları hem vokal hijyen bilgilendirmesi yapıp hem de ses bozukluklarının tedavisi için terapi gerçckleş- tirirler. Kimyasal gübrelerin yerine mikrobiyal gübre Türk bilim insanları tarafından geliştirilen mikrobiyal gübre, AB ülkeleri tarafından da başarılı bulundu. B itki yetiştiriciliğinde üreticilerin hedefı birtm alandan maksimum veriın ve en yüksek kalitede ürün almaktır. Bitkiler yaşamları için gerekli olan besin elementlerini topraktan alırlar. Günümüze kadar bitki beslemcsinde kimya- sal (sentetik) gübreler kullanılmaktaydı. Dünya Gıda ve Tanm Örgütü'nün (Food and Agriculture Organization =FAO) yap- tığı bilimsel araştırmalara göre, dünyada tarımsal üretimin yo- ğun olarak yapıldığı bölgelerde sentetik gübre ve kimyasalların aşırı kullanımı insan ve çevre sağlığını tehdit ediyor. AVRUPA'DA %2'LİK ORGANÎK TARIM FAO, 2003 rakamlarma göre dünyada 398.804 üretici (%44'ü Avrupa) tarafından yaklaşık 22.8 Milyon ha'lık bir alanda (%22.6'sı Avrupa) organik tarım yapılıyor. Bugün Avrupa topraklarının %2'lik bir kısmı (5 M ha) organik üre- tim için kullanılıyor. Türkiye de ise 57.000 ha arazi üzerinde 18.385 üretici tarafından organik tanm yapılıyor. Dünyada giderek sayıları artan bilinçli tüketiciler bitkisel üretimde de kimyasal teknoloji yerine biyolojik veya organik girdi kulla- tülen bilimsel çalışmalar ilk sonuçlarını verdi ve iki adet mikrobiyal gübre formülasyonu gelişti- rildi. nılması için baskı oluşturmakta. Ancak, şündiye kadar ta- rımsal üretimde üretici ve tüketicilerin beklentilerine cevap verebilecek yüksek kalitede biyolojik girdiler marketc sunula- bilnıiş dcğil. Tarımsal üretimde ihtiyaç duyulan bu eksikliğin giderilmesi için Türkiye'de Yeditepe Üniversitesi, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, Genetik ve Biyomühendislik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fiktettin ŞAHİN ve çalışma arkadaşlan tarafından uzun yıllardır yürü- ÎNSAN SAĞLIĞI VE EKOLOJİK DENGEYİKORUYAN FORMULASYON Yeditepe Üniversitesi'nde geliştirilen mikro- biyal gübre fomıülasyonlarının önemi, ulusal (TÜBA ve TÜBİTAK) ve uluslararası (OSU.ABD) bilimsel kurumlar tarafından veri- len çcşitli ödüller ile kabul görmüş bulunuyor. Bilimsel çalışmaları tamamlanan mikrobiyal for- mülasyonlardan hazırlanan iki adet ticari prepa- rat (Agrobac ve Biodecal), ilk defa Türkiye'de Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Tarımsal Uretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğu tarafından 05.04.2010 tarihi itibariyle tescil edildi. Rhibac adı ile 2006-2010 yılları arasmda yürütülen bu projede Türkiye adına Yeditepe Üniversitesi, Uenetik ve Biyomühendislik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Fikrettin ŞAHİN ülkesel kordinatör olarak yer aldı. Know-how hakları Prof. Dr. Fikrettin ŞAHİN ve çalışma ekibine ait olan bu ürünün tarımda yaygın olarak kullanılma- sının dünyada evrensel ısınmaya (çölleşmeye) neden olan se- ra gaz salımının azaltılmasında da öncmli katkısının olacağı düşünülüyor. m o
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle