25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 9 TEMMUZ 2010 CUMA 10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr KAVŞAK ÖZGEN ACAR Ankara Diplomasisinin Yazgısı! (2) Ankara’daki ABD Büyükelçiliğinde “1. Adam” ve “2. Adam” görevlerinde ilginç bir diplomatik yazgı olarak birbirlerine “öncül-ardıl” ve “ardıl-öncül” olan James Franklin Jeffrey (JJ) ve Francis J. Ricciardone’nin (FR) 1.5 yıl dolmadan, görev yerlerinin neden değiştirildiğini bugün irdeleyeceğimizi salı günkü yazımızda belirtmiştik. Bu iki Amerikan diplomatının mesleki geçmişlerini kısaca anımsayalım. JJ, 1969–76 yılları arasında Almanya ve Vietnam’da “piyade yüzbaşısı” idi. İncirlik’te görev yapmış, Adana’da ABD Başkonsolosluğu görevini yüklenmişti. Türkiye’ye ikinci gelişinde 1985–87 yılları arasında Ankara’da “güvenlik” konularına baktıktan sonra, “2. Adam” koltuğunda oturmuş, Bağdat’a da “2. Adam” olarak atanmıştı. Oradan “Yakındoğu İşleri Müsteşar Yardımcısı” unvanı ile Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ın sağ kolu olmuş, Başkan George V. Bush’un “Ulusal Güvenlik Danışman Yardımcılığına” getirilmişti. FR ise “2. Adamlığı” JJ’ye devretmesinin ardından 11 Eylül olayından sonra Vaşington’da Dışişleri Bakanı Madeleine Albright’ın Irak Çekiç Güç bağlantılı “özel eşgüderliği” görevini iki yıl sürdürmüş, Filipinler ve Mısır’da büyükelçilik yapmıştı. Saddam karşıtı 2 bin kadar Kürt peşmergenin İncirlik üzerinden Büyük Okyanus’taki Guam Adası’na taşınmasına ilişkin askeri harekâtı yönetmişti. “Büyükelçi” unvanına sahip olduğu halde geçen yıl bir başka belalı ülke Afganistan’a “2. Adam” olarak atanmış, bu göreve ısınamadan Ankara’ya “1. Adam” olarak geliyor! JJ ile FR’nin yolları “Ankara’da, Bağdat’ta ve İncirlik’te” kesişince ne olur? Gelin Barack Hussein Obama’nın başkanlığa seçilmesinin ardından, Dışişleri Bakanı Hillary Rodham Clinton’un Ankara’ya gelişinden bir gün önce 6 Mart 2009’da bu köşede çıkan yazımızı anımsayalım: “Başkan Obama, seçim öncesinde verdiği sözü yerine getirmek için, Irak’tan çekilme planını açıkladı! Şu anda Irak’ta 140 bin Amerikan askeri var. 31 Ağustos 2010’a kadar 100 bini çekilecek. Geride 2011 sonuna kadar kalacak olan 40 bin askeri Irak ordusunu eğitecek! Bu çekilme de üç açıdan Türkiye’yi ilgilendiriyor. Birincisi, çekilme sonrasında komşu Irak’ta iç siyasada karışıklığın alacağı boyut, etnik gruplar arasındaki çatışmaların şiddeti, PKK’nin geleceği ve ülkenin yapılanmasında iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin alacağı biçim. İkincisi, 100 bin askerin nasıl, nereden, hangi zaman aralıklarıyla çekileceği konusunda Pentagon’un gözü Ankara’ya, daha doğrusu Adana-İncirlik ile Mersin’e, odaklanmış durumda. İkincil yerler ise Kuveyt ve Ürdün… Üçüncüsü ise silah, araç, gereç, mühimmatın çekilişinde Habur Kapısı’ndan Adana-Mersin’e giden karayolunda yaratacağı yoğun trafikten daha çok doğabilecek tehlikeler Türk hükümetini düşündürüyor. Türk Başbakanı ve Dışişleri Bakanı, henüz her hangi bir istem olmamakla birlikte, Türkiye üzerinden asker çekilebileceğine olumlu baktıklarını açıkladılar. Erdoğan bu konuda ‘Araç, gereç, mühimmat olayına gelince, farklı bir olay, asker çekilmesiyle karıştırılmamalı’ sözleriyle çekincesini bildirdi. Tezkerede düş kırıklığı yaşayan Vaşington adına Clinton, Ankara’dan daha güvenilir yanıtlar bekleyecek. (JJ) Yugoslavya iç savaşında Bosna Özel Temsilci Yardımcılığı görevlerinde bulundu. Siz Vaşington’un yerinde olsanız, Amerikan askerinin Irak’tan çekilme sorumluluğunu kime verirdiniz? Elbette Jeffrey’e değil mi? Daha şimdiden o, bu göreve Mersin’deki ön hazırlıklarla başladı bile…” JJ, bu incelemelerin ardından İncirlik Üssü ile bağlantılı 2003 tarihli anlaşmanın bir yıl daha uzamasını kasımda sağladı. Anlaşma taraflardan birinden bir “iptal” önerisi gelmediği sürece “mektup değişimi” ile birer yıl uzatılıyor. JJ, ilk Ankara görevinde bu üs anlaşması görüşmelerinde de görevliydi. Türkiye’nin Kuzey Atlantik Anlaşması Örgütü’ne (KAAÖ) girişiyle bağlantılı olarak İncirlik Üssü’nün yapımına başlanmış, sonrasında iki ülke arasındaki inişli çıkışlı “üs yok, tesis var” söylemlerinin yaşandığı yıllarda çeşitli ikili anlaşmalarla ABD’nin üssü kullanım süreleri uzatılmıştı. 13 km2’lik üste 3 km uzunluğunda iki uçak pisti ile gerektiğinde 5 bin havacıyı barındıracak tesisler bulunuyor. Irak’a giden askeri kargo uçaklarının yarısı İncirlik’ten geçiyor. Bugün 1500’ü asker olmak üzere aileleri ile birlikte 4 bin 500 Amerikalı üste görev yapıyor. Üssün en stratejik işlevi ise “yaklaşık 50 kadar nükleer silaha” ev sahipliği yapmasıdır. İşin ilginç yanı ABD, İran’ın nükleer silah yapımına ve TC de İsrail’in nükleer silahlarına karşı çıkarken Türkiye’de nükleer silahların varlık çelişkisi göz ardı ediliyor. Anlaşma kasımda bir yıl uzatıldığı halde ABD, üste kalıcı gibi davranarak JJ’nin girişimiyle eskiyen 150 ev yıkılıp yerine dörder odalı 150 konut yapıldı, 235 konut elden geçirildi, 336 evin yenilenmesine başlandı. Üste ayrıca 9 delikli golf ve Amerikan futbol alanları, 5 km’lik koşu pisti de planlandı. Bu bilgilerle birlikte ABD Hava Kuvvetleri, bu çalışmaların 2012’de biteceğini açıkladı. Bu açıklama “birer yıllık uzatma” kuralının anlam taşımadığını, üssün “kalıcılığını” da kanıtlıyor! Obama’nın takvimine göre Amerikan askerleri 31 Aralık 2011’e kadar Irak’tan çekilecekti. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı! ABD’den hafta sonunda Irak’a yapılan önemli bir ziyaret basınımızca önemsenmedi! ABD Başkanı Joe Biden’in “ani” olarak Bağdat’a gittiği yazıldı, ama gerekçesi basınımıza yansımadı. Biden’in Bağdat’a yaptığı bu ziyaret “ani” değil, “planlı” idi. “Güvenlik” nedeniyle ABD devlet adamlarının Irak’a uçuşları oldum olası açıklanmıyor. Rice’ın bakanken Aralık 2007’de Bağdat’a “ani” ziyaretinden dönüşte geceyi İncirlik Üssü’nde geçirdiği haberi bile Adana’dan hareketinden sonra açıklanmıştı. Peki, Biden, durup dururken neden hafta sonunda Bağdat’a gitti? Bugüne değin Irak’ta yaklaşık 4 bin Amerikalının öldürülmesinin yarattığı tepkiler nedeniyle Obama, ABD iç siyasası açısından Irak’tan askerlerin üçte ikisinin 31 Ağustos 2010’a kadar çekileceğini açıklamıştı. Bu sürenin dolmasına 1.5 ay kaldı. İç siyasa açısından bir şey yapılmalı, bu iş hızlandırılmalıydı! Bu “plan” doğrultusunda Biden Bağdat’a gitmişti. Takvim biraz sarksa da bu çekilme işini hızlandırmak için her ikisi de “İncirlik-Ankara-Bağdat” deneyimli JJ Irak’a; 2 bin peşmergeyi yağdan kıl çekercesine Guam’a taşıma başarısını gösteren FR de Türkiye’ye “1. Adam” olarak atanmalıydılar. Her iki büyükelçi ABD Kongresi’nden “onay” aldıktan sonra en geç eylülde görevlerinin başında olacak, takvimin gerisinde kalan çekilme işi hızlandırılabilecek! Tabii madalyonun bir de öteki yüzü var! Martta Irak’ta seçim yapıldı. Yeni bir hükümet devrede. Ola ki yeni hükümet ABD’den “iç güvenlik tümüyle sağlanıncaya kadar asker çekme işini biraz erteleyebilir misiniz” ricasında bulunabilir. Bağdat’ta Ulusal Güvenlik Kurulu temsilcisi olup da şimdi dış ilişkiler kurulunda görevli Brett H. McGurk şu açıklamayı yaptı: “Yeni Irak hükümeti 2011’e uzanan güvenlik anlaşmasının uzatılmasını isteyebilir. Bu ricayı ciddiyetle dikkate alabiliriz. Şu anda söyleyebileceğim Irak’ta Amerikalıların kesin olarak bildikleri, hiçbir şeyin kesin olmadığıdır.” Biden’in Bağdat ziyaretinin gerekçesi madalyonun her iki yüzünü yerinde birlikte görebilmektir. Elmek: ozgenacar@gmail.com Faks: 0312. 442 79 90 ASLI KAYABAL MİLANO - İtalya’da düşünce ve ifade özgürlüğüne sõnõrlamalar getiren “Bavaglio yasası” adõyla tanõnan yeni basõn yasasõnõ pro- testo etmek amacõyla gazeteciler bugün ülke çapõnda iş bõrakõyor. Ulusal basõn federasyonunun giri- şimiyle organize edilen iş bõrakma eylemine yazõlõ ve görsel basõn yayõn kuruluşlarõnda çalõşan gazetecilerin ya- nõ sõra elektronik basõn ve radyolarda ça- lõşan gazeteciler de katõlacak. Basõn yasasõndaki düzenlemelerin sadece gazetecileri hedef almadõğõ, ye- ni yasanõn vatandaşlarõn bilgi sahibi ol- malarõna da birçok engel getirdiğine dikkat çekiliyor. Özellikle telefon görüşmeleri ve çevre sorunlarõna yönelik soruştur- malara ilişkin kõsõt- lamalar getiren ya- sayla gerçeklere ulaş- manõn olanaksõz kõlõn- dõğõna vurgu yapõlarak Başbakan Silvio Berlusco- ni’nin liderliğindeki Özgürlükler Parti- si’nin mimarõ olduğu basõn yasasõnõn bir tek muhalefetteki parlamenterlerin değil, hükümette görev alan bazõ siyasetçilerin de tepkisini çektiği belirtildi. Özel hayata güvence Yasayõ savunanlar vatandaşlarõn özel yaşamõnõn güvence altõna alõnmasõ ge- rektiğini savunurken basõn yasasõna karşõ olanlar ilgili yasanõn enformasyon hakkõ ve yükümlülüğüne sõnõrlar ge- tirmemesi gerektiğini öne sürüyorlar. Gelecek ay ortasõnda parlamentoda onaylanmasõ beklenen basõn yasasõ ko- nusundaki tartõşma alevlenerek sürer- ken basõn özgürlüğünden yana olan ke- sim hiç kimsenin gazetecilerden kork- mamasõ gerektiğini belirterek basõna sansür uygulanmasõnõn önüne geçilmesi gerektiğinin altõnõ çiziyor. İtalya’da bugün gazetecilerin toplu- ca iş bõrakacak olmalarõ nedeniyle ga- zeteler yayõmlanmayacak, televizyon ve radyo yayõnlarõ gün boyu duracak. Birçok internet sitesinin içinde yer al- dõğõ elektronik basõn çalõşanlarõ da iş bõ- rakacaklarõ için online yayõnlar da ha- berler sayfalarõnõ güncellemeyecek. Gazetecilerin toplu iş bõrakma seçi- minin geleneksel anlamdaki grevlerden farklõ olduğuna dikkat çekilerek hede- fin vatandaşlarõn bilgi sahibi olabilme hakkõnõn önünün açõlmasõ olduğu, ga- zetecilerin her türden haberi araştõr- dõktan sonra okurlarõna iletmekle yü- kümlü olduklarõ belirtildi. Eylem çerçevesinde bugün İtalya’da gazeteler çıkmayacak, televizyon ekranları kararacak, radyo ve elektronik medya yayınları da duracak. Düşünce ve ifade özgürlüğüne sõnõrlama getiren yasa ülke çapõnda protesto ediliyor İtalya’da gazeteciler grevde Borç batağındaki Yunanistan’da emeklilik yaşının 60’tan 65’e çıkarılmasını ve emekli maaşlarının yüzde 7 düşürülmesini öngören yasayı protesto eden binlerce kişi dün parlamentoya yürüdü. Sendikaların, AB ve IMF’den gelecek 110 milyar Avro karşılığında uygulanan “kemer sıkma” politikalarına karşı bu yıl düzenlediği altıncı genel grev nedeniyle Yunanistan genelinde kara, hava ve deniz ulaşımı felç oldu, okullar ve hastaneler açılmadı. Şeriat mahkemesine kadın hâkim Dış Haberler Servisi - Malezya’da şeriat mahke- melerine ilk kez kadõn hâ- kimler atandõ. Süreyya Ramlı ile Refide Abdürrezzak, başkent Kua- la Lumpur ve idari başkent Putrajaya’daki şeriat mah- kemeleri için geçen mayõs ayõnda aday gösterilmişti. Kadõn hâkimlerin geçen haf- ta Başbakan Necip Rezak ta- rafõndan atandõğõ bildirildi. Başbakan Necip, konuy- la ilgili açõklamasõnda, ka- dõn hâkimlerin Malezya’da aile ve kadõn sorunlarõyla il- gili davalarda “adaletin güçlenmesini” sağlayaca- ğõnõ belirtti. Malezya’da, boşanma, ço- cuklarõn velayeti, miras, ço- keşlilik gibi davalarda ka- dõnlarõn ayrõmcõlõkla karşõ- laştõğõ yolundaki şikâyetler yaygõn. İnsan haklarõ örgüt- leri, her yõl yüzlerce şikâyet aldõklarõnõ bildiriyorlar. MALEZYA’DA BİR İLK Tasarı, Anayasa Mahkemesi’ne gidiyor FRANSA’DA TÜRBAN TARTIŞMASI UĞUR HÜKÜM PARİS - Fransa’da Fran- çois Fillon hükümeti uzun süren polemik ve tartõşma- lardan sonra meclis günde- mine alõnan “Türban Yasa- sı” hakkõnda Anayasa Mah- kemesi’nin görüşüne baş- vurmaya karar verdi. Fransa’da kamuya açõk her türlü alanda, başta “Burka” ve “Nikap” tabir edilen, in- san yüzünü tümüyle örten giyim tarzõnõ yasaklamayõ öngören yasa tasarõsõ geçen salõ günü mecliste tartõşõl- maya başlandõ. Ancak hükü- met tasarõ etrafõnda arzu ettiği “Cumhuriyetçi uzlaşma”yõ sağlayamadõ. Yeşiller ve Ko- münistler “siyasi manevra” diye niteledikleri girişime tümüyle karşõ çõkarken, Sos- yalistler bazõ değişiklikler yapõlmasõ kaydõyla tasarõya “Hayır” demeyeceklerini duyurdular. 52 siyasi mahkûma af geldi Dış Haberler Servisi - Küba hükümetinin 52 siyasi mahkumu affettiği bildirildi. Küba Katolik Kilisesi’nin açõklamasõna göre hükümet, affedilenlerin ülke dõşõna çõkmalarõna da izin verecek. Açõklama, Devlet Başkanõ Raul Castro’nun Kardinal Jaime Ortega ile yaptõğõ görüşmenin ardõndan geldi. Görüşmeye katõlan İspanya Dõşişleri Bakanõ Miguel Angel Moratinos karardan büyük memnuniyet duyduklarõnõ belirterek “Siyasi mahkûmlar sorununun kesin çözümü yolunda yeni bir sayfa açılıyor” diye konuştu. Bõrakõlacak 52 mahkûmun, 2003 yõlõ mart ayõnda tutuklanan ve serbest bõrakõlmalarõ için kampanya yürütülen 75 kişi arasõnda bulunduğu bildirildi. Siyasi mahkûmlarõn 3-4 aylõk bir süre içinde bõrakõlacaklarõ da duyuruldu. Küba’da Papa 2. Jean Paul’ün 1998’deki ziyaretinden beri ilk kez bu kadar büyük sayõda siyasi mahkûmun bir defada affedildiğine dikkat çekiliyor. KÜBA Yunanistan’da hayat yine felç oldu Irak’ta ABD askerinin çekilme takvimi. (Fotoğraf: AP) BAŞSAĞLIĞI Baromuzun 2482 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT SAİM HALİM AKALAN vefat etmiştir. Cenazesi 08.07.2010 Perşembe günü defnedilen aziz meslektaşımıza Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine, yakınlarına ve Baromuz mensuplarına başsağlığı dileriz. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI BAŞSAĞLIĞI Baromuzun 3063 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT ALİ KEMAL ÇAPAN vefat etmiştir. Cenazesi 06.07.2010 Salı günü defnedilen aziz meslektaşımıza Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine, yakınlarına ve Baromuz mensuplarına başsağlığı dileriz. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI VEFAT Çok sevgili eşim, hayat arkadaşım Erdal’ı kaybettim. Anısını, oğullarım Serdar ve Özgür, gelinlerim Ebru ve Aslı, torunlarım Ozan ve İlke ile birlikte yaşatmaya devam edeceğim. AYLA SENCER Canım Babam Erdal Sencer, 2 yaşındaydım ve aynada tıraş oluşunu hayranlıkla izlerdim... Aradan 33 yıl geçti ve ameliyata girmeden kısa bir süre önce senin tıraş oluşunu bir daha hayranlıkla izledim. O son izleyişimdi... Umarım 2 yaşındaki oğlum da beni hayranlıkla izler. Işıklar içinde yat. Oğlun Özgür Sencer
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle